Geri göndermeme ilkesi, 1951 Cenevre Sözleşmesi'nin getirdiği en önemli uygulamalardan biridir. Geri göndermeme ilkesinin iki istisnası bulunmaktadır: 1. Kişinin bulunduğu ülkenin güvenliği için tehlikeli sayıldığına dair ciddi sebeplerin varlığı. 2. Kişinin ciddi bir adi suçtan mahkum olması nedeniyle kesin hükümle mahkum olması için söz konusu ülkenin halkı açısından tehlike oluşturmaya devam etmesi. Bu istisna durumlar, kişinin gönderilmesinin onu işkence, zalimane ve insanlık dışı muameleye maruz bırakacağına dair riskin varlığı halinde uygulanmaz. Geri göndermeme ilkesi, uluslararası teamül hukuku kapsamında olup, Mültecilerin Statüsüne ilişkin 1951 Tarihli Sözleşme'ye veya 1967 Protokolüne taraf olmayan devletler için de geçerlidir.