Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
Dense kelimesi İngilizce'de birçok anlama gelir, bunlardan bazıları:
- Yoğun, kalabalık: "The freight train was held up about half an hour because of a dense fog" (Yük treni yoğun sis nedeniyle yaklaşık yarım saat bekletildi) 14.
- Sık, kalın: "Dark green color with very fine and dense texture" (Çok koyu yeşil renkli, ince ve sık dokulu) 2.
- Anlaması zor, karmaşık: "Dense writing" (Anlaması zor yazı) 5.
- Ağır (yazı): "How does the professor expect us to understand such a dense piece of writing?" (Profesör bu kadar ağır bir metni anlamamızı nasıl bekliyor?) 1.
- Ahmak, kalın kafalı: "Tom can't believe how dense Mary is" (Tom, Mary'nin ne kadar kalın kafalı olduğuna inanamıyor) 35.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: