• Buradasın

    Bozmadan sonra icranın iadesi alacaklının daha fazla alacağının olduğuna karar verilmesi ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bozmadan sonra icranın iadesi, bir ilam hükmü icra edildikten sonra kararın istinaf mahkemesi tarafından kaldırılması veya Yargıtayca bozulması durumunda, aleyhine icra takibi yapılan kişinin borçlu olmadığının kesin bir ilamla belirlenmesi halinde, icra işlemlerinin eski haline döndürülmesi anlamına gelir 123.
    Bu durumda, alacaklının daha fazla alacağının olduğuna karar verilmesi, icranın iadesi sürecinin alacaklının lehine sonuçlandığı ve daha önce yapılan tahsilatların geri alınması gerektiği anlamına gelebilir. Ancak, bu süreçte üçüncü şahısların iyi niyetle kazandıkları haklara zarar verilmez 14.
    İcranın iadesi için, haksız icra takibi nedeniyle yapılan ödemelerin iade edilmesi talebiyle icra dairesine başvurulması ve sürecin uzman bir avukat eşliğinde yürütülmesi önerilir 3.

    Konuyla ilgili materyaller

    Bozma kararından sonra verilen yeni hükme ilişkin olarak fark alacakları için icra emri gönderilmelidir.

    Bozma kararından sonra verilen yeni hükme ilişkin olarak fark alacakları için icra emri gönderilmesi gerektiği, aşağıdaki yargı kararlarında belirtilmiştir: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/8-1870 esas ve 2020/365 karar numaralı kararı. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2018/5656 esas ve 2019/2552 karar numaralı kararı. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 2014/26700 esas ve 2016/10356 karar numaralı kararı. İcra ve İflas Kanunu'nun 40. maddesi gereğince, bir ilamın bozulması icra işlemlerini durdurur, ancak ilamlı icra takibini iptal etmez. Usul ekonomisi ilkesi gereği, duran takibe devam edilmeksizin yeni bir takip başlatılması, borçlunun ilama aykırılık şikâyetinde faizin başlangıcı, ödemelerin mahsubu ve borç miktarının hesaplanması gibi konularda karmaşaya ve gereksiz gider yapılmasına sebep olacağından, başlatılan ikinci takip bu ilkeye aykırılık teşkil eder.

    İlamli icra takibi kesinleştikten sonra ne yapılır?

    İlamlı icra takibi kesinleştikten sonra aşağıdaki adımlar izlenir: Borçlunun ödeme yapması. Alacaklının icra işlemlerine devam etmesi. İcranın geri bırakılması talebi. Mahkemenin kararı. İcra hukuku karmaşık bir alan olduğundan, bir avukata danışmak hakların korunması açısından önemlidir.

    İlamlı icrada icranın geri bırakılması ve icranın iadesi arasındaki fark nedir?

    İlamlı icrada icranın geri bırakılması ve icranın iadesi arasındaki farklar şunlardır: 1. İcranın Geri Bırakılması: Bu, borçlunun ilamlı icra takibine karşı koymasını sağlayan bir yoldur. 2. İcranın İadesi: Bu, bir alacaklının, ilamı kesinleşmeden takip başlatması durumunda, borçlunun kanun yollarına başvurarak takibi durdurabilmesi anlamına gelir.

    Kesinleşen icra takibi nasıl devam eder?

    Kesinleşen icra takibi şu şekilde devam eder: 1. Haciz işlemleri: Takip kesinleştikten sonra, borçlunun malvarlığına haciz konulabilir. 2. Satış işlemleri: Haciz edilen mallar satışa çıkarılır ve elde edilen gelirle alacaklıya ödeme yapılır. 3. İtiraz durumunda mahkeme süreci: Borçlu itiraz ederse, alacaklı itirazın kaldırılması için mahkemeye başvurur. İcra takibi süreci, borçlunun itiraz etmemesi veya ödeme yapması durumunda sona erer. İcra takibi süreci karmaşık olabileceğinden, bir hukuk danışmanına başvurulması önerilir.

    Bozma kararı sonrası ne olur?

    Bozma kararı sonrası şu adımlar izlenir: 1. Dosyanın yeniden incelenmesi: İlk derece mahkemesi, bozma kararına bağlı olarak dosyayı yeniden inceler. 2. Gerekirse yeni duruşma: Bozma kararına yönelik eksikliklerin giderilmesi veya yeni delillerin değerlendirilmesi için yeni bir duruşma yapılabilir. 3. Yeni karar: Mahkeme, yeni duruşma sonucunda yeni bir karar verir. Bozma kararı sonrasında, yerel mahkeme bozma kararına uymak zorundadır; direnme kararı vermesi durumunda dosya, ilgili daireye veya Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilir. Bozma sonrası yeniden yargılama süreci, mahkemenin iş yüküne ve davanın karmaşıklığına bağlı olarak birkaç ay ile bir yıl arasında sürebilir.

    Bozulan ilamın icrasında önceki tahsilatlar faize sayılır mı?

    Bozulan ilamın icrasında önceki tahsilatlar faize sayılmaz. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 40. maddesine göre, bir ilam hükmü icra edildikten sonra bozulursa, aleyhine icra yapılmış olan kişinin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilamla belirlenirse, icra tamamen veya kısmen eski hâline iade edilir. Ancak, takibe konu kararın bozulması, faizin işlemesini durdurmaz.

    İcraya itirazdan sonra icranın geri bırakılması nasıl yapılır?

    İcraya itirazdan sonra icranın geri bırakılması, "tehir-i icra" veya "icranın geri bırakılması" talebi ile yapılır. Başvuruda bulunması gereken unsurlar: Takip dosya numarası; Borçlunun ve alacaklının kimlik ve adres bilgileri; İtiraz sebebi (borcun ödendiği, ertelendiği veya zamanaşımına uğradığı); Bu iddiayı kanıtlayan noter tasdikli belge, makbuz veya resmi belge gibi ekler; Net ve kısa bir sonuç talebi (icranın geri bırakılması). İcranın geri bırakılması için gereken şartlar: İcraya konu olan bir yargı kararı (ilam) olmalıdır. İlk derece mahkemesinin kararı, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurularak üst mahkemeye taşınmış olmalıdır. İlamlı icraya konu olan bedel, teminat bedeli olarak ilgili mahkemeye yatırılmış olmalıdır. Başvuru, takibi kendiliğinden durdurmaz; ancak mahkeme haklı bulursa icranın geri bırakılmasına karar verir ve takip iptal edilir. Bu süreçte bir avukattan destek alınması önerilir.