Buradasın
İlhan Hoca ile Felsefe ve Toplumsal Sorunlar Üzerine Röportaj
youtube.com/watch?v=ooXNoqJEZooYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir röportaj formatında olup, sunucu İlhan Hoca ile yapılan uzun bir sohbeti içermektedir. İlhan Hoca, Erzurum'da doğup büyüyen, Ankara'da Hacettepe Üniversitesi'nde 38 yıl çalışmış ve İstanbul'a dönmüş bir akademisyen ve felsefeci olarak tanıtılmaktadır.
- Röportajda İlhan Hoca'nın kişisel deneyimleri, Erzurum'daki geçmişi ve akademik kariyeri ele alınırken, felsefe, eğitim sistemi, sosyal devlet, teknoloji etkileri ve göç sorunu gibi toplumsal konular detaylı olarak tartışılmaktadır. Türkiye Felsefe Kurumu'nun kuruluş hikayesi ve 50 yıllık çalışmaları, felsefenin topluma yayılması ve eğitim sisteminin sadece ekonomik çark haline geldiği eleştirileri de konuşulan konular arasındadır.
- Röportajda ayrıca dedikodu kavramı, Almanca'daki "Schadenfreude" (başkasının başına gelen kötü olaylardan zevk alma) kavramı, medyanın değer yargılarını şekillendirme etkisi ve göç sorununun uluslararası boyutu gibi çeşitli felsefi ve toplumsal konular da ele alınmaktadır. Konuşmacı, akademisyenlerin kadrosuz olarak çalışmak zorunda kalma sorunları ve felsefenin üniversite duvarlarının dışına çıkarılmasının önemi gibi konulara da değinmektedir.
- İnsanlarla İlişkiler ve Değer Yargıları
- Konuşmacı, kadın olarak farklı bir şekilde karşılandığını ve elektriklerin kapandığını belirtiyor.
- Çadırlarda ziyaretlerde, insanlar kendi yiyecekleri bile yokken ona süt ikram ettiler.
- İnsanlarla doğal bir yaklaşma tarzı benimseyerek, ahlak ve değer yargılarına tipik bir örnek oluşturduğunu düşünüyor.
- 01:22Cezaevi Deneyimleri
- Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu'nda cezaevlerini ziyaret etmiş.
- Cezaevinde bir mahkumun içeri alınmasını engelleyenlere karşı, kendisiyle birlikte içeri girmesini sağlamış.
- Cezaevinde otuz yıldan fazla süredir bulunan bir mahkumun ona anlattığı hikaye, doğal bir yaklaşma tarzının etkisini gösteriyor.
- 02:38Cezaevi Komisyonu Hakkında
- Komisyonun amacı inceleme yapmak ve rapor hazırlamak.
- Komisyonun başkanı, konuşmacıyı danışman olarak almış.
- Komisyonun başkanı Sema Pişkin, bu işi çok iyi yapmış.
- 03:25İnsan İlişkilerinde Doğallık
- Kolay ulaşılabilecek ve iletişim kurulabilecek insanlarla ilişkilerde doğal bir yaklaşma önemlidir.
- Cezaevinde yaşadığı bir an, otuz yıl sonra bile unutulmamış ve anlatılmış.
- Konuşmacı, bir şey yapmadığını, sadece doğal davrandığını belirtiyor.
- 04:12Erzurum'daki Deneyimler
- Erzurum'da Tatvan'da bir deneyiminden bahsediyor.
- Çocuklarla aynı kaptan yemek yediği için onların sevgisini kazanmış.
- Bu deneyim, Elif Hamidi'nin bir kitabında da yer almış.
- 06:24İstanbul Deneyimleri
- Doğup büyüdüğü Erzurum'dan Ankara'ya gitmiş ve Hacettepe Üniversitesi'nde otuz sekiz yıl geçirmiş.
- İstanbul'da Taksim taraflarında büyüyüp, hayatın zor geçtiği bir dönemde yaşamış.
- İstanbul'a döndüğünde şehrin birçok yerinin fazla değişmediğini, ancak insanların değiştiğini fark etmiş.
- 07:53Erzurum'daki Sanat Deneyimleri
- Erzurum'da Güngör Düğmen'in "Canlı Maymun Lokantası" adlı oyununu sahneye koymuş.
- Oyunda öğrencileriyle birlikte rol almışlar.
- Güngör Düğmen'in çok önemli bir yazar olduğu belirtiliyor.
- 08:44Güngör Bey'in Yazarlığı ve Diziler
- Güngör Bey, tutkulu insanları çok iyi anlatan bir yazar olarak tanıtılıyor.
- Günümüzdeki dizilerde de aşırı tutkulu karakterler yoğun bir şekilde izleyiciyle buluştuğu saatlerde programlara yer alıyor.
