Hacı Ali Konuk'un Hayatı ve Kariyeri
1969'da Erzurum'da imam bir babanın çocuğu olarak doğdu. Boyu 1,67 metre olan oyuncu, iki kız babasıdır. Lise eğitimini Kocaeli'nde tamamladı
- gunceloku.com
1969'da Erzurum'da imam bir babanın çocuğu olarak doğdu. Boyu 1,67 metre olan oyuncu, iki kız babasıdır. Lise eğitimini Kocaeli'nde tamamladı
Bu video, bir İslami vaaz formatında sunulmuş olup, konuşmacı izleyicilere İslami bir mesaj iletmektedir. Konuşmacı, Ankara'da küçük bir mekanda vaaz verdiğini belirtmektedir.. Vaazın ana konusu, Kur'an-ı Kerim'deki "Ey iman edenler, ittihaz edinmeyin, sahiplenmeyin, benim demeyin" ayetinin anlamı ve uygulanmasıdır. Konuşmacı, bu ayetin Yahudi ve Hristiyanlarla ilişkilerdeki önemi, sırdaş edinmemenin gerekliliği ve devlet kademelerinde yerli ve milli olmayan kişilerin yerleştirilmesinin tehlikeleri hakkında açıklamalar yapmaktadır. Ayrıca, İslam'da peygamberlere karşı tutum ve Kur'an'da ismi geçen peygamberlerin zikredilmesinin önemi de vurgulanmaktadır.
Bu video, bir dini vaaz formatında olup, Müderris Abdulkadir Geylani'nin vaazını içeriyor. Videoda ayrıca Züleyhşem adında bir karakter ve diğer dinleyiciler de yer alıyor.. Vaaz, şeytanın insanlara karşı duruşu, nefse karşı cihat, takva, sabır ve amel gibi dini konuları ele alıyor. Müderris Abdulkadir Geylani, Hz. Peygamber'in hadislerini ve Kur'an ayetlerini referans göstererek, müminlerin şeytanın ve nefsin zararlarından nasıl korunabileceklerini, dünyada yaptıkları amellerin öbür dünyada nasıl karşılık bulacağını anlatıyor. Video, dinleyicilere dini bir uyarıyla sona eriyor.
Bu video, bir İslami vaaz formatında sunulmuş olup, konuşmacı Said Nursi'nin görüşlerini aktararak İslami bir mesaj vermektedir. Konuşmacı, Said Nursi'nin Risale-i Nur'un müellifi olduğunu ve büyük bir ehl-i sünnet alimi olduğunu belirtmektedir.. Vaaz, Kur'an'daki bir ayetin yorumlanması etrafında şekillenmektedir. Konuşmacı, "Eğer cihad etmezseniz Allah sizi yok eder, yerine başka bir kavim getirir" ayetini ele alarak, Said Nursi'nin bu kavmin Türk kavmi olduğunu düşündüğünü anlatmaktadır. Ayrıca, İslam'ın yayılmasında Türklerin rolü, İstanbul'un fethi ve Osmanlı İmparatorluğu'nun İslam'ı dünyaya yayma çabaları üzerinde durulmaktadır. Vaazın son bölümünde, İslami hizmette gururlanmamak, açgözlü olmak ve hayra sebep olmanın önemi vurgulanmaktadır.
Konuşma sanatı ilk kez Yunanistan'da önem kazanmış ve sanat haline gelmiştir. Pers savaşlarına kadar olan dönem sanatın başlangıç dönemidir. Demokrasi ile birlikte her vatandaşa konuşma hakkı tanınmıştır. Sofistler ve Sokrates hitabet sanatını geliştirmiştir. Demosthenes, zayıf sesi için fonetik eğitim almıştır
Belagat, güzel konuşma sanatıdır. Diyanet'e göre düşünceleri anlaşılır şekilde ifade etme sanatıdır. Dilbilim ve retorik alanlarında önemli yere sahiptir
Pulpit, dini hizmetlerde kullanılan yükseltilmiş platform veya sahnedir. İlk olarak erken dönem Hristiyan kiliselerinde vaaz platformu olarak ortaya çıkmıştır. Orta Çağ'da taş ve ahşaptan yapılmış, süslemelerle zenginleştirilmiştir. Rönesans döneminde sanatsal ve mimari değeri artmıştır
Bu video, bir din adamının Hristiyan vaazı formatında yaptığı konuşmayı içermektedir. Konuşmacı, Luka 10:1-24 ve Luka 13:10-13:16 bölümlerini yorumlayarak dinleyicilere hitap etmektedir.. Vaaz, Hristiyanların İsa'ya tanıklık etme ve müjdeyi duyurma görevini vurgulamaktadır. Konuşmacı, "ürün bol ama işçi az" ifadesi etrafında Türkiye'deki dini durumu ele alarak, kiliselerin hedefler koyması gerektiğini ve Noel gibi bayramları önceden hazırlaması gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca, etkin tanıklık yöntemleri, yabancı olarak algılanmanın avantajları ve yerel kültürle etkileşim kurma gibi pratik örnekler verilmektedir.. Konuşmacı, İsa'nın "hastaları iyileştirin, müjdeyi duyurun ve Tanrı'nın egemenliğinin yaklaştığını bildirin" emrini vurgulayarak, Hristiyanların bu görevi yerine getirmek için cesaretli olmaları gerektiğini anlatmaktadır. Ayrıca, hizmet ederken yalnız gitmemenin, para konusunda dikkatli olmanın ve imanla hareket etmenin önemini vurgulamaktadır.
Bu video, bir din adamının cemaatine verdiği vaaz formatındadır. Vaaz veren kişi, Cemal Hoca'dan aldığı bir defterden Peygamber Efendimizin sözlerini paylaşmaktadır.. Vaazın ana konusu, bilmeden hüküm vermenin, iftira etmenin ve yalan söylemenin yanlışlığıdır. Vaaz veren, iftiranın "meyveyi içeriden çeviren kurt gibi" zarar verdiği, doğruluktan ayrılmamanın cennete ulaştıracağı ve yalan söyleyenlerin kıyamet günü büyük azap çekeceği hadislerle desteklenen açıklamalar yapmaktadır.
Bu video, bir din adamının İslam'da gayret ve ciddiyet konusunda yaptığı bir vaazdır. Konuşmacı, Hz. Ömer'in hadislerini ve Mehmet Akif'in şiirlerini referans göstererek konuşmaktadır.. Vaaz, İslam dünyasındaki zulümler ve Müslümanların yaşadığı zorluklar üzerine başlayıp, İslam'da gayret ve ciddiyetin önemi üzerine yoğunlaşmaktadır. Konuşmacı, günümüz Müslümanlarının ecdadından uzaklaştığını, Allah'a sığınma ve sebeplere müracaat etme konusundaki gayretsizliğini eleştirmekte ve sahabelerin Allah uğrunda ödedikleri bedeli örnek göstermektedir. Video, Allah'ın gayyur ve gayyunu sevdiğini, gayretli ve himmetli insanları sevdiğini vurgulayarak sona ermektedir.
Bu video, Abdulkadir Geylani'nin hayatını ve ilimini anlatan bir belgesel formatındadır. Videoda Abdulkadir Geylani'nin soyu, aile bilgileri ve dini faaliyetleri hakkında bilgiler verilmektedir.. Video, hayatın fırsat olduğu mesajıyla başlayıp, Abdulkadir Geylani'nin Hz. Hasan'ın oğlu Hasan-ı Müsenna'nın oğlu Abdullah'ın soyundan geldiği bilgisiyle devam ediyor. Ardından Geylani'nin vaazları, ders verme alışkanlıkları, Kur'an-ı Kerim okuma tarzı ve ilim dersleri hakkında detaylı bilgiler sunuluyor. Video, Geylani'nin vefatına kadar olan süreci anlatarak sona eriyor.
Bu video, bir İslami vaaz formatında sunulmuş olup, konuşmacı "Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz" hadisini anlatarak iki farklı olayı yorumlamaktadır.. Vaazda öncelikle Artvin'de cami imamı minarede kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesi olayı ele alınmakta ve bu kişinin camiye hizmet yaparken ölmesinin şehitlik hükmüne sahip olduğu açıklanmaktadır. Ardından İstanbul Karaköy'de genelevde zina eden 60 yaşındaki bir adamın fenalaşarak hayatını kaybetmesi olayı anlatılmakta ve bu kişinin zina günahıyla ölmesinin sonuçları hadislerle desteklenerek açıklanmaktadır. Konuşmacı, bu iki olay üzerinden İslami bakış açısıyla ölüm ve günah konularını ele almaktadır.
Bu video, bir vaaz formatında sunulan, İslam'da ölüler konusundaki hadisleri ve öğretileri anlatan bir içeriktir. Konuşmacı, vaaz sırasında hadisleri aktararak izleyicilere öğütler vermektedir.. Video, cehennem ateşinden yapılan katrandan yapılan elbiselerle giydirilecek ölülerin hikayesiyle başlar ve ardından ölülerin arkasından sesli ağlayan kadınların durumu anlatılır. Konuşmacı, ölülerin arkasından ağlamak, yaka yıpratmak, suratını tokatlamak ve diz dövmek gibi davranışların yasak olduğunu vurgular. Ayrıca, ölülerin arkasından ağlayanların meleklerin de azap çektiğini ve İslam'da her şeyin bir usulü olduğunu belirtir.
Bu video, Mehmet Kasadar tarafından sunulan bir dini vaaz formatındadır. Konuşmacı, izleyicilere "bütün hayırları celbeden sırlı kelime" olarak "estağfirullah" kelimesini anlatmaktadır.. Videoda, Hasan-ı Basri hazretlerinin bir kişinin kuraklıktan şikayet etmesi üzerine "estağfirullah" diyerek verdiği cevap üzerinden, bu kelimenin hayatın her alanında nasıl kullanılabileceği anlatılmaktadır. Konuşmacı, Nuh, Hud, Enfal ve Bakara surelerinden ayetler referans göstererek, gönül genişliği, belalardan korunma, kusurların bağışlanması ve sevapların artması gibi konularda "estağfirullah" kelimesinin önemini vurgulamaktadır. Video, izleyicilere bu kelimeyi günlük hayatta nasıl kullanacaklarını öğretmeyi amaçlamaktadır.
Bu video, bir din adamının cemaatine verdiği vaaz formatındadır. Konuşmacı, izleyicilerin vaaz dinlemek istediğini belirterek vaaz vermeye başlar.. Vaazın ana konusu iftira ve doğruluktur. Konuşmacı, bilmeden hüküm vermenin yanlış olduğunu, iftiranın zararlarını ve Peygamber Efendimizin doğruluk ve yalan hakkındaki hadislerini paylaşır. Video boyunca konuşmacı, izleyicilere dikkatli dinlemelerini ve iftira yapmamalarını tavsiye eder.
Bu video, Hakan Taştan'ın "Bir Gerçeğin Sesi" programında sunduğu bir dini vaazdır. Hakan Taştan, Kanal Hayat ekranlarından bir Hristiyan vaiz olarak izleyicilere hitap etmektedir.. Vaazın ana konusu, Kutsal Kitap'ın çalışmasının ve bilinmesinin Tanrı yolunda yürüyebilmek, onu tanıyabilmek ve meyve verebilmek için ne kadar önemli olduğudır. Konuşmacı, Kutsal Kitap'ı sadece rafta duran bir kitap değil, okunması, çalışılması ve not alınması gerektiği vurgularken, çeşitli İncil bölümlerinden ayetler ve Süleyman'ın özdeyişlerinden örnekler vermektedir.. Videoda ayrıca, Kutsal Kitap'ın günlük yaşamda nasıl okunması gerektiği, kilise önderinin görevi, ev grubu olarak Kutsal Kitap çalışmasının önemi ve bu kitabın insanın ruhsal gelişimi için "hilesiz süt" olarak nitelendirilmesi gibi konular ele alınmaktadır. Konuşmacı, Kutsal Kitap'ı sakinlik içinde çalışmanın ve öncelik vermenin başarılı olmak için gerekli olduğunu belirtmektedir.