• Buradasın

    Boşanma davasında çocuk kime verilir Yargıtay kararı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Boşanma davasında çocuğun velayeti, Yargıtay kararlarına göre öncelikle çocuğun üstün yararına göre belirlenir 23.
    Velayetin anneye verilmesi yönünde Yargıtay'ın bazı kararları şunlardır:
    • Çocuğun anne bakım ve şefkatine muhtaç olduğu ve bu durumun çocuğun gelişimine engel olmayacağı durumlarda velayet anneye bırakılır 14.
    • Annenin çocuğa sağlıklı bir duygusal ortam sağlayabileceği durumlarda velayet anneye verilir 2.
    Velayetin babaya verilmesi ise şu durumlarda söz konusu olabilir:
    • Annenin çocuğa kötü muamele, ihmal veya istismar gibi davranışları varsa 23.
    • Annenin çocuğun bakımını üstlenemeyecek durumda olması, alkol veya madde bağımlılığı gibi sorunları varsa 3.
    Her durumda, mahkeme çocuğun menfaatini gözeterek en uygun kararı verir.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Yargıtay boşanma hukuk dairesi hangi davalara bakar?

    Yargıtay Boşanma Hukuk Dairesi, boşanma davalarına ve bu davalarla ilgili hukuki ihtilaflara bakar. Boşanma davaları, genellikle aşağıdaki konuları içerir: - Mal paylaşımı; - Nafaka (yoksulluk, iştirak ve tedbir nafakası); - Velayet (çocukların bakımı ve eğitimi); - Tazminat (maddi ve manevi). Boşanma davalarına bakmakla görevli mahkeme, aile mahkemesidir.

    Boşanma davalarında Yargıtay hangi kararları bozar?

    Boşanma davalarında Yargıtay, aşağıdaki durumlarda kararları bozabilir: 1. Eşini vefat eden eski eşiyle kıyaslamak: Yargıtay, bu tür kıyaslamaların evlilik birliğini temelinden sarsan kusurlu bir tutum olduğunu ve duygusal şiddet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtir. 2. Sık iş değiştirmek ve eşi sosyal ortamlarda yalnız bırakmak: Bu tür davranışların evlilik birliğini zedeleyen tutumlar olduğu ve boşanma sebebi sayılabileceği karara bağlanmıştır. 3. Ziynet eşyaları: Yargıtay, ziynet eşyalarının mülkiyetinin, kim adına takıldığına ve takılma amacına göre belirlenmesi gerektiğini, otomatik olarak kadına ait sayılamayacağını ifade etmiştir. 4. Anlaşmalı boşanma protokolleri: Yargıtay, anlaşmalı boşanma protokollerinde kararlaştırılan yükümlülüklerin icra aşamasında nasıl takip edileceğini açıklığa kavuşturmuş ve sürelerin dikkatli takip edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. 5. Boşanma sebeplerinin hukuki olarak kanıtlanamaması: Yargıtay, boşanma sebebinin hukuki delillerle kanıtlanamadığı durumlarda davayı reddedebilir.

    Yargıtay boşanma davasında delilleri nasıl değerlendirir?

    Yargıtay, boşanma davalarında delilleri değerlendirirken aşağıdaki ilkeleri göz önünde bulundurur: 1. Hukuka Uygunluk: 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre, hukuka aykırı yollarla elde edilen deliller mahkemede kabul edilmez. 2. Özel Hayatın Gizliliği: Özel hayatın gizliliğini ihlal eden deliller, sadece olayın başka türlü ispatlanamadığı durumlarda sınırlı olarak kullanılabilir. 3. Tanık İfadeleri: Tanık ifadeleri, sıkça başvurulan deliller arasındadır ancak tanıkların güvenilirliği ve ifadelerinin doğruluğu mahkeme tarafından değerlendirilir. 4. Somut Deliller: Mahkemeler, somut belgeler ve olayların genel bağlamına dayalı bir kanaate ulaşır. 5. Delillerin Serbestçe Takdiri: Hâkim, delilleri serbestçe takdir eder ve delillerin inandırıcılığı, tutarlılığı ve hukuki geçerliliğini analiz eder.

