Buradasın

Türkiye'nin Gastronomi ve Turizm Potansiyeli Üzerine Bir Panel Sohbeti

youtube.com/watch?v=Zgk4sQt7is4

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, turizm ve gastronomi sektörü konusunda gerçekleşen bir panel sohbetidir. Konuşmacılar arasında Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Bey, Semra Hanım, Emrah Bey, Erhan Bey ve diğer turizm uzmanları bulunmaktadır.
Sohbet, Türkiye'nin gastronomi turizmi potansiyeli, pandemi sonrası turizm trendleri ve turizm sektörünün stratejik yönleri üzerine odaklanmaktadır. Konuşmacılar, Türkiye'nin 15 farklı mutfak bölgesi, gastronomi köyleri, GT belgesi ve hijyen belgesi gibi projeleri, sağlık turizmi ve sürdürülebilir turizm planlamaları gibi konuları ele almaktadır. Ayrıca, turizm sektörünün geleceğine yönelik öneriler ve içerik üretiminin önemi de tartışılmaktadır.
Panelde ayrıca Türkiye'nin farklı bölgelerinin mutfağı (Gaziantep, Karadeniz, Ege), gastronomi turizminin uluslararası pazarlama stratejileri, pandemi sonrası ekonomik krizin turizme etkileri ve Eskişehir örneği üzerinden turizm potansiyelinin geliştirilmesi gibi konular da ele alınmaktadır. Katılımcılar, turizm sektörünün geleceğine yönelik stratejik öneriler sunarak, medya stratejisinin streaming platformlarına ve özgün içerik üretmeye doğru dönmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

00:01Katılımcı Profil Bilgileri: Katılımcıların yarıdan fazlası 31-40 yaş aralığında, 21-30 yaş aralığında %10, 41-50 yaş aralığında %20 ve 50 yaş üstü %13.
Katılımcıların %50'si lisans mezunu, %46'sı yükseköğretim önce öğrencisi veya mezunu.
Katılımcıların %57'si kamu sektöründe, %30'u özel sektörde çalışıyor, %10'u serbest çalışan; %13'ü doğrudan turizm sektöründe çalışıyor.
00:58Gastronomi Turizmi Derneği Hakkında: Gastronomi Turizmi Derneği, Anadolu mutfağını ve Osmanlı mutfağını yurt dışında etkin şekilde tanıtmaya çalışmaktadır.
Turizm sektörünün birçok paydaşı olan derneğin ilgi alanına seyahat acenteleri, restoranlar, rehberler, oteller, gıda üreticileri ve yerel üreticiler dahildir.
Horik olarak ifade edilen otel, restoran ve kafeler, pandemi sürecinde en çok etkilenen paydaşlar arasındadır.
03:00Pandemi Sürecindeki Sorunlar ve Çözümler: Gastronomi Turizmi Derneği, Türk mutfağının hak ettiği noktada olmadığını düşünen kişilerin bir araya gelerek kurduğu bir Türkiye hareketidir.
Araştırma sonucunda Türkiye'ye gelen turistlerin nedenleri arasında yeme içme iki maddeye oturmuş, gastronomi ile ilgili gelen turistlerin normal turistlerin 1,5 katı daha fazla para bıraktığı tespit edilmiştir.
Pandemi süresince turizm acentaları, oteller ve restoranlar faaliyetlerinin kapatıldığı için eleştirilecek bir durumları yoktur.
05:12Reklam Kampanyaları ve Gelecek Projeler: Yaratıcı ve duygusal reklam kampanyaları yapılabilirken, pandemi sürecinde genellikle evde yemek yapma şeklinde reklamlar yapılmıştır.
Gastronomi Turizmi Derneği'nin büyük hayallerinden biri, İstanbul'a gelen turistleri ağırlamak için 100 dönüm arazi üzerinde "Gastronomi Köyü" projesidir.
Proje kapsamında 7 bölgenin mutfağının tadımları yapılacağı, turistler nostaljik kıyafetlerle Türk köyünü görebileceği ve beğenilen şehre tekrar gidebilme imkanı sunulacaktır.
07:51İthal Projesi ve Türkiye Kültür Turizmi: İthal projesi, İtalya'nın kültürünü pazarlama konusunda başarılı bir örnek olarak görülüyor.
Türkiye'de benzer projeler daha önce düşünülmüş ancak uygulamada başarısızlıklar yaşanmıştır.
Türkiye Kültür Turizm Bakanlığı, Türkiye'nin kültürü ve gastronomisi hakkında yanlış algıların silinmesi için yaklaşık 180 milyon dolarlık bütçeyle harekete başlamıştır.
