Antropoloji

"Hayvanlar Nasıl Yas Tutar" kitabı, antropolog Barbara J. King tarafından yazılmış ve hayvanların duygularına dair bir yolculuk sunmaktadır. Kitapta, hayvanların yas tutma davranışları çeşitli örneklerle incelenmektedir: - Daha önce hiç ayrılmadığı kardeşinin ölümü üzerine günlerce acı içinde bağıran bir kedi; - Ölen arkadaşlarının mezarı başında nöbet tutan atlar; - Havuzda düşen bir tavuğu kurtarmak için bir olup ev sahibini kaza bölgesine götüren kümes hayvanları; - Ölen annesinin kemiklerini okşayan genç filler. King, bu davranışların, hayvanların sevgi, ölüm ve kayıplarla örülü dünyasına yeni bir bakış açısı sunduğunu ve insanların hayvanlarla olan ilişkilerini farklı bir gözle görmelerini sağladığını belirtmektedir.

Potlaç, Kuzey Amerika'da yaşayan yerli başkanların veya zengin kimselerin düzenlediği törenlerde ellerindeki malları ve değerli nesneleri başkalarına bağışlaması ve yok etmesi işlemi ve bununla ilgili törendir. Ayrıca, Kızılderililerin birbirlerine armağanlar verdikleri dinî bayram olarak da tanımlanır.

"İnsanın İnanılmaz Yolculuğu" kitabı, Alice Roberts tarafından yazılmış ve Homo sapiens türünün dünyaya nasıl yayıldığını anlatmaktadır. Kitapta ele alınan konular arasında şunlar yer almaktadır: - Atalarımızın Afrika'dan yola çıktıklarında karşılaştıkları zorluklar. - Fiziksel evrim sürecimiz: rengimiz, şeklimiz, büyüklüğümüz, beslenmemiz, hastalıklara karşı direncimiz ve atletik yeteneğimizin gelişimi. - Avrupa'da Neandertal ve Asya'da Homo erectus olarak bilinen diğer insan türleriyle olan etkileşimlerimiz. Ayrıca, kitap bir dedektif hikayesi ve seyahatname olarak da nitelendirilmektedir.

İran'daki göçebe kabileler arasında Kaşkaylar ve Türkmenler öne çıkmaktadır. Kaşkaylar, İran'daki Azerbaycan Türklerinin ardından sayıca en önde gelen Türk topluluğudur ve sözlü edebiyat gelenekleri, tarihi halk türküleri ve el dokuması halılarıyla tanınırlar. Türkmenler ise Orta Asya'dan gelen ve İran'ın çeşitli bölgelerinde yaşayan göçebe ve yarı göçebe kabileleri ifade eder.

Alper Rende'nin ziyaret ettiği Waorani Kabilesi, Ekvador'un Amazon bölgesinde yaşamaktadır. Kabile, 15 saatlik bir kano yolculuğuyla ulaşılabilen izole bir bölgede yaşam sürmektedir.

Evet, maymun ve insan aynı atadan gelmektedir. Modern biyolojik araştırmalar, insanların ve maymunların en son ortak atasının yaklaşık 25-30 milyon yıl önce yaşadığını göstermektedir.

Sarışın kızların en yaygın olduğu ülkeler Kuzey ve Doğu Avrupa ülkeleridir. Bu ülkeler arasında İsveç, Norveç, Danimarka, Finlandiya, Estonya, Letonya ve Litvanya bulunmaktadır.

“Sapiens: İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi” kitabı, Yuval Noah Harari tarafından yazılmış ve insanlık tarihini ele almaktadır. Kitapta anlatılan ana konular şunlardır: 1. Bilişsel Devrim: Yaklaşık 70.000 yıl önce gerçekleşen bu devrim, Homo sapiens'in bilişsel yeteneklerinde büyük bir sıçrama yarattı ve insanların karmaşık dil geliştirmesi, soyut düşünceye geçiş yapması ile karakterizedir. 2. Tarım Devrimi: Yaklaşık 10.000 yıl önce başlayan bu devrim, insan toplumlarını köklü bir şekilde değiştirdi ve avcı-toplayıcı yaşam tarzından yerleşik tarım toplumlarına geçişi anlattı. 3. İmparatorluklar: Roma İmparatorluğu, Çin Hanedanları ve Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük imparatorlukların, kültürel, ekonomik ve siyasi yapıları nasıl şekillendirdiği ele alındı. 4. Bilimsel Devrim: Yaklaşık 500 yıl önce başlayan bu devrim, modern dünyanın temellerini atan bir diğer önemli dönüm noktası olarak değerlendirildi. Ayrıca, kitapta para, din ve ideolojilerin insan toplumlarındaki rolü ve modern toplumun oluşumu da incelenmektedir.

