• Buradasın

    Nureddin es-Sabuni'nin El-Bidaye fi Usulüddin Kitabı Dersi

    youtube.com/watch?v=P_eNpy8G2Z8

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir eğitimci tarafından sunulan dini bir ders formatında olup, Nureddin es-Sabuni'nin "El-Bidaye fi Usulüddin" kitabının içeriğini ele almaktadır.
    • Ders, Allah'ın varlığı, birliği, sıfatları ve tenzih kavramları üzerine odaklanmaktadır. Video, bilgi teorisi ve bilginin kaynakları ile başlayıp, Allah'ın birliğini "Burhan-ı Temani" ile ispatlayarak ilerlemektedir. Ardından Allah'ın sıfatları, Ehl-i Sünnet ve Mutezile gibi mezheplerin görüş ayrılıkları, kelam sıfatı ve Ruhullah (Allah'ın görülebilirliği) konuları detaylı şekilde incelenmektedir.
    • Ders boyunca farklı İslam felsefe akımlarının (Eş'ari, Maturidi, Mutezile, Şia, Cehmiye) Allah'ın sıfatları, yaratılış teorisi ve Ruhullah konusundaki görüşleri karşılaştırmalı olarak ele alınmaktadır. Video, nübüvvet teorisinden bahsedeceğini belirterek sona ermektedir.
    00:01Dersin Tanıtımı ve Geçen Hafta Özetlemesi
    • Eğitmen, Nureddin es-Sabuni'nin "El-Bidaye fi Usulüddin" kitabına ve dersine giriş yaptığını belirtiyor.
    • Gelecek dört hafta boyunca bu kitap üzerinde duracaklar ve kitabın giriş ve dört bölümünün beş derslik bir içeriğe sahip olduğunu söylüyor.
    • Geçen hafta, es-Sabuni'nin kimliği, mezhebi, ekolü ve Fahrettin Razi ile münazaraları hakkında bilgi verilmiş, ardından bilginin kaynakları konusu ele alınmış.
    01:13Bilgi Edinme Yolları
    • Es-Sabuni'ye göre bilgi edinme yolları üç şekilde gerçekleşir: duyular, doğru haber ve akıl.
    • Duyular arasında özellikle göz ve işitme organları daha çok bilgi elde etmemize imkan sağlar.
    • Doğru haber iki şekilde ayrılır: mütevatir haber (yalan söylemesi mümkün olmayan insanların naklettiği haber) ve vahiy (elçi'nin getirdiği haber).
    02:17Bilgi Teorisi ve Akıl
    • Vahiy ve mütevatir haber zorunlu bilgi ifade eder, mucize ile teyit edilmiş elçinin haberi de kati bir bilgi sunar.
    • Akıl yürüterek elçinin güvenilir bir kimse olduğu konusunda ikna olunduktan sonra vahiy kabul edilebilir.
    • Akıl sisteminde zorunlu bilgiler (bütünün parçadan büyük olduğu gibi) ve bu bilgilerden türetilen istiklali bilgiler bulunur.
    03:37Kelam ve Metafizik
    • Akıl sisteminde dominant konumda olup duyuları, haberi ve kendini denetler.
    • Kelam hem bir disiplin hem de bir akli düşünce yöntemi olarak tanımlanır.
    • Es-Sabuni, alemin hudusundan (yaratılmışlığından) metafiziğe ulaşmaya çalışmıştır.
    04:48Atom Teorisi ve Metafizik
    • Es-Sabuni'ye göre evren aynlar (somut varlıklar) ve arazlardan oluşur, bu iki unsurun birleşmesiyle cisim oluşur.
    • Cisim, aynlardan müellef olan bileşen varlıktır ve en az iki atomdan oluşur.
    • Fizik teorisi ortaya konulduktan sonra tabiatın yapısı tespit edilerek fizikten metafizike geçilir.
    07:05Hudus Delili ve Yaratılış Problemi
    • Evrenin hadis (yaratılmış) olduğu, hareket ve söküm kavramlarıyla açıklanır.
    • Her hadisin bir muhtesi (yaratıcısı) vardır, bu muhtisin de muhtesi olmaması için hudus delili uygulanır.
    • Teselsü (sonsuz sebep zinciri) iptal edilerek nesnelerin sonlu olduğu ve sonsuz olan yaratılmamış varlığa bağlı olarak varlıklarının sürdürdüğü ispatlanır.
    08:36Allah'ın Birliği ve Burhan-ı Temanu
    • Yaratıcının en önemli özelliği tekliktir ve Allah'ın birliğini burhan-ı temanu ile ispatlanır.
    • Enbiya suresi 21. ayette "Levne illallah" ifadesiyle, yeryüzünde Allah'tan başka tanrılar olsaydı evrende kaos olacağı belirtilir.
    • Evrendeki düzen (intizam, ittisak, ahenk, hikmet) Allah'ın tekliğini gösterir, çok tanrı olsaydı evren karmaşaya bürünürdü.
    10:32Burhan-ı Temanu'nun Mantıksal İspatı
    • Burhan-ı temanu, iki tanrı arasında birbirlerini engellemesi delilidir.
    • Eğer iki tanrı olsaydı, biri "Ahmet hareket et" diye emretse diğeri "Ahmet dur" diye emretse, ikisi de aynı anda gerçekleşemez.
    • Her iki emrin de gerçekleşmesi imkansızdır, çünkü bir varlık aynı anda hem hareket edip hem duramaz.
    12:42Tenzih ve Allah'ın Sıfatları
    • Allah'ın birliğine aykırı görünen Nur ve Zulmet görüşünü, müneccimlerin ve tabiatçıların birden çok tanrı tasavvurunu eleştirir.
    • Tenzih, Allah'ı zatına yakışmayan özelliklerden uzak tutmak demektir.
    • Allah'ı insanlara benzetmekten (teşbih) ve cisme benzer şekilde tasavvur etmekten (teşhik) uzak tutmak gerekir.
    15:03Tenzih Yöntemi ve Allah'ın Sıfatları
    • Tenzih, Allah'ı o'nun zatına yakışmayan özelliklerden nefiye eden bir dil yöntemidir.
    • Varlıkları tanımlamak için müspet (onun ne olduğunu söylemek) ve nefi (onun ne olmadığını söylemek) iki yöntem kullanılır.
    • Allah'ın sıfatları: cisim değildir, cevher değildir, araz değildir, suret yoktur, şekli yoktur, bir yönde yoktur, bir yerde bulunmaz.
    17:13Allah'ın Yaratılmışlardan Farklılığı
    • Müşrikler yaratıcılarını somut bir şekilde tasavvur ederlerdi.
    • Allah'ın boyunun olduğu gibi antropomorfik tasavvurlar reddedilir çünkü yaratılmışlık belirtileri içerir.
    • Allah'ın zatına nispet edilen sıfatlar parçalara karşılık gelmez, yaratıcı bütün bunlardan oluşmaz.
    20:02Haberi Sıfatlar ve İstiva Ayeti
    • İstiva kelimesi Arapça'da çeşitli anlamlar taşıyabilir, ilk bakışta oturmak veya tevekkül etmek gibi cismani bir tablo çağrıştırabilir.
    • "Rahman arşın üzerine istiva etmiştir" ayeti, haberi sıfatlar veya müteşabihat olarak adlandırılan zorunlu olarak yorumlanan ayetlerden biridir.
    • İstiva kelimesi farklı anlamlarda kullanılabilir, bazen "istila etmek" veya "hakimiyeti altına almak" manasına gelebilir.
    21:16Haberi Sıfatların Anlaması Problemi
    • Tevil (yorumlama) konusunda iki farklı yaklaşım vardır: selef (eski) yöntemi ve halef (yeni) yöntemi.
    • İlk dönemde bu ayetler iç bünyede ciddi krize sebep oldu, çünkü sahabe döneminde bu ayetlerin anlamları rahatlıkla idrak edilebiliyordu.
    • Tabiin döneminde (sahabe neslinin gittiği dönem) yeni gelen Arap olmayan unsurlar bünyeye dahil olunca bu ayetleri anlamak sorun oluşturmaya başladı.
    21:55Diğer Haberi Sıfatlar
    • İstiva ayeti dışında "Allah'ın görmesi", "Allah'ın yürümesi", "Allah'ın sevmesi" gibi ifadeler de haberi sıfatlar arasındadır.
    • Hadislerde "Kulum bana yürürse ben ona koşarım" ve ayetlerde "Allah'ın eli onların üzerindedir" gibi ifadeler de bu kategoride yer alır.
    • Bu ayetlerde Allah'a yön veya mekan nispet edildiği için cisme çıkması sorunu ortaya çıkar.
    22:43Selef Yöntemi
    • Selef (eski) yöntemde tevil edilmemesi tercih edilmiştir, bazıları "istiva malumdur, keyfiyeti meçhulur" şeklinde yaklaşmıştır.
