Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Din ve Hayat" adlı programda Prof. Dr. Mustafa Öztürk ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Aydın konuk olarak yer almaktadır. Program, Hristiyanlık ve İslam arasındaki ilişkileri ele almaktadır.
- Video, Kur'an-ı Kerim'de geçen Hristiyanlık ve Yahudilik konularının yorumlanmasıyla başlayıp, Hz. İsa'nın hayatı, ölümü ve göğe çıkması hakkındaki farklı görüşleri incelemektedir. Daha sonra İncillerin tarihsel gelişimi, dinler arası diyalog projesi ve özellikle Fethullah Gülen'in Papa ile diyalog projesi eleştirilmektedir. Program, Müslümanların önce kendi içindeki diyalogları kurmalı ve hakim güçlerle ilişkiye girmeden önce kendi bölgelerindeki insanlarla diyalog kurmalı olduğu vurgusuyla sonlanmaktadır.
- Konuşmacılar, Kur'an ayetlerinin farklı yorumlarını, Hristiyanlık'ın İslam'dan farklarını ve dinler arası diyalogun gerçek anlamını tartışmaktadır. Ayrıca, Katolik Kilisesi'nin diyalog politikası, Vatikan Konsili ve Türkiye'deki diyalog faaliyetleri hakkında bilgiler paylaşılmaktadır.
- 01:24Programın Tanıtımı
- Prof. Dr. Mustafa Öztürk'le "Din ve Hayat" programında Hristiyanlık konusu ele alınacak.
- Programda Kur'an-ı Kerim'de Hristiyanlık, Hz. İsa ve Hz. Meryem'in bahsi, Hz. İsa'nın babasız olması, çarmıha gerilmesi ve göğe yükseltilmesi gibi konular ele alınacak.
- İzleyiciler Twitter ve Facebook hesaplarından "hristiyanlık" hashtag'iyle sorular gönderebilirler.
- 03:43Hristiyanlığın Tanımı
- Hristiyanlık günümüzde taraftar sayısı itibariyle dünyanın en büyük dini geleneğini oluşturuyor.
- Hristiyanlık, İslam'ın Allah merkezli ve vahiy merkezli olmasından farklı olarak, İsa Mesih merkezli bir dindir.
- Hristiyanlıkta vahiy İsa'da bedenleşerek yeryüzüne geldi, bu da dördüncü İncil olan Yuhanna İncili'nde "Başlangıçta logosu vardı, söz Tanrıydı, söz Tanrıyla birlikteydi ve daha sonra söz beden oldu, aramızda yaşadı" şeklinde ifade ediliyor.
- 05:37Hristiyanlığın Gelişimi
- Hz. İsa babasız dünyaya geldi, annesi Yahudiydi ve Yahudilere gönderilmiş bir peygamberdi.
- Hz. İsa'nın vefatından sonra, Pavlus vasıtasıyla mesaj Antakya bölgesine taşınıyor ve Yunan, Roma, pagan inançlarıyla birleştirilen bir Hristiyanlık oluşturuluyor.
- 325 İznik Konsininde Konstantin, Roma barışını sağlamak için Hristiyanlığı Roma pagan inançlarıyla birleştiriyor ve Roma imparatoru Zeus'un yerine İsa'yı koyuyor.
- 08:22Kur'an-ı Kerim'de Hristiyanlık
- Kur'an-ı Kerim'in bahsettiği Hristiyanlar o dönemde yaşayan insanlar, orijinal bir Hristiyanlıktan bahsetmiyor.
- Kur'an-ı Kerim'de Hristiyanlık "ehli kitap" kavramı içerisinde geçer ve daha çok Medine döneminde bahsi geçen bir zümredir.
- Kur'an-ı Kerim'de "nasara" kelimesiyle özel olarak Hristiyanlıklardan da söz edilir.
- 11:13Kur'an'da Hristiyanlık ve Yahudilik
- Kur'an'da Hristiyanlık ve Yahudilik, Peygamber Efendimizin Medine tecrübesiyle birlikte karşılaştığı iki dini zümre olarak bahis konusu edilir.
- Mekke döneminde de atıflar var fakat orada spesifik olarak Hristiyanlar veya Yahudilikten söz edilmez, söz ediliş gerekçesi farklıdır.
- Mekke'de Peygamber Efendimiz'e peygamber olmadığını yönündeki itirazlara karşı "Fes'elu ehlez zikri in kunt" ayeti ile Ehl-i Kitap referans gösterilir.
- 12:23İslam'ın Diğer Dini Zümrelere Göre Konumu
- Hicret sürecinin hemen öncesinde indiği düşünülen Ankebut suresinde, Medine'ye giden Müslümanların yeni bir dini zümreyle karşılaşacaklarını ve polemiklerini mümkün olan en iyi şekilde sürdürmeleri gerektiği belirtilir.
- Hristiyanlık bir kişinin uluhiyet atfedilen bir tabiatı üzerine kurulmuş, Yahudilik ise bir ırkın kutsallaştırılması ve travmatik tarihinin kutsallaştırılması üzerine bir dindir.
- İslam ise net bir etnisitenin, kavmin, seçilmişlik iddiasının veya şahsın ezeli ebedi bir davanın dinidir; Allah tektir, şeriki yoktur ve kulluk sadece O'na yapılır.
- 14:35Kur'an'da Hristiyanlık Hakkında Bahseden Ayetler
- Kur'an'da Hristiyanlık iki çerçevede ele alınır: Yahudilerin Hz. Meryem'e yakışıksız bir isnadda bulunmaları ve İsa'yı kendilerinin ortadan kaldırdıkları iddiasını savunmaları üzerine İsa ağırlıklı bir Hristiyan anlatısı vardır.
- İkinci olarak, başka bir zümrenin Peygamberle İsa'nın ilah olup olmadığı tartışması (İsa Allah oğlu Allah'tır veya Allah'tır) üzerinden gider.
- Kur'an'da anlatılan Hristiyanlık bir Hristiyanlık değil, Allah, Tanrı, Meryem oğlu Mesih diyenler küfretmiştir ifadeleri gösteriyor ki çok ihtiyatlı ifadeler kullanıyor ve bütün Hristiyanları bir kefeye koymadığını anlıyoruz.
- 21:50İsa'nın Ölümü ve Hristiyan İnançının Temelleri
- Hristiyan inancında İsa Mesih Hristiyanlığın yapı taşıdır ve İsa'nın çarmıhta ölümü, gömülmesi ve üçüncü günde dirilip gökyüzüne çıkması ve dünyanın sonuna doğru tekrar geri geleceği inancı Hristiyanlığın temelini oluşturur.
- Hristiyan inancında bir asli günah doktrini vardır; Adem bir günah işlemiştir ve bu günah Adem'den sonra diğer insanlara geçmiştir ve bugüne Hz. İsa'ya kadar gelmiştir.
- Tanrı, bu günahı ortadan kaldırmak için peygamberler ve mesajlar göndermiştir, ancak her bir peygamberle, her bir mesajla günah katlanmıştır; en son Hz. Musa'yı gönderip ona kapsamlı bir şeriat vermiş, ancak günah ortadan kalkmamıştır.
- 23:37Çarmıh Cezası ve İsa'nın Ölümü
- Çarmıh cezası, Hz. İsa'nın geldiği dönemde Filistin bölgesi Romalıların işgali altında olduğu için Roma hukukuna göre devlete isyan edenlere verilen bir cezadır.
- Hristiyan kitaplarında yaygın olarak anlatılan, Yahudilerin İsa'yı yakalayıp çarmıha germe hikayesi aslında Roma valisinin suçu Yahudilere yıkma operasyonudur.
- Kur'an-ı Kerim'de Nisa suresinde İsa'nın düşmanlarının onu ne asarak ne başka bir şekilde öldürmedikleri, normal yolla vefat etmediği belirtilmektedir.
- 25:07Mesih Beklentisi ve İsa'nın Hayatı
- Yahudilikte Mesih beklentisi, Yahudilerin Babil'e sürgün edilmesi ve Davut krallığının yıkılmasından sonra ortaya çıkmıştır.
- Mesih beklentisi sadece Yahudilikte değil, Hıristiyanlık, İslam ve Zerdüştlük gibi tüm dini geleneklerde bulunmaktadır.
- İsa'nın hayatında inananlar sadece on iki havariyle sınırlı değildir, havariler sadece İsa'nın yardımcıları ve bakanlarıdır.
- 27:00İsa'nın Ölümü ve Dirilişi
- İsa, mabede geldiğinde başıbozuklukları def edince Roma valisi ve Yahudi din adamlarının tepkisini çekmiş, bu nedenle ortadan kaldırılmaya çalışılmıştır.
- İsa'nın çarmıhta yaklaşık altı saat kaldığı, bayıldığı ve fırtına çıktığı, bu nedenle öldüğü zannedildiği ve mezara konulduğu belirtilmektedir.
- Cumartesi günü mezara gitilmediği için pazar günü mezara gittiklerinde İsa'nın mezarın içinde olmadığını fark etmişlerdir.
- 28:58Pavlus'un Rolü ve Hristiyanlığın Gelişimi
- Pavlus'un kültürü, İsa'nın dirilip göğe çıktığı inancını beslemiştir.
- Pavlus, İsa'nın ölmediğini ve tekrar geri geleceğini söyleyerek insanlar için bir şey yapan bir İsa figürü ortaya koymuştur.
- Pavlus, İsa'nın ölmemesini gizlemek için onu köyünden Kudüs'e getirmiş ve Golgo'da çarmıha gerilmesini sağlamıştır.
- 30:53Kur'an-ı Kerim'de İsa'nın Anlatımı
- Kur'an-ı Kerim'de İsa'nın çarmıh olayı anlatılırken, İsa'nın çarmıhta kesinlikle ölmediği belirtilmektedir.
- Kur'an-ı Kerim'in diğer peygamberlerin kıssalarını anlatmasının amacı, Hz. Peygamber'e motivasyon sağlamak ve ibretlik öyküleri insanlara anlatmaktır.
- Kur'an-ı Kerim, peygamberlerin hayat hikayelerini anlatmak yerine, Hz. Peygamber'e moral motivasyonu sağlamak için İsa'nın öyküsünü çokça anlatmaktadır.
- 32:05Hz. İsa'nın Ölümü Hakkında Kur'an Ayeti
- Nisa suresindeki "ve ma salebuhu velakin şuphe lehum" ifadesi, Yahudilerin Hz. İsa'yı öldürdüklerini zannetmelerine rağmen aslında öldürmediklerini belirtiyor.
- Arapça'da "gatül ilme yakina" ifadesi, onların bu konuda kesin bir bilgi olmadığını ifade ediyor.
- İslam geleneği, Hristiyan gelenekteki eskatolojiye (Hz. İsa'nın yukarı çıkışına ve yeniden geri dönüşüne) teşne bir yapıya sahip.
- 33:51Peygamberler Arasındaki İlişki
- Kur'an'da "la nüferriku beyne ehadin min rusulih" ifadesiyle Allah, peygamberler arasında ayrım gözetmediğini ve onları birbirleriyle yarıştırmadığını belirtiyor.
- Tarih boyunca Müslümanlarla diğer din mensupları arasında bir yarış, peygamberler üzerinden yapılmaya dönüşmüştür.
- İslam gelenekinde Hz. İsa'nın ahir zamanda getirilip Hz. Muhammed'in tabisi kılınacağı ve Hz. Muhammed'in ümmeti olacağı iddia ediliyor.
- 35:29Hz. İsa'nın Mucizeleri ve Kur'an'ın Yorumu
- İslam gelenekinde Hz. Muhammed'in anne babasının mezarını dirilttiği ve şehit düşen Nevfel'i toz bulutunun arasından çıkardığı gibi mucizeler anlatılıyor.
- Konuşmacı, Hz. İsa'nın ölmediğini veya çarmıha gerilmediğini değil, Yahudilerin iddialarını ve tehditlerine karşılık "hayır öldüremediler" demek gerektiğini savunuyor.
- Ayetin devamı "ve in min ehlil kitabi illa leyk minenne bihi kable mert" ifadesiyle, Yahudilerin ölümünden önce Hz. İsa'ya inanmayacakları belirtiliyor.
- 38:36Hz. İsa'nın Tanrısal Durumu
- Konuşmacı, Hz. İsa'nın çarmıha gerildiğini ama çarmıhta vefat etmediğini savunuyor.
- Kur'an-ı Kerim, Hz. İsa'nın çarmıha gerilme konusunda mesgut'un alter konuşmaz, susar çünkü bu iddialaşmanın ve polemiğin Kur'an ile bir alakası yoktur.
- Kur'an-ı Kerim, Hz. İsa'nın tanrısallaştırılmasını reddediyor ve Ali İmran suresinde "İsa Allah'ın nezdinde Adem ne ise İsa'da olur" ifadesiyle Hz. İsa'nın bir beşer olduğunu belirtiyor.
- 40:37Kur'an-ı Kerim'de Hz. İsa Hakkında İfadeler
- Kur'an-ı Kerim'de Hz. İsa'nın annesi Meryem ile yemek yediği ifade edilmektedir, müfessirler bu ifadeyi tuvalet ihtiyacını gidermekten kinayedir şeklinde yorumlamaktadır.
- Kur'an'ın beyanı karşısında rivayet ve hadislerin akaidin temellerine zarar verdiği düşünülmektedir.
- "Kat" kelimesi yukarıda bir yer anlamına gelmez, Allah'ın katından geliyor demek, Allah'ın buna imkan verdiğini ifade etmektedir.
- 43:02Hz. İsa'nın Mesih Sıfatı
- Kur'an-ı Kerim'de Hz. İsa için "Mesih" ifadesi kullanılmaktadır, ancak bu sıfattan yola çıkarak Hz. İsa'nın mesih olduğunu iddia edemeyiz.
- Hz. İsa mesih sıfatıyla tanınıp bilindiği için Kur'an-ı Kerim'de bu sıfatı kullanmıştır.
- İslam yayıldığı coğrafya, Hristiyanlığın hakim olduğu coğrafyaydı ve Hristiyanlar "İsa gelecek, bizim peygamberin ümmeti olacak" diyerek Hristiyanlığı terk etmelerini istemişlerdi.
- 44:43Hz. İsa'nın Ölümü ve İman Konusu
- Konuşmacılar Hz. İsa'nın öldüğünü düşünmektedir, ancak bu görüş bir iman konusu haline getirilmemelidir.
- Hz. İsa'nın öldüğünü düşünenler cehennemlik veya cennetlik olmadığı gibi, ölmediğini, göğe çıktığını söyleyenler de bunu söyledikleri için cennetlik veya cehennemlik olmamaktadır.
- Bu konu Müslümanlığın kıvamını ölçme gibi bir konu değildir.
- 46:48Müslümanlara En Yakın Zümre Hıristiyanlardır Ayeti
- Maide Suresi 82. ayette "Ey peygamber, yaşadığın çevredeki insanlar arasında Müslümanlara karşı en yaman hasım düşman olarak Yahudileri görürsün, Müslümanlara karşı en sıcak davranan zümrenin de dini grup olarak da biz Nasraniyiz diyenler olduğunu görürsün" denilmektedir.
- Bu ayet tarih boyunca değişmeyen bir hakikati değil, o gün peygamberin içinde bulunduğu ve o dini gruplarla yaşadığı ilişkilerin değerlendirilmesini içerir.
- Peygamber Efendimizin Hıristiyanlarla yaşadığı ciddi sorun, Ali İmran Suresi'ndeki mübahele (lanetleşme) ayetlerinin inmesine vesile olan Necran (Yemen) topraklarından gelen bir grup Hıristiyanla İsa hakkında tartışmalarıdır.
- 48:22Yahudiler ve Hristiyanlar Arasındaki İlişkiler
- Peygamber Efendimiz Medine'ye gelip Medine Vesikasını imzalamalarına rağmen, Yahudiler ilk fırsatta sürekli ihanet etmiş, özellikle Hendek Savaşı'nda müşriklerle işbirliği yapıp Müslümanları arkadan vuran Beni İnandırdı Beni Kurayza idi.
- Tarih boyunca Sefaat Yahudileri ve Eşkenaz Yahudileri ne zaman mağdur oldular, ne zaman jenoside maruz kaldılar, Müslüman coğrafyası onlara topraklarını açmıştır.
- Hristiyanlara baktığımızda tarih boyunca, Haçlılardan beri süregelen Bosna Hersek'te, Çeçenistan'da ve Irak'ta yaşanan katliamlar, "Mehmet Ekrabahum Mehmet Deten" ayetindeki tanımlamaya uymamaktadır.
- 51:39Kur'an'ın Yahudiler ve Hıristiyanlarla İlişkisi
- Kur'an, Yahudiler ve Müslümanların ilişkisini, Mekke döneminde yaşanan olaylar üzerinden tanımlarken, Müslümanların Bizans tarafını, müşriklerin ise İran tarafını tuttuğunu belirtiyor.
- Kur'an, Müslümanlara "Glube Rum'dan sonraki yedi, sekiz, dokuz senelik bir zaman zarfında tekrar bugün yenilenler galibiyeti elde edecekler" vurgusu yaparak moral motivasyon aşısı sunuyor.
- Kur'an'ın stratejisi, muhatabı tanıyıp bilmeden ona karşı Müslümanları önyargılı hale getirmemek ve nötr davranmaktır.
- 53:47Kur'an'ın Yahudiler ve Hıristiyanlarla İlişkisi Üzerine
- Medine'ye göç edildiğinde Yahudiler Hz. Peygamberi öldürmeye teşebbüs edince ve Hıristiyanlar inançlarla ilgili tartışmalar ortaya çıkınca Kur'an, Hz. Musa döneminden itibaren Yahudilerin yaptığı fenalıkları saymaya başlıyor.
- Kur'an, genelleme yapmıyor; içinde gece sabaha kadar ibadet edenler ve zikir çekenler olduğunu belirtiyor.
- Kur'an, farklı bir dinin zümresini bile hepsini bir kategoride koymaz, "küllü kafir" diyerek kırmızı çarpı çekmez.
- 54:49Hz. İsa'nın Mesajı ve Ehl-i Sünnet
- Maide suresinin sonunda Hz. İsa, Allah'a "Beni ve annemi tanrı yerine koyun diyenleri cezalandırırsan, bunlar senin kullarındır" diyerek bağışlamayı Allah'ın büyüklüğünün şanından olduğunu belirtiyor.
- Konuşmacı, "Ehl-i Sünnet" kavramının belli bir zümrenin kafasında oluşturduğu inancın adı olmadığını, kimin Ehl-i Sünnet olup olmadığının tayin ve takdir hakkı da onların olmadığını vurguluyor.
- Dini alanda konuşmanın anonim bir meslek olmadığını, herkesin Kur'an'ı yorumlayabileceğini ancak cemaat hakkında konuşurken dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.
- 58:56Hz. Muhammed'in Hristiyanlara Yaklaşımı
- Hz. Muhammed'in Hristiyanlara yaklaşımı, Kur'an'ın genel mantığı olan muhatabı tanıma ve ondan sonra ona karşı yöntem belirleme şeklinde devam etmiştir.
- İnciller, bizim düşündüğümüz gibi İsa'ya verilen vahiyleri yazıya geçirilmiş şekli değildir, kitap değildir.
- Kendi peygamberine geldiği şekliyle yazıya geçirilen tek mesaj Kur'an-ı Kerim'dir.
- 59:50İncil'in Oluşumu ve Özellikleri
- Kur'an-ı Kerim'in dışında hiçbir dini geleneğin mesajı veya vahiy onun döneminde olduğu gibi yazıya geçirilmemişti.
- İncil, Hıristiyan yazarlar tarafından "İsa döneminde olan olayları, İncil derleyicilerinin olmasını arzu ettikleri gibi kaleme aldıkları eserler" olarak tanımlanmaktadır.
- İsa'nın vefatından sonra inananlar ümitsizlik içindeyken, hatırladıklarını paylaşmaya başlamışlar ve zamanla herkes kendi hatırladıklarını kendi background'ları içerisinde kaleme almaya başlamıştır.
- 1:01:03İncil'in Yazılma Süreci ve İçeriği
- İncillerin yazıldığı ortam, İsa'nın geldiği Celile bölgesi değil, Antakya bölgesinde ve Roma vatandaşlarına hitap ederek yazılmıştır.
- Dört İncil'den üç tanesi (Sinoptik İnciller) İsa'yı beşer olarak dünyaya getiriyor, vaftiz ile beraber ilahlaştırmaya başlıyor ve gökyüzüne çıkarıyor.
- İncillerde İsa'nın sözleri ve mesajı yer alıyor, örneğin "Ben şeriati ortadan kaldırmak için geldim değil, şeriati tamamlamak için geldim" ifadesi Tevrat'ı tasdik ettiğini göstermektedir.
- 1:04:00Barnaba İncili ve Diğer İnciller
- Barnaba İncili, Hz. İsa'nın havarilerinden Barnabas'ın yazdığı İncil olarak bilinir ve Vatikan uzun yıllar saklamıştır.
- Barnaba İncili, Yahudilikten İslam'a geçen birinin İncilleri önünü açan, Kur'an'ı önünü açan ve Hıristiyanlardan intikam almak için oluşturulmuş bir İncil olarak değerlendirilmektedir.
- Ortadoğu coğrafyasında yüzlerce, binlerce İncil bulunmaktadır; Nakam maden metinleri, Ölüdeniz yazmaları gibi farklı yazmalar vardır.
- 1:05:14İncil'in Seçimi ve Dinler Arası Diyalog
- Dört İncil'in seçilmesi ilginçtir; birbirini tamamlayanlar masanın üstünde kalmış, İsa'nın beşerliğinden bahsedenler masanın altına düşmüştür.
- Kur'an'da "İsa'ya İncil verdik" denilen şey, İsa'ya verilen vahyin o müjdeli haberidir ve sözlü vahiy olabilir.
- Dinler arası diyalog projesi, 20. yüzyılda ortaya çıkan bir olgudur; 19. yüzyılda Protestan ve Katolik kiliseleri tüm dünyayı Hristiyanlaştırmayı hedef etmiş, ancak 19. yüzyıl bittiğinde Hristiyan olanlardan tekrar Müslüman olmaya veya diğer dinlere geçmeye insanlar başlamıştır.
- 1:09:41Katolik Kilisesi'nin Diyalog Politikası
- 1948 yılında Dünya Kiliseler Birliği kurulmuş ve benzer bir politika benimsemiş, 1962-1965 yılları arasındaki Vatikan Konsilinde Katolik Kilisesi dünyaya açılmış.
- Konsil, kiliseyi güncelleştirme amacıyla toplanmış ve dünyayı Hristiyanlaştırma hedefi taşımış, ancak bunu doğrudan misyonerlik yerine diyalog kurarak yapmaya çalışmış.
- Katolik Kilisesi, diğer dinlerden ve iyi, namuslu, ahlaklı kişileri "isimsiz Hıristiyan" olarak tanımlamış ve misyonel olarak onlara gidip doğrudan misyonerlik yapmak yerine Hıristiyan olduklarını hatırlatmak gerektiğini belirtmiş.
- 1:10:49Diyalog Politikasının Gelişimi
- 1965'te kons bittikten sonra yaklaşık 70 yıl diyalog yapılmamış, Katolik Kilisesi bünyesinde diyalog politikası geliştirilmiş.
- Katolik Kilisesi, diyalogun misyonerliğin parçası olduğunu ve diyalog misyonerliğe hizmet etmiyorsa terk edilmesi gerektiğini açıkça belirtmiş.
- Diyalog karşılıklı kurulan bir ilişki olmasına rağmen, kimle ve nasıl diyalog kurulacağı önemlidir; karşı taraftan diyalog eli uzatılıyorsa bu elin kim olduğunu ve niçin uzatıldığını bilmek gerekir.
- 1:13:04Türkiye'deki Diyalog Sorunu
- Türkiye'de iki önemli diyalog görüşü vardır: biri ne olursa olsun Hıristiyanlarla ve Yahudilerle diyalog yapmak ama ne yaptığını bilmiyor, diğeri ise diyalog yaparken menfaat elde etmek istiyor ama neye karşı çıktıklarını bilmiyor.
- Türkiye'de diyalog faaliyetlerinin Fethullah Gülen tarafından başlatıldığı algısı var, ancak bu doğru değildir; diyalog faaliyetleri 28 Şubat sürecinde başlamıştır.
- 1998'de kendilerine meşruiyet alanı bulmak için, meşruluk kazandırmak için ve Müslümanları baskı altına alanları susturmak için daha güçlü olanları diyalog yoluna gitmişlerdir.
- 1:14:20Diyalog Sürecindeki Sorunlar
- Diyalog yaparken kendi iç diyalog eksik bırakılıyor; Yahudilerle, Katolik Hıristiyanlarla ve Protestanlarla diyalog yapılıyor.
- Vatikan'a gidip Papa'yı ziyaret ederken, Papa'nın sadece din adamı değil aynı zamanda bir devlet başkanı olduğu unutulmamalı.
- Vatikan'a verilen mektupta "Papapol Cenaplarının başlattığı diyalog misyonunun bir parçası olarak geldik" ifadesi kullanılmış, bu da diyalogun politik bir amaçla yapıldığını göstermektedir.
- 1:16:05Vatikan Konsilindeki Dikkatli Yaklaşım
- Vatikan Konsilinde, alt komisyonda oluşturulan metin genel kurula gelince, "Tanrı peygamberlerin vasıtasıyla insanlarla konuşur" ifadesi "Tanrı kutsal ruh aracılığıyla insanlarla konuşur ve kutsal ruh herkese geliyor" şeklinde değiştirilmiştir.
- Katolik Kilisesi, en ufak bir yanlış izlenime yol açacak ifadeleri yazılarında ve kararlarında kullanmazken, Türkiye'ye verilen mektupta tamamen onların diyalog misyonuna hizmet edecek şekilde bir ifade kullanılmıştır.
- 1:17:09İslam'ın Batı'da Algılanışı
- Mektupta İslam'ın Batı'da yanlış anlaşılan bir din olduğu ve bunun sorumlusu Müslümanlar olduğu belirtiliyor.
- İslam'ı yedinci yüzyıldan itibaren Hristiyan kesimi heretik ve sapkın bir mezhep olarak ilan etmiş, ayrı bir din olarak kabul etmemişlerdir.
- Hristiyanlar İslam'ı "ana gövde" olarak gördükleri doğru yoldan ayrılan bir mezhep olarak görürler.
- 1:18:02Hristiyan Teologlarının Hz. Muhammed Hakkındaki Yaklaşımları
- Hristiyan teologları Hz. Muhammed'i peygamber olarak tanımlamakta dikkatli olurlar; "peygamber" ifadesini kullanmazlar veya "eskiye ait peygamberleri gibi peygamberdir" gibi ifadeler kullanırlar.
- Eski ayetlerde peygamber kavramı altı-yedi farklı sınıfa ayrılır: vahyi değiştiren, grup lideri olan, gelecekten haber veren, mistik tecrübesi sonucu oluşumlar ortaya koyan.
- Hristiyanların dikkatli dil kullanması, Müslümanların da benzer şekilde dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyor.
- 1:19:00Diyalogun Başlatıcısı Hakkında Değerlendirme
- Diyalogun başlatıcısı Fethullah Gülen değil, Vatikan'dır; çünkü Papa Türkiye'ye gelip bağlılığını bildirmesi gerekirdi.
- Gülen, diyalog otobüsünün muavini olabilir, yolculardan biri bile değildir.
- Mesih beklentisi varsa, bataklığı kurutmazsanız birileri kendini kurtarıcı olarak ilan edecek ve kitleleri toplayarak ülkeye sıkıntı açacaktır.
- 1:20:35Diyalog Sürecindeki Sorunlar
- Papa bir devletin temsilcisi ve en üst yetkililer üzerinde bir kitlenin manevi lideridir.
- Fethullah Gülen, Türkiye'deki Müslümanları temsil etmek için hangi yetki ve selahiyeti olduğunu sorgulamak gerekir.
- Diyalog zemininde muhatabın Diyanet İşleri Başkanlığı olması gerekirken, Gülen kendi takipçileri ve temsil ettiği İslam grubu adına gittiğini belirtiyor.
- 1:21:47Diyalog Projesinin Eleştirisi
- Dış dünyada gayrimüslimlere gösterilen hoşgörü ve işbirliği, Türkiye'de farklı meşreplere sahip Müslümanlara karşı esirgeniyor.
- Türkiye'de İslam'ın en dar yorumlarından birine sahip çıkarken, geleneksel yorumun dışında yorum yapan Müslümanlara hemen yaftayı basarken, diyalog projesinde liberal ve mezhebi geniş bir yorum üretiliyor.
- Diyalog projesinin arkasında, 1998 Papa'ya sunulan mektubun icazet imkanı aranabilir.
- 1:23:09Ayetlerin Yorumlanması
- "Ta ila kelimetin sevaim beynena ve beyne Allah ehl-i kitaba" ayeti, "sizinle bizim aramızda ortak bir ilkeye gelin" şeklinde yorumlanıyor.
- Bu ayet, "sizinle bizim aramızda mutlaka ortak bir ilke olması gereken Allah birdir, ondan başkasını rab edinmeyelim" ilkesini önce kabul etmenizi gerektiriyor.
- Diyalog zeminine yeşillik katmak için akla ziyan yorumlar yapılıyor, örneğin Hristiyanlıkla Müslümanlık arasında bir izdivaç kurulması öneriliyor.
- 1:24:38Kur'an Ayetinin Yorumlanması
- Konuşmacı, Kur'an ayetinin çarpıcı bir yorumunu paylaşıyor ve bu yorumun Ehl-i Sünnet'ten şaşmadığını belirtiyor.
- Ayette Meryem'e gönderilen ruhun, ona mütenasip bir ruh olması gerektiği vurgulanıyor ve bu ruhun Muhammed Efendimizin ruhu olduğu iddia ediliyor.
- Konuşmacı, bu yorumun Ehl-i Sünnet teolojisinde peygamberlerin küçük hatalar işleyebildiği kabulüne rağmen, peygamberin hiçbir hata sadır olmadığı görüşünü savunuyor.