Dünyanın en tehlikeli kabilelerinden biri, Endonezya'da bulunan Yali kabilesidir. Ayrıca, Hindistan'da Bengal Körfezi'ndeki Kuzey Sentinel Adası'nda yaşayan Sentinelese kabilesi de saldırgan doğası ve dış dünyayla bağlantıyı reddetmesiyle bilinir ve oldukça tehlikelidir.

"Son Kabileler: Himbalar" belgeselinde bahsedilen kabile, Namibya'nın Kunene bölgesinde yaşamaktadır.

"Tohum ve Toprak" adlı eserler farklı bağlamlarda farklı konuları ele almaktadır: 1. Tiyatro Oyunu: Orhan Asena'nın yazdığı "Tohum ve Toprak" adlı tarihi dram, 1809 yılında Osmanlı padişahı II. Mahmut'un tahta geçmesi ve Alemdar Mustafa Paşa'nın öldürülmesi arasındaki olayları konu edinir. 2. Antropolojik Çalışma: Carol Delaney'in "Tohum ve Toprak" adlı kitabı, Orta Anadolu'da bir köyde yaptığı antropolojik alan araştırmasını anlatır.

Dıştan evlilik (egzogami), farklı toplumlarda etkileşim içine girmiş olan tarım toplumlarında sıkça görülür.

Sosyal Antropoloji, toplumların ve kültürlerin yaşam biçimlerini inceleyen bir sosyal bilim dalıdır. Sunumun ana hatları: 1. Tanım ve Amaç: Sosyal antropolojinin tanımı, insanın kültürel çeşitliliğini anlama amacı ve diğer bilim dallarıyla ilişkisi. 2. Araştırma Alanları: Toplumların davranışları, fikirleri, değerleri, dini törenler, organizasyon yöntemleri ve teknolojileri gibi konular. 3. Yöntemler: Katılımcı gözlem, etnografya ve etnoloji gibi araştırma yöntemleri. 4. Güncel Konular: Küreselleşme, çok kültürlülük, ırk ve etniklik gibi güncel toplumsal sorunlar. 5. Çalışma Alanları: Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı, TRT gibi kurumlarda sosyal araştırmacı olarak çalışma imkanları.

Dünyada en çok açık ten rengi yaygındır.

Kuzey Kutbunda mumyaların bulunmasının nedeni, soğuk iklim koşullarının mumyaların korunmasına yardımcı olmasıdır. Bu bölgelerde yıllık ortalama sıcaklık oldukça düşüktür, bu da donmuş mumyaların asırlarca dayanabilmesini sağlar.

İlk insan olarak kabul edilen Homo sapiens türünün, 300.000 - 350.000 yıl önce ortaya çıktığı düşünülmektedir. İlk evcilleştirilen hayvan ise M.Ö. 7-8 bin yıllarında köpek olmuştur.

İnsan ve maymun DNA'sı %98,8 oranında aynıdır.

"İki ayrı ırktan gelme" ifadesi, farklı ırklardan olan bir insanı tanımlamak için kullanılır.

Belkıs Kümbetoğlu'nun bazı kitapları şunlardır: 1. "Sosyolojide ve Antropolojide Niteliksel Yöntem ve Araştırma". 2. "Kayıp İşçi Kadınlar". 3. "Gelenekten Geleceğe Antropoloji". 4. "Yeni Toplumsal Hareketler". 5. "Küreselleşme Çağında Göç".

Uno Harva'nın "Altay Panteonu" adlı eseri, Rus Çarlığı adına Altaylar ve Sibirya bölgesine yapılan bir araştırmayı içermektedir. Bu eserde, başta Türkler olmak üzere, Türklerle akraba ve komşu kavimlerin kadim inançları, gelenekleri, dinleri, efsaneleri, ritüelleri ve evren tasavvurları ele alınmaktadır. Ayrıca, eserde şamanizm ve tanrılar gibi Batılılar tarafından sonradan uydurulmuş kavramlara da açıklık getirilmektedir.