    Boşanmada çocuk hangi günler görebilir?

    Boşanmada çocuğun görme günleri, mahkeme tarafından çocuğun yararı esas alınarak belirlenir. Genel olarak ayda 2 gün (hafta sonuna denk gelen 2 gün), okul yarı yıl tatillerinin bir haftası, dini bayramlarda birer gün ve çocuğun yaşı mümkün kılıyorsa yaz aylarında 15 ya da 30 gün çocukla babası arasında görüşmeye yönelik kişisel ilişki kararı verilir. Bu süreler, hakimin kanaatine göre değiştiği için, iyi bir boşanma davası süreci çocuğun daha fazla görülebilme imkanını da beraberinde getirebilir.

    Anlaşmalı boşanma davasında çocuk götürülür mü?

    Anlaşmalı boşanma davasında çocuk, velayet sahibi olmayan ebeveyn tarafından götürülemez. Anlaşmalı boşanma sürecinde, eşlerin ortak çocukları bulunuyorsa, çocukların yüksek yararı gözetilerek velayet, kişisel ilişki (ziyaret) düzenlemeleri ve çocukların maddi ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin hususlarda mutabakata varılması gerekir. Eğer velayet sahibi olmayan ebeveyn, çocuğu rızaya aykırı şekilde yurt dışına veya başka bir yere götürürse, velayet hakkı sahibi ebeveyn, Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yönlerine Dair 1980 Tarihli Lahey Sözleşmesi kapsamında çocuğun iadesi talebinde bulunabilir.

    Aldatan eşe velayet verilir mi Yargıtay kararı?

    Yargıtay kararlarına göre, aldatan eşe velayet verilebilir. Velayetin kime verileceği konusunda hâkimin geniş bir takdir hakkı bulunmaktadır ve bu takdir hakkı çerçevesinde hâkim, velayetin kime verileceğini belirlerken özellikle çocuğun üstün menfaatini göz önüne alır. Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 2018/6427 Esas numaralı ve 21.05.2018 karar tarihli kararına göre, aldatan anneye velayet hakkının verilmesi, çocuğun üstün yararı gerekçesiyle mümkündür. Ancak, gerçekleştirilen aldatma fiilleri müşterek çocuğa doğrudan zarar verecek nitelikte ise, bu durumda dikkate alınır. Her vaka kendi özel koşulları içinde değerlendirilir ve velayet kararı, çocuğun üstün yararı gözetilerek verilir.

    Boşanma davasında velayet nasıl belirlenir?

    Boşanma davasında velayet, çocuğun üstün yararı ilkesi doğrultusunda mahkeme tarafından belirlenir. Bu değerlendirmede dikkate alınan bazı faktörler şunlardır: Çocuğun yaşı ve ihtiyaçları: Küçük yaştaki çocukların anneye daha fazla ihtiyaç duyduğu kabul edilir. Ebeveynlerin maddi ve manevi durumları: Mahkeme, çocuğun ihtiyaçlarını karşılayabilecek maddi imkânlara ve duygusal desteği sağlayabilecek manevi olgunluğa sahip ebeveyni tercih eder. Çocuğun görüşü: 8 yaşından büyük çocuklar, mahkeme huzurunda velayet konusunda kendi tercihlerini ifade edebilir. Ebeveynlerin davranışları: Mahkeme, ebeveynlerin çocuğa karşı tutumlarını, şiddet eğilimi, ihmal veya istismar gibi olumsuz davranışlarını değerlendirir. Çocuğun yaşadığı ortam: Çocuğun büyüdüğü çevre, okul durumu ve sosyal ilişkileri de göz önünde bulundurulur. Velayet kararı kesin olup, koşullar değiştiğinde tekrar gözden geçirilebilir.