Buradasın
Türkiye'de Kadın Eşitliği ve Ruh Sağlığı Üzerine Bir Röportaj
youtube.com/watch?v=VfqEK3hy_uEYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Ruh Sağlığı" programında sunucu ve Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalından uzman psikolog Zeynep Şeker Aygül arasında gerçekleşen bir röportaj.
- Video, kadın şiddeti, kadın eşitliği ve toplumsal ilişkiler üzerine kapsamlı bir tartışma sunmaktadır. Programda kadın cinayetleri, fiziksel ve cinsel şiddet, kadınların eğitim durumu, iş hayatındaki zorlukları, çift ilişkilerinde yaşanan iletişim sorunları ve aile dinamikleri ele alınmaktadır.
- Röportajda ayrıca Türkiye'de hala okuma yazma bilmeyen kadınların varlığı, anne olma sonrası kadınların karşılaştığı zorluklar, erkeklerin "koruma" arzusu ve toplumsal beklentilerin çift ilişkilerine etkileri gibi konular da tartışılmaktadır. Konuşmacı, kadınların kendi haklarını elde etmek için ne yapabilecekleri konusunda öneriler sunmaktadır.
- 00:14Kadın Cinayetleri ve Şiddetin Artışı
- Kadınlar için "kadın hakları", "eşitlik", "fedakar ve kutsal varlıklar" gibi güzel kavramlar kullanılırken, Türkiye'de kadın cinayetleri ve fiziksel-cinsel şiddet giderek artmaktadır.
- Toplumun kadına şiddet uygulayanlara karşı görevi ele alınacaktır.
- Konuk, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan uzman psikolog Zeynep Şeker Aygül'dür.
- 01:20Kadına Şiddetin Nedenleri
- Kadına şiddet uygulayanların sadece %6-7'si ruh sağlığı bozuk kişilerdir, geri kalanın büyük bir kısmı öğrenilmiş davranışlardan kaynaklanmaktadır.
- Televizyonda şiddet olaylarının gösterilmesi, onları onaylayan bir etki yaratabilir ve öğrenmelere yol açabilir.
- Töre cinayetlerinde, aile ve toplum tarafından yapılan psikolojik ve sosyal baskı, saldırgan davranışlarda etkili olabilmektedir.
- 03:28Namus Kavramı ve Kadına Yönelik Şiddet
- Toplumda erkek ve kadın için tanımlanan namus kavramları tamamen farklıdır, bazen namussuzluğu yapan erkek olmasına rağmen faturanın ödenen kişi kadın olabilmektedir.
- Kadına yönelik şiddet olayları basına yansıyor ve duyuluyor, ancak haberlere yansımayan ciddi fiziksel ve cinsel istismara uğrayan çok fazla kadın bulunmaktadır.
- Cinsel istismar çocuklara, kız çocuklara ve evli kadınlara da yönelmektedir.
- 04:34Şiddetin Psikolojik Yönleri
- Kadına şiddet uygulayanların ruh sağlığı sorunları olmayabilmektedir, şiddetin altında yatan nedenler farklı şekillerde yansıtılabilmektedir.
- Cinsel şiddette dürtülerin kontrol edilememesi, testosteron hormonunun etkisi ve saldırgan davranışların az cezalandırılması önemli faktörlerdir.
- Kadınları korumak için kısıtlamalar getirilirken (sokağa çıkma saatleri, giyim tarzı gibi), erkeklerde benzer baskılar uygulanmamaktadır.
- 07:56Kadın Eşitliği ve Toplumsal Algılar
- Kadın eşitliği, doğduğumuzda aile ve toplumun bize empoze ettiği değerlere dayanmaktadır.
- Eşitlik aynılık değildir, daha çok adalettir; biyolojik, ruhsal ve hormonal olarak farklı olan iki farklı türden bahsedilmektedir.
- Eğitim alma, beslenme, sağlık hizmetlerinden yararlanma ve işe yerleşme hakları açısından insani haklar açısından eşitlikten bahsedilmektedir.
- 10:31Eğitimdeki Eşitsizlik
- Türkiye'de her yüz kadından yedi'si okur-yazar değil, ancak okuryazar olmak günümüzde hayati önem taşımaktadır.
- Ekonomik koşulları yetersiz olan ailelerde, eğitim yatırımı daha çok erkeklere yönelmektedir.
- Erkeklerden daha iyi kazanmalı, evini geçindirebilmeli ve çocuklarını rahat ettirebilmeli beklenirken, kadınlardan evde yemek ve temizlik yaparak var olabilmesi beklenir.
- 12:06Bölgesel Farklar ve İş Hayatında Kadınlar
- Türkiye'nin batısında (Bursa, İstanbul, İzmir gibi) daha az çocuk sahibi olan ailelerin kız-erkek ayırmaksızın çocuklarını okutmaya çalıştıkları görülür.
- İş hayatında kadınlar banka müdürü, avukat, doktor, profesör gibi önemli pozisyonlarda bulunsa da, toplam çalışanların sadece %20-25'i kadındır.
- Çalışan kadınlardan sadece %25'i iyi eğitim almış ve eğitimini gerçekten kullanabilen kadınlardır.
- 14:13Kadınların İş Hayatında Karşılaştığı Zorluklar
- Evde kalmak kötü değildir, ancak çalışan kadınlarda iş ve ev sorumlulukları bir araya geldiğinde çok fazla yıpranma yaşanabilmektedir.
- Anne olmak büyük bir etkiye sahiptir ve yeni doğan bebeğin sağlıklı gelişebilmesi için ciddi şekilde anne ilgi ve bakımına ihtiyacı vardır.
- Kadınların işe dönmesinde ekonomik nedenler, özel işletmelerdeki iş kaybetme korkusu ve uzun süreli doğum sonrası izin kullanan kadınların yerine başkalarının alınması gibi faktörler etkili olmaktadır.
- 16:05Eşitlik ve Pozitif Ayrımcılık
- Eşitlik bazen yanlış anlaşılabilmekte ve kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığın olması gerekmektedir.
- İş şartlarının erkek ve kadının farklı olması gerekmektedir; özellikle anne olduğu dönemde kadınlar için kreş, emzirme odası gibi imkanlar önemlidir.
- Spor merkezlerinde çocuklara yönelik faaliyetler düzenlendiğinde kadının spora katılması ve part-time çalışabilmesi kolaylaşacaktır.
- 18:27Toplumun Değişmesi ve Kadınların Kalkınması
- Toplumun değişmesi ve erkeklerin algılarının değişmesi için köklü değişiklikler gerekmektedir.
- Türkiye'de yerel ve merkezi yönetimlerde erkek sayısı çok daha fazla olup, kadınlar seçimlerde erkeklere oy vermeyi tercih etmektedir.
- Dışarıda olmak, iş hayatının içerisinde olmak ve toplumun içinde olmak kişinin gelişmesine, kişilik ve sosyal algılarının açılmasına yol açar.
- 21:34Kadın-Erkek İlişkilerinde Yük ve Sorumluluk
- Kadının sürekli erkeğin üzerinde olması ve yardım beklemesi, erkeğin omzunda bir yük oluşturabilir.
- Bazı kadınlar erkeğin kredi kartını ve maaş kartını almasını, kendilerinin sadece alışveriş yapmasını veya çalışmasını tercih ederken, bazıları ise kendi fikirlerini anlatamadıkları için üzülür.
- İletişimsizlik çiftler arasında kopukluk yaratabilir.
- 22:37İlişkilerde Farklılık ve Sorunlar
- Kadın ve erkek arasındaki iletişimde güçlüklerin yaşanması beklenen bir şeydir çünkü iki farklı cinsiyet ve aileden insan bir araya gelir.
- İlişkilerde sorun olmaması normal değildir; hiç tartışmayan çiftlerde iki yüzlülük, yalancılık veya paylaşımın olmaması olabilir.
- Mutlu çiftlerin de sorunları olmasına rağmen, onlar konuşabiliyor, çözebiliyor ve iletişim kurabiliyorlar.
- 24:17Kişisel Alan ve İletişim
- Çiftlerin kişisel alanlarının olması ve birbirlerine saygı duyması gerekiyor.
- Kişisel alan, fiziksel olarak bir kol boyu uzaklık olarak değil, ruhsal ve sosyal anlamda kendi düşünceleri, duyguları ve tercihleri olabilmesi demektir.
- İnsanların birbirlerine sürekli müdahaleleri (giyim tarzı, arkadaşlarla iletişim gibi) iletişim problemlerine neden olabiliyor.
- 26:36Kültürel Etkiler ve Sorumluluk Algısı
- Çiftlerin birbirlerine çok karışmasının bir kısmı kültürel olarak kaynaklanıyor; erkekler çocukluktan itibaren evin reisi olarak yetiştiriliyorlar.
- Erkekler genellikle annelerinden, kız kardeşlerinden ve eşlerinden sorumlu olduklarını düşünüyorlar.
- Erkekler bazen eşlerini korumak için dışarıdaki erkeklerin algısını düşünerek onlara tedbirler alıyorlar.
- 29:07Toplumsal Beklentiler ve İlişkiler
- Türkiye'de hem kadın hem de erkek zorlanıyor; erkekler çocukluktan itibaren çok fazla yük üzerine binmiş oluyorlar.
- Toplumsal beklentiler ve değer yargıları çiftler üzerinde etki ediyor; "karısını nasıl giydirmiş" veya "buna nasıl izin vermiş" gibi yorumlar sorun yaratabilir.
- Çiftler arasındaki müdahaleler ve kontrol istekleri ilişkilerde çatışma yaratıyor.
- 29:51Toplumsal Bağlantı ve Sınırlar
- İnsanlar sosyal varlıklar olarak toplumsal bağlar içinde yaşarlar, bazen bu bağlar duygusal baskı yaratabilir.
- Toplumsal yaşamın olumlu yönleri arasında acıda, üzüntüde yardımlaşmak ve birbirine destek olmaktır.
- Çekirdek aile, sülale, mahalle ve toplum arasında sınırların belirlenmesi önemlidir, her birimde kendi sınırları olmalıdır.
- 32:21İletişim ve Anlayış
- Karı-koca ve kadın-erkek ilişkilerinde birbirini anlamamak ve ihtiyaçları ifade etmeme sorunları yaratır.
- Haklar ve beklentileri ifade edemeyen kişiler orta yolu bulma şansı kaybeder, güç elinde olan karar alır.
- Toplumda eşitsizlikler, özellikle kadın-erkek arasındaki eşitsizlikler sahtekarlık ortaya çıkarabilir.
- 34:25Aile İçi İlişkiler
- Doğan bebek genellikle istenen ve planlı bir olaydır, ancak bazen babalar ailenin dışına itilir.
- Erkeklerin fiziksel bakım verememesi ve çalışma yükü nedeniyle bebekle ilişkileri gecikebilir.
- İyi bir aile ilişkisi için karı-koca arasındaki ilişki kalitesi ve çocukluk dönemlerindeki temeller önemlidir.
- 37:07Kadınların Rolü
- Kadınlar eşitlik için gayret etmeli, bunu sadece erkeklerden beklememelidir.
- Kadınlar kız çocuklarını sadece güzelliğe değil, akla, zekaya ve kültüre önem vererek yetiştirmelidir.
- Anneler kendi kültürlerini artırmalı, dünya ile ilgilenmeli ve eşiyle ortak ilgi alanları yaratabilmelidir.