Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, 1920 yılında Amerikalı psikolog John B. Watson ve asistanı Rosalie Rayner'in sekiz aylık Douglas Merritte (Küçük Albert) üzerinde gerçekleştirdikleri korkunç deneyi anlatan bir belgesel formatındadır.
- Video, Watson'un Ivan Pavlov'un köpek deneylerinden etkilenerek korkuun doğuştan mı yoksa sonradan edinilen bir refleks mi olduğunu araştırmak için Küçük Albert deneyini nasıl planladığını anlatıyor. Deneyde, Albert'e beyaz nesneler gösterilip, fareyle oynarken demir çubuklarla çıkarılan seslerle korkutulduğu, bu sayede beyaz ve tüylü nesnelere karşı korku geliştirdiği gösteriliyor. Deney sonrası Albert'in ruh sağlığı için herhangi bir iyileştirme yapılmadığı ve yedi yaşında hidrosefaliden hayatını kaybettiği belirtiliyor. Video, bilim uğruna yapılan her şeyin etik kurallara uygun olması gerektiğini vurguluyor.
- Küçük Albert Deneyinin Arka Planı
- 1920 yılında Amerikalı psikolog John B. Watson, sekiz aylık bir bebek üzerinde korkunç bir deney yapmaya karar verir.
- Deney, Nobel Ödülü'nü alan Rus psikolog Ivan Pavlov'un köpekler üzerine gerçekleştirdiği deneyden etkilenerek başlatılmıştır.
- Watson, Amerika Birleşik Devletleri'nde ilk araştırma üniversitesi olan Johns Hawkings Üniversitesi'nin kurucularındandı ve öğretim görevlisiydi.
- 01:37Deneyin Hazırlığı
- Watson, asistanına "korku insandan sonradan edinilen bir refleks mi yoksa doğuştan gelen bir dürtü mü?" sorusunu sorduğunda cevabını her şeyden çok istediğini fark etti.
- Watson ve asistanı kreşte oynayan çocukları incelemeye başladılar ve hastane çalışanlarından Avrila Meritte'nin sekiz aylık bebeğini deney için uygun gördüler.
- Avrila, dul bir kadındı ve ekonomik durumu olmayan biri olduğu için Watson'ın iş ve para teklifinde bulunarak ikna etmesi daha kolay olacaktı.
- 03:30Deneyin Gerçekleştirilmesi
- Watson ve asistanı, sekiz aylık Douglas'ın yaşayacağı travmaları umursamadan deneyin ilk etabına hemen başlamak istediler.
- Deneyin ilk bölümünde Douglas'a beyaz fare, tavşan, yanan kağıt parçaları, tüylü bebekler ve maske gibi ilk kez karşılaşabileceği nesneler gösterildi.
- İkinci aşamada Douglas'i boş bir odaya götürdüler ve fare odaya salınırken, Douglas fareye dokunduğunda asistan Ryner tarafından iki demir çubuğun birbirine vurmasıyla ortaya çıkan gürültülü bir ses duyuldu.
- 05:46Deneyin Sonuçları ve Etkileri
- Deney birkaç gün daha tekrarlandı ve Douglas ne zaman tüylü beyaz bir nesne görse ondan korkup ağlamaya başladı.
- Deneyin sonunda Douglas beyaz fare, tavşan veya herhangi bir tüylü nesne karşısında demir çubuklarla çıkarılan ses olmamasına rağmen ağlamaya başlar ve oradan kaçmak ister.
- Watson ve Ryner, elde ettikleri sonuçla yetinmeyerek son olarak beyaz sakallı ve tüylü kostümler giyerek odaya girerler ve Albert'in korkusu artık tamamen bilinçaltına yerleşmiştir.
- 06:31Deney Sonrası ve Sonuçlar
- Deney Albert için son derece yıpratıcı geçmiştir ve artık tek başına bırakıldığı zamanlarda bile hep diken üstündedir.
- Araştırmayı yapan psikologlar Albert'in ruh sağlığı için herhangi bir iyileştirme sürecine başlamazlar bile ve deney bitiminden hemen sonra hastaneden ayrılırlar.
- Psikolog Helby Back'in araştırmaları, Douglas'ın aslında gerçek adının Douglas Merritte olduğu, beyaz ve tüylü nesnelere karşı fobileri olan sağlıksız bir kişiliğe sahip şekilde yaşamını sürdürdüğünü ve yedi yaşını kutlayamadan hidrosefaliden hayatını kaybettiğini ortaya çıkarmıştır.