• Buradasın

    Concessıon konusu nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Concession kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır:
    • Ödün, taviz: Bir anlaşmazlığı sona erdirmek için yapılan anlaşma 125.
    • İmtiyaz, ruhsat: Bir arazi veya binada iş yapma hakkı 134.
    • Özel indirim: Belirli gruplar için (örneğin, öğrenciler, yaşlılar) bilet fiyatlarında yapılan indirim 123.
    • İşletme, ticarethane: Bir ürünün satış veya dağıtımının yapıldığı yer 13.
    Ayrıca, "concession" kelimesi, "kabul", "itiraf" gibi anlamlara da gelir 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

      Yanıtı değerlendir

      5 kaynak

      1. britannica.com
        1
      2. dictionary.cambridge.org
        2
      3. goong.com
        3
      4. zargan.com
        4
      5. legaldictionary.net
        5

    Konuyla ilgili materyaller

    Concessional ne için kullanılır?

    Concessional terimi, imtiyazlı, ayrıcalıklı veya indirimli anlamına gelir ve çeşitli bağlamlarda kullanılabilir: Finans ve ekonomi: İmtiyazlı krediler veya finansman, genellikle daha uygun koşullarla sunulan kredileri ifade eder. Ticaret: "Concessional tariff rates" (ödünlü tarife oranları) gibi ifadelerde, vergi veya harçlarda sağlanan indirimleri tanımlar. Günlük kullanım: "Concessional housing loan" (imtiyazlı konut kredisi) veya "concessional pension contributions" (imtiyazlı emeklilik katkıları) gibi durumlarda, belirli koşullar altında sunulan indirimli hizmetleri veya avantajları belirtir.
    5 kaynak

    Concession ne demek?

    Concession kelimesi İngilizce'de çeşitli anlamlara gelir: İmtiyaz, ayrıcalık, taviz: Örneğin, "We solved the problem by mutual concessions" (Sorunu karşılıklı tavizlerle çözdük). Kabul, itiraf: "He used concession, not confrontation, to maintain industrial output" (Endüstriyel üretimin devamı için meydan okumak yerine taviz verdi). İndirim, vergi veya gümrük indirimi: "Admission is 4 pounds with concessions for children under the age of 10" (10 yaş altı çocuklar için giriş ücreti 4 pound olarak indirimli). Ruhsat, yetki belgesi: "He got the beer concession at the ball park" (Beyzbol sahasında bira imtiyazı aldı). Büfe, stand: "They opened up an ice-cream concession by the beach" (Sahilde bir dondurma büfesi açtılar).
    5 kaynak