Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, iki farklı yaşlı yörükün hayat hikayelerini anlattığı röportaj formatında bir içeriktir. İlk bölümde Kahramanmaraş'tan gelen Hasan Ertan, ikinci bölümde ise 80-90 yaşlarındaki Honamlı aşiretinden Civcir kolundan bir yörük yer almaktadır.
- Videoda her iki konuşmacı da çocukluğundan başlayarak hayatlarının önemli dönüm noktalarını kronolojik olarak anlatmaktadır. Yörükçülük hayatı, askerlik, evlilikler, çocuk yetiştirme, aile kayıpları ve sepet örme sanatı gibi konular ele alınmaktadır.
- Konuşmacılar ayrıca ölümden korkmadıklarını, Allah'a olan inançlarını ve namaz kılma konusundaki zorluklarını da paylaşıyorlar. Hasan Ertan'ın eşi kaybolduktan sonra sepet örmeye devam etmesi ve bu sanatı babasından öğrendiği, sepetlerin nasıl yapıldığı ve satıldığı hakkında detaylı bilgiler de videoda yer almaktadır.
- 02:13Hayat Hikayesi
- Konuşmacı, Kahramanmaraş'tan gelen bir ailenin çocuğu olduğunu ve babasının seferberlik ilanı üzerine dedesini götürdüğünü anlatıyor.
- Babası, dedesinin seferberliğe gittiği sırada yetim kalan iki kız ve iki oğlanı büyütmüş, konuşmacı burada doğmuş ve büyüyüp burada yaşamaya devam etmiş.
- Konuşmacı, dört oba (Bekir obası, Karabük obası, Mursal obası, Çittir lobası) arasında herkesin ihtiyaçlarını karşıladıklarını ve eskiden her mahsulün çuvala konulduğunu anlatıyor.
- 04:25Aile Hayatı
- Konuşmacı, dört kardeşten biri olduğunu, iki kardeşinin göbekten öldüğünü ve birinin zehirlendiğini, şimdi üç kardeşlerinin ikisinin de burada yaşadığını belirtiyor.
- Okula gidemediğini, büyük bir adam olmak istediğini ve hocalara gittiğinde yaşlılardan daha önde oturduğunu anlatıyor.
- Oğul çağında evin geçisini ve koyunları güttüğünü söylüyor.
- 07:33Evlilik ve Aile Hayatı
- Konuşmacı, askere gitmeden evlendiğini ve komşuyla evlendiğini, çok mesut yaşadığını anlatıyor.
- Eşi, yeni doğmuş çocuğunu emzirmek için sütü olan komşulara emzirtirdiğini ve babasının hiç sahip olmadığını belirtiyor.
- Eşi, iyi bir kadın olduğunu, hiçbir şey istemeyip sadece komşularıyla çay içtiğini anlatıyor.
- 14:44Eşinin Önemi
- Konuşmacı, eşinin çok kıymetli olduğunu ve eskiden makine, buzdolabı, motosiklet ve araç gereç olmadığı için günlük işe bağlı olduklarını anlatıyor.
- Eşinin sekiz senesini emzirerek, karnında taşıyarak büyüttüğünü ve altmış seneye sığan sekiz evlat için ne kadar emek verdiği konusunda konuşuyor.
- Eşinin hiçbir şey istemediğini, bir dediğini bir tane bliz al, üç tane alırdım, beğendiği bir etekli ister, üç tane alırdım, beğendiği beğenmediğin dere verir çünkü babamdan ayrılan olduğunu belirtiyor.
- 17:23Eşinin Kaybı
- Konuşmacı, hiçbir şeyin olmadığını ve dünyanın sonunun bu olduğunu, Allah'a elini sunup onun emrine muti olmanın cennet olduğunu söylüyor.
- Eşinin varken dünyanın güzelliğinin, hatırının sayıldığını, herkesin gelip gittiğini, akrabaların gelip gittiğini anlatıyor.
- Eşinin gittiğinde dünyanın karardığını, hiç bir yerde rahat edemediğini, kimse hatırını sormadığını ve ağladığını belirtiyor.
- 20:35Sepet Örmek
- Konuşmacı, sepet örmeye geldiğini ve şehre gidip sepet aldığını, kendini teselli edecek bir iş yapmak istediğini anlatıyor.
- Babasının boş zamanında sepet yaptığını, kendisinin de ondan gördüğünü ve yapmaya başladığını söylüyor.
