• Buradasın

    İslam Dünyasının Modern Tarih ve Düşünce Durumu Üzerine Eleştirel Bir Konuşma

    youtube.com/watch?v=0OMkhTCMycY

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir konuşmacının İslam dünyasının modern tarih ve düşünce durumu hakkında yaptığı eleştirel bir konuşmayı içermektedir. Konuşmacı, kendisini "yetmişbeş eksi yüz yıl öncesinin düşüncelerini temsil ediyorum" olarak tanımlamaktadır.
    • Konuşma, İslam'ın günümüz toplumunda referans kaynağı olmadığını ve ontolojik meşruiyetini yitirdiğini eleştirel bir bakış açısıyla incelemektedir. Konuşmacı, İslam dünyasının seküler mutlakiyetçiliğe maruz kaldığını, düşünce özgürlüğünün kısıtlandığını ve genç kuşakların eleştirel düşünme yeteneğini geliştirmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Konuşmanın sonunda "kırmızı mürekkep" olarak ifade edilen düşünce özgürlüğüne dair bir öykü anlatılmakta ve dinleyiciler "hakk'a emanet ediliyor" olarak konuşma sonlandırılmaktadır.
    • Konuşmacı, İslam dünyasının uluslararası arenada temsil eden filozoflarının olmamasını, tarihten dışlandığını ve "uygarlık misyonu" diliyle aşağılandığını eleştirerek, İslam dünyasının kendine özgü bir düşünce ve dil oluşturması gerektiğini savunmaktadır. Ayrıca, Türkiye'de 1923 rejiminin kopyası yapıldığını, İslam'ın sadece folklorik anlamda temsil edildiğini ve toplumların zihinsel olarak sömürgeleştirildiğini de vurgulamaktadır.
    00:30Islami Varoluş ve Farkındalık
    • Islami varoluş çok nitelikli, çok boyutlu ve çok derinlikli farkındalıklarla başlar.
    • Kuşatıcı bir farkındalığa sahip olmadığımız ve sorumlu tanıklıklar yapmadığımız için modern tarihin istediği yönde sürükleniyoruz.
    • Özellikle genç kuşakların acımasız öz eleştiriler yaparak bugüne nasıl geldiğimiz noktasında çözümleme yapmaları gerekiyor.
    02:22İslam'ın Evrensel Karşılığı
    • İslam hem insanlığa hem de bütün yeryüzüne hitap ediyor, alemlerin rabbi olan Allah'a inanmak bütün alemlere nüfuz edecek bir bilince sahip olmayı gerektirir.
    • Bizler İslam'ın bütün yeryüzünü kuşatan bir içerik iddiasına rağmen, yerel mekanlara, etnik mekanlara geri çekilmiş topluluklar olarak hayatımızı sürdürüyoruz.
    • Küçük kutucuklarda kalarak geleceği inşa edemeyiz.
    04:33Modern Tarih ve Mağdur Araştırmaları
    • Hindistan'da "Mağdurun Araştırmaları Enstitüsü" adlı bir topluluk, tarihten dışlanan toplulukları araştırıyor.
    • Modern tarih, emperyalist amaçlarla icat edilmiş, Avrupa-merkezci paradigmalar referansı temelinde gerçekleştirilmiş bir tarihtir.
    • Kolonyalistler neyi konuşacağımıza karar verdikleri gibi neyi konuşmayacağımızı da belirlemişlerdir.
    08:34İslam'ın Meşruiyeti ve Temsil Edilmesi
    • İçinde yaşadığımız toplumda İslam referans kaynağı değildir, Kur'an meşruiyet kaynağı değildir.
    • İslam kamusal, siyasal, ekonomik, hukuki alanda temsil edilmemektedir, sadece folklorik anlamda temsil edilmektedir.
    • Kapitalist, seküler ve neoliberal kavram ve kurumlar bu toplumda belirleyicidir, islami kavram ve kurumlar belirleyici değildir.
    12:43Zihinsel İşgal ve İçerik Üretimi
    • İslam dünyası toplumları zihinsel anlamda işgal edildiği günden beri içerik üretemiyor.
    • İslam dünyası toplumları hem kolonyalist sömürgeci vesayet altında hem de içeriden geleneksel vesayet altında bulunuyor.
    • Toplumlarımız içeriden düşüncesizleştirildiği için sorumluluklarını yerine getiremiyor, aklı tahrif eden bir geleneği din haline getirmişlerdir.
    15:03Mezhep Bağnazlığı ve İslam'ın Meşruiyeti
    • Mezhep bağnazlığı temelinde akıldan bağımsız gelenek savunulabiliyor.
    • İslam'ın hiçbir hükmünün geçerli olmadığı, ontolojik meşruiyete sahip olmadığı, Kur'an'ın referans kaynağı olmaktan çıkarıldığı bir toplumda mezhep tartışması yapmak büyük bir hamakattır.
    • Din kendisi yok, sadece maneviyat biçimine dönüşmüştür.
    16:45İslam'ın Duruşu ve Sekülerizm Tartışmaları
    • Sekülerizm tartışmalarında İslam'ın vicdani bir yaşam biçimi olduğu iddiası, bir zihinsel cinayet olarak nitelendiriliyor.
    • Türkiye'de bu tür konuşmalar kayıtsızlıkla karşılanıyor ve vakıflar, dernekler, cemaatler ve partiler bu hezeyanları cevaplamıyor.
    • İslam'ın kayıtsızlık, sorumsuzluk, bilinçsizlik ve birikimsizlik nedeniyle Zen Budizm'e dönüşmüş olduğu belirtiliyor.
    18:24İslam'ın Duruşu ve Sekülerizm Tartışmaları
    • İslam'ın kamusal planda hiçbir müeyyidesi olmadığı, Kur'an'ın hayatı düzenlemek için gelmişken ölümü kolaylaştırmak için okunduğu vurgulanıyor.
    • Günümüzde karşılaşılan sorunların temelde toplumun zaaflarıyla ilgili olduğu, bu zaaflarla mağlup olmasaydı genç topluluklar kültürel kapitülasyonlarla ilgili hesaplaşmalar içinde bulunuyor olacakları belirtiliyor.
    • Türkiye'de seküler bir vesayet altında olduğu, düşünce, kültür ve akademik hayatın Avrupa merkezi kavramlar aracılığıyla yürütüldüğü ifade ediliyor.
    21:37İslam'ın Parçalanması ve Ulus-Devlet İlişkisi
    • İslam'ın asli bütünlüğünü, tevhidi bütünlüğünü kaybettiği, paramparça olduğu ve her parça kendisini bütünün yerine koyduğu belirtiliyor.
    • İslam'ın devletleştirildiği, millileştirildiği, seküler eleştirildiği, batini iyileştirildiği, bir maneviyatçılığa ve folklore'ya dönüştürüldüğü ve ulus-devlet sınırları içerisinde kapatıldığı vurgulanıyor.
    • Her ulus-devlet İslam'ı kendi çıkarları doğrultusunda araçsallaştırdığı ve ulus-devlet sınırları içerisinde hapsedilmiş bir dini hayatın geleceği olmadığı belirtiliyor.
    24:49İslam Dünyası ve Popülizm Uyuşturucuları
    • İslam dünyası toplumlarının etkili uyuşturucular alıyor, bu uyuşturucuların dini popülizm ve politik popülizm olduğu belirtiliyor.
    • Dini hayatın İslam'la ilgisi olmayan, utanç verici tartışma konularıyla meşgul olduğu vurgulanıyor.
    • Genç kuşakların ufkunu aşarak bu süreçlerle hesaplaşması gerektiği, kendilerini propaganda ve manipülasyon nesnesi olarak araçsallaştırma cesareti gösterilmemeli olduğu ifade ediliyor.
    26:58İslam Dünyası Toplumlarının Sorunları
    • İslam dünyası toplumlarında fikirlerden çok kişilerin hayati önemi olduğu, her şeyin kişiselleştirildiği belirtiliyor.
    • İslam dünyası toplumlarında sadece birinci adam siyaset yaptığını, kitlelerin siyaseti tüketip siyasetin dışındadığı vurgulanıyor.
    • İslam dünyası toplumlarında tarih felsefesi perspektifinin olmadığı, tarihin hamaset tarihinden ibaret olduğu belirtiliyor.
    28:00İslam Dünyasında Bilinç Sorunu
    • 4. yüzyılın sonlarında o dönemin ulemasının bütün soruların cevaplandırıldığını iddia ederek yeni sorular sormayı yasakladığı belirtiliyor.
    • İslam dünyası toplumlarının bu durumdan dolayı aklı, düşünceyi, hayatı ve tarihi dondurduğu vurgulanıyor.
    • İslam dünyası toplumlarının yanlış bir bilinç tüketdiği, din adına yanlış bilinç kullandığı belirtiliyor.
    30:37İslam Dünyasının Yapısal Sorunu
    • Konuşmacı, başbakanın saçı şerif ve sakal-ı şerif ziyaretini örnekleştirerek, bireysel dindarlıkla tevhidi bilinç arasında bir fark olduğunu vurguluyor.
    • İslam dünyasında uluslararası bir bilinci temsil eden tek düşünür, filozof veya kamuoyu bulunmaması bir sorun olarak belirtiliyor.
    • İslam dünyası, küresel bir saldırıya maruz kalarak bir kamuoyu oluşturamadığı için zor durumda.
    33:36Tarihsel Gelişmeler ve İslamofobi
    • Yirmi birinci yüzyılda İslam'a karşı İslamofobi olarak adlandırılan bir saldırı başlamış.
    • Tarihin son beşyüz yılında ne olup bittiğine ilişkin her birimizin zihninde somutlaşmış yanıtlar olması gerektiği vurgulanıyor.
    • Rönesans ve aydınlanma dönemi arasında üretilen fikirler, modern, seküler ve liberal dünyanın esaslarını oluşturuyor.
    36:33İslam Bilgisinin Özgürleştirilmesi Gerekliliği
    • Müslümanların İslam bilgisini, dili ve düşünceyi özgürleştiremezlerse ve tevhidi bir meşruiyet kazandıramazlarsa, ümmetin geleceği tasavvur edilemez.
    • Seküler bilgi, dil ve düşünceyle İslam medeniyeti kurulamaz, bu yeni bir hamakat biçimidir.
    • İnsanların etnik kökenlerini ve mezheplerini merak etmeleri, yargılama konusu yapmaları medeni bir tutumdan uzaklaştırıyor.
    39:16Anglosakson Dünyanın Etkisi
    • Günümüzün gerçekliğini Anglosakson dünya görüşü belirliyor ve sadece kendilerinin kabul edebileceği oranda bir dindarlık öneriyor.
    • Toplumsal, siyasal ve ekonomik anlamda dindarlık yasak, sadece bireysel dindarlık müsamaha gösteriliyor.
    • İslam dünyasında tarihe, dünyaya kazandırmak adına bütüncül anlamda bir mücadele yok.
    40:53Uyuşturucular ve Uygarlık Misyonu
    • Dini popülizm, politik popülizm ve medya uyuşturucuları olarak tanımlanan klişeler kullanılıyor.
    • "Yiğit düştüğü yerden kalkar" uyuşturucusu, itiraf edilmemiş bir milliyetçiliğin adıdır.
    • Müslümanlar tarihin son dönemini "uygarlık misyonu" dili tarafından "terörize edilerek" geçirmişlerdir, bu dil çok aşağılayıcı, küstah, kibirli, aşağılık ve ahlaksızdır.
    44:06İnsan Hakları ve Cinsel Özgürlük Dili
    • İnsan hakları dili ve söylemi, Müslümanların haklarını temsil etmese de diktatörlük saltanatını sürdürüyor.
    • Ülkeler tarih, coğrafya, altyapı ve kültürleriyle yok edilirken, uygarlık misyonu hiçbir şey söylemiyor.
    • Resmi emperyalizme karşı tepki gösterirken, gayri resmi emperyalizme karşı toplumlardan hiçbir tepki yükselmiyor.
    45:34Cinsel Özgürlük Dili ve Yeni Dil İcatı
    • Cinsel özgürlük dili, her türlü sapkınlık ve inhirafın modernitenin himayesi altında kurumsallaşmasını ve kavramsallaşmasını sağlıyor.
    • Hedonizm ve sapkınlık özgürlük olarak tanımlanıyor, yeni bir cinsel özgürlük dili icat ediliyor.
    • Bu kuşaklar içerik üretmiyor, geleneği taklit etmek ve tekrar etmek zorunda kalıyor.
    46:30Gençlere Yönelik Çağrı
    • Gençlere "bize gelmeyin, kendinize gelin, kendi tercihlerinizin öznesi olun" çağrısı yapılıyor.
    • Genç kuşaklar internet sokağında yetişiyor ve onlara bugün ne yapmaları gerektiği anlatılmalı.
    • Üstaları taklit edenler düşünsel olarak intihar ediyor, her üstad ve politik lider eleştiriden muaf olmamalı.
    49:46Üstatlar ve Kutsal Misyon Klişesi
    • Bazı üstadlar "eserlerini kendilerine yazdırıldığını" ve Kur'an'ın kendilerine işaret ettiğini iddia ediyorlar.
    • Bu yaklaşım, Amerika ve İsrail'in kutsal misyon klişesine benzer şekilde İslam dünyasını kültürel, fiziksel ve entelektüel soykırıma tabi tutuyor.
    • Herhangi bir üstadın farzıma ben bile olsam, "beni takip edin, bana uyun" demekten daha yakışıksız bir şey yok.
    51:29Eleştirel Düşünce ve Müslümanlık
    • Beni okuyun diyenleri okumayın, beni takip edin diyenleri takip etmeyin; tüm dünyayı, tüm kültürleri eleştirel ve seçici bir dikkatle takip edin.
    • Müslüman olmak yeryüzü ölçeğinde düşünmek, yapmak, üretmek ve algılamak demektir.
    • Tek boyuta, tek bağlama, tek isme kapanmak bir kader kurbanı haline gelmek demektir.
    52:21İslam ve Bireysel Sorumluluk
    • İslam, islami tevhidi bir dünya görüşünde manevi aracılar, tefeciler, komisyoncular yoktur.
    • Bireysel sorumluluk esastır ve hesaba çekilecek olan kişi kendisidir.
    • İslam dünyası çapında kader kurbanları ile karşı karşıyayız ve bu duruma tahammül edemeyiz.
    53:00İslam'ın Temsil Edilmesi
    • İslam'ın temsil edilmesi için önce islami bilginin nasıl özgürleştirileceğini ve meşruiyet kazandırılacağını üzerinde çaba harcamak gerekir.
    • Bu amaca yönelik olarak enstitüler ve araştırma merkezleri açılmalı, dünya ölçeğinde bütün düşünce hareketlerinin nabzını tutacak bir liyakate sahip olunmalı.
    • İslam'ın hiçbir hükmünün geçerli olmadığı toplumlarda camiler yaparken, büyük fikirler için bir kuruş harcanmıyor.
    54:00Kırmızı Mürekkep Öyküsü
    • Soğuk savaş döneminde Doğu Almanya'dan bir muhalif Sibirya'ya sürgüne gönderiliyor ve arkadaşlarına şifre olarak "mavi mürekkeple yazarsam her şey doğru, kırmızı mürekkeple yazarsam her şey yanlış" diyerek vedalaşıyor.
    • Muhalif Sibirya'dan gelen mektubunda "her şeyi bulmak mümkün ama kırmızı mürekkep kesinlikle yok" diyor.
    • Kırmızı mürekkep, Müslümanlar olarak karşı karşıya bulunduğumuz gerçekliği ifade eden dil ve söylemden ibarettir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor