• Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "The Brutalist" filmi, Holokost'tan kaçarak Amerika'ya göç eden Macar mimar László Tóth'un hikayesini anlatıyor 14.
    Filmde, Tóth ve eşinin II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa'dan gelen göçmenler olarak modern Amerika'nın inşasına katkıları ve yaşadıkları etik çıkmazlar işleniyor 1. Ayrıca, mimarinin sanat mı yoksa ticari bir meta mı olduğu sorusu da merkeze alınıyor 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Brutalist ve modernist arasındaki fark nedir?

    Brutalist ve modernist mimari arasındaki temel farklar şunlardır: - Brutalist Mimari: 1940'ların sonlarında ortaya çıkan bu tarz, ham beton kullanımı, büyük ölçekli ve cesur formlar ile karakterizedir. - Modernist Mimari: Modernizm, süslemesiz, minimalist formlar, geniş cam ve çelik kullanımı ile tanınır. Her iki hareket de toplumsal ihtiyaçlara ve değerlere odaklanır, ancak Brutalist mimari, post-modern bir evrim olarak, daha çok devlet gücü ve sosyal konut gibi konuları ele almıştır.

    Brutalizm akımı nedir?

    Brütalizm akımı, 1950'lerde modernizmin devamında ortaya çıkan, yapı malzemelerinin yalın haliyle kullanıldığı, süslemelere yer verilmeyen, strüktürün ve işlevin saklanmadığı bir mimari akımdır. Temel özellikleri: - Cephelerde herhangi bir kaplama olmadan, brüt beton kullanılarak blok benzeri binalar oluşturulması. - Geometrik çizgilerin kullanımı, hantal bir bina görünümü. - Belirgin taşıyıcı unsurlar, tek renkte cepheler ve yüksek tavanlar. Kullanım alanları: Kurumsal binalar, devlet yapıları, okullar, kiliseler ve toplu konut projeleri gibi kamu yapıları. Terim kökeni: Fransızca "brüt beton" ifadesinden türetilmiştir.