• Buradasın

    Mahkeme kararının bozulması üzerine yeni kararın icraya konulması halinde önceki tahsilatlar feri'lere sayılır mı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Mahkeme kararının bozulması üzerine yeni kararın icraya konulması durumunda, önceki tahsilatlar yeni karara göre yapılan icra takibinde de geçerli sayılır 13.
    Eğer yeni karar, eski karardaki alacak miktarından fazla ise, sadece fark alacaklar için yeni bir icra emri gönderilir 1. Alacak miktarı aynı kalmışsa, ilamın icra dosyasına sunularak takibin devamı talep edilir 1.

    Konuyla ilgili materyaller

    Kesinleşen icra takibi nasıl devam eder?

    Kesinleşen icra takibi, borçlunun borcunu ödememesi veya itirazda bulunmaması durumunda devam eder ve aşağıdaki adımlarla ilerler: 1. Haciz İşlemleri: Alacaklı, icra müdürlüğünden borçlunun mal varlıklarına el konularak satışa çıkarılmasını talep eder. 2. İtiraz ve İptal Davaları: Borçlu, ödeme emrine veya haciz işlemine karşı itirazda bulunabilir. 3. İcra Dosyasının Kapanması: Borç tamamen tahsil edildiğinde, taraflar arasında anlaşmaya varıldığında veya yasal süreçler tamamlandığında icra dosyası kapanır.

    Bozulan ilamın icrasında önceki tahsilatlar faize sayılır mı?

    Bozulan ilamın icrasında, önceki tahsilatlar faize sayılmaz. Çünkü ilamın bozulmasıyla birlikte, ilk derece mahkemesi kararı kesinliğini kaybeder ve icra işlemleri durur.

    Kesinleşmeden icraya konulamayacak kararlar nelerdir?

    Kesinleşmeden icraya konulamayacak kararlar şunlardır: Taşınmaz mala ve taşınmaz mal üzerindeki ayni haklara ilişkin kararlar. Aile ve kişiler hukukuna ilişkin kararlar. Ceza mahkûmiyeti hükümleri. Hizmet tespit davalarında verilen kararlar. Menfi tespit ve istirdat davalarına ilişkin kararlar. Yabancı mahkeme ilamlarının tenfizi hakkındaki kararlar. Sayıştay kararları. İdare aleyhine açılan haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar. İstisnalar: Nafaka davaları. Kira tespit ve tahliye davaları.

    Yargıtay bozma kararı zamanaşımını keser mi?

    Yargıtay'ın bozma kararı, zamanaşımını kesmez.

    Bozma kararından sonra verilen yeni hükme ilişkin olarak fark alacakları için icra emri gönderilmelidir.

    Bozma kararından sonra verilen yeni hükme ilişkin olarak fark alacakları için icra emri gönderilmesi gerektiği, aşağıdaki yargı kararlarında belirtilmiştir: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/8-1870 esas ve 2020/365 karar numaralı kararı. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2018/5656 esas ve 2019/2552 karar numaralı kararı. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 2014/26700 esas ve 2016/10356 karar numaralı kararı. İcra ve İflas Kanunu'nun 40. maddesi gereğince, bir ilamın bozulması icra işlemlerini durdurur, ancak ilamlı icra takibini iptal etmez. Usul ekonomisi ilkesi gereği, duran takibe devam edilmeksizin yeni bir takip başlatılması, borçlunun ilama aykırılık şikâyetinde faizin başlangıcı, ödemelerin mahsubu ve borç miktarının hesaplanması gibi konularda karmaşaya ve gereksiz gider yapılmasına sebep olacağından, başlatılan ikinci takip bu ilkeye aykırılık teşkil eder.

    Tehiri icra kararı sonrası kesin kararın sonuçları nelerdir?

    Tehiri icra kararı sonrası kesin kararın sonuçları, kararın istinaf veya temyiz sonucuna göre değişiklik gösterir: İstinaf Talebinin Kabulü: İlk derece mahkemesi kararı kaldırılır, değiştirilir veya yeni hüküm kurulur. İstinaf Talebinin Reddi: Kesin Ret: Karar kesinleşir, teminat alacaklıya ödenir ve malvarlığı icra yoluyla tahsil edilir. Temyiz Yolu Açık Ret: Borçlu, temyiz süresi sonuna kadar tehiri icra korumasından yararlanır. Yargıtay Kararı Bozarsa: İlk derece mahkemesi, bozma sebebine göre teminatın iadesine karar verebilir. Yargıtay Kararı Onarsa: Karar kesinleşir, alacaklı teminatı talep ederse, ödeme doğrudan gerçekleştirilir. Tehiri icra kararı, icra takibini durdurur ancak daha önce uygulanan haciz işlemlerini ortadan kaldırmaz.

    Tahsilatların mahsup edilmemesi icra emrinin iptali gerekir mi?

    Tahsilatların mahsup edilmemesi, icra emrinin iptali için doğrudan bir sebep değildir. İcra emrinin iptali için genel olarak aşağıdaki durumlar söz konusu olabilir: Takip talebinde zorunlu unsurların bulunmaması. Ödeme emrinin takip talebine aykırı olması. Tebligatta usulsüzlük. Mahsup talebi ise, icra takibinin her aşamasında ileri sürülebilir ve bu talep için belirli bir süre sınırlaması yoktur. İcra takibi ve ödeme emri ile ilgili konularda bir avukata danışılması önerilir.