Buradasın

Türk Göçmenlerin Sağlık ve Cinsellik Sorunları Üzerine Röportaj

youtube.com/watch?v=6ctyIYGYn8k

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Kıbrıs'ta yaşayan klinik psikolog Lindat ile yapılan bir röportajdır. Lindat aynı zamanda evlilik ve aile terapisti, Uluslararası Filan Üniversitesi'nde psikoloji bölümünde öğretim üyesi ve Hypak Cinsel Terapi Hipnoz Akademisi'nin kurucusu olarak çalışmaktadır.
Röportajda öncelikle Lindat'ın kariyeri ve çalışmaları hakkında bilgiler verilmekte, ardından Kıbrıs'taki göçmen sağlığı konusu ele alınmaktadır. Özellikle Türkiye'den gelen göçmenlerin yaşadığı sağlık sorunları, uyum problemleri ve pandemi dönemindeki sağlık durumu tartışılmaktadır. Son bölümde ise cinsellik konusu tabu bir konu olarak ele alınmakta, Türkiye'de ve diğer Müslüman ülkelerde cinsellik eğitiminin önemi ve bu konudaki bilinçsizlik sorunları tartışılmaktadır.
Videoda ayrıca Türk göçmenlerin sağlık hizmetlerindeki kültürel ve dilsel zorluklar, aile ilişkilerindeki sorunlar, erken evlilik alışkanlıkları ve çocuk yetiştirme yöntemleri de ele alınmaktadır. Son bölümde ise Elif Hanım adlı bir psikolog, öfke kontrolü ve ruh sağlığı konusunda bilgiler paylaşmaktadır.

Lindat'ın Mesleki Geçmişi: Lindat, klinik psikolog ve evlilik-aile terapisti olarak Kıbrıs'ta Uluslararası Filan Üniversitesi'nde psikoloji bölümünde öğretim üyesi.
Pandemi nedeniyle öğrencilerin Türkiye'ye dönmesiyle danışmanlıkları online olarak vermiş.
Klinik sağlık psikoloğu olarak kronik hastalık ve travma konularında uzmanlaşmış, özellikle cinsel istismar konusunda yaklaşık yirmi sene çalışmış.
00:58Eğitim ve Çalışmalar: Milli Eğitim Bakanlığı onaylı cinsel terapi eğitimi veriyor ve Eylül'de sonuçlanacak.
Türkiye'de kurduğu Hypak Cinsel Terapi Hipnoz Akademisi'ni Kıbrıs'a taşımış.
Azerbaycan'da ve Türkiye'de travma ile ilgili eğitimler veriyor.
02:30Psikiyatristin Mesleki Deneyimi: İstanbul doğumlu psikiyatrist ve psikoterapist olarak iki merkezin şefi.
Merkezde yedi uzman ve dört asistan doktor çalışıyor.
Göçmen sağlığı üzerine eğitimler veriyor ve hastanelere, tabipler odasına ve kongrelerde workshop düzenliyor.
03:35Kıbrıs'taki Göçmen Sağlığı: Kıbrıs, özellikle Türkiye'den yoğun göç alan bir ülke olup, göçmenlerin çoğunluğu öğrenci.
Ortadoğu coğrafyasında düzenli rutin sağlık kontrol sistemi yok, ancak göçmenler için zorunlu devlet sağlık sigortası bulunuyor.
Kıbrıs'ta Girne Akçiçek ve Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu devlet hastaneleri bulunuyor, ancak hizmetler çok kalabalık.
06:14Sağlık Bilinci ve Göçmen Sorunları: Kıbrıs'taki insanlar sağlık konusunda cahil ve bilinçsiz, pandemi döneminde bile maske takma gibi temel önlemleri uygulamıyorlar.
Göçmenlerin ortak problemleri arasında uyum sorunları, beslenme problemleri, uyku problemleri ve geçim sıkıntısı bulunuyor.
Dil problemi özellikle Türkiye dışından gelen göçmenler için önemli bir sorun.
07:51Cinsellik Eğitimi ve Tabu Konusu: Cinsellik konusu Türkiye'de tabu bir konu olup, insanlar konuşmaktan kaçınıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı bir ara eğitim müfredatına cins üreme sağlığını koymuştu ancak ebeveynler tarafından isyan edilerek müfredattan çıkarıldı.
Fas'ta cinsel eğitimi okullara alma projeleri var, ancak Müslüman ülkelerde bu konuda bilgi eksikliği nedeniyle insanlar zor durumda kalıyor.
11:26Cinsel Bilgilerin Kaynağı: Konuşmacı, 1973 doğumlu olduğunu ve Türkiye'de internetin 1991'den sonra çıktığını belirtiyor.
Eskiden cinsel bilgiler genellikle pornografik dergilerden, gizli kapaklı yerlerden veya seks çalışanlarının olduğu yerlerden öğreniliyordu.
Erkekler için penis boyu ve performansı ergenlik döneminde çok önemliydi, kızlar ise daha az detaylı hikayeler anlatıyordu.
13:06Cinsel Bilgilerin Aile ve Toplumdan Öğrenilmesi: Cinsel bilgiler genellikle arkadaşlardan öğreniliyordu, aile anlatmıyordu.
Çocuklar ya yaşayarak yanlış yaşayarak öğreniyor ya da kendisinden büyük birisiyle ilk deneyimini yaşıyordu.
Türkiye'de Türk arkadaşlar daha erken cinselliğe başlıyor, Almanya'da ise daha rahat bir ortam vardı.
13:59Erkeklik ve Cinsellik: Eskiden bir çocuğun kimden olduğu önemli değildi, kadınlardan olduğu belliydi ve kadınlar değişik erkeklerle beraber olabiliyordu.
Erkekler, çocuklarının kendilerine ait olduğunu kesinleştirmek için kadınları kapatmaya ve başka birini yaşamamalarını sağlamaya çalıştı.
Günümüzde egemen ata erkek toplumlarda erkek çocuklarda çok baskı altında kalıyor, erkeklik performansı abartılarak zor durumda bırakılıyor.
15:14Türkiye ve Kıbrıs'ta Cinsellik: Kıbrıs, Türkiye'den biraz daha rahat ve serbest bir ortam sunuyor.
Türkiye'de konservatif ailelerden gelenler Kıbrıs'ta "kabak çiçeği gibi açılıyor" ve yapamadıklarını burada yapıyorlar.
Türkiye'de yasaklanan şeyler daha abartılı bir şekilde yaşanmaya başlıyor.
16:18Cinselliğin Tarihsel Gelişimi: Türkiye'nin bölgesel olmasa da genel olarak Müslüman ülke olduğundan nesiller boyu aktarılan öğretiler evlilik için.
Tarihte erkekler için serbest, çoklu eş almak serbest, kadın için değil; kadın bekaretini korumak zorunda, görevi çocuk yapmak ve eve bakmaktı.
Cinselliğin temelde üreme için olduğu, zevk alma veya keyif alma için değil, sadece üremek için olduğu belirtiliyor.
17:17Cinsellik ve Din: İslam'da cinsellik böyle değil, Hristiyanlıkta ve Yahudilikle başlıyor.
İnsanlar üç çocuk yapmak için hayatı boyunca üç kere mi beraber olmalı veya o çocuğu yapmak sürecinde mi beraber olmalı sorusu saçma bulunuyor.
Batılılaşmanın etkisiyle insanlar farklı yaşantılar gördü ve cinsellik daha rahat yaşanabiliyor.
18:47İlk Cinsel Deneyim: Teknolojinin gelişmesiyle insanların farklı perspektiflerden bakarak tabuları kırmaya başlaması daha rahat yaşanan bir cinsellik sağladı.
Türkiye'de ve dünyada yapılan çalışmalar ilk cinsel deneyimin 12 ile 15 yaş arasında değiştiğini gösteriyor.
İlk deneyimi yaşayan kişiler ne yaptığını, neyi yaşadığını ve izlenimleri nereden aldığını bilmiyor, genellikle pornografiden veya internetten alıyor.
19:25Kızlık Zarı ve Cinsel Anatomi: Türkiye'de özellikle genç kızlar için "gerdek gecesi" korku hikayeleri anlatılıyor ve her bölgenin bir geleneği var.
Kızlık zarının (himenin) bozulması demek, himen zaten delikli bir yapıya sahip ve kanama yapmıyor.
Genç kızlar hala kendilerini bir ayna alıp kendi cinsellik organlarını dışarıdan bile olsa bakmamış durumda.
22:14Kadınların Cinsel Bilgisi: Türkiye'de yapılan çalışmalar birçok kadının orgazmın ne olduğunu bilmediği gibi vajinal bölgenin içerisindeki erojen noktaları da bilmediğini gösteriyor.
Kadınlar genital bölge, vajinanın dış katmanı ve içini hiçbir şey bakmaktan çekiniyor.
Kadınlar en basitinden kendi kendine meme muayenesi yapmak için bile kendilerine dokunmuyor.
23:18Kültürel Farklılıklar ve Sağlık Hizmetleri: Konuşmacı, jinekoloji kongresinde kültürler arası tedavi yöntemleri ve kültürel hassasiyet konusunu ele almış.
Müslüman kadınların kendilerine ellememesi ve göğüs muayenesini yapmaması nedeniyle kanseri geç anlayabilmeleri belirtiliyor.
Konuşmacı, yurt dışında lisans sorunu olduğunu ve hastalarının 200-300 kilometreden uzaklardan geldiğini ifade ediyor.
24:26Göçmen Hastalar ve Dil Sorunları: Konuşmacının merkezinde 2000'den fazla hasta, ikinci açtığı merkezde ise 1000'den fazla Rus ve Polonyalı hasta bulunuyor.
Konuşmacı, Münih'te tek Türkçe konuşan uzman olduğunu ve şimdi yanına Türkçe konuşan bir çalışan aldığını belirtiyor.
Hem dil açısından kendini ifade edememe hem de kültürel farklılıklar ve tabaka farklılıkları sağlık hizmetlerinde sorun yaratıyor.
25:21Göçmenlerin Toplumsal Durumu: İkinci dalga Türkiye'den gelen akademisyenler genellikle Türkiye'de büyümüş ve okumuş olup, iyi iş bulmak için buraya geliyorlar.
Bu göçmenlerin cinsellikle sorunları daha rahat ve eşcinsellik konusu hiç konu değil.
Türkiye'den 1970-1973 yıllarında göç eden insanlar kendilerini geliştirmemiş olup, Türk toplumu da Alman toplumuyla fazla birleşmiyor.
26:32Kültürel Farklılıklar ve Toplumsal Sorunlar: Konuşmacı, önyargıları ve düşünceleri kırmak için çok uğraştıklarını belirtiyor.
Almanya'nın ortasında büyüyen bir kızın şort giyememesi gibi bölgesel farklılıklar var.
Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde farklı kültürler bulunuyor ve bu kültürler birbirine eşit değil.
27:45Sağlık Okuryazarlığı ve İletişim Sorunları: Sağlık konusunda genellikle "sırtım ağrıyor" gibi genel ifadeler kullanılıyor, detaylı bilgi verilmiyor.
Cinsellikte cinsel lingo kullanılmadığı için iletişim sorunları yaşanıyor.
Türk toplumunda sağlık okuryazarlığı ve kendisiyle ilgili okuryazarlık eksikliği var, insanlar kendi vücudunu tanımıyor ve aklına geleni aktarmakta utanıyor.
29:18Cinsel Eğitimin Önemi: Erkek çocuklar bebeklikten beri jenital bölgeleri daha fazla okşanıp yüceltiliyor, ancak kendileriyle barışık olmayan anneler kızlarını bu konuda eğitemiyor.
Türkiye'de kadınlar genellikle aybaşı döneminde kendilerini kirli hissediyor, ancak regl döngüsünün nasıl çalıştığını ve neden kanama olduğunu anlatamıyorlar.
Cinsel sorunlar, korunma yöntemleri ve hastalıklar konusunda eğitim verilmesi gerekiyor, ancak birçok ebeveyn bunu çocuklarına aktaramıyor.
31:19Cinsel Eğitimin Zorlukları: Aile danışmanlığı eğitimlerinde cinsel sorunlar ve korunma yöntemleri anlatılırken, bazı ebeveynler çocuklarına bu konuları aktaramadıklarını belirtiyor.
Ebeveynlerin çocuklarına cinsel konuları anlatamaması, çocukların yanlış bilgilere maruz kalmasına ve sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Cinsel gelişim, erken boşalma, geç boşalma ve regl dönemleri gibi konularda kültürel engeller nedeniyle aktarım eksikliği yaşanıyor.
34:32Kültürel Farklılıklar ve Etkileri: Almanya'da kadınlar genellikle daha fazla bilgiye sahip ve kendi mesleki hayatlarını yönetebiliyorlar.
İki kültür arasında kalan gençler psikolojik baskı altında yaşıyor, her iki kültürle de uyum sağlayamıyorlar.
Almanya'da büyüyen Türk kızları, Alman kızlara göre daha fazla intihar teşebbüsünde bulunuyor.
37:23Namus Kavramı ve Cinsellik: Türk ailelerinde namus kavramı cinsel olarak algılanıyor, bu nedenle kızlar gizli kapaklı ilişkiler kuruyor ve hamile kalıyorlar.
Erkeklerde de namus korkusu var, kızlar hesap vermek zorunda kalıyor ve bazen şiddet riski taşıyor.
Yabancı kesimde cinsellik daha rahat algılanıyor, ancak Türk kültüründe cinsellik ön planda olduğu için çocuklar gizli kapaklı ilişkiler kuruyor.
39:33Erken Evlilik ve Aile İlişkileri: Yurt dışında çok erken evlendirilenler var, genellikle 14-16 yaşında evlendirilip göçmüş oluyorlar.
Erken evlenenler genellikle 20-24 yaş aralığında olup, evliliklerinde aileler çok karışıyor ve evlilikler genellikle ayrılıyor.
Aileler çocuklarının en iyi arkadaşı olmalı, sorunları varsa hemen onlara koşsun ve beraber çözmeli.
42:04Çocukların Eğitimi ve Sorumluluk: Çocuklar cezalandırmakla ve baskıyla eğitiliyor, sevgileri esirgeiliyor.
Çocuklar için her şey karar veriliyor, kendilerinin karar vermesi ve sorunları çözmesi öğretilmiyor.
Kolektif kültürlerde çocuğun söz hakkı yoktur, yetişkinlerin kararları çocuğun geleceği belirliyor.
44:30Partner Seçimi ve Evrim Teorisi: İnsanlar ideal eşlerini seçerken genellikle materyalistik kriterler kullanıyor, kişilik gibi değerli özellikler yerine.
Evrim teorisi, doğal seleksiyon olarak atalarımızdan bize gelen ve hayatta kalmamızı sağlayan özelliklerin bir sonraki nesle geçmesini ifade ediyor.
Din ve bilim örtüşmez, paralel gider; üreme sağlığı dersleri bile kız-erkek ayrı sınıflarda anlatılıyor.
49:39Ruh Sağlığı ve Öfke Kontrolü: Ruh sağlığı için bedensel sağlık, kendinle barışık olmak ve gevşeme egzersizleri öğrenmek önemlidir.
Öfke kontrolü için içindeki fırtınalara karşı kendini sakin tutabilme yöntemlerini öğrenmek gerekir.
Hayatta bizi tahrik eden, dürten ve hislerimize basan insanlar olacak, özellikle iş hayatında.
50:17Öfke Kontrolünün Önemi: İş hayatında Türk erkekler, rakipleriyle yaşanan rekabet nedeniyle öfkesini kontrol edemeyip hakarete uğramış, tokat atmış veya hatta dövmeye kalkmış olabilirler.
Kendi ruhsal sağlığını kontrol etmek için hisleri tanıyıp kontrol etmeyi ve gereksinmeleri anlayarak hareket etmek gerekir.
Ruh sağlığı koruma faktörleri önemli olsa da, bunları uygulamak için hareket etmek ve kendini tanıma gereklidir.
52:00Kutunun Dışına Çıkma ve Tepki Verme: Bir şey olduğunda bir adım geri atıp izlemek gerekir, hemen hareket etmek yerine.
Her olayı olduğu gibi değerlendirmek ve kutunun dışına çıkarak farklı bir bakış açısı kazanmak önemlidir.
Konuşmacı, kendisinin sakin bir insan olduğunu ancak kızdırıldığında sert yanının ortaya çıktığını belirtiyor.
53:26Saygısızlık ve Öfke: Karşımdaki kişinin saygısızlık yapması, sürekli haksız yargılama ve aptal yerine koyması öfkeyi tetikleyebilir.
Bu tür davranışlar sadece binlerce insanın arasında yüzde biri tarafından gösterilir ve istatistikte normal bir durumdur.

Türk Göçmenlerin Sağlık ve Cinsellik Sorunları Üzerine Röportaj

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir