Buradasın
Üniversitede Bilim Etiği ve Akademik Özgürlük Üzerine Bir Sohbet
youtube.com/watch?v=2cUCDjuwDg0Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir sunucu ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Cem Terzi Hoca ile Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Profesörü Onur Hamzaoğlu arasında geçen bir sohbet programıdır.
- Program, bilim etiğinin tarihsel gelişiminden başlayarak günümüzde üniversitelerdeki neoliberal kapitalizmin etkilerine odaklanmaktadır. Konuşmacılar, akademik özgürlüğün nasıl zayıfladığını, Bologna Süreci'nin akademik kapitalizmi nasıl yansıttığını ve üniversitelerin nasıl şirketleştirildiğini ele almaktadır. Özellikle Onur Hamzaoğlu'nun Kocaeli Havzası'ndaki çevre kirliliği ve kanser oranları konusundaki çalışmalarından dolayı üniversitesinden aldığı uyarı cezası örneği üzerinden tartışma geliştirilmektedir.
- Sohbette ayrıca patent sisteminin bilimsel bilginin paylaşımını nasıl engellediği, "damlama yöntemi" olarak adlandırılan ekonomik büyümenin topluma yansımaması, küresel ısınma gibi küresel sorunlar ve üniversitelerin kapitalist sisteme uygun insan yetiştirmesi gibi konular da tartışılmaktadır. Konuşmacılar, üniversitelerin sanayiye dönüştürülmesi ve bilimsel buluşların özel çıkarlara hizmet etmesi gibi sorunları eleştirel bir bakış açısıyla incelemektedir.
- 00:17Bilim Etiği Tartışmasının Önemi
- Konuşmacılar, son dönemlerde çokça konuşulan bilim etiğini ele almayı amaçlıyorlar.
- Bilim etiği sadece intihaller, mühendislik veya tıp alanlarında değil, bilimsel etkinliğin niçin yapıldığını ve bilimde sorumluluğun ne olduğunu sorgulamayı da kapsıyor.
- Modern bilim, ticarileşmiş ve dış müdahaleye açık görünmektedir ve bu durum eleştirilere neden olmaktadır.
- 01:52Üniversite Özgürlüğü Üzerine Düşünceler
- Konuşmacı, öğrencilerin kampüste protesto yapmak istemelerinin polis tarafından bastırılması konusunda kınamalarını dile getiriyor.
- Üniversitelerin her türlü özgürlüğün olduğu ve özellikle itirazın ve muhalefetin merkezi olduğu kurumlar olduğu vurgulanıyor.
- Üniversite kampüsünde polisin bulunması ve öğrenci protestolarını bastırması, özgür üniversite kavramı içerisinde yer almaması gereken davranışlar olarak değerlendiriliyor.
- 02:57Bilim ve Etiğin Tarihsel İlişkisi
- Bilim ve etik ilişkisi tarihsel bir ilişki olup, Aristo dönemine dayanıyor ve zaman zaman çakışan, zaman zaman paralel alanlar olarak yürüdüklerini görüyoruz.
- Aristo düşünmekle ahlaklı olmayı ve erdem sahibi olmayı aynı kademede koyuyor ve ahlak-etiği bilimden ve özgür düşünceden ayrı tutmuyor.
- Antik Yunan'da insanlar düşünerek çevrelerindeki gerçekleri fark ediyor ve bu gerçekler insanı erdem'e ulaştırıyor.
- 04:03Ortaçağ'dan Günümüze Bilim ve Etiğin İlişkisi
- Ortaçağ'da kilisenin egemenliği ile bilim üzerinde tahakküm kurması ve bilimsel düşünceyi kilisenin düşüncelerine, tanrı kavramına ve emirlerine uygun hale getirmek için baskı dönemi yaşanıyor.
- Kopernik dönemiyle bilimin tekrar özgürleşme savaşı ve kilisenin boyunduruğundan kurtulma savaşı yaşanıyor.
- Rönesans döneminde bilimsel akıl ve düşünce doruğa ulaşıyor, eleştirmek, deneycilik, ampirsizim ve rasyonalite gibi düşünceler kuşku ve kuşkuculukla birlikte doruğa çıkıyor.
- 06:19İkinci Dünya Savaşı Sonrası Bilim ve Etiğin İlişkisi
- İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra hükümetlerin bilime büyük ilgi duyması ve bilimsel bilginin hükümetlerin amaçları için, özellikle askeri amaçlar için kullanılmaya başlanması yaşanıyor.
- Atom bombasının yapılması ve Japonya'da iki kez üst üste kullanılması, bilim adamlarının Amerikan devleti ile yaptığı işbirliği, bilime olumsuz örneklerden biridir.
- Nazi Almanya'da yahudiler üzerinde yapılan deneyler, bilimin pür ahlaklı ve pür etik bir yanı olmadığını gösteriyor.
- 08:28Modern Çağda Bilim ve Etiğin İlişkisi
- Yirminci yüzyıldan günümüze devletin bilimle olan ilişkisi, devlet aklıyla düşünen bilim insanı ve devlet için çalışan bilim insanı arasındaki çatışma devam etmektedir.
- Neoliberal dünyada akademik özgürlüğün ve bilimsel etiğin sınırlarının iş dünyası tarafından çizilmesi, "akademik kapitalizm" olarak adlandırılan bir duruma dönüşmüştür.
- Kamu ve kamu dışı araştırma-geliştirme faaliyetlerinin, üniversitelerin ve bilim insanlarının şirketler için çalışması, şirketlerin ihtiyacına göre üretimde bulunması, akademik kapitalizm olarak adlandırılan ortamı oluşturuyor.
- 10:20Bilim Etiğinin Tehditleri
- Akademik kapitalizm, bilim etiğini tehdit ediyor, akademik özgürlüğü tehdit ediyor ve toplumun bilgilenme hakkını tehdit ediyor.
- Bilim sadece kendine özgü etkinliğinin gerçekleştiği bir ortamda değil, toplumla, siyasetle, ekonomi ile ve yaşam tarzı ile bütünleşik olarak bir kurumsal niteliği vardır.
- Bilim etiğini savunmayan insan olamaz, ancak bilim etiğini tehdit eden faktörler neden bu konuyu tartışmaya açmak istiyoruz.
- 12:56Akademik Kapitalizmin Örneği
- Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Profesör Dr. Onur Hamzaoğlu'nun başına gelen olaylar, akademik kapitalizmin bir örneğini oluşturuyor.
- Onur Hamzaoğlu, bilim etiğine aykırı davranmakla suçlanarak üniversitesinden uyarı cezası almış ve mahkemede cezayı iptal ettirmiştir.
- Kocaeli bölgesi Türkiye'nin en ağır sanayileşme havzalarından biri olup, ciddi çevre kirliliği ve halk sağlığı sorunları var ve Hamzaoğlu yaklaşık 10-15 yıldır bu bölgedeki halk sağlığı sorunları üzerine bilimsel araştırmalar yapıyor.
- 14:02Kocaeli Havzası'ndaki Kanser Sorunu
- Onur Hamzaoğlu'nun çalışmaları Kocaeli Havzası'nda Türkiye ortalamasının dört katı kanserden ölüm oranı tespit etmiştir.
- Bu bulgular kamuoyunda ciddi tedirginlik yaratmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde araştırma komisyonu kurulmuştur.
- Komisyon, sanayi kurulumlarını azaltma, fabrikalara arıtma tesisleri kurma ve taşımacılığı azaltma gibi öneriler içeren 200 sayfalık bir rapor yayınlamıştır.
- 15:11Yeni Fabrika Projesi ve Bilimsel Bulgular
- 2011 yılında Dilovası'nda yeni bir demir çelik tesisi yapılması duyurulmuş ve bu durum yerel gazetecilerin ilgisini çekmiştir.
- Onur Hamzaoğlu, annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk kakasında kurşun, civa, kadmiyum gibi toksik zehir maddelerinin yüksek düzeyde olduğu bulgularını açıklamıştır.
- Bu haber gazetede yer alır almaz, Dilovası ve Kocaeli belediye başkanları Hamzaoğlu'na "şarlatan" diyerek iki ila dört yıl hapis talep etmişlerdir.
- 17:05Bilimsel Etik ve Üniversite Sorumluluğu
- Sağlık Bakanlığı ve Kanser Savaş Dairesi, henüz yayınlanmamış bir çalışmanın bilgilerinin kamuoyuna sunulması gerekçesiyle Onur Hamzaoğlu'nun soruşturulmasını istemiştir.
- Üniversitenin etik kurulu, yayınlanmamış bilgiyi paylaşma suçundan etik ceza vermiştir.
- Bağımsız bir etik kurul, Hamzaoğlu'nun toplumu bilgilendirmesinde etik kusur olmadığını, Van depremi örneğiyle önceden uyarı yapmanın önemini vurgulamıştır.
- 20:03Bilimsel Yayın Süreci ve Toplumsal Sorumluluk
- Bilimsel bir makalenin uluslararası bir dergide yayınlanması ortalama iki yıl sürebilir.
- Bir yenidoğanın kakasında veya annenin sütünde zehir tespit edildiğinde, bunu kamuoyuna açıklamak yerine önce uluslararası yayın yapılması beklenmektedir.
- Üniversitedeki akademisyenlerin ifade özgürlükleri Anayasa'da 27. ve 130. maddelerde düzenlenmiştir ve Bologna süreciyle ifade ve bilim özgürlüğü güvence altına alınmıştır.