- Dizilerdeki karakterlerin tutkuları genellikle iktidar hırsları, ev sahibi olmak veya insanların iktidarına sahip olmak şeklinde görülüyor.
- 10:45Dedikodu ve Psikolojik Yorumlar
- Almanca'da "Schadenfreude" (başkasının başına gelen kötü olaylardan zevk alma) kavramı, dedikodu ile ilişkilendirilebilir.
- Dedikodu, insanların işi yoksa yapabildiği bir aktivite olarak görülüyor ve psikolojik olarak kendini iyi hissetme ve değerli hissetme duygusu sağlayabilir.
- Dedikodu bazen başkasına zarar verici olabilir ve uydurma olabildiği için dikkatli olunması gerekiyor.
- 13:44Türkiye Felsefe Kurumu'nun Gelecek Projeleri
- Mayıs'ın son günlerinde UNESCO'dan bir etkinlik yapılacak ve Felsefe İhtisas Komitesi katılıyor.
- İletişim, sürdürülebilir kalkınma ve eğitim ihtisas komiteleri tarafından online toplantılar düzenlenecek.
- Türkiye Felsefe Kurumu'nun 50. yılını kutlamak için bir toplantı yapılacak ve yurt dışı misafirler konuşacak.
- 15:35Kurumun Gelecek Hedefleri
- Türkiye Felsefe Kurumu'nun Ankara'daki yerine sığmadığı için yeni bir yer edinme ihtiyacı var.
- İnsanların bilgisizlikten kaynaklanan davranışlarını değiştirmek için erken eğitim önemlidir.
- Toplumda görülen olumsuz davranışları anlamak için psikanaliz dahil çok disiplinli bir grup tarafından araştırma yapılması gerekiyor.
- 19:33Toplumsal Sorunlar ve Çözüm Önerileri
- Toplumun en temel sorunu değer cehaleti olarak görülüyor.
- İnsanların önce değer bilgisine sahip olmaları, sonra da etik değerler hakkında bilgi sahibi olmaları gerekiyor.
- Toplumsal sorunları çözmek için bilgiye erken erişim ve bilgiyi farklı bir şekilde ele alma gerekiyor.
- 20:03Eğitim ve İmkanlar
- İnsanlar çevresindeki eğitimde görmemiş oldukları imkanları bilmiyor.
- Eğitimin amacı beyin yıkamak değil, imkan göstermektir; kişinin kendisi karar verir ne yapacağına.
- Sosyal devletin dayanışma yönü ve eğitime verdiği katkı çok önemlidir.
- 20:45Eğitimın Gerçek Amacı
- Eğitim beyni yıkamak, akkülasyon yapmak veya kültüre sokmak değildir.
- Eğitim kişinin kendi olanaklarını geliştirmekle ilgilidir.
- Kişi olanakları bilsin, ne yapabileceği konusunda tercih yapabilsin.
- 21:09Örnek ve Sonuç
- Konuşmacı sanat felsefesi dersinde öğrencilerin hiç duymadıkları bir yol gösterdiğini belirtiyor.
- İmkanı göstermek ve öğrencinin o imkanı nasıl kullanacağını görmesi çok önemlidir.
- Kişi farkına varınca kendi devam eder ya da önemsizliğinden vazgeçer, bu tercih noktasına kadar getirmek gerekir.
- 22:28Programın Sonu
- Konuşmacı programın sonuna geldiklerini belirtiyor.
- Güzel bir programın müsebbibi olmanın mutluluğu içerisinde kapatıyor.
- İzleyicilere teşekkür ederek programı sonlandırıyor.
- 45:42Eğitim Sistemi Hakkında Değerlendirme
- Eleştirenler Türkiye'deki eğitim sistemini eleştiriyor ve son dönemde çok sayıda üniversite kurulduğunu, ancak bunun temelde ekonomik çark haline geldiğini belirtiyor.
- Üniversite öğrencilerinin çoğu mezun olduktan sonra "Bu okuma işinin neden yaptım?" sorusunu sorduğunu, okuyacak bölümü seçerken iş ne ise o ya da ne para getiriyorsa o seçtiğini belirtiyor.
- İlk ve ortaöğretim öğretmenlerinin üniversite öğretmenlerinden daha önemli olduğunu, çünkü bu dönemde dünyaya bakışlar edinildiğini vurguluyor.
- 47:45Alışkanlıklar ve Eğitim
- Kafa alışkanlıklarının sigaradan beter olduğunu, sigara alışkanlığından kurtulmanın daha kolay olduğunu belirtiyor.
- Küçüklüğümüzde gördüklerimizin daha yerleştiğini ve değişmesinin zor olduğunu, bu nedenle dinmemenin daha iyi olduğunu söylüyor.
