• Buradasın

    Hükmen tutuklu AİHM'de ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Hükmen tutuklu, kişinin tutuklu olarak yargılandığı davada ilk derece mahkemesi tarafından mahkum edilmesi durumunda, mahkumiyet tarihi itibarıyla tutukluluk halinin sona ermesini ifade eder 12.
    AİHM'de hükmen tutukluluk, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 5. maddesinin uygulanmasına ilişkin kararlarda, tutuklulukla ilgili makul sürenin hesabında ilk derece mahkemesinin mahkumiyet hükmünden sonra geçen sürenin dikkate alınmaması anlamına gelir 12. AİHM, temyiz aşamasında tutuklu bulunan kişilerin adil yargılanma hakkı çerçevesinde başvuru yapabileceğini belirtir 1.
    Hükmen tutukluluk, uluslararası hukuk standartlarına göre, özellikle masumiyet karinesi ve ölçülülük ilkesi bağlamında, hukuki tartışmalara yol açmaktadır 3.

    Konuyla ilgili materyaller

    Hükmen tutuklama hangi hallerde yapılır?

    Hükmen tutuklama, kişinin tutuklu olarak yargılandığı davada ilk derece mahkemesi tarafından mahkum edilmesi durumunda, mahkumiyet tarihi itibarıyla tutukluluk halinin sona ermemesi ve hukuki durumunun "bir suç isnadına bağlı olarak tutuklu" olma kapsamından çıkmaması halidir. Hükmen tutuklamanın yapıldığı haller: Kuvvetli suç şüphesi: Kişinin suçu işlediğine dair ciddi kanaat uyandıracak somut delillerin varlığı. Tutuklama nedenleri: Kaçma veya delilleri karartma şüphesi bulunması. Katalog suçlar: Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) açıkça tutuklama sebebi olarak gösterilen suçların işlenmesi. Hükmen tutuklama, yalnızca hakim kararıyla uygulanabilir; savcının tutuklama kararı verme yetkisi yoktur.

    Hükümlü ve tutuklu arasındaki fark nedir?

    Hükümlü ve tutuklu arasındaki temel fark, hukuki durumları ve ceza süreçlerindeki konumlarıdır: 1. Hükümlü: Bir suçtan dolayı hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunan ve bu karar doğrultusunda cezaevinde bulunan kişidir. 2. Tutuklu: Hakkında henüz kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmayan, ancak kuvvetli suç şüphesi altında olduğu düşünülen kişidir.

    Tutuklamanın istisnaları nelerdir?

    Tutuklamanın istisnaları, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) ve Anayasa'da belirtilen belirli koşullar altında uygulanır. Bu istisnalar şunlardır: 1. Kuvvetli suç şüphesinin olmaması: Tutuklama kararı verilebilmesi için öncelikle kuvvetli suç şüphesinin varlığı gerekmektedir. 2. Adli para cezası öngörülen suçlar: İşlenen suçun karşılığı sadece adli para cezası ise, tutuklama kararı verilemez. 3. Hapis cezasının üst sınırının 2 yılı aşmaması: İşlenen suçun kanundaki hapis cezası üst sınırı 2 yıldan fazla değilse, tutuklama uygulanamaz. 4. Orantılılık ilkesi: Tutuklama, suçun önemine kıyasla orantısız bir yaptırım oluşturuyorsa, mahkeme bu tedbire başvuramaz. 5. Daha hafif tedbirlerin yeterliliği: Tutuklama yerine, adli kontrol gibi daha hafif tedbirler yeterli olabilecekse, tutuklama yoluna gidilmemelidir. Ayrıca, siyasi içerikli veya ifade özgürlüğüyle ilgili davalarda tutuklamanın istisnai bir tedbir olması gerektiği ve bu tür durumlarda daha sıkı denetim uygulanması gerektiği Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarında vurgulanmıştır.

    Hükmen tutuklular şartlı tahliyeden yararlanabilir mi?

    Hükmen tutuklular, belirli şartları sağladıklarında şartlı tahliyeden yararlanabilirler. Bu şartlar şunlardır: 1. Ceza İnfaz Süresinin Tamamlanması: Hükümlü, hakkında hükmedilen hapis cezasının belirli bir kısmını cezaevinde infaz etmiş olmalıdır. 2. İyi Halli Olma: Hükümlü, ceza infaz kurumunda iyi halli olarak tanınmalıdır. 3. Mahkeme Kararı: Koşullu salıverilme yönünde mahkeme tarafından karar verilmelidir. Şartlı tahliye hakkı, mahkumlara tek seferlik olarak tanındığından, bu hakkı kullandıktan sonra tekrar suç işleyenler için geri alınamaz.

    Tutuklu ne anlama gelir?

    Tutuklu, sözlük anlamıyla kanun yoluyla hürriyetlerinden alıkonularak bir yere kapatılan kimsedir. Hukuk alanında ise tutuklu terimi, bir kişinin yargılama süreci boyunca özgürlüğünün kısıtlanmasını ifade eder. Tutukluluk hali, ceza yargılaması sürecinde kullanılan bir güvenlik önlemidir ve özgürlüğü kısıtlanmış olan bireylerin belirli hakları ve yükümlülükleri vardır. Tutukluluk kararının nedenleri arasında şunlar yer alır: Suçun ciddiyeti. Kaçma riski. Delil karartma. Tutuklu, soruşturma veya kovuşturma aşamasında kaçma veya delilleri karartma şüphesi gibi nedenlerle tutuklanarak hürriyeti kısıtlanan kişidir. Türkiye'de tutuklama, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun ikinci bölümünde düzenlenen, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde şüpheli veya sanık hakkında uygulanabilen bir koruma tedbiridir.

    Hükmü tutukluların hakları nelerdir?

    Hükmü tutukluların hakları, Anayasa, Ceza Muhakemesi Kanunu ve uluslararası sözleşmeler ile düzenlenmiştir. Bu haklar şunlardır: 1. Tutuklanma Nedenini Öğrenme Hakkı: Tutuklanan kişi, neden tutuklandığını bilmek zorundadır. 2. Avukat Yardımından Yararlanma Hakkı: Tutuklanan kişi, bir avukatın yardımından faydalanma hakkına sahiptir. Eğer kendi avukatını seçmezse, baro tarafından kendisine bir avukat atanır. 3. Susma Hakkı: Şüpheli veya sanık, kendisine yöneltilen suçlamalarla ilgili açıklama yapmamayı ve susma hakkını kullanmayı tercih edebilir. 4. Kefaletle Serbest Bırakılma Hakkı: Tutuklular, belirli şartları sağladıklarında kefaletle serbest bırakılma talebinde bulunabilirler. 5. Yakınlarına Durumunu Bildirme Hakkı: Tutuklanan kişi, yakınlarına durumunu bildirme hakkına sahiptir. 6. Sağlık Hizmetlerine Erişim Hakkı: Tutuklular, sağlık hizmetlerine erişim hakkına sahiptir. 7. Eğitim ve Rehabilitasyon Hakkı: Cezaevi bünyesinde sunulan eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden faydalanabilirler. Ayrıca, tutukluluğun hukuka aykırı olması durumunda tazminat davası açma hakkı da mevcuttur.

    Hükmen tutukluluk AİHM'e taşınır mı?

    Evet, hükmen tutukluluk AİHM'e taşınabilir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), tutukluluğun makul olup olmadığını her somut olayın koşullarına göre değerlendirir. AİHM, ilk derece mahkemesi tarafından hakkında hüküm verilen kişinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5/1 (a) maddesi gereğince mahkumiyet kararı sonrası tutulan kişi olduğuna hükmeder. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları da AİHM içtihatları ışığında değerlendirilir ve bu tür kararların AİHM'e taşınması mümkündür. Hükmen tutukluluk, masumiyet karinesi, ölçülülük ilkesi ve kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı açısından AİHS'e aykırılık teşkil edebilir.