• Buradasın

    Seçme seçilme hakkı ilk kime verildi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Türkiye'de seçme ve seçilme hakkı ilk olarak kadınlara verilmiştir 123.
    Bu hak, 5 Aralık 1934 tarihinde Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile tanınmıştır 123. Kadınlar 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkına sahip olmuştur 12.
    Kadınların siyasi haklarını ilk kez 1930 yılındaki Belediye seçimlerinde kullandıkları kabul edilir 14.
    Türkiye, bu hakkı birçok Avrupa ülkesinden önce tanımıştır; örneğin, İsviçreli kadınlardan 36, Fransız kadınlardan 11, Belçikalı kadınlardan 14 yıl önce 23.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Atatürk kadınlara seçme ve seçilme hakkı için hangi mektubu yazdı?

    Atatürk, kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınması üzerine şu mektubu yazmıştır: > "Bu karar Türk kadınına sosyal ve siyasî hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Çarşaf içinde, peçe altında ve kafes arkasındaki Türk kadınını artık tarihlerde aramak lâzım gelecektir. Türk kadını evdeki medenî mevkiini salâhiyetle işgal etmiş, iş hayatının her safhasında muvaffakiyetler göstermiştir. Siyasî hayatta belediye seçimlerinde tecrübesini yapan Türk kadını, bu sefer de mebus seçme ve seçilme suretiyle haklarının en büyüğünü elde etmiş bulunuyor. Medenî memleketlerin birçoğunda, kadından esirgenen bu hak, bugün Türk kadınının elindedir ve onu salâhiyet ve liyakatle kullanacaktır".

    Kadınlara seçme seçilme hakkı Osmanlı'da ne zaman verildi?

    Kadınlara seçme ve seçilme hakkı 5 Aralık 1934 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu döneminde değil, Türkiye Cumhuriyeti'nde verilmiştir.

    18 yaşında seçme hakkı ne zaman verildi?

    Türkiye'de seçme hakkı, 1995 yılında yapılan anayasa değişikliğiyle 21 yaşından 18 yaşına indirilmiştir. Bu değişiklik, 26 Temmuz 1995 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmış ve 1982 Anayasası'nın 67. maddesinde yapılan düzenlemeyle hayata geçmiştir.

    Cumhuriyetten önce ve sonra temel haklar nelerdir?

    Cumhuriyetten önce ve sonra temel haklar şu şekilde farklılık göstermiştir: Cumhuriyetten Önce: 1. Yaşama Hakkı: Can güvenliği, herhangi bir yetkili ağızdan çıkacak söz ile sonlandırılabilirdi. 2. Sağlık Hakkı: Sağlık Bakanlığı henüz kurulmamıştı, sağlık hizmeti sınırlı idi. 3. Eğitim Hakkı: Okuma ve yazma belirli bir zümreye özeldi. 4. Kadın Hakları: Kadınlar toplumda erkeklerle eşit koşullara sahip değildi. 5. Düşünce Özgürlüğü: Düşüncelerin özgürce ifade edilmesi kısıtlıydı. Cumhuriyetten Sonra: 1. Yaşama Hakkı: Yaşama hakkı Anayasal güvence altına alındı. 2. Sağlık Hakkı: Tüm vatandaşlara sağlık hizmetinden yararlanma hakkı verildi. 3. Eğitim Hakkı: Okuma ve yazma tüm ulusa yayıldı, eğitim hakkı eşit hale geldi. 4. Kadın Hakları: Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı, bu hak Fransa, İtalya, İsviçre'den önce verildi. 5. Düşünce Özgürlüğü: Farklı düşüncelerin özgürce ifade edilebilmesi ve toplanması özgürlüğü getirildi.

    Cumhuriyet'in ilk yıllarında yapılan seçimler neden iki dereceli?

    Cumhuriyet'in ilk yıllarında yapılan seçimlerin iki dereceli olmasının nedeni, o dönemde geçerli olan 1876 Anayasası ve seçim yasalarıdır. Bu sistemde, "müntehib-i evvel" (ön seçmen) olarak adlandırılan ilk seçmenler, "müntehib-i sani" (ikinci seçmen) olarak adlandırılan ikinci seçmenleri seçerdi ve milletvekilleri bu ikinci seçmenler tarafından belirlenirdi. İki dereceli seçim sistemi, 1946 yılında yapılan seçimlerle birlikte kaldırılmış ve tek dereceli seçim sistemine geçilmiştir.

    Kadınlara seçme seçilme hakkını ilk veren kişi kimdir?

    Kadınlara seçme ve seçilme hakkını ilk veren kişi olarak belirli bir isim öne çıkmamaktadır. Bu haklar, Türkiye'de aşamalı olarak çeşitli yasal düzenlemelerle tanınmıştır. 3 Nisan 1930: Belediye Kanunu'nun kabul edilmesiyle kadınlara belediye seçimlerinde seçme ve aday olma hakkı tanındı. 26 Ekim 1933: Köy Kanunu'nda yapılan değişiklikle kadınların köy muhtar ve heyetlerine seçilme hakkı verildi. 5 Aralık 1934: Anayasa ve Seçim Kanunu'nda yapılan değişiklikle kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanındı. Bu süreçte, Nezihe Muhiddin gibi kadın hakları savunucuları önemli rol oynamıştır.

    Atatürk kadınlara seçme seçilme hakkını neden verdi?

    Atatürk, kadınlara seçme ve seçilme hakkını, kadın-erkek eşitliğini sağlamak ve ülke kalkınmasını desteklemek amacıyla vermiştir. Atatürk, kadınların Milli Mücadele'deki rolüne ve toplum içindeki önemine inanarak, 1930 yılında belediye seçimlerinde, 1933 yılında muhtarlık seçimlerinde ve son olarak 1934 yılında milletvekili seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanımıştır. Atatürk, bu konuda şunları söylemiştir: "Türk inkılabını tarih anlatırken, bunun bir kurtuluş olduğunu söyleyecektir. Bu kurtuluşun çeşitli safhaları içinde, bilhassa kadınların kurtulmasını anacaktır".