• Buradasın

    Sivil toplumu ilk kez kim tanımlamıştır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Sivil toplum kavramı ilk kez Aristoteles tarafından tanımlanmıştır 13.
    Aristoteles, "Politike Koinonia" ifadesiyle, sivil toplumu ailenin dışındaki kamusal alanı ifade edecek şekilde kullanmıştır 24.
    Modern anlamda sivil toplumun temelleri ise 13. yüzyılda atılmıştır 2.
    Sivil toplum kavramı, 17. yüzyıla kadar Batı’da ailenin dışında kalan politik alanı ifade edecek şekilde kullanılmıştır 3.
    Sivil toplum bugünkü tanımına yakın anlamda ilk kez 1767 yılında Adam Ferguson tarafından kullanılmıştır 4.
    Kavrama önemli katkılar sağlayan diğer düşünürler arasında Georg Wilhelm Friedrich Hegel ve Karl Marx da bulunmaktadır 34.

    Konuyla ilgili materyaller

    STK nedir kısaca?

    STK, "Sivil Toplum Kuruluşu"nun kısaltmasıdır ve toplumun farklı alanlarında karşılaşılan sorunların çözümüne odaklanan, kâr amacı gütmeden faaliyet gösteren örgütleri ifade eder. Bu kuruluşlar, genellikle sosyal, çevresel, kültürel veya insana yönelik birçok farklı konuda faaliyet gösterirler.

    Sivil toplum ve devlet ilişkisi nedir felsefe?

    Sivil toplum ve devlet ilişkisi felsefesi bağlamında farklı yaklaşımlar bulunmaktadır: 1. Hegel: Sivil toplumu, bireylerin kişisel çıkarlarını gerçekleştirdikleri ve özel mülkiyete sahip oldukları bir alan olarak görür. 2. Marx: Sivil toplum ve devleti bir bütün olarak görür ve bu bütünlüğün kapitalist ilişki ve üretim biçimlerinin yaygınlaşmasıyla bozulduğunu düşünür. 3. Tocqueville: Sivil toplumu, parti ve derneklerden oluşan bir siyasal sistem olarak görür ve demokratik değerlerin sürdürülebilirliği için devletin doğrudan müdahale alanının dışında kalması gerektiğini savunur. 4. Gramsci: Sivil toplumu, kapitalizmin hakimiyetinin sürmesi için gerekli olan ideolojik ve kültürel üretimin gerçekleştiği bir alan olarak ele alır.

    Sivil toplum kuruluşları ve devlet arasındaki fark nedir?

    Sivil toplum kuruluşları (STK'lar) ve devlet arasındaki temel farklar şunlardır: Bağımsızlık: STK'lar, devletten bağımsız hareket edebilmelidir. Amaç ve Yapı: STK'lar, genellikle kâr amacı gütmeyen, gönüllü kuruluşlardır ve başkalarının yararına yönelik çalışmalar yaparlar. İlişki: STK'lar, devletle dengeli bir ilişki içinde olmalı ve ortak projeler gerçekleştirebilmelidir. Sivil toplum ve devlet arasındaki ilişki, analitik, normatif ve siyasal boyutlar içeren karmaşık bir yapıdır.

    Sivil toplum kuruluşları nelerdir?

    Sivil toplum kuruluşları (STK'lar), resmî kurumların dışında kalan ve bunlardan bağımsız olarak çalışan, politik, sosyal, kültürel, hukukî ve çevresel amaçları doğrultusunda lobi çalışmaları, ikna ve eylemlerle faaliyet gösteren kuruluşlardır. Bazı STK örnekleri: Kızılay: Kan, afet, göç ve mültecilere yardım, sağlık, sosyal faaliyetler gibi alanlarda hizmet sunar. TEMA Vakfı: Erozyonla mücadele eder, doğal yaşamı korur. AKUT: Arama kurtarma faaliyetleri yürütür. LÖSEV: Kan ve lösemi hastası çocuklara sağlık ve eğitim desteği sağlar. Yeşilay: Sigara, kumar ve alkol alışkanlıklarıyla mücadele eder. AÇEV (Anne Çocuk Eğitim Vakfı): Erken yaştaki çocuklar ve ebeveynler için eğitim programları geliştirir. KEDV (Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı): Dar gelirli bölgelerde kadınlara ve çocuklara yönelik çalışmalar yapar. STK'lar, dernek, vakıf, oda veya sendika isimleriyle faaliyet gösterebilir.

    Etkin vatandaşlık ve sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişki nedir?

    Etkin vatandaşlık ve sivil toplum kuruluşları (STK) arasındaki ilişki şu şekilde özetlenebilir: Etkin vatandaşlık, bireylerin toplum içindeki rollerini aktif olarak üstlenmeleri ve sosyal, ekonomik, siyasi süreçlere katılımları anlamına gelir. STK'lar ise herhangi bir sorunu çözmek, halkı bilgilendirmek veya çalışanların haklarını korumak gibi amaçlarla kurulan gönüllü kuruluşlardır. Dolayısıyla, etkin vatandaşlık ve STK'lar arasındaki ilişki, bireylerin toplumsal sorunlara duyarlı olmaları ve bu sorunları çözmek için STK'lar aracılığıyla harekete geçmeleri üzerine kuruludur.

    Sivil toplumun en önemli özelliği nedir?

    Sivil toplumun en önemli özellikleri şunlardır: 1. Gönüllülük: Sivil toplum örgütlerinde yer alan bireyler, kendi iradeleriyle katılım gösterirler ve maddi bir kazanç elde etme amacı gütmezler. 2. Bağımsızlık: Sivil toplum örgütleri, devlet veya özel sektör tarafından finanse edilse bile bağımsızlık ilkesine uygun olarak çalışırlar. 3. Temsil: Sivil toplum örgütleri, bireylerin ve toplumsal grupların çıkarlarını temsil etme amacı güderler. 4. Kamu Hizmeti: Toplumun refahını artırmayı ve kamu hizmeti sunmayı hedeflerler, toplumsal sorunların çözümüne yönelik çalışmalar yaparlar.

    Sivil Toplum Örgütleri ile çıkar grupları arasındaki fark nedir?

    Sivil toplum örgütleri (STK'lar) ile çıkar grupları arasındaki temel farklar şunlardır: Amaç ve Faaliyet Alanı: STK'lar, genellikle insani yardım, eğitim veya savunuculuk gibi sosyal, politik veya çevresel konuları ele alır ve hükümetlerden bağımsız olarak faaliyet gösterir. Çıkar grupları, belirli bir üretici grubunun çıkarlarını korumak ve bu çıkarları doğrultusunda hükümeti ve kamusal otoriteleri etkilemeye çalışır. Organizasyon Yapısı: STK'lar, genellikle gönüllü kadrolardan oluşur ve bürokratik hiyerarşiye sahip değildir. Çıkar grupları, organize bir yapıya sahiptir ve bu yapı, çıkarların sistematik bir şekilde gerçekleştirilmesine yönelik olabilir. Yasal Statü: STK'lar, yasal ve meşru olmakla birlikte, bazı durumlarda gizli veya örtülü oluşumlar da olabilir. Çıkar grupları, yasal veya meşru olmayan, hatta yolsuzluk ve suistimal kaynağı haline gelen oluşumlar da içerebilir.