    • İlk dönemde bu ayetler hakkında sual etmek, kafa karıştırmak veya bid'at çıkarmak gibi kötü bir niyet taşımak olarak algılanmıştır.
    • Selef, tevil yapmak yerine teslimiyetçi bir tavrı benimsemiştir, ancak zamanla bunları yorumlamak zorunluluk haline gelmiştir.
    24:51Halef Yöntemi ve Tevil
    • İlk defa Mutezile halef yöntemi olan tevil (yorumlama) konusunu başlatmıştır.
    • Tevil, kelimenin öz anlamını, çekirdek anlamını çıkarmak anlamına gelir ve gelişigüzel yapılmaz.
    • Tevil yaparken kelimenin Arap dilinin imkanları içinde bulunması, yüklenen anlamı sağlayan bir gerekçe olması, akıl tarafından makul görülmesi ve Kur'an-Sünnet ile uyumlu olması gereklidir.
    26:11Tevil Yönteminin Gelişimi
    • Tevil (kelimeyi farklı anlamlara getirme) yöntemi kolay bir şey olmasa da daha sonra benimsenmiş ve Ehl-i Sünnet başta karşı çıksa bile sonradan bu yönteme girmiştir.
    • Sabuni, 6. asırda yaşamış bir alim olarak tevil konusundaki psikolojik engellerin ortadan kalktığı bir dönemde yaşıyor ve istifa kelimesini farklı anlamlara getiriyor.
    • Sabuni'ye göre istifa kelimesi zikr olunurken istila etmek, hakimiyeti altına almak, kastetmek, yönelmek, tam ve kamil olmak, karar ve mekan tutmak manaları taşıyabilir.
    27:03İstifa Kelimesinin Yorumlanması
    • Sabuni, Allah'ın arşa istiva ettiğini zikrettiğini kendini övdüğünü ve bu ifadeyle bir mesaj verdiğini belirtiyor.
    • Eğer istifa yaratılmışlar hakkında medih için zikredilmiş olsaydı, mekan ve karar tutma manası anlaşılmazdı.
    • Tevil edilirse, ayet teçsim (teşbih) problemi tenzih açısından bir sorunla karşılaşmayacak.
    29:27Dua Edeyken Elleri Göğe Kaldırma
    • Allah gökte değilse bile ellerin göğe kaldırılması, ona bir mekan nispet etmek değildir.
    • Dua edilirken ellerin göğe kaldırılmasının sebebi sadece samimi bir kulluk ve itaat nişanesidir.
    • Evrensel olarak yüce varlıkların gökte olduğu temsil edilir çünkü üst yön yücelikle, alt yön ise aşağılıkla ilişkilendirilir.
    31:57Tanrı Tasavvurunun Değişimi
    • Tanrı tasavvuru zamanla değişmiştir; önceleri "Allah her yerdedir" diyenlerle olumsuz değerlendirmeler yapılmakta iken, sonradan bu anlayış benimsenmiştir.
    • İnsanlar gökyüzünde bulunan varlıklara tapmış, gökyüzü cisimleri yücelikten kasıt olarak algılanmıştır.
    • Allah insanın anlayacağı şekilde ifade edilir çünkü insanın zaman ve mekan boyutunun dışındaki bir varlığı kendi alanına çekmeden anlama kapasitesi yok gibi görünüyor.
    34:02Allah'ın Sıfatları
    • Allah'ın sıfatları konusu Ehl-i Sünnet içinde ve Ehl-i Sünnet ile Mutezile arasında tartışmalı bir konudur.
    • Ehl-i Sünnet'e göre Allah kemal ifade eden sıfatlarla vasıflanmıştır, sıfatsız bir tanrı anlayışı yoktur.
    • Zat, isimleri ve sıfatları nispet ettiğimiz varlığı niteleyen bir kavramdır, zat idrak edilebilen bir kavram değildir, isimleri ve sıfatları ile idrak edilir.
    36:39Allah'ın Sıfatları ve Ehl-i Sünnet'in Görüşü
    • Allah'ın sıfatları ehl-i sünnet'e göre eksiklik, acizlik ve devamsızlık belirten şeylerden münezzehtir çünkü sıfatı olmamak bir eksikliktir.
    • Allah'ın sıfatları sonradan vücut bulup bilahare yok olan veya önceden olup yok olan değildir, ezelden ebede bu sıfatlarla muttasıftır.
    • Sıfatlar zat ile kaimdir, zat üzerine zahiddir, ezelidir, ebedidir ve yaratılmışların hiçbir şekilde benzemez.
    38:22Sıfat-ı Maneviye ve Sıfat-ı Maziye
    • Hayy (diri olmak), alim (ilim), kadir (gücü yeten), semih (işiten), basir (gören), mürid (irade eden) ve mütekellim (söylediğin) gibi sıfatlar Allah'ın sonsuz kemal sıfatlarına sahip olduğunu gösterir.
    • Bu isimler sıfat-ı maneviye olarak adlandırılır ve isim formunda Allah'ı niteleyen kavramlardır.
    • Ehl-i sünnet, Allah'a "kadirdir" diyerek hem "onda kudret vardır" demeyi kabul ederken, Mutezile bunu reddeder.
    40:09Mutezile'nin Görüşü
    • Mutezile'ye göre Allah'ın zatının dışında sıfatları yoktur, sıfatlar onun zatı ile birliktedir ve zatında mün demiştir.
    • Mutezile sıfat-ı maneviyeyi kabul ederken (Allah kadirdir, Allah alimdir), sıfat-ı maziye (kudret, ilim, hayat, irade, basar, basiret) zatın dışında olmaz.
    • Mutezile, sıfatların zatın dışında olmasının teaddüdi kudema (iki ezeli varlık) olarak tevhid ilkesi bakımından kabul edilir olmadığını düşünür.
    42:06Ehl-i Sünnet'in Sıfatlar Anlayışı
    • Ehl-i sünnet'in meşhur cümlesi "Sıfatullah zatı ne aynıdır, ne gayrıdır" şeklindedir.
    • Sıfatlar zatın tamamen ayrılan gayrı varlıkları değil, onunla bağlantılı varlıklardır.
    • Sıfatlar zat ile yaratıcı ile yaratılanlar arasındaki ilişkiyi kurmak için önemlidir, yoktan yaratma kavramı da bir sıfatla açıklanır.
    45:33Sıfat Teorisi ve Yaratılış
    • Sıfat teorisi, yaratılışı açıklarken bazı soruları da cevaplamaya çalışır, ancak bazı sorular hala cevaplanmamış olabilir.
    • Vasıflar zata bağlı olarak düşünülen, tasavvurda olan şeylerdir ve gerçek varlıklar olarak düşünülemez.
    • Sıfatların zatın dışında bağımsız varlıklara dönüşmesi riski olduğu için daha ihtiyatlı bir tavır benimsenmiştir.
    47:47Mutezile'nin Sıfat Teorisi
    • Mutezile, Allah'ın hayat, alim, kadir gibi sıfatların zatı ile birlikte mevcut olduğunu kabul etmiş, ancak hayat, alim gibi sıfatların ayrıca mevcut oluşunu reddetmiştir.
    • Kelam, irade ve fiil sıfatları hariç tutulmuştur çünkü bunlar doğrudan evrenle ilişkili sıfatlardır.
    • Mutezile'ye göre kelam, irade ve fiil sıfatları hadis (yeni) olup, Allah'ın zatı ile baki değildir ve mahalsiz bir şekilde Allah'ta vardır.
    49:41Eş'ari ve Maturidi'ye Göre Sıfatlar
    • Eş'ari'ye göre Allah'ın sıfatları zati ve fiili olmak üzere ikiye ayrılır; zati sıfatlar kadim ve Allah'ın zatında mevcuttur, fiili sıfatlar ise hadis olup zati ile baki değildir.
    • Eş'ariler tekvini müstakil bir sıfat olarak görmez, bunun yerine kudret sıfatı olarak görürler.
    • Kudret, Allah'ın zati sıfatıdır ve ezeli olmasına rağmen varlıkları yaratmak mecburiyetinde bırakmaz.
    52:25Tekvin Sıfatı ve Yoktan Yaratma
    • Eş'ariler tekvinin mükevverden (yaratılan) ayrı olmayacağını düşünürler, çünkü mükevver yoktan yaratılmıştır.
    • Kelamda Allah'ın en önemli sıfatı kıdem sıfatıdır ve Allah bu sıfatta hiçbir şekilde yaratılmışlara benzemez.
    • Yokluk, tanımsız bir şey olmayan bir mevhum kesittir ve yaratıcı ile yaratılanı ontolojik olarak ayırmak için kullanılır.
    55:03Kelamın Temel Hedefleri
    • Kelamcının temel hedeflerinden biri evreni, yaratılmışları bütün tanrısal özelliklerinden temizlemektir.
    • Tevhid ilkesiyle evreni tanrılardan, ara tanrılardan temizleyerek manevi ve maddi olarak tasarlar.
    • Yokluk, yaratıcı ile yaratılanı ayıran bir kesit olarak kullanılır ve Allah yoktan yaratmış olur.
    56:44Kelam'da Tekvin ve Mükevven İlişkisi
    • Mutezile, yokluğu başka şekilde tanımlar ve mağdurun şeyyetini kabul eder.
    • Eş'ariler, tekvin-mükevven ilişkisinde tekvinin mükevvenden bağımsız olamayacağını söyler ve tekvini kudretin bir fonksiyonu olarak görürler.
    • Maturidiler, tekvin sıfatının ezelidir ve mükevvenin ezeli olmasını gerektirmez; Allah'ın iradesi sonucu yaratır veya yaratmaz.
    59:59Kelam Metinlerinin Yapısı
    • Kelam metinlerinde soru-cevap formatı kullanılır ve muhayyel tasavvur edilen hasımlarla diyalog şeklinde yazılmıştır.
    • Kelam, kafa sporu veya beyin jimnastiği gibi bir düşünme tarzıdır.
    1:00:23İsim ve Müsemmâ İlişkisi
    • İsim ve müsemmâ ilişkisi, "Allah" kelimesi bir isim müsemmânın aynısı mıdır sorusunu içerir.
    • Ehl-i Sünnet'e göre isim ve müsemmâ aynı şeydir, Mutezile ve Kerramiye ise ayrı şeylerdir.
    • Eş'ariler bu konuda birbiriyle tutarsızlık gösterir; bazıları ismi müsemmadan ve tesmiyeden ayrı bir şey olarak görür.
    1:01:56İsim ve Müsemmâ İlişkisinin İspatı
    • Nesefi'nin görüşüne göre, "Allah" kelimesi hem isim hem müsemmâyı kapsar.
    • Allah'ın adını ve zatını aynı anda andığımızda, isim ile müsemmâ aynı olmalıdır.
    • İsim sınırlı bir ifadedir, müsemmâ ise delalet ettiği şey sonsuz ve sınırsızdır.
    1:04:27Sıfatlar ve Muattıla
    • İlahi sıfatlar insanın sıfatlarıyla benzerlik gösterirken, Allah'ın sıfatları insanın sıfatlarıyla aynı değildir.
    • Sıfatiye, sıfatları kabul edenler; muattıla ise sıfatları reddedenlerin genel ismidir.
    • Muattıla, sıfatların zatın dışında varlığını reddederek işlevsiz bir Tanrı tasavvuru ederler.
    1:07:30Allah'ın Dengi ve Benzeri Olamayışı
    • Allah'ın kemal sıfatı ispat edildikten sonra, mürebbiye red maksadıyla Allah'ın dengi ve benzeri olamayacağını izah etmek gerekir.
    • Kitap, nakli ve akli yöntemleri birlikte kullanır.
    • "Leyse kemis dediği şey, yani ona benzeyecek hiçbir şey yoktur" ayeti, teşbihi reddetmiş ve sıfatların varlığını ispat etmiştir.
    1:08:19Ehl-i Sünnet ve Mutezile İlişkisi
    • Ehl-i Sünnet olmak, hariciye, şia ve mutezile olmamak demektir, bu mezheplerin görüşlerinden kendimizi ayırt ederek kendimize ispat ederiz.
    • Kelam bir reddiye faaliyetidir; her konuda diğer mezhepleri reddederek kendimizi belirgindir.
    • Tek-mümkün ilişkisi kelam sıfatı konusundaki tartışmaları ve Kur'an meselesini içerir.
    1:09:20Kur'an Meselesi ve Mihne Hareketi
    • Kur'an meselesi politik bir boyut da taşır ve Menun döneminde bir mihne hareketine sebep olmuştur.
    • "Kur'an mahluktur" ifadesi bir ideolojiye dönüştürülmüş ve devlet politikası haline getirilmiştir.
    • Bu dönemde Ehl-i Sünnet alimlerinden Ahmet bin Hanbel gibi bazıları mihne ve sıkıntı yaşamıştır.
    1:10:32Kelam Sıfatı Hakkında Ehl-i Sünnet Görüşü
    • Ehl-i Sünnet'e göre Allah ezeli ve ebedidir, tek bir kelam ile konuşucudur ve birden çok kelamı yoktur.