- Duyulan ihtiyaçlarla ilgili olarak, bu ihtiyaçları tatmin etmek için olmaz olmaz şeyler yapmamak gerektiğini vurguluyor.
- 48:54Mariopol Belgeseli ve Savaş
- En iyi belgesel Oscar'ı kazanan, Mariopol kentinin işgalinin 20. gününü çeken bir filmden bahsediliyor.
- Belgeselde savaşın ilk 20 gününde şehrin sakinlerinin kendi marketlerini yağmalamaya başladıkları, götürdükleri şeyin temel ihtiyaçlarla ilgili değil, oyuncak gibi şeyler olduğu belirtiliyor.
- İnsanların gelecek kaygısı ve duyulan ihtiyaçları ile ilgili olarak, bunları elde etmek için olmaz olmaz şeyler yapmamak gerektiğini vurguluyor.
- 52:21Türkiye Felsefe Kurumu
- Türkiye Felsefe Kurumu bu yıl 50. yaşını kutluyor ve kurulmasının zorlukları anlatılıyor.
- Kuruluş hikayesi, 1973'te Dünya Felsefe Kongresi'nde Türkiye'nin standının olmadığına dikkat çekildiğinde, dönüşte Türkiye Felsefe Kurumu'nun kurulduğu anlatılıyor.
- Kuruluşun ana amacı felsefeyi dört duvarın dışına çıkarmak, üniversitenin dört duvarın dışına çıkarmak ve topluma yaymak, Türkiye'de yapılan çalışmaları dünyaya tanıtmak ve uluslararası ilişkileri geliştirmek.
- 56:34Felsefenin Toplumda Yeri
- Felsefe dört duvarın dışına çıkarıldı ve uluslararası ilişkiler gelişti, 21. Dünya Felsefe Kongresi Türkiye'de düzenlendi.
- İnsanların felsefe diye her şeyi aynı ilgiyle dinlediği, nitelik farkı yapamadığı belirtiliyor.
- Konuşmacının felsefeye bakışında değer sorunlarının en önemli konularından biri olduğu vurgulanıyor.
- 58:12Düşünme ve Görüşme Sorunları
- Yaşarken hesaba katılmayan etik yönler, farkına varılmayan şeylerin görünürlüğünü artırıyor.
- Tutarlı düşünmeyi zorlaştıran örnekler veriliyor, örneğin tavuk yedirmek meselesi veya övmenin hakaret olarak algılanması.
- Bu tür düşüncelerin farkına varmak, hayatımızın içinde teknik ve değer konularıyla ilgili son derece önemli.
- 59:45Reklamlar ve Denetim Sorunu
- Reklamlar, sosyal ihtiyaçların en iyi göstericilerinden biri olup, bunların da denetimi gerekiyor.
- Reklamlar, doğrudan ilgili olmayan iki şeyi sanki ilgiliymiş gibi göstererek yanlışları doğru diye kabul ettiriyor.
- Dışarıdan bir gözle bakıldığında, reklamlardaki gösterimler gerçek Türkiye'yi yansıtmıyor.
- 1:02:00Çocuklara Yönelik Reklamlar ve Tablet Kullanımı
- Çocukları reklamlarda sevimli olduğu için kullanmak yanlış bir uygulama ve çocuklar bu reklamlardan uzak tutulmalı.
- Tabletler günümüzde çocuk yetiştiriciliğinde anne-baba kadar olmazsa olmaz bir unsur haline gelmiş.
- Çocuk filtreleri olabilir ancak karar verenlerin değer yargılarına göre mi yoksa değer bilgisiyle mi karar verip vermediği önemli.
- 1:03:44Değer yargıları ve Sosyal Medya
- Sosyal medyada ve dijital ortamda, insanlar kendi görüşlerine yakın olan şeyleri görmek isteyeceklerdir.
- Sosyal medyada "yankı odası" veya "sürekli aynı sesi duyma" terimleriyle ifade edilen durum, aynılıkları görme işini zorlaştırıyor.
- Teknolojinin ilerlemesi editörlük gibi işleri kolaylaştırırken, yalan haberler ve yanlış atıflar gibi sorunları da beraberinde getiriyor.
- 1:05:51Nasrettin Hoca ve Sokrates Görseli
- Konuşmacılar, Nasrettin Hoca ile Sokrates arasındaki bir diyalog görselini gösteriyorlar.
- Görselde Sokrates'in "İki bin beş yüz yıl önce sorgulanmamış yaşam yaşanmaya değmez" sözünün çevirisini ve Nasrettin Hoca'nın insanların çoğu sorgulamadan yaşadıklarını belirtmesi yer alıyor.
- Konuşmacı, bu görseli Atina Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden onursal doktora alırken, Kavala'da bir hanımın isteği üzerine hazırladığını anlatıyor.
- 1:07:53Çeviri ve Bilgi Kaynakları
- Konuşmacı, Yunanca, Almanca ve Latince biliyor ve orijinal dillerdeki eserleri okuyarak çevirilerdeki anlam bozukluklarını fark ediyor.
- Çeviri çalışmalarında bir ekip kurmayı planlamış, biri çevirirken diğeri orijinal eserle mukayese eder, üçüncüsü ise Türkçe bakımından dikkatli okumayı öneriyor.
- Konuşmacı, derslerinde kaynağına gitmenin önemini vurguluyor ve ikinci elden bilgiyle iş görmemenin öğretildiğini belirtiyor.
- 1:10:27Mütevazi Tavrın Önemi
- Konuşmacı, televizyon programının uzun süre olmamasına rağmen izleyicilerin aramasından mutlu olduğunu ifade ediyor.
- Günümüzde kamuoyunda ilgi gören insanların kendilerini çok bilgili sanıp ikinci elden bilgiyle çalıştıklarını eleştiriyor.
- Dipnot verirken sadece eseri yazıp sayfasını yazmamanın uydurma olduğunu ve bu tür davranışların üniversitelerde bile öğretilmediğini belirtiyor.
- 1:12:22Göç Sorunu
- Konuşmacı, göçün sadece Türkiye'de değil, Avrupa ve Amerika'da da ciddi bir siyasi polarizasyon yarattığını belirtiyor.
- Göç sorununun bir dünya planı gerektirdiğini ve Birleşmiş Milletler'in etik bir komisyon kurması gerektiğini savunuyor.
- Göçün aslında bir sorunun sonucu olup, bir başkasının sebebi olarak kullanıldığını vurguluyor.
- 1:15:45Çıkar ve Hak Kavramları
- Konuşmacı, insanların çıkar ile hak kavramlarını karıştırdığını ve bunları yan yana kullandığını eleştiriyor.
- Bir şey haksa çıkar değildir, çıkarsa hak değildir şeklinde iki kavramı ayrıştırıyor.
- Çıkarın birisinden başka birisinden eksiliyor, kişilerarası ilişkilerde, uluslararası ve devletlerarası ilişkilerde de böyle olduğunu belirtiyor.
- 1:17:29Programın Devamı ve Konuşma İçeriği
- Sunucu, izleyicilere teşekkür ederek programın keyifli geçtiğini belirtiyor.
- İki saatlik sohbet için konuşacak çok konu olduğu ve bazı şeyleri tekrar tekrar konuşmak gerektiğine dikkat çekiliyor.
- Konuşmacı, kişisel biyografik sorulara cevap vermek istemediğini, dedikoduya girmek istemediğini belirtiyor.
- 1:18:59Akademik Kariyeri ve İstanbul Üniversitesi
- Konuşmacının babası onun eczacı olmasını istemiş, akademisyen olursa aç kalacağını düşünmüştü.
- Konuşmacı İstanbul'da doğup büyüdü ve İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde okudu.
- Asaleti tasdik edilmediği için Erzurum'a gidip akademik kariyerine devam ettiğini ve orada Türkiye'yi tanıdığını belirtiyor.
- 1:19:51Asalet Sorunu ve Günümüzdeki Benzerlikleri
- Konuşmacının asaleti tasdik edilmediği durumun günümüzde kadroya denk geldiği belirtiliyor.
- Konuşmacı, bu sorunun günümüzde de devam ettiğini, bir özel üniversitede çalışan bir akademisyenin de asaleti verilmediğini anlatıyor.
- Konuşmacı, bu tür sorunların devam ettiğini ve değerli insanların da yaşadığını göstermek için biyografik örnekler vermenin önemini vurguluyor.
- 1:21:50Erzurum'daki Deneyimleri
- Konuşmacı, 1965'te Erzurum'a gittiğini ve orada Türkiye'nin sorunlarını öğrendiğini belirtiyor.
- Kasabada yaşamanın özellikleri, dedikodu ve aile yeri gibi kavramları orada tanıdığını anlatıyor.
- Öğrencilerin onu çok sevdiğini ve hala onu aradıklarını söylüyor.
- 1:23:37Bartın Depremi Deneyimi
- Konuşmacı, Bartın depreminde orada olduğunu ve prefabrik konutlar götürdüklerini anlatıyor.
- Deprem sonrası köydeki durumu, yıkılmış binaları ve bir okul binasının kaldığını belirtiyor.
- Sabah kalktığında bir çocukun ilk defa sabun gördüğünü ve kokusunu çok beğendiğini anlatıyor.