• Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir sunucunun Kastamonu ve Tosya'nın tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini tanıttığı kapsamlı bir gezi belgeselidir. Videoda Murat Hoca, Mete Tafraç, Turgay abi, Halit abi, Necmi abla, Sevinç abla, Aykut, İmran Hanım ve Kadri Abi gibi yerel sanatçılar, yemek yapımcıları ve rehberler yer almaktadır.
    • Video, Kastamonu'nun tarihi konakları, Kastamonu Kalesi, tarihi yapıları ve kültürel mirasını tanıtarak başlıyor, ardından ilin tarihsel gelişimini kronolojik olarak anlatıyor. Daha sonra Kastamonu'nun geleneksel yemekleri (pastırma, pastırmalı ekmek, bindallı) ve Tosya'nın geleneksel sanatları (bindallı, tost fesi, broşlar) ile tarhana yapımı gösteriliyor. Son bölümde ise Tosya'nın efsane pirinci olan sarı kılçık pirinci ile pilav yapımı detaylı olarak anlatılıyor.
    • Videoda Kastamonu'nun Paleolitik çağdan Osmanlı dönemine kadar olan tarihi, Selçuklu hanedanı korumak için yapılan Kastamonu İsyanı, Yavlak Arslan'ın şehadeti, Atabey Camii gibi önemli yapılar ve kentin idari merkezi olarak 1500'lü yıllardan günümüze kadar değişmeyen konumu vurgulanıyor. Ayrıca Tosya'nın özel tarhana yapımı, mayası ve sarı kılçık pirincinin özellikleri de detaylı olarak gösteriliyor.
    00:50Kastamonu'nun Tarihi Konaklarıyla Tanıtımı
    • Tosya'da Şerife Bacıların ve Halime Çavuşların yurdunda, tarihi konaklarıyla, yemyeşil doğasıyla, 51 çeşit ekmek ve 38 çeşit çorbasıyla dünyanın en önemli gastronomi şehirlerinden birinde bulunuyoruz.
    • Kastamonu, turizmin ve tarihi şehrinin kahramanları yurdu olarak tanıtılıyor.
    01:38Uğurlu Konağı'nın Tanıtımı
    • Kastamonu merkezde Hisarardı Mahallesi'nde Gülsen Kırbaş Hanımefendi'nin işlettiği Uğurlu Konağı, yaklaşık 200 yıllık bir tarihi eser olarak tanıtılıyor.
    • Konak, iki binadan oluşuyor: önde Uğurlu Konağı ismiyle bilinen yaklaşık 200 yıllık bir konak ve arkasındaki yaklaşık 100 yıllık tarihi bir Kastamonu evi.
    • İki binada toplam 25 oda bulunuyor ve restorasyonda tamamen aslına sadık kalarak restore edilmiş.
    03:09Konağın Tarihi ve Mimari Özellikleri
    • Konak, Kastamonu'nun en eski ve köklü ailelerinden Mehmet Emin Ağa ailesinin konağı olarak biliniyor ve Atatürk'ün şapka inkilabı sırasında Kastamonu'ya geldiğinde misafir edildiği Olukbaşı mevkiindeki başka bir konak da bu aileye ait.
    • Konak, Kastamonu Kalkma Vakfı'na satılmış ve daha sonra Gülsen Kırbaş Hanımefendi ve eşi tarafından vakıftan alınmış.
    • Konak, 80 tane ahşap pencereye sahip ve alt katlar taş örme, üzerine bağdadi adı verilen ahşap dikmeler ve tuğlaların sıvanmasıyla oluşan Anadolu'ya özgü bir mimari tekniğiyle yapılmış.
    04:51Kastamonu Konaklarının Bahçe Özellikleri
    • Eski konakların hepsinin bahçesi var ve şehir içinde olsalar bile bir bahçe ile iç içeler.
    • Genellikle binanın ön cephesi yola cephe verir, bahçe yanında ve arkasında yer alır.
    • Konakların bahçeleri 300-800 m² arasında değişebilir ve meyve yetiştirilerek reçel ve marmelat yapılmaktaydı.
    05:43Kastamonu'nun Eski Kıyafetleri
    • Kastamonu'nun değerli sanatçısı Mete Tafracıyla, 1920'lerin ve 1930'ların sokak kıyafetlerini canlandırıyor.
    • Kıyafetlerde külot pantolon, yumurta topuklu ayakkabı, beyaz çorap, basacak muska, bileklik, sekiz köşe kasket ve yelek bulunuyor.
    • O dönemde Kastamonu merkezinde Nasrullah Köprüsü'nde tesbihle dolaşan kişiler vardı.
    07:48Kastamonu Türküleri
    • Mete Tafracıyla "Çifte Çıkar Martin'in Dumanı" adlı İnebolu türküsünü söylüyor.
    • Türküde dört kardeş, amca oğulları ve topladıkları altınları, gümüşleri nakite çevirmek için Rusya'ya gidiyorlar.
    • Amca oğullarından biri, az amcaoğlunun çok altını olduğunu öğrenince onu öldürdüklerini ve denize attıklarını anlatıyor.
    14:04Kastamonu'nun Şivesi ve Kültürü
    • Kastamonu'nun şivesi, köylerine gidildikçe değişiyor ve Linebolu'nun şivesi farklı olarak kelimenin sonlarına cim gibi daha fazla konuşuyor.
    • Kastamonu'da "gel gel" ifadesi kibar bir şekilde kullanılıyor ve "ne diyorsun" ifadesi yaygın olarak kullanılıyor.
    • Kastamonu'nun alfabesinde "ne diyon" harfi bulunuyor ve bu Kastamonu'nun has bir özelliği olarak gösteriliyor.
    15:56Kastamonu'nun Doğal Zenginlikleri
    • Kastamonu işgal görmemiş, esaret altına girmemiş bir şehir olup doğusu ve kültürü bozulmamış durumda.
    • Kastamonu'ya geldiğinizde denize girebilir, kayak yapabilir, ormanda kamp yapabilir ve gezebilirsiniz.
    • Ormanda ayı, çakal, kurt, tilki, geyik ve ceylan gibi hayvanlar bulunuyor.
    17:13Kastamonu'nun Tarihi ve Kahramanlıkları
    • Kastamonu, Çanakkale'deki en çok şehit veren illerden biri olup nüfusa göre en çok şehit veren illerden biridir.
    • Çanakkale Türküsü ile Kastamonu'nun kahramanlıkları anılıyor.
    20:29Kastamonu Kalesi
    • Kastamonu Kalesi, kentin en yüksek noktasında, kent merkezinden yaklaşık yüz metre yukarıda bulunuyor ve tüm kenti görebileceğimiz bir yer.
    • Kastamonu Kalesi, Bizans çağına tarihlenen Kastamonu'yu yaklaşık bin yıldır koruyan bir yapıdır.
    • Kastamonu'nun ismini veren "Kast neydi Moni" efsanesi, Bizanslı kale kumandanının kızının Türk subayına aşık olup kalenin anahtarını atması ve ardından babasının kızını aşağıya atmasıyla ortaya çıkmıştır.
    22:37Kastamonu Kalesi'nin Tarihi
    • Kale eteklerinde orta Türk çağına kadar inen arkeolojik materyaller bulunuyor ve yaklaşık milattan önce 2500'lerden itibaren kale yerleşim veya savunma amaçlı kullanılıyor.
    • Kalenin temellerinin bazı noktalarında milattan sonra 8-9. yüzyılda yapımına başlandığı biliniyor.
    • Kastamonu 1200'lerde Türklerin eline geçtikten sonra kaledeki mimari yapıda ufak değişikliklerle Bizans-Türk almaşık yapısı denen bir kale sınıfına geliyor.
    23:31Atabey Mahallesi ve Sarı Camii
    • 1200'lerin başında Kastamonu Türklerin eline geçtiğinde Türkler kale ile beraber hemen altındaki Atabey Mahallesi'ni kuruyor.
    • Sarı Camii, Kastamonu'daki Türk-Islam yapısı olarak 1272 yılına ait Atabey Gazi Camisi olarak nitelendiriliyor ve Çobanoğlu Yavlak tarafından yapıldığı biliniyor.
    • Cami Kastamonu'da kırk direkli camii olarak anılır ve Anadolu geleneklerinde olduğu gibi bir fetih camii olarak algılandığı için cuma hutbeleri kılıçla okunur.
    24:29Kastamonu'nun Mimari Mirası
    • Kastamonu yaklaşık 2500 yıldır katman katman üst üste oturmuş ve sakinleri kalenin eteklerini terk etmemiş.
    • Kastamonu tescilli taşınmaz kültür varlığı bakımından hem Türkiye'de hem de Batı Karadeniz'deki en yüksek rakamlara sahip olup, bunların yaklaşık 600 tanesi sivil mimarlık örnekleri.
    • Sivil mimarlık örneklerinin ortalama yaşı 150 yıl ve son dönemde kamu kurumlarının destekleriyle restorasyon, sokak iyileştirmesi ve sağlıklaştırması çalışmaları yapılıyor.
    25:50Yavlak Aslan
    • Yavlak Aslan, Kastamonu'yu ilk defa ele geçiren Çobanoğlu sülalesinin üçüncü beyidir ve Anadolu beylikler tarihinin önemli bir karakteridir.
    • Yavlak Aslan, Anadolu'nun Türkleşmesinde öncü rol oynamış ve Anadolu Selçuklu Devleti'nin diğer Ruma yaptığı akınların ve gazaların başındaki insandır.
    • Kastamonu'nun bu dönemdeki gaza sınırı Sakarya Nehri'ne kadar ulaşmakta ve Yavlak Aslan Moğollarla dostane geçinirken, daha sonrasında Moğolların yaptığı işlerin Selçuklu Hanedanı'nın aleyhine gitmesinden dolayı bir isyan başlatır.
    26:37Kastamonu'nun Tarihi ve Mimari Mirası
    • Selçuklu hanedanı korumak için yapılan Kastamonu isyanı yaklaşık üç yıl sürmüş ve İlgaz Dağları'nın eteklerinde yapılan savaşta Yavlak Aslan şehit düşmüştür.
    • Yavlak Aslan, Kastamonu'da kentleşme sürecini başlatan ve Türklerin yerleşik hale gelmesi, medeniyet ve kültür oluşturması için temeller atan önemli bir isimdir.
    • Cumhuriyet Meydanı'ndaki Kastamonu Hükümet Konağı, 1901 yılında Mimar Vedat tarafından yapılmış olup, çevresini saran diğer yapılar 1875'li yıllardan 1900'lü yıllara kadar Abdülhamit dönemi batı tarzı mimarisinin en güzel örnekleri olarak kabul edilmektedir.
    28:39Kastamonu'nun Sınırları ve Gelişimi
    • Kastamonu'nun kuzey sınırı Beylikler döneminde yapılmış İsmail Bey Külliyesi, güney sınırı kale ve kaya mezarı, doğu sınırı ise Hükümet Konağı ve arkasındaki saat kulesi olarak belirlenmiştir.
    • Çekirdek tarihsel Kastamonu yaklaşık bin yıl boyunca bu sınırlar içerisinde yaşamış, 1980'lere gelindiğinde yeni yapılaşma ve yerleşim alanları açılarak kent öncelikle kuzey yönüne, daha sonra güney yönüne doğru genişlemeye başlamıştır.
    29:50Kastamonu'nun Tarihsel Gelişimi
    • Kastamonu'nun tarihi arkeolojik verilere göre Orta Paleolitik Çağ'a kadar uzanmakta, bu dönemden taş aletler ve taş baltalar bulunmaktadır.
    • Paleolitik ve Neolitik Çağlar, Kalkolitik ve Türk Çağları Kastamonu'da mevcut olup, Neolitik'e geçişte epik Paleolitik bulgular ve yeni kazılarda bölge Neolitiği tamamen ortaya çıkmaya başlamıştır.
    • Hitit dönemine gelindiğinde Kastamonu Hitit idari sınırlarının dışında olmasına rağmen bölgede Pala adı verilen bir kültür ve Ziperva adı verilen önemli bir fırtına tanrısı bulunmaktadır.
    31:12Kastamonu'nun Farklı Dönemlerdeki Yönetimi
    • Bölgede Paflagonlar, Lidya ve Frig uygarlıkları, Pers ve Helenistik dönemler, Pontus Krallığı'nın sınırları ve MÖ 60'larda Roma idaresine geçiş olmuştur.
    • Roma döneminde Taşköprü ilçesinde Pompeiapolis antik kenti bölgenin başkenti olmuş, Bizans döneminde ise 1084'te Türklerle tanışmıştır.
    • 1212 yılında Hüsamettin Çoban Bey burayı Türkmen kaidesi haline getirmiş, 100 yıllık Çobanoğlu hakimiyeti ve 150 yıllık Candaroğulları beyliği (Anadolu'daki en uzun yaşayan iki beyliklerden biri) sonrasında Fatih Sultan Mehmet döneminde Kastamonu Osmanlı sınırlarına geçmiştir.
    32:24Osmanlı Dönemi ve Cumhuriyet Dönemi
    • Osmanlı döneminde Kastamonu, birçok tımar sahibi tarafından asker ve lojistik destek sağlayan bir yer olmuş, medrese sayısı ve anıtsal yapılar bakımından bir ilim kültür merkezi olmuştur.
    • Son Osmanlı döneminde Kastamonu'nun önemi azalmamış, eyaletten vilayet dönemine geçişte Kastamonu Vilayetine Kocaeli bağlanmıştır.
    • Geç Osmanlı döneminde bölgede yeni yapılanma hareketleri görülmüş, sivil mimaride büyük konaklar inşa edilmiş, ticaret, ilim ve kültür gelişmiştir.
    33:54Milli Mücadele ve Cumhuriyet Dönemi
    • Milli Mücadele yıllarında halk kendi çabasıyla Mustafa Kemal Atatürk'ün saflarına geçerek, özellikle İstiklal Yolu'ndan cepheye gönderilen lojistik malzeme milli mücadelenin kazanılmasında önemli bir işlev görmüştür.
    • Halime Çavuşlar, Şerife Bacılar, Necibe Nineler gibi anısal isimlerle Anadolu Türk kadını Kastamonu'nun bağrından çıkmıştır.
    • Cumhuriyet kurulduktan sonra 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk Kastamonu halkını takip etmek için kente gelmiş ve devrimleri arasında halkla ilk defa iç içe ve beraber yapılan şapka ve kıyafet inkılabını burada gerçekleştirerek kente "devrim kenti" ünvanıyla takip etmiştir.
    34:42Kastamonu'nun Askeri Önemi ve Pastırması
    • Çanakkale Türküsü Kastamonu'da yazılmış ve derlenmiş olup, Kastamonu tarih boyunca asker ocağı olarak anılmıştır.
    • Türk'ün yaptığı, devletin yaptığı her savaşta cephelerde hep en önde Kastamonulular bulunmuştur.
    • Kastamonu'nun meşhur pastırması, çemenli olan rahiya tadıyla efsane bir lezzet olarak tanınmaktadır.
    36:36Pastırma Yapımı
    • Pastırma yapımında yüksek bir stant kullanılıyor çünkü aşağıda olursa göz veya el vurma ihtimali var.
    • Pastırma, dananın sırt kısımlarından alınarak zarından ve sinirlerinden ayıklanıp tuzlanıyor.
    • Pastırma yaklaşık 45-50 gün süren bir kuruma aşamasından sonra çemen sürülüyor ve bir hafta daha bekletiliyor.
    38:34Pastırmalı Ekmek Yapımı
    • Pastırmalı ekmek için çemensiz pastırma kullanılıyor ve kaburga döş kısmı tercih ediliyor.
    • Pastırma, soğan, karabiber, kimyon ve kırmızı toz biber ile karıştırılarak ekmeklik hazırlanıyor.
    • Hamur yufka makinesinde ince yufka haline getiriliyor ve içine hazırlanan karışım yerleştiriliyor.
    41:55Pastırmalı Ekmek Pişirme
    • Pastırmalı ekmek 2-3 dakikada pişiyor ve üzerine tereyağı sürülüyor.
    • Kastamonu'da pastırma yemek isteyenler hem pastırma tadını alabiliyor hem de karnını doyurabiliyor.
    • Pastırmalı ekmek memlekete götürmek isteyenler için ideal bir seçenek.
    44:03Bindallı Yapımı
    • Bindallı, yüzyıllardır ecdadımızın giydiği bir kıyafet olup düğünlerin vazgeçilmez kıyafeti olarak kullanılıyor.
    • Bindallı yapımında önce parşömene desen çiziliyor, sonra deri üzerine geçiriliyor ve maket bıçağıyla kesimler yapılıyor.
    • Bindallı yapımı için etek suyu yapıştırılıyor ve her öğrencinin farklı desenleri oluyor.
    45:47Bindallı Yapım Süreci
    • Bindallı yapımı uzun sürüyor, normal oturursan 2-3 ayda bitirilebiliyor.
    • Bazı kişiler 1-3 senede bile bir bindallı bitiremiyor.
    • Eskiden bindallı evde yapılıyordu, şimdi ise makinede yapılıyor.
    46:44El Yapımı Bindallı ve Çeyiz Eşyaları
    • Evde yapılmış bindallılar hala devam ediyor, ancak makine kullanımı daha kolay olduğu için artık daha çok makinada üretiliyor.
    • Bindallılar günlük kıyafet olarak giyilirken, kına gecelerinde, düğünlerde ve gelinlere çeyiz olarak sunuluyor.
    • El yapımı bindallılar bir sene gibi uzun sürede hazırlanıyor ve değeri 25-30 bin lira civarında.
    49:38Tosya'nın Geleneksel Eşyaları
    • Tosya'da gerçek altın ve gümüş kemikler bulunuyor, kına gecesinde gelinler bu eşyaları takıyor.
    • Geleneksel tost fesi küçültülmüş halde broş olarak da üretiliyor ve hediyelik olarak sunulabiliyor.
    • Tosya fesi eskiden nikah akdi olarak veriliyordu, tepesinde 22 tane 20'lik altın bulunuyor ve 16 aya 32 tane altın gidiyor.
    52:28Tosya'nın Özel Tarhana
    • Tosya'nın özel tarhana, yaşına göre kurutulabilir ve dolaplarda saklanabilir.
    • Tarhana yapımında torba yoğurdu, baharatlar, acı biber, soğan, nan, maydanoz gibi malzemeler kullanılıyor.
    • Tarhana 15-20 gün dinlendirildikten sonra yoğurma aşamasına geçiliyor ve şişelere konuluyor.
    54:24Tarhana Pişirme Yöntemi
    • Tarhana pişirmesi kuru kıymayla kavurma ile yapılır, salça ve yağ kullanılarak hazırlık yapılır.
    • Sıcak su eklenip bir kaşık tarhana karıştırılarak pişirilir.
    • Tarhana içine elma kurusu atılarak daha lezzetli hale getirilebilir.
    55:36Tosya'nın Sarı Kılçık Pirinci
    • Tosya'nın Aşağı Dikmen köyünde İmran Hanım ile sarı kılçık pirincinden pilav yapılıyor.
    • Tosya'nın pirinci meşhur olup, Tosya deyince pirinç akla geliyor.
    • Sarı kılçık pirinci sadece Tosya'da yetişen, başka bir yerde yetişmeyen özel bir pirinç çeşidi.
    56:51Pilav Hazırlığı
    • Pirinç yıkandıktan sonra yağda kızartılıyor ve kırmızı pul biber ekleniyor.
    • Tereyağı ve sıvı yağ karıştırılarak pilavın üzerine dökülüyor.
    • Pilav tavlanarak havalandırılıyor, böylece sıkışmaması sağlanıyor.
    1:02:06Sarı Kılçık Pirincinin Özellikleri
    • Sarı kılçık pirinci gene ile oynanmamış yerli bir çeşit olup, dağlardan gelen kar suyuyla yetiştiriliyor.
    • Diğer pirinçlere göre şeker oranı yirmi puan daha düşük.
    • Pirinç tarlaları iki yıl pirinç, iki yıl buğday ekmek şartıyla münavebele ekiliyor.
    1:03:23Sarı Kılçık Pirincinin Önemi
    • Sarı kılçık pirinci özellikle toplu yemeklerde ve davetlerde pişiriliyor.
    • Özel günlerde hep bu pirinçten düşürülüyor.
    • Sarı kılçık pirinci "suda büyür, suda pişer, et suyuyla yenir" olarak tanımlanıyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor