Üç nokta (...), çeşitli durumlarda kullanılır: Tamamlanmamış cümlelerin sonunda: "Yıllar yıllar sonra böyle kalakaldım işte: Yıkık, umutsuz, çaresiz...". Kaba sayılan veya açıklanmak istenmeyen kelime ve bölümlerin yerine: "Bu işin artık b...u çıktı". Alıntılarda, başta, ortada ve sonda alınmayan kelime veya bölümlerin yerine: "... derken şehrin öte başından boğuk boğuk sesler gelmeye başladı...". Sözün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal dünyasına bırakıldığını göstermek için: "Bismillah, biz her vasıtadan, yalnız ve ancak, bir Allah'tan istifade ederiz...". Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için: "Annesi onu bir bakışta tanıdı: — Osman... Oğlum!..". Örnek cümleler: "Ne çare ki çirkinliği hemencecik ve herkes tarafından görülüveriyordu da bu yanı...". "Tanışalım artık, ben Ahmet...". "Bu hediye sana C...'den...".