Metaforlar

"Filler tepişir, çimenler ezilir" atasözü, güçlülerin çatışmasında her zaman zayıfların zarar göreceğini ifade eder. Bu durumda, filler güçlü ve etkili kişileri, çimenler ise savunmasız ve güçsüz insanları temsil eder. Dolayısıyla, fillerin tepişmesi sırasında, aralarına sıkışan çimenler ezilir.

Aslan ve koyun metaforu, Mevlânâ'nın Mesnevî eserinde yer alan bir anlatım biçimidir. Aslan, genellikle mürşid veya İnsan-ı Kamil'i simgeler. Koyun ise sınırlarını aşmayan, birlikte hareket eden ve bencillikten yoksun bir karakteri ifade eder. Bu metaforlar, ahlaki erdemlerin kazanılmasını ve nefse karşı verilen mücadeleyi anlatmak için kullanılır. Ayrıca, hayvan metaforları genel olarak güç ve zayıflık, toplumsal hiyerarşiler, etik ve adalet gibi kavramları anlatmak için de kullanılır.

Erik dalı ve üzüm, Yunus Emre'nin "Çıktım Erik Dalına" şiirinde farklı kavramları temsil eder: - Erik dalı, ruh ağacı olarak yorumlanır ve İlahi aşk şarabını simgeler. - Üzüm, vahdet şarabı ve batınî amel anlamına gelir, çünkü hem yenir hem de ondan çeşitli nimetler elde edilir. Ayrıca, erik zahiri bilgiyi, üzüm ise batınî bilgiyi temsil eden metaforlar olarak da kullanılır.

Azis'in "Hop" dediği şarkı, "Hop" adlı parçasında, bu kelime bir ritmik ve kademeli fiziksel yakınlık metaforu olarak kullanılmıştır. Şarkının sözlerinde geçen "hop" ifadesi, sevgiliye yavaş hareket etmesi ve acele etmemesi yönünde bir talimat niteliğindedir.

Obruk filmleri, genellikle obrukların sembolik anlamlarını kullanarak çeşitli temaları işlerler. 1. "Kurak Günler" filmi, Konya civarında kaçak kuyuların açılmasıyla ilişkilendirilen obrukları, taşra kasabasında yaşanan bağnazlık ve çıkarcılığın bir sembolü olarak kullanır. 2. "Karanlık Bir Gece" filminde ise, kaybolan arkadaşının peşine düşen bir karakterin obrukların karanlıklarına inmesi konu edilir. Ayrıca, "Kerr" filminde de obruk metaforu, karantina nedeniyle bir kasabada sıkışan bir kahramanın yaşadığı zorluklarla ilişkilendirilir.