Alisaray köyünün hikayesi, köy yaşlıları tarafından anlatılan bir efsaneye dayanmaktadır 1.

Durmuş Oğulları sülalesinden, padişahın yanında at tımarcısı olarak çalışan bir kişi, padişahtan Alisaray köyüne camii yaptırmak için yardım ister 1. Padişah bu talebi geri çevirmez ve altınlarla birlikte kişiyi köye gönderir 1. Bir süre sonra o kişi, artan altınları hazineye teslim etmek için padişaha geri döner 1. Ancak padişah, altınların neden geri getirildiğini sorarak kişiyi azarlar; çünkü o kişi, Alisaray köyüne büyük bir cami, iki katlı bir okul ve bir çeşme yaptırmıştır 1.

Ayrıca, köyün kuzeyinde Mashar Oluğu Kalesi ve güneyinde Örem mevkiinde ortaya çıkan kalıntılar, Alisaray'ın antik çağlarda da yerleşim yeri olarak kullanıldığını göstermektedir 1.

Köyün adının, "köylülerin mağara dedikleri, tarihi bilinmeyen, toprak altında kalmış bir saray yıkıntısından" almış olabileceği de düşünülmektedir 5.