KelimeKullanımı

"I'm going home" ifadesi, eve gideceğini belirtmek için kullanılır. Bu ifadenin bazı kullanım örnekleri: Resmi bir ifade: "I will be returning to my residence shortly" (Kısa süre içinde ikamet ettiğim yere döneceğim). Günlük konuşma: "I'm tired. I think I'll start heading home now" (Yorgunum. Sanırım şimdi eve gitmeye başlayacağım). Yol tarifi: "After the event, I'm making my way back home on foot" (Etkinlikten sonra yürüyerek eve dönüyorum).

Candy kelimesi hem sayılabilir hem de sayılamaz olarak kullanılabilir. - Sayılabilir olarak: "I want a candy" (Bir parça şeker istiyorum). - Sayılamaz olarak: "There is candy in the bowl" (Kasede şeker var).

"Bekommen" fiili, Almanca'da "elde etmek" veya "almak" anlamına gelir. Örnek cümleler: Ich bekomme ein Geschenk. Wir bekommen Hausaufgaben. Kullanım: "Bekommen" fiili, eylem zincirlerinde ilk fiil olarak kullanılır ve diğer fiiller mastar halinde sonda bulunur. Cümle içinde birine bir şey verilirken "geben" (vermek) fiili, bir şey alınırken ise "nehmen" (almak) fiili ile birlikte kullanılabilir. Fiil çekimi: Präsens: ich bekomme, du bekommst, er/sie/es bekommt, wir bekommen, ihr bekommt, sie bekommen. Perfekt: ich habe bekommen, du hast bekommen.

Dayama ve yaslama kelimeleri, farklı bağlamlarda kullanılsa da aynı anlama gelebilir. Dayama, bir şeyin üzerine yaslanmak veya destek olmak anlamına gelir. Dolayısıyla, günlük konuşmada "dayamak" ve "yaslamak" ifadeleri eş anlamlı olarak kullanılabilir.

"Öte" kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: 1. Yer veya şey anlamında: Konuşanın temel olarak aldığı bir şeyden daha uzak olan yer veya şeyi ifade eder. 2. Bir şeyin arkadan gelen bölümü anlamında: "İşin ötesi kolay" gibi ifadelerde kullanılır. 3. Bulunulan yere göre karşı yanda olan anlamında: "Evimizin bir yanı bahçe, öte yanı sokaktı". 4. Daha fazla, çok anlamında: "Güzel olduğu pek iddia edilmezdi ama güzellikten de öte güçlü bir çekiciliği vardı". Ayrıca, "tam zamanında" anlamında da kullanılabilir, bu durumda JIT (Just in Time) üretim metodolojisini ifade eder.

"So" kelimesi İngilizce'de çeşitli durumlarda kullanılır: 1. Zarf Olarak: "Çok" veya "o kadar" anlamında kullanılır. 2. Bağlaç Olarak: Sebep-sonuç ilişkisi kurmak için kullanılır ve "bu yüzden" veya "sonuç olarak" anlamına gelir. 3. Amaç Belirlemek İçin: "So that" kalıbıyla birlikte kullanılarak bir eylemin amacını açıklar. 4. Kısa Onay Cümleleri İçin: Bir ifadeye katıldığınızı belirtmek için kullanılır ve "ben de" veya "o da" anlamına gelir. 5. Ünlem Olarak: Şaşkınlık, memnuniyet veya hayal kırıklığını ifade etmek için kullanılır.

"Masa örtüsüne yazı" ifadesi, masa örtüsü ve yazı kelimelerinin ayrı yazılmasıyla doğru şekilde yazılır: "masa örtüsü yazısı".

"Better" kelimesi İngilizce'de çeşitli bağlamlarda kullanılır: 1. Karşılaştırma yaparken: İki şey veya insanı karşılaştırmak için kullanılır ve birinin diğerinden üstün olduğunu belirtir. 2. Tavsiye verirken: "Had better" kalıbıyla birlikte kullanılarak güçlü bir tavsiye anlamı katar. 3. Durumun iyileştiğini ifade ederken: "Daha iyi" anlamında kullanılır. 4. Fiil olarak: Bir şeyi daha iyi hale getirmek için kullanılır.

"Ötede" kelimesi, uzak bir yeri veya ileriyi ifade etmek için kullanılır. Bazı kullanım örnekleri: "Sahnedeki efsane, bize müzikten daha ötede, başka bir hikaye anlattı". "Bizim ev uzak. Taa ötede" (yani, "Taa ilerde"). Ayrıca, "öteden beri" deyimi de oldukça uzun zamandan beri anlamında kullanılır.

"Which" kelimesi İngilizce'de çeşitli amaçlarla kullanılır: 1. Cansız nesneler ve hayvanlar için özne veya nesne zamiri olarak kullanılır. 2. İki cümle arasında bağlantı kurmak için relative clause'larda kullanılır. 3. Yer isimlerinde kullanılır. 4. Zaman ifadelerinde kullanılır.

"Dijital" ve "dijitalize" kelimeleri farklı şekillerde yazılır: 1. Dijital: Bu kelime, sayısal olarak da bilinir ve doğru yazımı budur. 2. Dijitalize: Bu kelime, "dijital hale getirmek" anlamına gelir ve doğru yazımı "dijitalize etmek" şeklindedir.

"Yakın zamanda" ifadesi, İngilizce'de "recently" kelimesi ile ifade edilir. Örnek cümleler: - I haven’t seen her recently (Yakın zamanda onu görmedim). - Have You spoken to Mert recently? (Yakın zamanda Mert ile konuştun mu?). Ayrıca, "lately" kelimesi de "yakın zamanda" anlamına gelir ve "recently" ile benzer şekilde kullanılır.

"Bilfiil" kelimesinin cümle içinde kullanımı şu şekillerde olabilir: 1. Eylemli olarak, gerçekten anlamında kullanılır: - "Atatürk bilfiil binicilik, yüzme ve kürek sporları yapardı". 2. Fiil cümlelerinde zaman kiplerini belirlemek için kullanılır: - "Ben okulda oluyorum" (fiil-i müzari örneği, şimdiki zaman). - "Dün eve geldim" (fiil-i madhi örneği, geçmiş zaman). 3. Resmi belgelerde açıklık ve kesinlik sağlamak için kullanılır: - "Başvuru formunu doldurduktan sonra bize iletiniz" (gelecekteki bir eylemi ifade eder).

"Yarıyıl" kelimesi bitişik yazılır.

"Company" kelimesi iki farklı bağlamda kullanılır: 1. Şirket anlamında: Tek bir şirketi ifade etmek için "company" kelimesinin tekil formu kullanılır. Örnek cümleler: - "Apple is a company that produces iPhones" (Apple, iPhone üreten bir şirkettir). - "The company's profits have increased this year" (Şirketin karı bu yıl arttı). 2. Çoğul anlamda: Birden fazla şirketi ifade etmek için "companies" kelimesinin çoğul formu kullanılır. Örnek cümleler: - "Many companies have been affected by the pandemic" (Birçok şirket pandemiden etkilendi). - "The two companies merged to form a new entity" (İki şirket birleşerek yeni bir varlık oluşturdu).

"Abi sürt" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "sürt" kelimesinin farklı anlamları vardır: Argo anlam: Bir kişinin başarısız olduğunu, bir işi beceremediğini veya bir konuda yetersiz olduğunu ifade eder. Fiziksel anlam: İki yüzeyin birbirine temas ettiği ve birbirine karşı hareket ettiği durumları ifade eder. Diğer anlamlar: Bir kişiyle geçinememe, uyum sağlayamama, hilekar olma gibi durumları da ifade edebilir.

"Mükedder" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Üzgün, kederli anlamlarında: Bu anlamda "mükedder" kelimesi, bir kişinin duygusal durumunu ifade etmek için kullanılır. 2. Bulanık anlamlarında: Su veya nehir gibi sıvıların durumunu tanımlamak için kullanılır ve bu sıvıların saf olmadığını, bulanık olduğunu belirtir.

"Öpüşmek" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Birbirini öpmek: Bir kişinin başka bir kişiyi dudaklarından veya başka bir yerinden öpmesi eylemi. 2. Nesnelerin parçaları birbiriyle tam olarak yan yana bulunmak, teması olmak: Örneğin, "parmaklıklı demir kapılar birbiriyle tam öpüşmemişti".

"Practice" kelimesi İngilizcede iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. İsim (Noun) olarak kullanıldığında, "practice" tekrarlanan bir aktivite yoluyla bir beceriyi geliştirme sürecini ifade eder. 2. Fiil (Verb) olarak kullanıldığında, "practice" bir aktiviteyi düzenli olarak yapmak veya bir mesleği icra etmek anlamına gelir. İngiliz İngilizcesinde "practise" kelimesi fiil olarak kullanılırken, "Amerikan İngilizcesinde" her iki anlamda da "practice" kullanılır.

"Like" kelimesi İngilizce'de farklı bağlamlarda kullanılabilir: 1. Fiil Olarak: "Hoşlanmak" veya "sevmek" anlamına gelir. Örnek cümleler: - "I like ice cream" (Dondurmayı severim). - "She doesn't like spinach" (Ispanağı sevmez). 2. Edat Olarak: "Gibi" anlamına gelir. Örnek cümleler: - "He runs like a cheetah" (O, çita gibi koşar). - "This tastes like lemon" (Bunun tadı limon gibi). 3. Soru Cümlelerinde: Bir şeyin sevilip sevilmediğini sormak için kullanılır. Örnek: - "Do you like cats?" (Kedileri sever misin?). 4. Bağlaç Olarak: Konuşma dilinde "as" veya "as if" yerine kullanılabilir. Örnek: - "He talks like he knows everything" (Her şeyi biliyormuş gibi konuşuyor).