09:36Değerlerin Tanımlanması ve Pazarlanması: Konuşmacı, EA'nın kendi değerlerini tanımlamak ve bunların arkasında belirli bir strateji koyup bu stratejinin ışığında pazarlamak ve marketing yapmanın en iyi örneklerinden biri olduğunu belirtiyor.
Türk kültürünü benzer şekilde götürüp tanıtmak, özellikle lüks marketlerdeki seyahat acentelerine Türk yemekleri tattırma gibi projelerin önemli olduğunu vurguluyor.
11:21Gastronomi Köyü Projesi Hakkında Tartışma: Konuşmacı, Türkiye'nin her yerinin zaten bir gastronomi köyü olduğunu ve bu projenin gereksiz ve yapay göründüğünü belirtiyor.
Gastronomi köyü unvanı vermek için gerekli dataları bir araya getiren yerlerin gastronomi köyü olarak tanımlanması gerektiğini, işletmecilik yapmak yerine var olan şeyi denetlemek ve onore etme pozisyonu olmalı olduğunu savunuyor.
14:19Dernek ve Gastronomi Köyü Projesi: Dernek olarak Türkiye'yi doğru temsil eden bir kurum olmak ve üst bakış açısı olmak hedeflendiği belirtiliyor.
İstanbul'daki Türkiye Lezzet Müzesi'nin bir alışveriş merkezi olduğunu ve "Türkiye Lezzet Müzesi" tabelası taşıyan yerlerin gerçek bir gastronomi merkezi olmadığını vurguluyor.
Türkiye mutfağı algısının düşük olduğu ve turistlerin Türk mutfağını yeterince tanımadığı belirtiliyor.
16:02Gastronomi Köyü Projesinin Amacı: Gastronomi köyünde Gaziantep gibi bölgelerin kendi içinde bungola olup içli köfte gibi yemeklerin nasıl yapıldığını göstermesi ve şov yapması hedefleniyor.
Türkiye'ye gelen turistleri Türk kültürünün haricinde farklı noktalarda dolaştırmak yerine, Türk gastronomisini tanıtmak için bir zaman ayırılması gerektiği vurgulanıyor.
Karadeniz mutfağı veya Ege otları gibi yerel mutfağı İstanbul'da tanımlayabilecek yerlerin azlığı belirtiliyor.
17:43GT Belgesi ve Eğitim Programı: Gastronomi Turizmi Derneği tarafından onaylanmış (GT) belgesi verildiği ve bu belgenin popüleritesinin arttığı belirtiliyor.
Belge, restoranlara, Türk misyeni gibi otellere ve ürünlere verildiği, kültür turizm bakanlığı şartları ile beraber çalışıldığı söyleniyor.
Dr. Mesut İnan ve Türksat ile entegre çalışılan yaklaşık 240 maddelik bir test ve 40 saatlik bir eğitim programı olduğu belirtiliyor.
19:12Türkiye Mutfağı Araştırması: Türkiye'deki 975 ilçeden her evde pişen dört yemek (mercimek çorbası, bulgur pilavı, güveç ve aşure) seçilerek 4000'ten fazla reçete toplandı.
Çalışma, Türkiye'nin lezzet bölgelerini belirlemeye çalışarak kullanılan malzemeler ve miktarlara bağlı olarak farklılıklar tespit etti.
Türkiye'de her yemeğin (içli köfte, bulgur pilavı, mercimek çorbası, aşure) farklı bölgelerde farklı şekilde pişirildiği gözlemlendi.
20:10Mutfak Bölgesi Çalışmasının Hedefleri: Çalışmanın iki hedefi vardı: bilimsel bir mutfak bölgesi oluşturmak ve gastronomi turizmine yol gösterici bir veri tabanı oluşturmak.
Araştırmada 15 istatistiksel olarak anlamlı mutfak bölgesi tespit edildi.
Çalışma, Türkiye'de hangi bölgelerde hangi malzemelerin (koyun eti, zeytinyağı, iç yağ, baharatlar) daha çok kullanıldığını gösteren haritalar oluşturdu.
21:51Türkiye Mutfağının Zenginliği: Türkiye'de aynı yemeği her yerde bulmak mümkün değil, örneğin içli köfte ve pilav her yerde farklıdır.
Köfte ve dolma gibi yemeklerde çok sayıda çeşit bulunduğundan gastronomi turizmi açısından Türkiye bir cennettir.
Çalışma, gastronomi rotalarının oluşturulmasına katkı sağlayacağını düşünüyor, ancak daha fazla yemekle çalışıldığında daha iyi sonuçlar elde edilebilir.
23:29Gastronomi Turizminin Önemi: Türkiye'de köy köy yapılan çalışmaların yaratıcı ve ilgi çekici olduğu, ancak bunları turistik ürüne dönüştürebilme konusunda sorunlar var.
Araştırmalar gösteriyor ki turistler Türk yemeklerini beğenmiyorlar, ancak beş yıldızlı otelde kalabalık kitlelere yapılan yemeklerden kaynaklanıyor bu.
Orijinal reçetelerle ve yerel ürünlerle hazırlanmış yemekleri yediklerinde hem Türk mutfağı tanınacak hem de turizm gelirlerinin halka yansıması olacaktır.
27:35Damak Tadı ve Kültürel Farklılıklar: Damak tadı kültürel bir şey olup, her ülkenin kendine ait bir damak tadı vardır.
Farklı kültürlerdeki yemeklerin servis edilme şekilleri zamanla alıştırma ile anlaşılabilecek bir durumdur.
Amerikalılar için yoğurt tatlı bir içecektir, ancak Türkiye'de yoğurt biberli dolma gibi yemeklerin üzerine konulduğunda farklı bir deneyim sunar.
30:12Gastronomi Turizmi Tartışması: Konuşmacı, gastronomi köyü açıp işletmecilik yapmanın yanlış olduğunu düşündüğünü belirtiyor.
Gastronomi köyü niteliğine sahip yerlerde National Geographic veya Discovery Channel gibi sunucularla ortak girişimlerle seri programlar hazırlamanın daha etkili olacağını savunuyor.
Gastronomi Derneği'nin amacı işletmecilik yapmak değil, bu tür programlar üretip kültür algısını yükseltmek olmalı diye düşünüyor.
31:31Gastronomi Derneği'nin Faaliyetleri: Türkiye'ye Sara Volgan gibi popüler simalar getirip, 90 ülkede televizyonda yayına alındığını belirtiyor.
İstanbul'a yılda yaklaşık 25 popüler sima getirip, kendi cebinden parasını ödediğini, devletten para istemediğini söylüyor.
Turistlerin zehirlendiği durumlarda müdahale etmek zorunda olduklarını ve Antakya'dan gelen üyelerinin Amerika'da makron ürün satmak istediğini belirtiyor.
32:50Türkiye'nin Tanıtımı ve Etkinlikler: Türkiye'nin tanıtımında entelektüel bakış açısı eksik olduğunu düşünüyor.
Dünya Yoğurt Konferansı'nın dört ülkede yapıldığını ve Türkiye'de yapılmadığını, ancak Kasım ayında Türkiye'ye kazandırıldığını belirtiyor.
Türk Kahvesi tanıtımı için Amerika'da yedi eyalette gerçekleşen bir tanıtımın Arzum Türk Kahvesi ve Türkiye Turizm Bakanlığı'nın sponsorluğunda olduğunu söylüyor.
35:17Turizm Sektöründe Sorunlar: Turistlerin Türk yemeklerinin tadını beğenmediğini, doğru yerde doğru şeyleri yemedikleri için gerçek Türk mutfağını tadamadıklarını belirtiyor.
Turistik işletmelerin reçetelere uygun, özgün malzemeler kullanarak Türk yemeklerini pişirmemesi sorununun temelinde olduğunu vurguluyor.
İstanbul'un Türkiye'nin bir yüzü gibi konumlandığını ve İstanbul mutfağının kendi başına bir bölge oluşturduğunu, Saray mutfağı ve göç mutfağı gibi farklı mutfakların bir araya geldiğini açıklıyor.
38:12Pandemi Sonrası Turizm ve Sağlık Turizmi: COVID-19'den tedavi olmuş kişilerin rehabilitasyonu için Uludağ ve Karadeniz bölgesindeki yüksek yaylalarda rehabilitasyon turizminin yaygınlaştırılması konusunda bir gündem oluştuğunu belirtiyor.
Salgın hafiflediği döneme uyum sağlayarak hareketlilikin iş turizmine başlayacağını, akraba ve arkadaş ziyaretlerinin ve iş seyahatlerinin artacağını öngörüyor.
Doğal turizm seçeneklerinin ve rehabilitasyon turizminin yaratıcı boş zaman fırsatları olarak ön plana çıkacağını, ancak yaşlıların ve risk grubundaki kişilerin seyahate katılmaması gerektiğini vurguluyor.
41:51Sağlık Turizmi ve Türkiye: Konuşmacı, Türkiye'deki sağlık turizmi konusunda verilere dayanarak konuşmak istediğini belirtiyor.
Meksika ve Brezilya gibi ülkeler sağlık turizminde öncü konumda olduklarını vurguluyor.
Türkiye'nin sağlık turizmi konusundaki durumunu anlamak için değerlere bakmak gerektiğini ifade ediyor.
43:32Destinasyon Marka Algısının Altı Sütunu: Bir destinasyonun marka algısını altı sütun oluşturuyor: insanlar, politika, turizm, kültür, ihracat-göç ve eğitim.
Konuşmacı, turizmin artık markanın nasıl yönetildiği ve verilen mesajın ne olduğuyla çok alakalı olduğunu vurguluyor.
Tüm bu değerlerin kümülatifi ve hangi değerlerin ne şekilde tanıtıldığı çok önemli olduğunu belirtiyor.
44:58Altı Sütunun Detayları: "İnsanlar" sütunu, ülkenin ne olduğu ve dünyada nasıl algılandığıyla ilgili bir marka algısı oluşturuyor.
"Politika" sütunu, ülkenin dünya arenasındaki durumu ve politik hareketlerin oluşturduğu algıyı ifade ediyor.
"Kültür" sütunu ikiye ayrılıyor: eski kültür (legend) ve modern kültür, gastronomi modern kültürün içinde yer alıyor.
48:24Diğer Sütunlar ve Turizmin Önemi: "İhracat ve Göç" sütunu, ülkeye kattığı değerlerin (örneğin Mercedes-Benz, Rolex gibi markalar) algısını oluşturuyor.
"Eğitim" sütunu, Oxford, Cambridge gibi üniversitelerin ülkeye kattığı değerleri ifade ediyor.
"Turizm" en önemli ayaklardan biri olup, artık deniz-kum-güneş yerine temalı ve tanımlı yerlere gitme eğilimi artıyor.
50:52Turizm Stratejisi ve Pandemi Etkisi: Turizm stratejisi için önemli olan tüm değerleri tanımlamak ve hedef belirlemek.
Turizm bakanlığının sertifikasyon sürecinin turizm sektörünün toparlanmasına katkı sağlayacağına katılımcıların çoğunluğu katılıyor.
Pandemi sonrası ülkelerdeki algıda değişiklik olmaya başladığı, özellikle İtalya, İspanya, İngiltere gibi gastronomide markalaşmış ülkelerin kan kaybettiği düşünülüyor.
54:02Turizm Belgeleri ve Prosedürler: Belge meselesi önemlidir ancak prosedürlerin hem yeterli hem de yatırımcıyı boğmayan bir sistemde olması gerekir.
Çiçek Pasajı gibi yerlerde sosyal mesafe koruyarak yemek yemek mümkün değildir.
Bir dernek üyesi hesaplamaya göre, beş yıldızlı bir otelde ortalama bir yemek almanın dört saat sürdüğü belirtilmiştir.
54:59GT Hijyen Belgesi ve Uluslararası Standartlar: GT Hijyen belgesinin Avrupa'da akreditasyonda geçerli olması önemli bir avantajdır.
Uluslararası akreditasyonda verilen kart sistemi sayesinde personelin eğitimleri barkod sistemi ile lanse edilebilir.
Turizm sektöründe şeffaflık açısından, çalışanların temiz olması ve sağlık durumlarının kontrol edilmesi gerekir.
57:46Salgın Sonrası Sağlık Turizmi: Sağlık turizmi şemsiye altında tıp turizmi, termal ve spa turizmi ile yaşlı ve engelli turizmi olmak üzere üç bileşenden oluşur.
Salgın döneminde hastanelerde insanların koridorlarda yatmadığı ve solunum cihazlarının hasta tercih etmek zorunda kalınmadığı, bu durum tıp turizmi açısından uzun vade için iyi bir referans vermiştir.
Türkiye'de tıp turizmi için sıra beklenmeyen, daha ucuz ve kaliteli hizmetler sunulmaktadır.
1:00:35Gastronomi Turizmi: Gastronomi, ihmal edilmiş bir turizm çeşididir ve Türkiye'nin en güçlü olduğu kültürlerden biridir.
Türkiye'nin gastronomi yeme-içme kültüründe rekabet edebilecek başka bir ülke bulunmamaktadır.
Türkiye'de çok sayıda yemek çeşidi bulunmasına rağmen, bu değerlerin doğru aktarılamaması nedeniyle yabancılar Türkiye'nin gastronomik bir şeyi yok zannedebilir.
1:03:18Uluslararası Turizm Hareketliliği: Salgın ve turizm ilişkisi açısından uluslararası turizm hareketliliğinin daha karmaşık olacağı belirtilmiştir.
Bazı ülkelerde salgınla baş edilmeye yönünde eğilim olduğu, ancak tekrar artışlar da olduğu görülmektedir.
Uluslararası havaalanlarının açılıp açılmaması ve seyahat yasaları turizmin gerçekleşmesinde kritik öneme sahiptir.
1:05:25Salgın ve Ekonomik Etkiler: Dünya salgın süresince ekonomik olarak zayıflıyor ve ekonominin küçülmesi seyahatleri azaltıyor.
Ekonomik kriz yılları değil, onları takip eden yıllarda turizm hareketliliği düşüyor.
Bu salgın küresel ekonomik krizlerden daha ağır etkiliyor ve ekonomik küçülme nedeniyle gelecek yıla da yansımaları olacak.
1:06:09Turizm Stratejileri: Ülkeler turizm için üç strateji seçeneği sunabilirler: fiyatları düşürerek kapılarını açmak, seyahat kısıtlamaları getirmek veya turistlerin güvenliğini artırıcı önlemler almak.
Fiyatları düşürerek kapılarını açma stratejisi sürdürülebilir turizm açısından değerli olmayabilir ve yeni bir salgın dalgası riski yaratabilir.
Turistlerin güvenliğini artırıcı önlemler arasında temizlik standartlarının geliştirilmesi, biyometrik sistemlerin kullanılması ve tıbbi sertifikaların istenmesi gibi tercihler yapılabilir.
1:07:20Turizm Geleceği ve Stratejiler: Ekonomik gerileme nedeniyle uluslararası seyahatte gelecek yılda da bir azalma bekleniyor.
Sürdürülebilir turizm adı altında yeni planlamalar yapılması, altyapı çalışmalarının yapılması, insan kaynaklarının eğitilmesi ve geliştirilmesi gerekiyor.
Var olan turizm değerlerini, kaynakları ve coğrafi görünümü oluşturan doğal, beşeri ve algısal unsurları tanımlamak, tespit etmek ve korumak üzerine çalışarak geleceğe yatırım yapma fırsatı vardır.
1:09:00Turizm Pazarlama Stratejileri: Günümüzde kimse artık magazinlerde veya televizyonlarda reklam vermiyor.
Pazarlama stratejisi artık içeriğin üretilmesi ve tüketici tarafından üretilmiş özgün içeriğin geri dönüşümlü olarak paketlendirilmesi ve büyük medya alanlarında paylaşılması şeklinde değişti.
Netflix, Amazon gibi streaming platformlarına içerik üretmek ve bu içeriklerin oralarda yerleşilmesini sağlamak önemli bir strateji haline geldi.
1:11:36İçerik Üretimi ve Turizm Değerlendirmesi: Günümüzde content açığı ve gerçek zamanlı içerik açığı var, bu nedenle bu tür içeriklerin üretilmesi için ideal bir zaman.
Akademik platformlardan destek alan akıllı insanların bir araya gelerek değerlerin tanımlanması ve bu değerlerin geniş kitlelere ulaşabilecek içeriklere dönüşmesi gerekiyor.
Türkiye'nin, İstanbul'un veya gastronomi derneğinin en önemli kanalı YouTube kanalları olmalı ve doğru içeriklerle doldurulmalı.
1:13:55Eskişehir'in Turizm Potansiyeli: Eskişehir'de gastronomi turizmi, tarih turizmi, inanç turizmi ve doğal temelli turizm gibi birçok turizm kaynağı bulunuyor.
Yazıkkaya Anıtı gibi önemli tarihi yerlerin turistik ürünlere dönüştürülmesi, konaklama imkanlarının artırılması ve bilgilendirme levhalarının yapılması gerekiyor.
Sünniken Dağları gibi doğal güzelliklerin yanı sıra, turistlerin nerede kalacağı, nereye gidebileceği ve ne tür faaliyetler yapabileceğinin belirlenmesi önemli.
1:16:31Sürdürülebilir Turizm ve Gelecek Trendleri: Türkiye'nin önce tanıtımla birlikte turistik ürünleri geliştirmesi ve sürdürülebilir turizm planlaması yapması gerekiyor.
British Columbia gibi bölgelerin AirBnb ile ortak projeler yürüttüğü gibi, Eskişehir'de de benzer uygulamalar yapılabilir.
Gelecekte turizm, otel yerine çadır, kampto, köylerde kalma gibi daha doğal ve sürdürülebilir seçeneklere doğru ilerleyecek.

Türkiye'nin Gastronomi ve Turizm Potansiyeli Üzerine Bir Panel Sohbeti

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir