KelimeKullanımı

İngilizce "rota" kelimesi, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Görev veya nöbet çizelgesi: Özellikle iş yerlerinde, çalışanların belirli görevleri hangi sırayla yerine getireceğini belirlemek için kullanılır. 2. Yıllık maç listesi: Spor bağlamında, bir yıl içinde çeşitli yerlerde yapılacak maçların programını ifade eder. 3. Havacılık: Uçuş rotası veya uçağın izlediği yol anlamında kullanılır. 4. Genel anlam: Bir etkinlik, eylem veya durumun düzenli ve öngörülebilir bir patern izlediği durumları tanımlamak için de kullanılabilir.

"Insist" kelimesi, ısrar etmek anlamında kullanılır ve çeşitli bağlamlarda farklı şekillerde kullanılabilir: 1. Cümle başında özne ile birlikte: "She insisted on going to the party" (Partiye gitmek için ısrar etti). 2. "That" ile birlikte: "He insisted that he pay for dinner" (Yemeğin ödemesini ısrarla üstlendi). 3. "On" ile birlikte ve "-ing" eki ile biten bir fiil ile: "They insisted on finishing the project tonight" (Bu gece projeyi bitirmekte ısrar ettiler). 4. "To" ve bir mastar fiil ile: "The teacher insisted to see the student's homework" (Öğretmen, öğrencinin ödevini görmeyi ısrarla talep etti). Bu kelime, karşı tarafı zorlamaya çalışmadan, nazik bir şekilde bir istek veya talebin kabulünü sağlamak için kullanılır.

"Boş vermek" kelimesi ayrı yazılır.

"Ruler" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Ölçü aleti: Düz kenarları olan, ahşap, metal veya plastikten yapılmış bir şerit şeklinde, düz çizgiler çizmek ve uzunlukları ölçmek için kullanılan bir alet. 2. Yönetici: Bir ülkeyi, alanı, grubu yöneten kişi, hükümdar, kral veya kraliçe. Bu nedenle, "ruler" kelimesi hem "cetvel" hem de "yönetici" anlamlarında kullanıldığında aynı kelime olarak kabul edilebilir.

"Carefully" kelimesi, bir eylemin dikkatli ve özenle yapılması gerektiğini vurgulamak için kullanılır. Bazı kullanım örnekleri: - "He carefully brushed his teeth" (Dişlerini dikkatlice fırçaladı). - "They carefully studied for their exams" (Sınavları için dikkatlice çalıştılar). - "The surgeon worked carefully to avoid damaging any nerves" (Cerrah, sinirlere zarar vermemek için dikkatlice çalıştı). Bu kelime, ciddi bir uyarı vermek için kullanılmaz.

"Sanatseverlik" kelimesi bitişik yazılır.

"Kadar" kelimesi çeşitli durumlarda kullanılır: 1. Miktar Belirtme: Bir şeyin ne kadar olduğunu ifade eder. 2. Derece Belirtme: Bir şeyin ne kadar yoğun, büyük veya benzeri olduğunu belirtir. 3. Süre Belirtme: Zaman dilimlerinde belirli bir süreyi ifade eder. 4. Karşılaştırma: "Bile", "hatta" anlamlarını katar. 5. İsim, Sıfat veya Zarf Olarak: Ek alarak isim, sıfat veya zarf görevinde kullanılabilir.

"Tüm" ve "bütün" kelimeleri, kullanım bağlamına göre farklı anlamlar taşır: - "Tüm" kelimesi, aynı cinsten varlıkların hepsini ifade eder ve çoğul kelimelerle kullanılır. - "Bütün" kelimesi ise bir şeyin tamamını ifade eder ve tekil kelimelerle kullanılır.

"Ko" edatı Türkçede "karşı" anlamında kullanılır ve genellikle "-e karşı" şeklinde birleşerek bir edat öbeği oluşturur. Örnek cümleler: - Sabaha karşı korkunç bir gök gürültüsü ile uyandım. - Güçlü bir rakibe karşı mücadele edeceğiz. Ayrıca, "ko" kelimesi cümle içinde isim, sıfat veya zarf olarak da kullanılabilir.

Ayak üzeri ve ayaküstü aynı anlama gelir ve birbirinin yerine kullanılabilir. TDK'ya göre bu kelimeler birleşik yazılmalıdır. Örnek cümleler: "Beş on dakika, ayaküzeri (ayaküstü) lafladık sadece." "Annem ayaküstü tüm işlerini halletmişti."

"Prevent" kelimesi, bir olayın veya durumun meydana gelmesini engellemek amacıyla kullanılır. İşte bazı kullanım örnekleri: 1. İsimlerle birlikte: "This helps to prevent disease" (Bu, hastalığın önlenmesine yardımcı olur). 2. Zarflarla birlikte: "How can we possibly prevent another accident?" (Başka bir kazayı nasıl önleyebiliriz?). 3. Edatlarla birlikte: "He tried to prevent her from leaving" (Onun gitmesini engellemeye çalıştı). Ayrıca, "prevent" kelimesi infinitive (mastar) ve gerund (–ing formu) olarak da kullanılabilir: - Infinitive: "I want to prevent any further damage" (Daha fazla hasarı önlemek istiyorum). - Gerund: "Preventing accidents is our top priority" (Kazaları önlemek en büyük önceliğimizdir).

"Tabii ki" ifadesi ayrı yazılır.

İngilizce'de "bağlamak" kelimesi "to tie" olarak kullanılır.

"Whatever" kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Belirsizlik veya her şeyi kapsayan anlam: "Whatever" herhangi bir şeyi veya her şeyi belirtmek için kullanılır. 2. Soruları vurgulamak: Soru cümlelerinde vurgu yapmak için kullanılır. 3. Olasılık ifadesi: Bir şeyin önemli olmadığını veya fark yaratmayacağını belirtmek için kullanılır. Ayrıca, "however" gibi diğer anlamlarda da kullanılabilir, bu durumda cümleye "ama, fakat" gibi anlamlar katar.

Arasında ve arasındaki kelimeleri farklı anlamlara sahiptir ve farklı durumlarda kullanılır: Arasında: İki şey arasındaki mesafe veya ilişkiyi ifade eder. Arasındaki: Aralarında olan şeyleri veya özellikleri tanımlamak için kullanılır. Doğru yazım: "Arasında" kelimesi bitişik olarak yazılmalıdır.

"Nazaran" kelimesi, "göre, oranla, kıyasla" anlamlarına gelir ve cümle içinde şu şekilde kullanılabilir: 1. "Buna nazaran şimdi vereceğim malumat ve izahatı anlamak daha kolay olacaktır". 2. "Günümüz teknolojisi, geçmişe nazaran akılalmaz bir hızla ilerliyor". 3. "HTC, diğer firmalara nazaran bu yıl erken davranan şirketlerden". 4. "Osmanlı İmparatorluğu toprakları, dünyanın diğer bölgelerine nazaran daha istikrarlı ve barışçıldı".

"Pazaryeri" kelimesi bitişik yazılır.

"Değil" ve "değl" kelimeleri aynı değildir. "Değil" kelimesi, Türkçe'de edat olarak kullanılan ve cümlede olumsuzluk anlamı taşıyan bir kelimedir. "Değl" ise, yanlış bir yazım olabilir ve Türkçe'de geçerli bir kelime değildir.

"Furthermore" kelimesi, ek bilgi eklemek veya bir noktayı desteklemek için kullanılır. Kullanım örnekleri: - Cümlenin başında: "The project was delayed due to unforeseen circumstances. Furthermore, it exceeded the initial budget" (Proje, öngörülemeyen durumlar nedeniyle gecikti. Ayrıca, başlangıç bütçesini aştı). - Cümle içinde: "She is an excellent writer. Furthermore, she is a talented musician" (O, mükemmel bir yazar. Ayrıca, yetenekli bir müzisyen). Punctuation kuralı: "Furthermore" cümlenin başında kullanıldığında, ondan sonra virgül konulması gerekir.

"Excellent" kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Sıfat Olarak Kullanımı: Bir şeyin veya birinin son derece iyi olduğunu ifade eder. Örnek cümleler: - "The food at this restaurant is excellent." (Bu restorandaki yemekler mükemmel). - "She did an excellent job on the project." (Projede harika bir iş çıkardı). 2. Zarf Olarak Kullanımı: Bir eylemin veya durumun gerçekten iyi olduğunu vurgulamak için kullanılır. Örnek cümle: - "Her art is truly excellent." (Sanatı gerçekten mükemmel). 3. Prepozisyonel Kullanım: Bir kişinin belirli bir konuda çok iyi olduğunu belirtmek için kullanılır. Örnek cümle: - "He is excellent at solving difficult math problems." (Zor matematik problemlerini çözmede çok iyi). 4. İsim Olarak Kullanımı: İyi bir seçim veya karar anlamında kullanılır. Örnek cümle: - "She made an excellent choice." (Mükemmel bir seçim yaptı).