"Ateş pahası" deyimi, Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın bir av hikayesine dayanır. Hikayeye göre, Sultan Süleyman adamlarıyla birlikte avlanmaya çıkmış ve bir ceylanın peşinden koşarken zamanın nasıl geçtiğinin farkına varamamışlar. Sığındıkları kulübenin sahibi, geçimini odunculukla sağlayan yoksul bir köylü imiş. Ertesi gün, yola çıkmadan önce padişah oduncuya: "Efendi! Bizi rahat ettirdin, sana olan borcumuz nedir söyle bakalım?" diye sormuş. Bu olaydan sonra halk arasında bir şeyin çok pahalı olduğunu ifade etmek için bu deyim kullanılmaya başlanmış.