• Buradasın

    Alıcı konuşma bozukluğu nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Alıcı konuşma bozukluğu, çocuğun konuşulanları, komutları ve duygusal ifadeleri anlama ve yorumlama becerisini kullanamaması durumudur 14.
    Alıcı konuşma bozukluğu olan çocuklarda gözlemlenebilecek bazı belirtiler:
    • kelime ve cümlelerin anlamını anlamama, yanlış anlama veya anlamada zorluk yaşama 14;
    • uzun ve karmaşık talimatları takip edememe 14;
    • ilgisiz görünme, dinlemiyormuş gibi görünme 1;
    • kısa dikkat süresi ve çabuk sıkılma 4.
    Alıcı konuşma bozukluğu, genellikle 3 yaşından önce başlar ve çoğu zaman ifade edici dil bozukluğu ile birlikte görülür 14.
    Alıcı konuşma bozukluğu olan çocuklar, "resmi" bir öğrenme engeline sahip olmasalar bile özel akademik desteğe ihtiyaç duyabilirler 2.
    Alıcı konuşma bozukluğu şüphesi durumunda, bir odiyolog, çocuk psikologu, dil ve konuşma terapisti ile görüşülmesi önerilir 14.

    Konuyla ilgili materyaller

    En ağır konuşma bozukluğu nedir?

    En ağır konuşma bozuklukları arasında kekemelik ve afazi öne çıkmaktadır. - Kekemelik, konuşmanın akıcılığını etkileyen ve seslerin tekrarlanması, uzatılması veya duraklamalarla karakterize edilen bir bozukluktur. - Afazi, beynin dilden sorumlu alanlarının hasarlanması sonucu ortaya çıkan, dili ifade etme ve anlamanın yanı sıra okuma ve yazmayı da etkileyen bir dil bozukluğudur.

    Dil ve konuşma bozuklukları kaça ayrılır?

    Dil ve konuşma bozuklukları çeşitli şekillerde sınıflandırılabilir: Zamanlamasına göre: Gelişimsel bozukluklar. Edinilmiş bozukluklar. Belirtilerine göre: Artikülasyon bozukluğu. Kekemelik. Ses bozukluğu. Motor konuşma bozukluğu. Rezonans bozuklukları. Dil bozuklukları. Ayrıca, Türkiye İstatistik Kurumu'nun sınıflandırmasına göre akıcılık bozuklukları ve edinilmiş dil bozuklukları da bulunmaktadır.

    Akıcı konuşma bozukluğu neden olur?

    Akıcı konuşma bozukluğunun nedenleri kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve şunları içerebilir: Konuşma organlarındaki bozukluklar. Nörolojik bozukluklar. İşitme kayıpları. Psikolojik faktörler. Çevresel faktörler. Genetik faktörler. Konuşma bozukluğu şüphesi durumunda bir uzmana danışılması önerilir.

    Dil ve konuşma güçlüğü nasıl anlaşılır?

    Dil ve konuşma güçlüğünün bazı belirtileri: Geç konuşma başlangıcı. Ses bozuklukları. Sözcük veya cümle tekrarları. Dil bilgisi sorunları. Jest ve mimik kullanımı. Fiziksel güç kullanımı. Dil ve konuşma güçlüğü belirtileri varsa, bir uzmandan (dil ve konuşma terapisti, işitme ve zihinsel engelliler öğretmeni, psikolog, odyolog) destek alınmalıdır.

    İşitme bozukluğuna bağlı konuşma bozuklukları hangi dil ve konuşma bozukluğu sınıflandırması içinde yer alır?

    İşitme bozukluğuna bağlı konuşma bozuklukları, dil ve konuşma bozukluklarının "organik bozukluklar" sınıflandırması içinde yer alır. Organik bozukluklar, sinir-kas mekanizmasındaki sorunlardan kaynaklanır.

    Artikülasyon afazi nedir?

    Artikülasyon afazisi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, afazi ve artikülasyon bozukluğu hakkında genel bilgiler mevcuttur. Afazi, beyin hasarı nedeniyle konuşma, anlama, okuma ve yazma yeteneklerinin kısmen veya tamamen kaybı durumudur. Artikülasyon bozukluğu ise dudakların, dilin veya boğazın hareketinin yanlış yerleştirilmesi, zamanlaması, basıncı, hızı veya akışı nedeniyle konuşma seslerini doğru şekilde üretememe durumudur. Her iki durumda da tanı ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

    Alıcı ve ifade edici konuşma nedir?

    Alıcı ve ifade edici konuşma, çocukların dil gelişiminde iki farklı süreci ifade eder: Alıcı dil, çocuğun başkalarının konuşmalarını izleyerek, dinleyerek önce seslerin nasıl çıktığını fark edip taklit etmesini, konuşmayı öğrendikten sonra da dinleyerek bilgi edinmesini, zihninde yeni şemalar oluşturmasını ifade eder. İfade edici dil, çocuğun öğrendiği sözcükleri, cümle kalıpları içinde kullanarak çevresinde algıladıklarını, isteklerini, ihtiyaçlarını, deneyimlerinden yararlanıp kendi düşünce süreçlerinden geçirerek sözlü olarak ifade etmesidir. Alıcı dil, "input" (girdi) olarak tanımlanırken, ifade edici dil "output" (çıktı) olarak tanımlanır.