Fiiller

Almanca'da en çok kullanılan fiillerden bazıları şunlardır: sein (olmak); haben (sahip olmak); wollen (istemek); können (-ebilmek); müssen (zorunda olmak); gehen (gitmek); trinken (içmek); sprechen (konuşmak); nehmen (almak); antworten (cevap vermek). Daha fazla örnek için aşağıdaki kaynaklara başvurulabilir: almancaabc.com; almancaportali.com; quizlet.com; avrupayolunda.com.

"Been" ve "gone" fiillerinin farkı, kullanım bağlamlarına göre değişir: - "Been", "olmak" fiilinin üçüncü hali olup, genellikle mükemmel geçmiş zaman (present perfect tense) ve mükemmel geçmiş sürekli zaman (present perfect continuous tense) ile kullanılır. - "Gone" ise "gitmek" fiilinin üçüncü hali olup, yine mükemmel geçmiş zaman ile kullanılır, ancak halen devam eden bir durumu ifade eder.

Düzensiz fiillerde 3. hal (Past Participle) farklı şekillerde oluşur: 1. Bazı düzensiz fiillerin 3 hali de aynıdır. 2. Bazı fiillerde ise sadece 1. hal farklıdır, 2. ve 3. haller aynıdır. 3. Tamamen düzensiz olan fiillerde ise her bir hal farklı şekilde yazılır ve okunur.

"Vermek" ve "almak" arasındaki temel fark, bu fiillerin eylem yönünün farklı olmasıdır: - "Vermek", bir şeyi başkasına sunmak veya bağışlamak anlamına gelir. - " Almak" ise, bir şeyin kendisine yönlendirilmesini ifade eder. Bu nedenle, "vermek ve almak" bir döngü oluşturur ve birinin diğerini beslemesi beklenir.

"Örmek" fiili, iş fiilidir.

"Koymak" ve "bırakmak" fiilleri arasındaki temel fark, nesnelerin yerleştirilme ve terk edilme bağlamındadır. - "Koymak" fiili, bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek anlamına gelir. - "Bırakmak" fiili ise, bir şeyi elde bulundurmaktan vazgeçmek, terk etmek anlamına gelir.

Almanca düzenli fiiller, belirli kurallara göre çekimlenir ve köklerinde herhangi bir değişiklik olmaz. İşte bazı örnekler: Spielen (Oynamak): Ich spiele (Ben oynuyorum). Du spielst (Sen oynuyorsun). Er/Sie/Es spielt (O oynuyor). Wir spielen (Biz oynuyoruz). Ihr spielt (Siz oynuyorsunuz). Sie spielen (Onlar oynuyorlar). Machen (Yapmak): Ich mache (Ben yapıyorum). Du machst (Sen yapıyorsun). Er/Sie/Es macht (O yapıyor). Wir machen (Biz yapıyoruz). Ihr macht (Siz yapıyorsunuz). Sie machen (Onlar yapıyorlar). Düzensiz fiiller ise belirli bir kurala göre çekimlenmez ve köklerinde değişiklik gösterirler. İşte bazı örnekler: Sein (Olmak): Ich bin (Benim). Du bist (Senin). Er/Sie/Es ist (Onun). Wir sind (Bizim). Ihr seid (Sizin). Sie sind (Onların). Haben (Sahip Olmak): Ich habe (Benim var). Du hast (Senin var). Er/Sie/Es hat (Onun var). Wir haben (Bizim var). Ihr habt (Sizin var). Sie haben (Onların var).

"Look" ve "see" fiilleri, görme eylemini ifade etseler de farklı anlamlar taşır: - "Look", kasıtlı ve bilinçli bir şekilde gözleri bir nesneye yöneltmek anlamına gelir. - "See" ise daha pasif bir anlam taşır ve gözlerin önüne gelen görüntüleri fark etmek anlamına gelir.

"Receive" ve "get" fiillerinin farkı şu şekildedir: - "Receive", daha resmi ve pasif bir anlam taşır; bir şeyin başkası tarafından verildiğini veya sunulduğunu ifade eder. - "Get" ise daha genel ve aktif bir anlam taşır; bir şeyi elde etmek, satın almak, bulmak veya kişisel çaba göstererek kazanmak gibi çeşitli eylemleri kapsar.

"Could" fiili, çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. İşte bazı örnek cümleler: 1. İhtimalleri ifade etmek: Gelecekte gerçekleşmesi muhtemel olan olayları belirtmek için kullanılır. - Örnek: "I could go to the party tonight" (Bu gece partiye gidebilirim). 2. Geçmişteki yetenekleri ifade etmek: Geçmişte sahip olunan becerileri anlatmak için kullanılır. - Örnek: "When I was younger, I could swim very well" (Daha gençken çok iyi yüzme yapabilirdim). 3. Kibar bir şekilde rica etmek veya izin istemek: Daha kibar bir ifade olarak "can" kelimesinin yerine geçer. - Örnek: "Could you please pass me the salt?" (Lütfen bana tuzu uzatabilir misin?). 4. Duyularla ilgili fiilleri kullanmak: "Can" fiilinin geçmiş hali olarak, duyularla ilgili fiilleri devamlılık açısından ifade etmek için kullanılır. - Örnek: "When I entered the room, I could hear something scratching" (Odaya girdiğimde bir şeyin gıcırdadığını duyabiliyordum).

Fiiller ile ilgili çıkmış soruları PDF formatında indirmek için aşağıdaki kaynakları kullanabilirsiniz: 1. z-turkce.com: 8. sınıf "Fiilimsi" konusu ile ilgili merkezî sınavlarda çıkmış soruları içeren PDF testi indirmek için bu siteyi ziyaret edebilirsiniz. 2. dersimiz.com: "Fiiller Tarama Testi" adlı 25 soruluk PDF dosyasını bu siteden indirebilirsiniz. 3. hangisoru.com: 7. sınıf Türkçe dersi için fiilde yapı konusu ile ilgili testler ve PDF dosyaları sunmaktadır.

"Be" ve "am, is, are" arasındaki fark, kullanım bağlamlarına göre değişir: - "Be" fiili, İngilizce'de "olmak" anlamına gelir ve çeşitli zaman biçimlerinde kullanılır. - "Am" birinci tekil şahıs (I) için kullanılır. - "Is" üçüncü tekil şahıslar (he, she, it) ve tekil nesneler için kullanılır. - "Are" birinci ve üçüncü çoğul şahıslar (we, you, they) için kullanılır.

TYT sınavında fiiller konusundan 3 soru çıkmaktadır.

"Has" fiili, İngilizce'de sahiplik belirtmek için kullanılır ve özellikle "he", "she" ve "it" zamirleriyle birlikte kullanılır. Diğer kullanım alanları: - Yardımcı fiil olarak: Present perfect tense oluşturmak için geçmiş zamanın üçüncü haliyle birlikte kullanılır. - Olumsuz ve soru cümlelerinde: "Doesn't have" ve "Does he/she/it have" yapılarıyla kullanılır. - Modal verb olarak: "Have to" ve "Has to" şeklinde zorunluluk ifade etmek için kullanılır.

"Bob" kelimesi farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelir ve farklı amaçlarla kullanılır: 1. Saç Kesimi: "Bob" kelimesi, kulaklara kadar uzanan kısa bir saç kesimini ifade eder ve bu durumda "küt saç kesimi" olarak da adlandırılır. 2. İsim: "Bob", Robert isminin kısaltılmış hali olup, erkek ismi olarak kullanılır. 3. Spor: Boks sporunda "bob and weave" tabiri, düşmekten kaçınmak için dizlerin hafifçe bükülüp vücudun çömelmesini ifade eder. 4. Ağırlık Ölçüsü: Özellikle elmaslar ve inciler için kullanılan bir ağırlık ölçüsü birimidir. 5. Fiil: Bir nesnenin su üzerinde veya hava içinde yukarı aşağıya doğru hafifçe hareket etmesini belirten bir fiil olarak kullanılır, Türkçe'de "sallanmak" veya "yükselip alçalmak" olarak çevrilir.

"Düşmek" ve "yerde kalmak" arasındaki fark, bu ifadelerin farklı bağlamlarda kullanılmasından kaynaklanır: 1. Düşmek: Bu fiil, bir cismin veya kişinin yerçekimi etkisi altında daha düşük bir konuma hareket etmesini ifade eder. 2. Yerde kalmak: Bu ifade, bir kişinin deprem gibi doğal afetler sırasında güvenli bir şekilde yere yatıp kapanmasını ifade eden "Çök, Kapan, Tutun" yönteminde kullanılır. Bu durumda, kişi hareket etmeden yerde sabit bir şekilde durur.

"Take" ve "get" fiilleri, İngilizce'de benzer anlamlara sahip olsalar da farklı bağlamlarda kullanılırlar. Temel fark: - "Get", genellikle bir şeyin kendine doğru pasif bir şekilde gelmesi durumunu ifade eder. - "Take" ise bir şeyin aktif olarak alınıp götürülmesi anlamına gelir. Diğer kullanım farkları: - "Take", fiziksel hareketi de ifade edebilir ve konuşmacıdan uzağa bir gidişatı vurgular. - "Get", ayrıca "anlamak" veya "olmak" gibi anlamlarda da kullanılır.

"Be" fiili, İngilizce'de üç farklı formda kullanılır: am, is ve are. Bu formları ayırt etmek için özneye göre değişiklik gösterdiğini bilmek gerekir: - "Am" formu, "I" (ben) öznesi ile kullanılır. - "Is" formu, "he" (o), "she" (o), "it" (o) öznesi ile kullanılır. - "Are" formu ise "you" (sen/siz), "we" (biz), "they" (onlar) öznesi ile kullanılır. Ayrıca, "be" fiilinin geçmiş zaman halleri was ve were olarak değişir.

Do fiili, İngilizcede çeşitli durumlarda kullanılır: 1. Geniş zamanda soru sormak için: Cümlenin başına "do" veya "does" gelir ve ardından özne ve ana fiilin temel formu gelir. 2. Olumsuz cümle kurmak için: "Do" fiilinin farklı şekilleriyle birlikte "not" eklenir. 3. Günlük işleri ve görevleri ifade etmek için: Düzenli olarak yapılan aktiviteleri belirtmek için kullanılır. 4. Genel eylemlerden bahsederken: Spesifik bir işten bahsetmek istenmediğinde kullanılır.

"Do" ve "does" yardımcı fiilleri, geniş zaman (simple present) kipinde kullanılır.