Buradasın
Boğaziçi Üniversitesi Direnişi ve Türkiye'deki Akademik Özgürlük Sorunları
youtube.com/watch?v=0lZsSmABHpkYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, T24 kanalında yayınlanan bir röportaj programıdır. Programda Prof. Dr. Nuri Ersoy, Boğaziçi Üniversitesi'ndeki direniş hareketinin isimlerinden biri olarak ve rektörlüğe karşı 245. nöbetini sürdüren bir akademisyen ile görüşme yapılmaktadır.
- Röportajda, Boğaziçi Üniversitesi'nde bir yıldır devam eden direniş hareketi, akademik özerkliğin ihlali ve iktidarın üniversitenin özerkliğini değiştirmeye çalışması ele alınmaktadır. Konuşmacı, KHK'larla işten çıkarılan akademisyenler, tutuklanan öğrenciler, Melih Bulu'nun rektörlüğe geldikten sonra kurulan fakülteler ve enstitüler, üniversite içindeki danışma kurullarının işlevsizleştirilmesi gibi konuları tartışmaktadır.
- Röportajda ayrıca Türkiye'deki ekonomik zorluklar, enflasyon, beyin göçü ve bunun uzun vadede Türkiye'nin bilimsel ve akademik yapısına etkileri de ele alınmaktadır. Konuşmacı, 2021 yılında 1361 doktorun Türkiye'yi terk etmesi ve mühendislerin göçü gibi istatistikler paylaşarak, bu göçün Türkiye'nin insan gücü kaybına neden olacağı konusunda uyarıda bulunmaktadır.
- 00:04Boğaziçi Üniversitesi Direnişi
- Boğaziçi Üniversitesi bir yıldır Kayyum baskısı ve tırnak içindeki rejimiyle uğraşıyor.
- Üniversitede öğretim üyelerinin ve öğrencilerin direnişinin 362. günü ve öğretim üyelerinin nöbetinin 245. günü.
- Konuk Prof. Dr. Nuri Ersoy, bu direnişin isimlerinden biri.
- 01:34Akademik Özerklik Sorunu
- İtirazın temel noktası akademik ve idari özerklik, yani öğretim üyelerinin çalışma alanlarında özgür olması ve üniversitelerin idari olarak özerk yapılar olması.
- Rektör ataması müzakere süreci yürütülmeden, eğilim yoklaması yapılmadan ve kapalı kapılar ardında kararlar alınarak yapılmış.
- Üniversitede yıllardır damıtılıp kristalize olan yönetişim süreçlerinde (fakülte açma, ders programları belirleme, öğretim üyeleri istihdam etme) yoğun merkezi müdahale yaşanıyor.
- 04:27İktidarın Amacı ve Sonuçları
- Boğaziçi Üniversitesi görece özerkliğini korumuş bir kamu kurumuydu ve akademik başarısı nedeniyle korunması gereken bir kurumdu.
- İktidarın Boğaziçi Üniversitesi'ni değiştirerek, dönüştürerek sıradanlaştırmaya çalıştığı bir plan çerçevesinde atamalar yapıldı ve iki fakülte kuruldu.
- Eğer Boğaziçi Üniversitesi iktidarın arzuları doğrultusunda dönüştürülürse, sıradanlaşan ve liyakata dayalı süreçlerin yerine kayırmacı süreçlerin işlediği bir kuruma dönüşecek.
- 08:21Akademisyenlerin Durumu
- Can Candan, Muharrebi Çandran, Feyz Erçin, Seda Bin Başgil, Özcan Vardar gibi değerli akademisyenler işten çıkarıldı.
- Can Candan'ın 16 Temmuz'da hukuk dışı bir şekilde işine son verilmesi ve yürümekte olan disiplin soruşturması gerekçe gösterilmesi hukuksuz bir süreç.
- Can Candan'ın mahkemeye gidip idari mahkemesinde dava açmasıyla, soruşturma hakkında soruşturma açıldı ve ifade vermesi için çağrılmasıyla açığa çıktı.
- 10:38Öğrencilerin Tutuklanması
- Boğaziçi'nin direnişinin başlangıcında öğrencilere karşı sabaha karşı evlere basıldı.
- Enis Berk ve Caner Ferit, 6 Ekim'deki kampüsteki protestolara katıldıkları gerekçesiyle üç aydır cezaevinde tutuluyor.
- Tutuklanmadan önce devletin en üst makamı tarafından terörist ilan edilen öğrenciler, arabanın üzerine çıktıkları gerekçesiyle tutuklanıyorlar.
- 12:24Akademi Dünyasındaki Dayanışma Sorunu
- Türkiye'de iktidar medyası ve yargı, her söz ve eylemi kategorize etmek için bekleyen bir tutum sergiliyor.
- Boğaziçi Üniversitesi'ndeki direniş, akademi dünyasında ve Türkiye'de demokratik kamuoyunda büyük moral desteği sağladı.
- Boğaziçi Üniversitesi direnişi, akademik özerklik sorununu muhalefetin gündemine taşıdı ve iktidar değişimi durumunda YÖK ile ilgili ve akademik özerkliğin sağlanması konularında çalışmalar bekleniyor.
- 16:02Akademisyenlerin Göçü ve Türkiye'nin Geleceği
- Türkiye'den yurtdışına göç eden akademisyenler ve üniversite sonrası hayallerini yurtdışına yöneltmiş öğrenciler, ülkenin geleceği için endişe kaynağı oluşturuyor.
- Boğaziçi Üniversitesi'nde rektör atanan ve işten çıkarılanlar dışında öğretim üyesi ayrılmadı, bu da üniversitenin dayanışmasının bir gücüdür.
- Türkiye'nin yetişmiş işgücü açığı, özellikle bilgi işlem ve ileri teknolojilerde çalışan firmalar için ciddi bir sorun haline gelmiş, 2021 yılında 1361 doktor Türkiye'yi terk etmiş.
- 18:28Türkiye'nin Entelektüel Kayıpları
- Türk mühendisler yurt dışına göç etmiş, yerine Pakistanlı, Endonezyalı, Hintli ve İranlı mühendisler çalışıyor, ancak bu insanlar da Türkiye'ye gelmeyecekler çünkü maaşları düşüyor.
- Türkiye büyük bir kan kaybına uğruyor ve bu kayıpların acısı yıllar sonra kötü şekilde ortaya çıkacak.
- Akademisyen olmaya eğimli öğrenciler artık Türkiye'de kalmaları için Boğaziçi Üniversitesi'nin olanaklarının iyi olduğu gibi gerekçelerle ikna edilemiyor.
- 19:50Ekonomik Zorluklar ve Akademik Kayıplar
- Resmi enflasyon oranı %36 olduğu söylenirken, enflasyon araştırma grubunun hesaplamaları %83'e işaret ediyor.
- TÜBİTAK'ın verdiği 3000 lira burs, enflasyon oranında zam yapıldığında bile asgari ücretin altında kalıyor ve genç akademisyenleri Türkiye'de tutmak giderek zorlaşıyor.
- Doktorlar, mühendisler, hemşireler gibi meslek grupları yabancı dil biliyorlarsa yurt dışında kolaylıkla iş bulabiliyorlar çünkü yurt dışında iş gücü açığı var.
- 21:18Entelektüel Hayatın Çölleşmesi
- Maddi koşullardan çok iç huzur, yaşam kalitesi ve kurumsal süreçlerin işleyişine olan güven gibi faktörler Türkiye'de erozyona uğruyor.
- Akademi, özgür düşünce ve özgür üretim kısıtlar olduğu müddetçe, özellikle bazı araştırmalarda ve düşünce sistemlerinde iktidarla ilgili endişeleri olan insanlar yurt dışında daha özgür bir şey üretmek için gitmek istiyor.
- Boğaziçi Üniversitesi'nin sadece isim olarak kalmaması umuluyor, ancak çölleşen entelektüel hayat tekrar ne zaman dirilir sorusu soruluyor.
- 22:30Boğaziçi Üniversitesi'ndeki Direniş
- Genç öğrenciler bahçede direniyor, akademisyenler ise her gün sırtlarını dönüp ders veriyorlar.
- Üniversiteye yakın yerde oturan konuşmacı, onlarca polisin, toma'nın ve otobüsün arasından geçip üniversiteye girdiğini ve üniversitenin giriş kapısında kilit takıldığını anlatıyor.
- Bu durumlar entelektüel hayatın çölleşmesine ve insanların geleceğe dair üretebilecekleri şeyleri uzaklaştırıyor.
- 23:34Direnişin Etkileri
- Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan olaylar ciddi bir zihinsel meşguliyet getiriyor, ancak bu durum akademisyenlerin daha fazla işe sarılmalarına ve daha nitelikli eğitim vermek için güdü oluşturuyor.
- Eğitimin, araştırmanın ve üniversitenin kalitesinin düşmesi durumunda, akademisyenler kendi kendilerinin altını oyuyor olduklarını düşünüyorlar.
- Direnişin ve dayanışmanın getirdiği moral üstünlüğü ve motivasyon var, kabul etmiyorlar ve vazgeçmiyorlar.
- 25:20Üniversite Karar Alma Süreçlerindeki Sorunlar
- Boğaziçi Üniversitesi'nde hukuk fakültesi ve iletişim fakültesi, Melih Bulu'nun YÖK'e yazdığı mektupla kurulmuş, bu tür kararlar üniversitenin altyapısı ve akademik planı içinde ortak akılla ortaya konulmalı.
- İletişim fakültesi dekan bulamadılar, hukuk fakültesine ise senato'dan kaçırarak öğretim üyesi aldılar ve öğrenci alıp alamayacakları emin değiller.
- Yapay zeka enstitüsü, Boğaziçi Üniversitesi'nde yapay zeka ve robotik konularında çalışan yetkin, tecrübeli ve genç öğretim üyelerinin birikimi es geçilerek tepeden inme bir kararla açılmış.
- 28:58Üniversite Kurumlarının İşlevsizleştirilmesi
- Üyk ve senato'nun işlevsizleştirilmesi, mükerrer oylar ve çoğunluğun sağlanmaya çalışılması sonucunda bu kurumların karar alma süreçleri devre dışı bırakılmış durumda.
- Rektörün kendisinin ve yardımcılarının fakültelere dekan vekili olarak atayıp kendilerine senato'da mükerrer oy kullanmalarıyla bu kurumların işlevsizleştirilmesi sağlanmış.
- Boğaziçi Üniversitesi'ndeki direniş, Türkiye'de bilimin geldiği yerin toplumun yüzleşmesi anlamına geliyor ve bu durum insanları ne olduğuna dair bir yüzleşmeye karşı karşıya bırakıyor.
- 30:09Üniversite Yönetimi ve Öğrenciler Arasındaki İletişim
- Üniversite yönetimi, özellikle rektör ve yardımcıları, kamuoyuyla iletişim kurmuyor ve öğrencilerle yüz yüze gelmiyor.
- Rektör ve yardımcıları, öğrencilerle ve öğretim üyeleriyle yüzleşmişlikleri yok ve öğrencilerin protesto etmesi durumunda iletişimi kesmiş durumda.
- E-posta yollanabiliyor ancak cevap alınamıyor, bu durum bir çeşit "dipsiz kuyu" olarak tanımlanıyor.
- 31:15Üniversitenin Durumu
- Üniversiteye zarar verdiği çeşitli vesilelerle dile getirilmiş ve uzun raporlar yazılmış.
- Üniversitenin fiziksel altyapısı ciddi bir çöküş içinde.
- Konuşmacı, böyle bir üniversiteye üzülüyor ve böyle bir noktaya doğru gittiğini belirtiyor.