Wassily Kandinsky'nin geleneksel sanatlara yaklaşımı, soyut sanatın öncüsü olarak yeni bir dil yaratma çabası üzerine kuruludur. Kandinsky, geleneksel sanat anlayışını reddederek, renklerin ve geometrik şekillerin gücünü ortaya koyan eserler üretmiştir. Ayrıca, Kandinsky'nin teosofi ve sinestezi gibi alanlardan etkilenerek, renklerin ve biçimlerin ruh üzerindeki etkilerini araştırdığı da bilinmektedir.