- 1:26:33Dinler Arası Diyalog Projesi
- Konuşmacı, dinler arası diyalog projesinin İslam'ı bir cemaatin emelleri uğruna peşkeş çekmek olduğunu iddia ediyor.
- İran'ın her ay bir ayetullah'ı Vatikan'a gönderdiği ve İslam Örgütü'nün Vatikan'la ilişkilerinin son derece iyi olduğu belirtiliyor.
- Konuşmacı, Hıristiyanlığı tanımadığımızda ve onların niçin yaptıklarını bilmediğimizde sorun çıktığını vurguluyor.
- 1:28:38Hz. Peygamber'in Diyalog Anlayışı
- Konuşmacı, Hz. Peygamber'in her türlü şartta müşriklerle diyalog yaptığı iddiasını eleştiriyor.
- Hz. Peygamber'in panayırlarda, Medine Sözleşmesi'nde veya Hudeybiye Barışında karşılıklı diyalog yapmadığını belirtiyor.
- Hudeybiye Barışının, Hendek Savaşı'ndan sonra Mekke'nin alınması için barışçı bir yol arayışı sonucu yapıldığını ve bu anlaşmanın bir fetih olduğunu ifade eden Fetih Suresi'nin geldiğini açıklıyor.
- 1:31:31İslam'ın Gerçek Anlamı
- Konuşmacı, Hz. Peygamber'in hayatını ve uygulamalarını günümüzdeki anlamıyla diyalogla eşdeğe sayıp, Hz. Peygamber'in günümüzdeki anlamıyla bir diyalog modeli olduğu söylenmesinin en büyük iftira olduğunu iddia ediyor.
- Hz. Peygamber'in amacı ve tek gayesinin kendisine verilen mesajı insanlara yaymaktı, bunun başka türlüsünü yapma şansı yoktu.
- Konuşmacı, dinin temel mesajları üzerine pazarlık yapılmadığını ve diyalogun sadece dinler arası değil, dindarlar arası bir olgu olarak ele alınması gerektiğini vurguluyor.
- 1:32:45Müslümanların İç Diyalogu
- Konuşmacı, Müslümanların önce kendi ümmetleriyle diyalog kurmaları gerektiğini belirtiyor.
- Peygamber Efendimiz vefat etmiş, altmış sene sonra ortada korkunç bir katliam olduğu ve Harre Vakası'nın bugün İS paralelinde bir olay olduğu iddia ediliyor.
- Konuşmacı, dinin dünyada salah, ahirette felah içinse Müslümanların elinde, ötekini dövmek için bir sopa olmaktan çıkarılmalı olduğunu vurguluyor.
- 1:35:22Diyalog ve İlişkiler Hakkında Görüşler
- Türkiye'de farklı dini ve inanç grupları bulunmakta, bu gruplarla biyolojik ilişki olmadan hakim güçlerin kontrolündeki kiliselerle ilişkiye girmek başka sebepleri gerektirir.
- Müslümanlar önce kendi içinde, azınlık gruplarıyla ve bölgedeki insanlarla diyalog kurmalı, uzaktakine gidip desteğini almak yerine.
- Filistin bölgesindeki olaylar ve Mısır'daki darbe gibi konularda eleştirici ifadeler kullanılmaması, müslümanları ezen güçlerle ilgili eleştirilerin yapılmaması gerektiği vurgulanıyor.
- 1:36:46Diyalogun Doğru Kullanımı
- Diyalog, kendimizi anlatmak ve tebliğ etmek için bir yöntemdir, ancak bunu başkasının hizmetinde bulunmak için kullanmamalıyız.
- Hıristiyanlarla diyalog yaparken özellikle resmi kiliselere değil, sivil toplum örgütleriyle ilişkiye girilmesi gerektiği, çünkü onların etkilenmeleri daha kolaydır.
- Batı'da pek çok Hıristiyan bilim insanı, Müslümanlarla olan ilişkilerinden dolayı geleneksel Hıristiyan inançlarını terk edip İsa'yı beşer ve peygamber kabul eden, Hz. Muhammed'in de bir peygamber olduğunu söyleyen kişiler ortaya çıkmaya başlamıştır.
- 1:39:00Programın Sonu
- Programın sonunda Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Aydın'a teşekkür ediliyor.
- Konuşmacılar, kimseyi dövmek değil, hakikat bildiklerini anlatmaya çalıştıklarını belirtiyorlar.
- Bir haftaya farklı bir başlık altında Prof. Dr. Mustafa Öztürk ile "Din ve Hayat" programında görüşmek üzere veda ediliyor.