    • Kelam sıfatı zat ile birlikte, zat üzerine ezeli ve ebedi bir sıfattır, zati ile kaim olup ondan ne ayrıdır ne gayrıdır.
    • Allah'ın kelam sıfatı harflerden ve seslerden müteşekkil değildir ve parçalara ayrılamaz.
    1:11:02Kur'an'ın Yaratılışı Tartışması
    • Kur'an'ın yaratılışı tartışması, lafızların sesler olup olmadığı ve yaratılıp yaratılmadığı konusundadır.
    • Maturidi, seslerden, harflerden müteşekkil olan kelamın cisim haline gelmiş olması nedeniyle yaratılmış olduğunu söyler.
    • Mutezile, Allah'ın ezelde konuşucu olmadığını, kendisi için bir kelam yaratıp onunla konuştuğunu iddia eder.
    1:12:48Kelam-ı Nefsi ve Kelam-ı Lafzi Ayrımı
    • Nesefi, kelam-ı nefsi ve kelam-ı lafzi ayrımı yaparak bu problemi çözmeye çalışmıştır.
    • Kelam-ı nefsi, Allah'ın zati ile kaim olan ezeli kelam sıfatıdır, kelam-ı lafzi ise bu dünyadaki mücessem halidir.
    • Lafızlar, Allah'ın ezeli kelamına işaret etmesi bakımından önemli ve değerlidir, ancak yaratılmış olması eksiklik teşkil etmez.
    1:14:25Kur'an'ın Anlamı ve Görülme Tartışması
    • Kur'an kelimesi bazen okunan şeye, bazen okumaya, bazen de yazılana isim olabilir.
    • Kur'an'ın lafzı, Allah'ın kelamına delalet eder ve bu durumda hadise ve mahluktur.
    • Eşarilere göre var olan her şey işitilir, dolayısıyla Allah'ın kelamı da işitilir, ancak Matürlere göre kelam-ı nefsi işitilmez.
    1:17:50Ruhullah ve Allah'ın Görülmesi
    • Ruhullah, Allah'ın ahirette gözle görülmesi anlamına gelir, bu konu kelam kitaplarında Uluhiyet veya Ahiret bahsinde yer alır.
    • Mutezile ve Eşariler Allah'ın ahirette görülmesini reddetmez, ancak Mutezile onu gözle görmeyeceklerini, Eşariler ise bir şekilde idrak edeceklerini söyler.
    • Allah'ın rüyada görülmesi, dünyada görülmesi ve peygamberin rüyada görülmesi de tartışmalı konulardır.
    1:20:50Maturidilerin Ruhullah Anlayışı
    • Maturidiler, ruhullah meselesini nakli deliller çerçevesinde, ayetler üzerinden tartışmaktadır.
    • Nesefi de Maturidi'nin yaklaşımını benimseyerek ayetler üzerinden meseleyi ele almaktadır.
    • Musa'nın Allah'ı görmek istediği Gale Lenterani olayı ve "ozur ilal cebel feyn mekanı" ayeti incelenerek, bu ayetteki "nef" ifadesinin gelecekteki görme veya şu anki görme anlamına geldiği tartışılır.
    1:21:30Ruhullah Tartışmasının Gelişimi
    • Seyyid Şerif Curcani'nin "Şerrime Vakıf" eserinde, ruhullah konusundaki en sağlam yolun Maturidi tarafından benimsendiği belirtilmektedir.
    • Razi sonrası gelenekte ruhullah konusu, nakli delillerden delilleri aşan akli delil sistemati içinde incelenmeye başlamıştır.
    • Ruhullah metinlerinde optik malumatlar ( görme teorisi) ve muarızların şüpheleri üzerine bölümler bulunmakta, bilim-felsefe dili haline gelmiştir.
    1:22:52Ehl-i Sünnet'in Ruhullah Anlayışı
    • Nesefi, nakli deliller çerçevesinde meseleyi ortaya koyup ayetleri inceler ve tek bir akli delil ortaya koyar.
    • Ehl-i Sünnet'in bu konudaki tezi: Ruhetullah aklen naklen vaciptir, aklen caizdir.
    • Dini metinler Allah'ın ötede görüleceğini zorunlu kılıyor, aklen de bu mümkündür çünkü var olan her şey görünür, Allah'ın görülmesi vücuduna bağlıdır.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor