• Buradasın

    Anayasa Mahkemesi Kararı: Konutu Terk Etmeme Adli Kontrol Tedbiri ve Tazminat Hakkı

    youtube.com/watch?v=tjQ1DiILA38

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir hukuk uzmanının ceza hukuku dersi formatında Anayasa Mahkemesi'nin 14 Aralık 2022 tarihli bir kararı açıkladığı bir sunumdur.
    • Video, Bay A adlı bir kişinin terör örgütü üyeliği suçundan tutuklanması, tahliye edilmesi ve sonrasında açılan tazminat davası sürecini ele almaktadır. Konuşmacı, konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbirinin anayasal değerlendirmesini yaparak, bu tedbirin tutuklama ile arasındaki farkları, meşru amaçlarını ve ölçülülük kriterlerini açıklamaktadır.
    • Videoda ayrıca, konutu terk etmeme tedbirinden kaynaklanan tazminat imkanının bulunmadığı ve bu nedenle Anayasa'nın 19. maddesinin 9. fıkrasının ihlal edildiği belirtilmektedir. Anayasa'nın 19. maddesinin 3. ve 9. fıkralarına aykırı olduğu sonucuna varılan bu karar, adli kontrol tedbirinin meşruiyeti ve ölçülülüğü konularını detaylı şekilde ele almaktadır.
    00:05Bay A'nın Davası ve Tazminat Kararı
    • Bay A, silahlı terör örgütünün çağrılarıyla gerçekleştirildiği belirtilen yasa dışı bir gösteri yürüyüşüne katıldığı iddiasıyla gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır.
    • İkinci Ağır Ceza Mahkemesi, Bay A'nın terör örgütü üyeliği ve diğer suçlar yönünden beraat, sosyal medya paylaşımları nedeniyle terör örgütü propagandası suçundan mahkumiyet ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir.
    • Beraat kararının kesinleşmesi üzerine Bay A, maddi ve manevi tazminat talebiyle dava açmış, mahkeme de tazminat ve vekalet ücretinin ödenmesine karar vermiştir.
    01:55Anayasa Mahkemesi'nin Kararı
    • Anayasa Mahkemesi'nin 14 Aralık 2022 tarihli kararı, konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbiri uygulaması nedeniyle tazminata hükmedilmemesi konusunu ele almaktadır.
    • Başvurucu, tazminat davasında konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbiri konusunda herhangi bir değerlendirme yapılmadığını ve kendisine tazminat ödenmediğini ileri sürmüştür.
    • Anayasa Mahkemesi, başvurucunun adli kontrol tedbirine ilişkin etkili olmayan bir yolu tüketip tüketmediği, buna bağlı olarak başvuru süresinde yapıp yapmadığı başvurunun doğrudan esasını ilgilendirdiğinden, kabul edilebilirlik değerlendirmesinin işin esasıyla birlikte yapılmasına karar vermiştir.
    04:29Anayasa'nın 19. Maddesi ve Tazminat Hakkı
    • Anayasa'nın 19. maddesinin 1. fıkrasında herkesin kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına sahip olduğu belirtilmiş, 2. ve 3. fıkralarında özgürlüğün kısıtlanabileceği durumlar sayılmış, 4., 5., 6., 7. ve 8. fıkralarında ise hürriyetinden yoksun kalan kişilere tanınan güvencelere yer verilmiştir.
    • Anayasanın 19. maddesinin 9. fıkrasında, bu esaslar dışında bir işleme tabi tutulan kişilerin uğradıkları zararların tazminat hukukunun genel prensiplerine göre devlet tarafından ödeneceği ifade edilmiştir.
    • Anayasa Mahkemesi'nin 19. maddenin 9. fıkrası güvence altına alınan tazminat hakkının ihlal edilip edilmediğini belirleyebilmesi için öncelikle başvurucunun anılan maddenin diğer fıkralarında belirtilen esaslar dışında bir işleme tabi tutulup tutulmadığını incelemesi gerekmektedir.
    07:34Konutu Terk Etmeme Tedbirinin Hukukiliği
    • Somut olayda derece mahkemesi, adli kontrol tedbirinin hukukiliği ile ilgili bir değerlendirmede bulunmamıştır.
    • Başvurucu, terör örgütü üyesi olma suçundan bir süre tutuklu kaldıktan sonra Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararla 5271 sayılı kanunun 109. maddesi önce konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbirine tabi tutulmuştur.
    • Anayasa Mahkemesi, başvurucunun tutuklanmasına dayanak yapılan gizli tanık beyanlarının, avukatının da hazır bulunduğu başsavcılık ifadesinin alınması esnasında başvurucuya sorulduğunu ve başvurucunun gizli tanık beyanına ilişkin olarak savunmasını yaptığını tespit etmiştir.
    10:08Suç İşlendiğine Dair Kuvvetli Belirtiler
    • Başvurucu, 28 Aralık 2015 tarihindeki PKK çağrıları üzerine gerçekleşen ve şiddet eylemlerinin vuku bulduğu eyleme katılmakla ve bu eylemde aktif rol almakla suçlanmıştır.
    • Başvurucunun bu eyleme katıldığı iddiası gizli tanık beyanına dayandırılmıştır ve gizli tanık, söz konusu eylemde çekilen görüntülerden başvurucuyu teşhis etmiştir.
    • Başvurucunun sosyal medya hesabından yasadışı eylem fotoğrafı paylaştığı şeklindeki tespit de dikkate alındığında, suç işlediğine dair kuvvetli belirti bulunduğu sonucuna varılmıştır.
    11:21Adli Kontrol Tedbiri ve Tutuklama Arasındaki Farklar
    • Adli kontrol tedbiri, şüpheli ve sanıkların kaçmalarını engellemeye yönelik adli bir önlem olarak değerlendirilebilir.
    • 5271 sayılı kanunun 109. maddesinin 1. fıkrasında, tutuklama sebeplerinin varlığı halinde kişinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alınmasına karar verilebileceği belirtilmiştir.
    • Adli kontrol tedbiri, tutuklama sebeplerinin varlığı halinde ve ancak tutuklamanın ölçülü olmayacağı hallerde başvurabilen bir tedbirdir.
    12:09Tutuklama Sebepleri ve Adli Kontrol
    • Tutuklama sebepleri 5171 sayılı kanunun 100. maddesinde düzenlenmiştir ve şüpheli ve yasanın kaçması, delilleri yok etme veya değiştirmesi gibi durumlarda tutuklama nedenleridir.
    • Tutuklamanın alınan meşru amaçları adli kontrol bakımından da geçerlidir ve somut olayda kaçma, delillerin yok edilmesi veya tanık üzerinde baskı yapılmasını önleme amaçlarının değerlendirilmesi gerekir.
    • Derece mahkemesi, başvurucunun adli kontrol altına alınmasına karar verirken kaçma şüphesinin bulunmadığını açıkça belirtmiştir.
    14:00Anayasa Mahkemesi'nin Kararı
    • Adli kontrol tedbirinin meşru bir amacının bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır ve ölçülü yönünden ayrıca bir değerlendirme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
    • Meşru bir amacı ortaya konulmadan başvurucu hakkında konutu terk etmeme tedbirlerinin uygulanmasının Anayasanın 19. maddesinde yer alan güvencelere aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
    • Anayasa'nın 19. maddesinin 9. fıkrası, maddenin önceki fıkralarına aykırı olarak tutulan kişilerin uğradıkları zararların devletçe tazmin edileceği hükme bağlanmıştır.
    15:08Tazminat İmkanları
    • 5271 sayılı kanun 141 ve devamlı maddelerle hukuka aykırı olarak yakalanan, gözaltına alınan ve tutuklanan kişilerin uğradıkları zararlar için ağır ceza mahkemeleri nezdinde dava açabilecekleri, uğradıkları her türlü maddi ve manevi zararın tazminini isteyebilecekleri hüküm altına alınmıştır.
    • Adli kontrol tedbirlerinin tazminat talep edilebilecek koruma tedbirleri arasında sayılmamıştır.
    • Yargıtay'ın konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbirinden kaynaklanan tazminat isteminin reddedilmesi gerektiği yönünde kararı bulunmaktadır.
    16:34Sonuç
    • Ceza muhakemesi kanununun 141. maddesi kapsamında hangi hallerde tazminata başvurabileceği sayılmıştır, ancak konutu terk etmeme şeklindeki adli kontrol tedbiri ile ilgili herhangi bir tazminat öngörülmüş değildir.
    • Bu tedbirin hukuka ait olması halinde tazminat imkanının bulunması gerekmektedir.
    • Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın 19. maddesinin 3. fıkrası ile bağlantılı olarak 19. maddesinin 9. fıkrasının ihlal edildiğine hükmetmiştir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor