• Buradasın

    Tüsiadın başkanı ne zaman serbest bırakıldı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, 19 Şubat 2025 tarihinde, ifadelerinin ardından yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakıldılar 125.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Tüsiad yöneticileri neden ifade verdi?

    Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) yöneticileri, 13 Şubat 2025 tarihinde düzenlenen TÜSİAD Genel Kurulu'ndaki konuşmaları nedeniyle ifade verdiler. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras hakkında "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma" suçlamalarıyla resen soruşturma başlattı. İki isim, savcılığa ifadeye çağrıldıktan sonra adli kontrol ve yurt dışı yasağı ile serbest bırakıldı. Konuşmalarda, son dönemde yaşanan tutuklamalar, kayyum atamaları ve kamuoyunda ihmal şüphesiyle gündeme gelen olaylar eleştirildi.

    Tüsiadın eski başkanları kimlerdir?

    Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) bazı eski başkanları: Feyyaz Berker (1971-1980); Ali Koçman (1980-1985); Şahap Kocatopçu (1985-1986); Sakıp Sabancı (1986-1987); Ömer Dinçkök (1987-1989); Cem Boyner (1989-1991); Bülent Eczacıbaşı (1991-1993); Halis Komili (1993-1997); Muharrem Kayhan (1997-1999); Erkut Yücaoğlu (1999-2001). Daha fazla eski başkan için TÜSİAD'ın resmi web sitesi olan tusiad.org ziyaret edilebilir.

    Tüsiad'a neden ceza kesildi?

    Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras'a ceza kesilmesinin sebebi, 13 Şubat 2025'te düzenlenen TÜSİAD Genel Kurulu'nda yaptıkları konuşmalarda, içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıkları olaylara ilişkin yalnızca basından öğrendikleri bilgilerle dezenformasyon içerikli ifadeler kullanmaları olarak belirtilmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüphelilerin konuşmalarının düşünce özgürlüğü açıklama sınırlarını aştığı, beyanların haber ya da bilgi verme hakkı kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, toplumun doğru haber ve bilgiye ulaşma hakkını yanıltıcı bilgiler vasıtasıyla engelledikleri ve kamu barışını bozmaya elverişli oldukları iddia edilmiştir. İki isim hakkında "zincirleme şekilde ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' ve 'yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçlarından yeni bir iddianame hazırlanmış ve 50 günden az olmamak üzere adli para cezasına çarptırılmaları talep edilmiştir. Bir sonraki duruşma 23 Eylül 2025'te görülecektir.