• Buradasın

    Breath ne için kullanılır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Breath kelimesi, İngilizce'de çeşitli anlamlara gelir ve farklı bağlamlarda kullanılır. İşte bazı kullanım alanları:
    • Nefes, soluk: "His breath smelt of garlic" (Nefesi sarımsak kokuyordu) 5.
    • Solunum: "I felt a bit short of breath and had to sit down" (Nefes nefese kalıp oturmak zorunda kaldım) 5.
    • Hayat, yaşam: "As long as I'm breathing, that man will never set foot in my house!" (Nefes aldığım sürece, o adam evime adım atmayacak!) 2.
    • Şarap için havalandırma: "Allow the wine to breathe, it'll taste so much better" (Şarabı havalandırın, tadı çok daha güzel olacaktır) 3.
    Breathe kelimesi ise fiil olarak "nefes almak, soluk almak" anlamına gelir: "He breathed deeply before speaking again" (Tekrar konuşmadan önce derin bir nefes aldı) 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Breath ile ilgili cümleler nelerdir?

    Breath (nefes) kelimesi ile ilgili bazı cümleler: I took a deep breath before walking into the building (Binaya girmeden önce derin bir nefes aldım). He held his breath until the very last page (Son sayfaya kadar nefesini tuttu). When I close my eyes I feel your breath (Gözlerimi kapattığımda nefesini hissediyorum). Taking a deep breath and squaring her shoulders, she descended the stairs to the hall (Derin bir nefes alıp omuzlarını dikleştirerek merdivenlerden salona indi). My breath was again coming in shallow rasps, and I could feel my pulse rate slowing (Nefeslerim sığlaşıyordu ve nabız hızımın yavaşladığını hissedebiliyordum). Theodore was still ranting angrily under his breath about Matt and Lidia (Theodore, Matt ve Lidia hakkında öfkeyle fısıldayarak konuşuyordu). Don't hold your breath (Nefesini tutma, rahat ol). A roadside breath test found he had drunk more than twice the legal limit of alcohol (Yol kenarında yapılan nefes testi, yasal alkol sınırının iki katından fazla alkol aldığını ortaya çıkardı).