Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Numen Felsefe kanalında yayınlanan bir eğitim içeriğidir. Konuşmacı, dil felsefesinin temel kavramlarını ve sorularını detaylı şekilde anlatmaktadır.
- Video, dil felsefesinin ne olduğunu açıklayarak başlayıp, dil felsefesinin dilbilimden farkını vurgulamaktadır. Ardından dil felsefesindeki temel kavramlar (anlam, kavram, terim, özne-yüklem ikilisi, gönderme, bağlam, doğruluk değeri) ve üç çalışma alanı (sentaks, semantik ve pragmatik) ele alınmaktadır. Daha sonra dil ve düşünce arasındaki ilişkiyi çeşitli felsefi kuramlar üzerinden incelemekte ve son bölümde anlam kuramlarının sınıflandırılması, Frege, Russell ve Wittgenstein gibi önemli filozofların dil felsefesindeki görüşleri detaylı olarak açıklanmaktadır.
- Video, dil felsefesinin temel sorularını ve bu sorulara verilen farklı yaklaşımları (dilsel görelilik tezi, sentetik örnek, Phodor'un düşünce dili tezi, Vygotsky'nin sosyokültürel tezi, edimsel ve saptayıcı cümleler teorisi, ideci, gönderge, davranışçı ve pragmatik yaklaşımlar) inceleyerek ilerlemektedir. Ayrıca anlam ve gönderge ayrımı, betimlemeler kuramı, özel adların türleri ve Kripke'nin model argümanı gibi konular da ele alınmaktadır.
- Dil Felsefesinin Tanımı ve Amacı
- Dil felsefesi, bir ses veya kağıt üzerindeki mürekkep lekelerinin nasıl bir şeye anlam verdiğini sorgulayan bir felsefe dalıdır.
- Dil felsefesinin temel inceleme alanı dildir, ancak dilbilimciler belirli dilleri araştırırken, dil felsefecileri tüm dillerde ortak olanı, dili dil yapan araştırmaktadır.
- Dil geniş anlamıyla her türlü iletişim aracıdır (el sallama şekilleri, arıların dansları gibi), dar anlamıyla ise anlam içeren ve bu anlamı aktaran insan dilidir.
- 02:01Dil Felsefesinde Kullanılan Temel Kavramlar
- Anlam, dil felsefesinde en önemli, en belirsiz ve en tartışmalı kavramdır.
- Kavramlar genel kabule göre tikel olmayan ve genelleştirilmiş düşüncelerdir.
- Terim, hem tümceleri hem de tümcelerin mantıksal parçalarını kapsayan dilsel yapılardır.
- 03:16Dil Felsefesinde Önemli Kavramlar
- Özne ve yüklem ikilisi, bir tümceden özne çıkarıldığında geriye kalan bölümdür.
- Gönderme, bir kelimenin gerçek nesneye işaret etmesidir; örneğin "Orhan Veli bir şairdi" cümlesinde "Orhan Veli" adı, Garip Akımının kurucu şair Orhan Veli'ye gönderme yapar.
- Bağlam, terimlerin anlam sahibi olabileceği yegane alan olarak görülür.
- 05:19Dil Felsefesinin Çalışma Alanları
- Sentax, dilin yapısını; semantik, dildeki anlamları; pragmatik ise dilin kullanımını soruşturur.
- Semantik, anlam nedir, sözcükler nasıl anlam kazanır, bir terimin anlamı ile dünya arasındaki ilişki nedir gibi soruları ele alır.
- Pragmatik, tümcelerin kullanımı ile ilgili felsefi sorulara yoğunlaşır ve 20. yüzyılın ikinci yarısında yeşermiş bir alandır.
- 07:36Dil Felsefesinde Sorulan Temel Sorular
- Dil felsefesinin en temel sorunu anlam sorunudur.
- Dil ve düşünce ilişkisi sorunu, düşünmek için dil gerekir mi sorusunu içerir ve üç ana akım vardır: dilsel görelilik tezi, düşüncelerin önceliği tezi ve dil-düşüncenin birbirini desteklemesi tezi.
- Dilsel görelilik tezi (Sapir-Wolf tezi), dilin yapısının düşünce ve dünya görüşümüzü belirlediğini, bu etkinin semantik ve sentaktik olmak üzere iki açıdan olduğunu savunur.
- 09:11Dil ve Düşünce İlişkisi Kuramları
- Sentetik örnekte, dilin içindeki uzan ve zamana ilişkin kalıpların konuşucunun algısını belirlediği savunulur, ancak çevrelerin imkansız olması gerekeceği ancak imkansız olmaması eleştirisi vardır.
- Phodor'un düşünce dili tezi, dilin doğuştan gelen bir modül olduğunu ve bu modülün işlemesi düşünce gibi diğer bilişsel yapılarla olan ilişkisine bağlı olduğunu savunur.
- Vygotsky'nin sosyokültürel tezi, bebeklerde iki yaşına kadar dil ve düşüncenin bağımsız geliştiğini, ancak iki yaşından sonra birbirleriyle etkileşmeye başladıklarını ve düşünme sürecinin kökeninde sosyalleşmenin olduğunu savunur.
- 11:04Pragmatik Alan ve Dilsel İfadeler
- Dilsel ifadelerin her durumda ve her anda aynı anlama gelmediği, aynı tümceler farklı bağlamlarda farklı anlamlara gelebileceği belirtilir.
- John Austin'e göre dilsel ifadelerin edimsel (bilgi aktarmayan) ve saptayıcı (bilgi verme ve olgu açıklama amacı güden) olmak üzere iki ayrı kullanımı vardır.
- Austin edimi, sadece dil aracılığıyla gerçekleştirilebilecek eylemlere verilen isimdir ve doğru veya yanlış değil, başarılı veya başarısız olabilirler.
- 13:02Anlam Sorunu ve Anlam Kuramları
- Dil felsefesinin ilgilendiği anlam, dilsel anlamda ifadelerdeki anlamdır ve kelimelerin kendi başlarına anlama sahip olduğunu düşünen filozoflara kelime atomcüsü denir.
- En yaygın anlam kuramı sınıflandırmalarından biri ideci (zihinci), gönderge ve pragmatik yaklaşım olarak ayırmaktır.
- İdeci yaklaşım, anlamları zihin üzerinden açıklar ve dilsel ifadelerin anlamı, onların işaret ettiği zihin içeriği ide'dir, ancak bu görüş hem semantik hem de pragmatik yetersizlikleri nedeniyle eleştirilmiştir.
- 15:47Gönderge Çözümü
- Gönderge çözümü ilk formüle eden kişi Frege'dir ve daha sonra Russell ve bir döneminde Wittgenstein da bu görüşü savunmuşlardır.
- Gönderge çözümü, ideci görüşteki anlamların tamamen öznel işaretleri olduğuna karşı bir eleştiri olarak ortaya çıkmıştır.
- Bu görüşe göre dilsel ifadelerin anlamları ve göndergeleri birbirinden ayrıdır, ifadelerin göndergeleri ise resmedilen olgu durumlarıdır ve bu görüşe gelen bir itiraz ise bir platonculuğa varıyor oluşudur.
- 16:39Anlam Kuramları
- Davranışçı yaklaşıma göre bir dilsel ifadenin anlamı, onu algılayan kişinin uyandırdığı tepki veya davranış eğilimidir.
- Pragmatik yaklaşımın savunucularına göre dil belirli kurallara uygun davranışlar ile anlam kazanır.
- Anlam kuramları öznelcilik, gerçekçilik, doğalcılık, dışsalcılık, davranışçılık, doğrulamacılık ve bütüncülük olarak sınıflandırılabilir.
- 17:37Öznelcilik ve Gerçekçilik
- Öznelcilik, anlamın kafada olması görüşünü savunur ve bir anlayan olmadan anlamdan söz edilemez.
- Gerçekçi kuram, anlamların öznel değil nesnel olduğunu savunur ve Frege bu kuramı temsil eder.
- Doğalcı kuram, Frege ve gerçekçileri platoncu olmakla eleştirir ve anlamlar gibi soyut varlıkları kabul etmez.
- 18:49Dışsalcılık ve Doğrulamacılık
- Dışsalcı kuram, anlamları kafanın içinde değil, dışında bulabileceğimizi savunur ve Putnam bu görüşün savunucusudur.
- Putnam'ın ikiz dünya düşünce deneyinde, aynı işlevi ve dış görünümü olan ancak kimyasal yapısı farklı iki dünyada "su" kelimesinin farklı anlamlara sahip olabileceği gösterilir.
- Doğrulamacılık, metafiziği reddetmiş olan mantıkçı pozitivizm okulunun kabul ettiği bir kuramdır ve metafizik önermelerin anlamsız olduğunu savunur.
- 20:17Bütüncülük ve Negatif Anlam Kuramları
- Bütüncülük kuramı, sözcüklerin birbirleriyle girdikleri ilişkilerin oluşturduğu kavramsal çerçeve içinde anlam kazandığını savunur.
- Negatif anlam kuramları, anlam denen şeyin bir varlık atfetmediğini ve anılan birçok şeyde ortak olan sadece aynı adla anılmaları olduğunu savunur.
- Dil felsefesi tartışmalarını anlamak için Frege ve Russell gibi önemli filozoflar ve görüşlere değinilmesi gerekir.
- 21:09Frege'nin Dil Kuramı
- Frege, matematikteki sayı kavramının tanımının yapılmamış olduğu düşüncesiyle felsefe tarihinin ilk kapsamlı dil kuramını geliştirmiştir.
- Frege, özdeşlik ilişkisinin dilsel bir ilişki olmadığını, "akşam yıldızı sabah yıldızıdır" dendiğinde dile değil dünya'ya ilişkin bir yargıda bulunulur.
- Frege, anlam ve göndergeyi ayırır; anlamlar nesnel varlıklar olup herkesin ulaşabilmesini sağlarken, gönderimde bulunduğu nesne nesneldir.
- 24:25Russell'ın Bilgi Teorisi
- Russell bilgiyi tanışıklık yolu ve betimleme olmak üzere ikiye ayırır ve tanışıklık ilkesi adını verdiği bir ilke kabul eder.
- Russell'a göre doğrudan tanışıklık, bir şeyi dilin yardımı olmadan ve kavram kullanmadan bilmek demektir ve doğrudan bildiğimiz tek şey kendi zihinsel içeriklerimizdir.
- Dış dünyaya dair bilgimiz ancak betimleme yoluyla edinilir ve tikellerden tümele geçmek gerekir; bu işleme soyutlama denir.
- 26:06Russell'ın Anlam ve Gönderge Kuramı
- Frege için anlam ve gönderge ayrı şeyler olduğundan, terimlerin anlamlarını biliyorsak yeni tümcenin anlamını kavrayabiliriz.
- Russell anlam ve gönderge ayrımını kabul etmez, ona göre anlam göndergedir ve bir tümcenin anlamını kavramak için parçalarının göndergelerini bilmek gerekir.
- Russell'ın felsefesindeki en önemli öğe betimlemeler kuramıdır.
- 26:43Belirsiz ve Belirli Betimlemeler
- Belirsiz betimlemelerde genel bir yapıdadır ve tekil bir nesneyi betimlememektedir, örneğin "Bazı ağaçlar denize yakındırlar".
- Belirli betimlemelerde tümcenin öznesi tekil bir nesnedir, örneğin "Dünyanın uydusu dünyanın etrafında döner".
- Russell'a göre tekil nesneler kavranamaz olduklarına göre, belirli betimlemeler kuramı ile bu durumu çözmeye çalışmıştır.
- 28:02Russell'ın Özel Adlar Kuramı
- Russell özel adları mantıksal ve olağan özel adlar olarak iki türe ayırmaktadır.
- Mantıksal özel adlar duyu verilerine verilen isimlerdir ve sadece bir tanışık olduğumuz için anlaşılamazlar.
- Olağan özel adlar (Ahmet, Mehmet, Ay, Türkiye gibi) aslında bir betimlemenin kısaltmasıdır ve bu betimlemedeki tüm terimler geneldir.
- 28:52Wittgenstein'ın Tractatus Dönemi
- Wittgenstein'ın felsefesi Tractatus dönemi ve Felsefi Soruşturmalar dönemi olarak iki döneme ayrılmaktadır.
- Tractatus döneminde dilin resim kuramı savunulmaktadır; dil aracılığıyla olgu durumlarını resmederiz ve dünya bu olgu durumlarından oluşur.
- Etik ve estetik ifadeler hakkında konuşulamaz çünkü bunlar dünyaya ait değildir, dile getirilemez alana aittir.
- 30:05Wittgenstein'ın Dil Oyunları Kuramı
- Wittgenstein daha sonraları resim kuramından vazgeçer ve dil oyunları kuramı geliştirir.
- Dil oyunları kuramı, her oyunun kuralları olduğunu ve bir dili öğrenmek demek o dil oyununun kurallarını öğrenmek ve oyunu oynamak olduğunu savunur.
- Dilin kurallara uymak demek olmaz, toplumsal olduğunu gösterir; toplumsal belirli edinme dışında anlamlar yoktur ve kişiye özel bir dil bile olamaz.
- 31:04Betimlemeci Kuram ve Doğrudan Gönderim Kuramı
- Frege, Russell ve bir dönem Wittgenstein'ın görüşleri betimlemecidir.
- Betimlemeci kuramın tam karşısında duran doğrudan gönderim kuramı vardır.
- Kripke'nin model argümanı, betimlemelerin aynı nesneye gönderimde bulunması durumunda çelişkiye yol açabileceğini gösterir.
- 33:13Nedenselce Gönderim Kuramı
- Kripke'nin açıklaması geliştirilerek nedenselce gönderim kuramı adını almıştır.
- Bir özel ad adlandırma töreni ile dile sunulur ve bu tören gösterim ve betimleme olmak üzere iki yolla yapılabilir.
- Gösterim yollu adlandırma, yeni keşfedilen bir türün adlandırılması gibi durumlarda kullanılır ve ad o nesnenin bir etiketi haline gelir.
- 33:44Kullanım Zinciri ve Doğal Türler
- Adın kullanım zinciri olmalıdır ve zincirin ilk halkası mutlaka ilk adlandırılan insana kadar gitmelidir.
- Bu şekilde kullanım zincirinin halkaları arasında bir nedensellik ilişkisi oluşur.
- Doğrudan gönderim kuramı bireysel (tekil) terimler için geliştirilmiştir, ancak daha sonra doğal türlerde (örneğin "İguanodon") kullanılıp kullanılamayacağı tartışmaya açılmıştır.