- Sepet örmek için şalların moruk çıbı ule çığı gibi malzemeleri topladığını, hangi boyda, hangi kalınlıkta, hangi uzunlukta olacağını ayarladığını ve bir sepetin onbeş saat zaman aldığını belirtiyor.
- 26:58Yaşam ve Ölüm Hakkında Düşünceler
- Konuşmacı, ölümden korkmadığını ve herkesin öleceğini belirtiyor.
- Hz. Nuh'un 999 yaşına gittiğini ve "iki kapılı bir hanım, bir ucundan girdim çıktım, gidiyorum" dediğini anlatıyor.
- Konuşmacı, bu dünyadan hiçbir şey alamadığını ifade ediyor.
- 29:34Aile ve Kökenleri
- Konuşmacı, Honamlı aşiretinden, Coşlu mahallesinin Civcir kolundan olduğunu belirtiyor.
- 1931-10 Mart'ta Yozgat'ın Maden Kazası'nın Abdurrahman Köyü'nde doğduğunu söylüyor.
- Aşiretinin Konya Sarayönü Kuyru Zebil Köyü'nde bir sene kaldıktan sonra kuraklık nedeniyle Aydın'a göç ettiğini anlatıyor.
- 31:50Eğitim ve Göç
- Konuşmacı okula gidemediğini, deve sürerken toprağa çizerek yazım öğrendiğini belirtiyor.
- 1948 yılında Adana'nın Saçı Kara Köyü'ne iskan olduklarını ve babasının 1948 Eylül 21'de vefat ettiğini anlatıyor.
- 1954'te asker olduğunu ve 1958'de evlendiğini söylüyor.
- 33:41Evlilik ve Aile Hayatı
- Konuşmacı, 1958'de İlgın'ın Olukpınar Köyü'nden Hasan Alıcı isminde bir adamın kızıyla evlendiğini ve o zamanın parasıyla 5 bin lira başlık parası verdiğini belirtiyor.
- Evliliğinin sebepsiz uçmadığını, kendilerinin istediklerini ve evlendiklerini söylüyor.
- Çalışarak çabaladığını, mal alıp satardığını ancak işin dikiş tutmadığını ve Yörükçülük hayatına döndüğünü anlatıyor.
- 35:20İkinci Evliliği ve Çocukları
- 1991 yılının 16'ında hanımının bir anda vefat ettiğini ve çok iyi anlaştıklarını belirtiyor.
- Hanımının vefatından sonra Osmaniye Toprakkale'de bir arkadaşının kendisine evlenme teklif ettiğini ancak evlenmeyeceğini söylüyor.
- Sekiz çocuğu olduğunu, ilk çocuğunun bir haftalık olduğunu ve beşi dünyada üçünün gittiğini anlatıyor.
- 38:17Günümüzdeki Durumu
- 1992'de Antalya'ya ayak bastıklarını ve dört sene Brezilleri gelip köpürttüklerini belirtiyor.
- Konya İlgın'da gelininin yanında kaldığını ve 25 sene bitip 26 seneye döndüğünü söylüyor.
- Gelininin Aysel olduğunu, birbirlerine kalp kırıcı laf söylemediklerini ve Aysel'in her şeyi yaptığını anlatıyor.
- 39:51Aile Durumu ve Emeklilik
- Beş çocuğu olduğunu, üçü oğlan iki kız olduğunu ve on üç torunu olduğunu belirtiyor.
- On üç torununun dokuzunun evli olduğunu ve herkesin işi olduğunu söylüyor.
- Emekli olmadığını, emeklilikle heves ettiğini ancak çocuklarını besleyemeyeceğini ve yaşlılık parasını almamayı tercih ettiğini anlatıyor.
- 41:57Yaşam Düşünceleri ve Dua
- Konuşmacı, bu kadar yaşayacağını ümit etmediğini ancak Aysel gelinin sayesinde yaşayacağını söylüyor.
- Her namaz makatta Aysel geline dua ettiğini ve Allah'ın ona cehennemin kokusunu duyurmamasını dilediğini belirtiyor.
- Cuma namazı kılamadığını, evde asansör olmadığını ve namazını böyle kıldığını anlatıyor.
- 44:29Ölüm ve Ahiret Düşünceleri
- Konuşmacı, ölümden hiç korkmadığını ve insanın doğduğu gün öldüğünü söylüyor.
- Hz. Nuh'un 999 yaşına gittiğini ve "iki kapılı bir hanım, bir ucundan girdim çıktım gidiyorum" dediğini tekrar anlatıyor.
- Allah'tan tek istediği, yatağa yatırılmaması ve kapıdan bakılmaması olduğunu belirtiyor.