Mustafa Kemal Atatürk'ün 27 Aralık 1919'da Ankara'ya gelişi büyük bir coşkuyla karşılanmıştır 123.

Ankara halkı, Atatürk'ü karşılamak için sabah erken saatlerde sokaklara dökülmüş, davul ve zurnalar çalınmıştır 23. Çankaya ve Dikmen tepelerinde hafızlar ezan ve salât okumuştur 3. Köylerden atlı ve kağnılarla gelen binlerce kişi, Seymen Alayı ile birlikte Atatürk'ü karşılamıştır 23.

Atatürk, Dikmen sırtlarında karşılandığında otomobilinden inerek halkın ellerini sıkmış ve Seymenleri "Merhaba efeler" diye selamlamıştır 12. Daha sonra Ankara'daki ilk karargahı olan Ziraat Mektebi'ne yerleşmiştir 12.

Ankara Valisi Galip Bey, karşılamayı şu sözlerle anlatmıştır: "Paşam, hoş geldiniz. Bu ulus, felaketten kurtulacak, ağlayanlar senin sayende gülecek, şimdi yerde sürünenlerin başı, gene senin sayende, bir gün gelecek semaya yükselecektir" 2. Atatürk ise bu sözlere "Bu asil hareketi asla unutmayacağım. Bizleri ne şu, ne de bu kuvvet kurtarabilir. Bizi sizin gibi fedakâr ve cesur halkımız kurtaracaktır" yanıtını vermiştir 2.

Atatürk, Ankara'da karşılanışını yıllar sonra şu şekilde anlatmıştır: "Ankara'ya ilk kabul olunduğum gün 27 Aralık 1919, sadece bir vatandaş, ulusun bir bireyi idim. Hiçbir sıfatım, salahiyetim ve unvanım yoktu. Böyle olmakla beraber Ankara ve havalisi tamamıyla çocuklarıyla, kadınlarıyla, ihtiyarlarıyla beraber Ankara şehrinden Dikmen Tepesine kadar bütün sahrayı doldurmuş ve beni karşılamıştır" 25.