- 22:14Neoliberal Ekonomi ve Akademik Özgürlük
- Türkiye'de uzun yıllar siyasi konular yasak olurken, şimdi de çevreyle ilgili konularda çalışan insanlara büyük baskı yapılmaktadır.
- Neoliberal ekonomik büyümenin toplumda yarattığı sorunları deşifre eden ve topluma bu bilgiyi sunan akademisyenler, ekonomik büyüme yanlısı siyasi ve ekonomik çıkar çevrelerinin baskısına uğramaktadır.
- Üniversite, rektörlük ve akademi artık yere aykırı fikirleri söyleyen insanları korumak yerine, devlet ve neoliberal kurumlar tarafından zapturapt altına alınmıştır.
- 26:34Ekonomik Krizler ve Demokrasi
- Türkiye, Amerika'dan Kemal Derviş'in getirilmesiyle Dünya Bankası ve IMF'nin kurallarını kabul ederek bir krizden çıktı.
- Yunanistan'da Papağan hükümeti krizle karşılaştıktan sonra istifa etmek zorunda kaldı ve yerine merkez bankası başkanı getirildi.
- Batı demokrasisi, uluslararası ekonomik kurallar ve neoliberalizm tarafından kontrol edilmekte, seçilmiş hükümetler krizlerle devre devrilebilmektedir.
- 28:03Şirketler Çağında Devletler
- Bugün bir şirketler çağında yaşıyoruz, devletler ve hükümetler ulus ötesi şirketler tarafından yönetilmektedir.
- Antik Yunan'a dayanan ve Batı'nın medeniyetini oluşturan demokrasi günümüzde karikatürleşmiş bir halde bulunmaktadır.
- Neoliberal gidişatla uyumsuz hale gelen hükümetler, ekonomik krizlerle kolayca devre devrilebilmektedir.
- 29:10Akademik Kapitalizm ve Bologna Süreci
- Neoliberal dünya toplumsal kurumları da içine almış durumda, akademi en çok nasibini alan yerlerden biridir.
- Bologna süreci, Amerika'daki akademik kapitalizme Avrupa'nın verdiği yanıt olarak görülür.
- Bologna süreci, üniversiteyi iş dünyasının emrine sokmaya ve iş dünyasının taleplerini üniversiteye dikte ettirmeye çalışan bir sistemdir.
- 30:29Akademik Özgürlük ve Bilim Etiği
- Üniversite ve bilim insanı hem mesai olarak hem de aklı olarak ele geçirilmiştir.
- Akademik özgürlük ve toplum yararına bilim konuları ciddi bir saldırı ve yara altındadır.
- Üniversitelerin patent sayısı, özel sektörle bağlantıları ve fikri mülkiyet hakları önem kazanırken, bilim etiğinin çok cılız kaldığı görülüyor.
- 32:39Üniversitenin Sorumluluğu
- Üniversitenin temel özelliklerinden biri gençlerin toplumsallaştırması ve var olan bilgi birikimini kuşaktan kuşa aktarmaktır.
- Üniversitenin ideolojiye karşı mücadele edecek, onu eleştirecek aklın ortaya çıkmasında bir sorumluluğu vardır.
- Üniversite beklenir ki bilim yuvası olsun ve insanlar biraz daha fazla entelektüel kapasiteye sahip, topluma karşı sorumlulukları daha gelişmiş olsun.
- 34:25Üniversite-Sanayi İşbirliği ve Çevre Sorunu
- Üniversite-sanayi işbirliğinde, çevreyi kirleten bir üretim yapmakta olan kurumlarla protokol yapılıyor.
- Üniversite, çevreyi kirletmeyeceksin maddesini koymadığı takdirde sanayi kuruluşu çekiliyor ve üniversite çalışmayı yapamıyor.
- Üniversite yönetimleri sanayi işbirliğini desteklerken, eleştirel değerlendirmeleri planlamak durumunda kalıyor ancak bunları hayata geçirme konusunda sıkıntılar var.
- 37:03Üniversite ve Sanayi İlişkisi
- Üniversitenin sanayinin arka bahçesi olması, damlama ekonomisi prensibini temsil eder; üst sınıf zenginleşecek ve bu zenginlik topluma yansıyacaktır.
- Kamu kurumları ve üniversiteler kamusal niteliğini yitirerek iş dünyasının düşüncesine dönüşüyor ve patentleme gibi kavramlar yaygınlaşıyor.
- Üniversitede kurulan patent ofisleri, üniversite-sanayi işbirliği ve Bologna Süreci, uzun vadede kamunun ve toplumun aleyhine gelişmelerdir.
- 38:39Patent Sisteminin Etkileri
- 1960'larda çocuk felci aşısını bulan Dr. Salk, patent almayı reddetmiş ve "Güneşin patenti olur mu?" diyerek buluşların toplumsal fayda için kullanılmasını savunmuştur.
- Günümüzde AIDS aşısı için yapılan çalışmalarda patent meselesi ciddi etik tartışmalara yol açmaktadır.
- İnsan DNA'sı patent istilası altında olup, özel şirketler DNA'nın çeşitli parçalarının patentlerini alarak bilimsel üretimde ciddi sorunlar yaratmaktadır.
- 41:39Ekonomik Büyüme ve Doğa
- Sanayileşmiş ülkelerde büyüme ve gelişme kalkınmacı zihniyet olarak devlet politikası olarak uygulanmaktadır.
- Türkiye'de son 20-10 yılda artan enerji ihtiyacını karşılamak için doğa tahrip edilmektedir, örneğin Karadeniz'deki akarsular yönleri değiştirilmiş ve bitki örtüsü etkilenmiştir.
- Küresel ısınma gibi büyük problemler reddedilirken, nükleer enerji tesisleri gibi riskli yatırımlara yönelilmektedir.
- 45:15Üniversite Etiği ve Siyasi Görüş
- Üniversite etiklerinde farklı siyasi bakış açılarının tartışılması gerekir, bu bir kötü veya iyi şey değil, insanın doğasıdır.
- Üniversite, kapitalizmin üniversitesi ise insanları kapitalist hayata uygun şekilde yetiştirecektir.
- Bologna Süreci (Polonya) bazı avantajlar sunsa da, aslında neoliberal ideoloji ve dünya kapitalistleşmesini sağlamaya çalışmaktadır.
- 49:08Bologna Süreci ve Beyin Göçü
- Türkiye'de yetiştirilen insanlar, Bologna süreci ve Polonya süreciyle Almanya'daki mühendisin programının aynısını okuyarak standartlaşmış bir eğitimden geçiyorlar.
- Beyin göçü her zaman merkez kapitalist ülke lehine, perifer ülke aleyhine çalışmaktadır; kamusal imkanlarla yetiştirdiğimiz insanları sıfır maliyetle merkez kapitalist ülkelere naklediyoruz.
- Polonya süreci, Amerika'daki akademik kapitalizmden hiçbir farkı olmayan, Avrupa ve çevresi ülkeler için geçerli olan bir süreçtir ve aslında neoliberal akıldır.
- 51:22Bologna Sürecinin Negatif Yönleri
- Bologna sadece neoliberal öğretim sürecini ve standart bir mühendis veya profesyonel yetiştirmeyi ötesinde, öğretim pedagojisine de müdahale ediyor.
- Bologna sürecinde ve akreditasyonlarda hocalara karşı yapılan bürokratik işlemler, hocaların haysiyetine ve kişiliğine saygısızlık yaratıyor.
- Üniversitenin idari yapısında öğretim üyelerinin karar mekanizmalarından haberi yok, sadece yapılanları kabul etmek ve yerine getirmek zorunda kalıyorlar.
- 53:34YÖK ve Merkezi Kontrol
- 12 Eylül asker darbesinden sonra kurulan YÖK, hangi gün hangi üniversitede hangi dersin yapılması, ne anlatılması, hangi kitabı okutulması gibi detayları merkezden belirliyordu.
- O günkü YÖK zihniyetiyle bugünkü YÖK zihniyeti arasında çok uçurumsal bir fark yok, her ikisi de merkezi bir zapt-ı rapt altına alıyor.
- Polonya'nın özü itibariyle, Avrupa'daki merkez kapitalist ülkelerin eğitim ve insan gücünün yeniden inşasına yönelik kamu üniversite sisteminin restorasyonudur.
- 55:59Etik Dersleri ve Bilim Etiği
- Etik dersleri alıp üniversitelere koyulmasına rağmen, içeriği doldurulamamış durumda ve sadece kodlarla doldurulmuş.
- Etik dersler, gündelik hayat içerisinde çalışan profesyonellerin çalıştıkları kuruma karşı ödevlerini tanımlayan bir etik anlayışı çocuklara öğretmeye çalışıyor.
- Etik dersleri, ideolojilerini yeniden üretmek için buldukları güler yüzlü bir bahane gibi görünüyor.
- 56:53Ekonomik ve Sosyal Etkiler
- Bir ekonomist çalışmasında, işçi sınıfının ev sahibi olması Avrupa'da ekonomiye "zamk etkisi" yaratıyor.
- İşçiler ev sahibi olunca çocuklarını mahallenin okuluna gönderiyor, komşularıyla sosyal ilişki kuruyor ve oraya çakılıp kalıyor, bu da neoliberalizm'in ihtiyaç duyduğu mobil emeğe engel oluyor.
- Modernleşme ve bilimin geldiği nokta, etik konusunun bilim etiği konusunu tartışmak zorunda bırakıyor.