• Buradasın

    Başkasına ait bir eşyayı izinsiz kullanmak hangi suç?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Başkasına ait bir eşyayı izinsiz kullanmak, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında "kullanma hırsızlığı" veya "güveni kötüye kullanma" suçu olarak değerlendirilebilir 15.
    • Kullanma hırsızlığı: TCK'nin 146. maddesinde düzenlenen bu suç, bir taşınır malın, zilyedinin elinden rızası dışında, belirli bir süre kullanıp iade etmek amacıyla alınmasıdır 14.
    • Güveni kötüye kullanma: TCK'nin 155. maddesinde düzenlenen bu suç ise, bir malın mülkiyet hakkı sahibi ile zilyet arasında devredilen malın, zilyetliğin devri amacı dışında veya devir olgusunun inkâr edilerek kullanılması veya tasarrufta bulunulmasıdır 5.
    Kullanma hırsızlığı suçu şikâyete tabi bir suç olarak düzenlenmiştir 14. Güveni kötüye kullanma suçunun basit şekli şikâyete bağlı olarak soruşturulurken, nitelikli hali ise re’sen soruşturulur 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Hırsızlık suçu nasıl bir suçtur?

    Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 141. maddesinde düzenlenen, başkasına ait taşınır bir malı kişinin rızası olmadan alma eylemi olarak tanımlanır. Hırsızlık suçu iki ana başlıkta ele alınır: 1. Basit Hırsızlık: Herhangi bir özel durum olmaksızın gerçekleştirilen hırsızlıktır. 2. Nitelikli Hırsızlık: Hırsızlık fiilinin bazı ağırlaştırıcı ögeler içerdiği durumlardır. Hırsızlık suçu, hem maddi zarar hem de mağdur üzerinde psikolojik etkiler yaratabilir.

    Marka hakkı ihlali suç mudur?

    Evet, marka hakkı ihlali bir suçtur. Türkiye'de marka hakkının ihlali, 556 sayılı KHK'nın 61/A maddesinde düzenlenmektedir. Ayrıca, marka hakkı ihlali, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında da suç teşkil etmekte ve bu durumda 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir.

    Hangi suçlar asayişe bildirilir?

    Asayişe bildirilmesi gereken bazı suçlar şunlardır: Hırsızlık; Yankesicilik; Dolandırıcılık; Gasp; Cinayet; Oto hırsızlığı; Cinsel suçlar; Trafik suçları; İnsan ticareti; Narkotik suçlar. Ayrıca, çevreyi rahatsız eden gürültü, halkın huzurunu kaçıran kavgalar ve izinsiz gösteri gibi kabahatler de asayişin ilgi alanına girer. Asayişle ilgili bir suç durumunda, en yakın kolluk birimine veya Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat edilmesi önerilir.

    TCK hangi suçlara bakar?

    Türk Ceza Kanunu (TCK), aşağıdaki suçlara bakar: Uluslararası suçlar. Hayata karşı suçlar. Vücut dokunulmazlığına karşı suçlar. Hürriyete karşı suçlar. Şerefe karşı suçlar. Özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar. Malvarlığına karşı suçlar. Ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar. Bilişim alanında suçlar. Devletin güvenliğine karşı suçlar. Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar.

    163. madde karşılıksız yararlanma suçu nedir?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 163. maddesi, karşılıksız yararlanma suçunu düzenler. Bu suç, üç fıkra halinde şu şekilde tanımlanır: Otomatlar aracılığıyla sunulan hizmetlerden ödeme yapmadan yararlanmak. Telefon hatları veya frekanslarından sahibinin rızası olmadan yararlanmak. Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik, su veya doğalgazın sahibinin rızası olmaksızın tüketilmesi. Karşılıksız yararlanma suçu, kasten işlenebilen bir suçtur ve mağdurun rızası hukuka aykırılığı ortadan kaldırır.

    Bir eseri izinsiz kullanmak ne denir?

    Bir eseri izinsiz kullanmak, "intihal" olarak adlandırılır.

    Hangi suçlar güveni kötüye kullanma sayılır?

    Güveni kötüye kullanma sayılan suçlar şunlardır: 1. Basit Güveni Kötüye Kullanma: Başkasına ait malın zilyetliğini devralan kişinin, bu malı amacı dışında kullanması veya zilyetliği inkar etmesi. 2. Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma: Meslek, sanat, ticaret veya hizmet ilişkisi çerçevesinde malın kötüye kullanılması. 3. Ticari İlişkiden Kaynaklı Güveni Kötüye Kullanma: Ticari ilişkide bulunan kişilerin, malın amacına uygun olmayan şekilde kullanması. 4. Başkasına Ait Malları Yönetme Yetkisi Çerçevesinde Güveni Kötüye Kullanma: Malın yönetim şeklinin amacı dışında kullanılması. Bu suçlar, Türk Ceza Kanunu'nun 155. maddesinde düzenlenmiştir.