DoğaOlayları

2025 yılı Temmuz ayı itibarıyla Alanya'da 26 Temmuz 2025 tarihinde meydana gelen deprem dahil olmak üzere toplam 4 deprem kaydedilmiştir. 2024 yılı boyunca ise Alanya ve çevresinde toplam 41 deprem kaydedilmiştir. Alanya'da son 50 yılda 4 şiddetinden büyük 20’nin üzerinde deprem yaşandığı da bilinmektedir. Depremlerin sayısı zamanla değişebilir, güncel veriler için ilgili kurumların resmi kaynaklarını kontrol etmek önemlidir.

2025 yılı itibarıyla, Silivri'de meydana gelen en son deprem 23 Nisan 2025 tarihinde, saat 12:49'da kaydedilen 6,2 büyüklüğündeki depremdir. Ancak, Silivri açıklarında meydana gelen en büyük deprem, 26 Eylül 2019 tarihinde kaydedilen 5,8 büyüklüğündeki depremdir.

Ay tutulmasının işaret ettiği bazı durumlar: Astrolojik etkiler: Ay tutulmaları, astrolojide duygusal temizlik, büyük farkındalıklar ve köklü dönüşümlerle ilişkilendirilir. Gerçek hayatta etkiler: Ay tutulmaları, bireysel ve toplumsal düzeyde derin etkiler yaratabilir. Ay tutulmasının etkileri, bireysel haritalara ve tutulmanın özelliklerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ay tutulmasının bilimsel bir işareti veya anlamı olmadığını unutmamak gerekir.

Meksika'da kaydedilen en büyük deprem, 8,4 şiddetinde olup, 8 Eylül 2017 tarihinde meydana gelmiştir.

Coğrafyada sirk ve hörgüç kaya şu yerlerde görülür: Sirk: Dağların yüksek kesimlerinde, buzulun ilk oluşmaya başladığı yerde oluşan küçük aşınım çukurluğu olarak tanımlanan sirk, genellikle yüksek dağların çukur ve çanaklarında görülür. Hörgüç Kaya: Buzulların aşındırması sonucunda meydana gelen hörgüç kaya, genellikle yüksek rakımlı alanlarda, buzulların ve buzul aşındırmasının görüldüğü yerlerde görülür.

HGM Küre uygulamasında deprem verilerine ulaşmak için, HGM Atlas uygulaması kullanılabilir. HGM Atlas uygulamasına atlas.harita.gov.tr adresinden ulaşılabilir. Ayrıca, deprem çözümlerinde kullanılan güncel istasyon dağılımını ve son depremler listesini görmek için udim.koeri.boun.edu.tr adresindeki Zeqmap servisi de kullanılabilir.

Çığda hayatta kalma şansı vardır, ancak bu, doğru bilgi ve hızlı hareket etmeye bağlıdır. Hayatta kalma şansını artıran bazı stratejiler: Soğukkanlı kalmak ve doğru kararlar vermek. Çığın yönünü ve hızını gözlemlemek ve mümkünse kaçış yoluna yönelmek. Yüzme hareketi yaparak yüzeyde kalmaya çalışmak. Ağzı kapatarak nefes alınabilecek bir alan oluşturmak. Sırt çantası gibi ekipmanlara tutunmak. İlk 15 dakika içinde kurtarılanların hayatta kalma şansı yaklaşık %90'dır, bu süre arttıkça bu oran hızla düşer.

Kahramanmaraş'ta istinat duvarlarının çökme nedenleri arasında şiddetli yağışlar ve zemin kaymaları bulunmaktadır. Örneğin, 27 Aralık 2024 tarihinde Onikişubat ilçesi Ahmet Uncu Caddesi'nde meydana gelen olayda, aşırı yağışlar nedeniyle zeminde meydana gelen kaymalar sonucu istinat duvarı çökmüştür. 13 Mart 2024 tarihinde ise Onikisubat ilçesi Mercimektepe Mahallesi'nde, istinat duvarının çökmesiyle birlikte toprak kayması yaşanmıştır. 17 Ocak 2019 tarihinde ise Onikişubat İlçesi Saçaklızade Mahallesi'nde, 30 metre yüksekliğinde ve 100 metre genişliğindeki istinat duvarı, aralıksız yağan yağmur nedeniyle çökmüştür.

Akdeniz'deki depremlerin tehlikeli olmasının birkaç nedeni vardır: Levha hareketleri: Akdeniz'deki depremler genellikle Afrika levhasının Anadolu levhasının altına daldığı dalma-batma zonlarında meydana gelir. Tsunami riski: Bu fayların 6,5 ve üzeri deprem üretmesi durumunda Antalya, Mersin, Adana ve Hatay'da tsunami tehlikesi oluşabilir. Derinlik: Bazı depremler, 67,91 kilometre gibi derinlerde meydana gelebilir ve bu da depremin etkilerini artırabilir. Ayrıca, Akdeniz'deki depremler, zemin yapısı kötü olan bölgelerde yapılara ciddi zarar verebilir.

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerin iki kez yaşanmasının nedeni, 5 fay hattının birleşerek kırılmasıdır. Pazarcık (7,7) ve Elbistan (7,6) merkezli depremler, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Ölü Deniz Transform Fayı üzerinde gerçekleşmiştir. Bu tür bir kırılma, depremin büyüklüğünü ve yıkım derecesini artırmıştır.

8 Kasım 2024 tarihinde Elazığ'da meydana gelen depremin şiddeti 5,0 Mw olarak ölçülmüştür. Depremin merkez üssü Elazığ'ın merkezi olarak belirtilmiştir. Daha güncel bilgiler için Kandilli Rasathanesi ve AFAD'ın resmi kaynaklarını kontrol etmek önerilir.

Kanlı Ay tutulmasının korkutucu olmasının nedeni, astrolojiye inanan kişiler tarafından enerji değişimlerine ve burçlar üzerinde etkili olduğuna dair yapılan yorumlar olabilir. Özellikle duygusal dalgalanmalar, değişim süreçleri ve farkındalık artışının bu dönemde daha belirgin hale geldiği düşünülmektedir. Ancak, bilimsel açıdan Kanlı Ay tutulmasının insan sağlığına veya doğaya herhangi bir zararı yoktur; sadece atmosferdeki ışık kırılması nedeniyle oluşan görsel bir fenomendir.

Depremde en uzun süre sağ kalan kişi, 2010 Haiti depreminde 27 gün boyunca enkaz altında kalıp hayatta kalan Evans Monsignac'tır. Türkiye'de ise en uzun süre enkaz altında kalıp sağ çıkan kişi, 1992 Erzincan depreminde 187 saat sonra kurtarılan Nurcan Eraslan'dır.

Göttingen Üniversitesi'nden bilim insanlarının keşfettiği, Türkiye'nin güneydoğusundan İran'ın kuzeybatısına kadar uzanan yarık, yaklaşık 30 milyon yıl önce oluşmuştur.

26 Mayıs 2024 itibarıyla, Papua Yeni Gine'deki toprak kaymasında 670'ten fazla kişinin toprak altında kaldığı tahmin edilmektedir.

Tsunamilerde insanların ölmesinin birkaç nedeni vardır: Dev dalgaların yıkıcı etkisi. Okyanusa geri dönen dalgaların tehlikesi. Tahliye zorlukları. İkincil etkiler. Ayrıca, tsunami sırasında kıyıdan iç bölgelere kaçmamak veya yüksek noktalara çıkmamak da ölüm riskini artırır.

Deprem fırtınasının büyük bir depremin habercisi olup olmadığı konusunda uzmanlar arasında görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Ege Denizi'nde meydana gelen depremlerin Marmara Bölgesi'ni etkilemeyeceğini belirterek, bu deprem fırtınasının İstanbul veya Anadolu'da bir depreme yol açmasının mümkün olmadığını ifade etmiştir. Prof. Dr. Süleyman Pampal, 8 ila 8,5 büyüklüğünde bir depremin mümkün olduğunu ve bu tür depremlerin ciddi tsunami tehlikesi oluşturabileceğini belirtmiştir. Prof. Dr. Osman Bektaş, Batı Ege'deki deprem riskinin arttığını ve bu aktivitenin yeni bir depremin habercisi olabileceğini ifade etmiştir. Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, her küçük deprem fırtınasının mutlaka büyük bir depremle sonuçlanmayacağını, bazen yıkım yapmadan bitebileceğini belirtmiştir. Deprem fırtınalarının tehlikeli hale gelmesi, depremlerin büyüklüğü ve sıklığı, fay hatlarının durumu ve bölgedeki volkanik aktiviteler gibi faktörlere bağlıdır.

Büyük İstanbul depremi için farklı uzmanlar farklı tarihler ve şiddet tahminleri yapmaktadır. Prof. Dr. Cenk Yaltırak, Marmara Bölgesi'nde beklenen büyük depremin en geç 2065 yılına kadar gerçekleşebileceğini ve bu depremin 7,8 büyüklüğünde olabileceğini belirtmiştir. Türk Deprem Vakfı başkanı Mustafa Erdik ve arkadaşlarının yaptığı çalışmaya göre, 2018-2033 yılları arasında İstanbul'da 7,0 veya üzeri büyüklükte bir deprem olma ihtimali %33 civarındadır. ABD Jeolojik Araştırma Dairesi'nden Tom Parsons ve ekibinin yaptığı çalışmaya göre, 2000-2030 yılları arasında Marmara Denizi'nde 7,0 ve üzeri büyüklükte bir deprem olma ihtimali %62'dir. Bu tahminler, bilimsel çalışmalara dayanmakla birlikte, kesinlik taşımamaktadır ve zamanla değişebilir.

21 Ocak 2025 tarihinde, Bolu'daki Kartalkaya Kayak Merkezi'nde bulunan Grand Kartal Otel'de yangın çıkmıştır. Gece yarısı başlayan yangın, otelin dış cephesinin ahşap kaplama olması nedeniyle hızla yayılmıştır.

2024 yılının Ocak ayında Japonya'da meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki depremde 57 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin dağılımı şu şekildedir: Ishikawa eyaleti — 22 kişi; Toyama eyaleti — 37 kişi; Niigata eyaleti — 21 kişi; Fukui eyaleti — 6 kişi; Gifu eyaleti — 1 kişi. Ayrıca, 87 kişi yaralandı.