Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir sunucu ve konukları arasında geçen bilgilendirici bir sohbet formatındadır. Konuklar arasında Doç. Dr. Fahrettin Kılıç (meme radyoloğu), Orhan Bey ve Elif adlı uzmanlar bulunmaktadır.
- Videoda silisyum ve bor mineralinin vücut üzerindeki etkileri, sağlık faydaları ve günlük kullanım önerileri detaylı olarak ele alınmaktadır. Konuşmacılar, bu minerallerin bağ dokusuna sağladığı destek, kolajen üretimini teşvik etme, cilt sağlığı, tırnak ve saç kalitesi, enerji seviyesi ve insülin direnci gibi konulardaki faydalarını tartışmaktadır.
- Ayrıca videoda silisyum ve borun alüminyum gibi metal toksinlerini vücuttan çıkarma, osteoporoz ve otoimmün hastalıklarla ilişkisi, mikrobiyota açısından önemi ve anti-aging etkileri gibi konular da ele alınmaktadır. İzleyicilerden gelen sorular yanıtlanarak, bu besin takviyelerinin güvenli kullanım süreleri ve etkilerinin görülebilmesi için gerekli süreler hakkında bilgiler verilmektedir.
- 00:01Giriş ve Konuk Tanıtımı
- Sunucu, az bilinen ama önemli fonksiyonları olan bir mineralden bahsedeceğini belirtiyor.
- Doç. Dr. Fahrettin Kılıç, konuk olarak davet ediliyor ve konuşmacılar arasındaki çıkar çatışması olmadığını vurguluyor.
- Konuk, radyoloji doçenti ve meme radyoloğu olduğunu, eşiyle birlikte fonksiyonel ve station ile tanıştıklarından sonra tıbbın sınırlarını zorlayan bir yolculuğa girdiklerini anlatıyor.
- 03:53Silisyumun Özellikleri
- Silisyum, yeryüzünde çok fazla olan bir mineral olmasına rağmen, kayaçlar ve kristallerde bulunan silikat tuzları doğrudan emilinemiyor.
- Besinler aracılığıyla alınan silisyumun emilimi düşük olduğu için faydalanmak zor, ayrıca endüstriyel suların silisyum oranı çok düşük veya sıfır.
- Silisyum zengin besinler arasında muz, yeşil yapraklı sebzeler, taze fasulye, kabuklu tahıllar ve bira bulunuyor.
- 06:08Silisyum Eksikliği ve Önemi
- Silisyumun kan limitleri akademik çalışmalarla belirlenmiş, özellikle 40 yaşından sonra ve postmenopozal kadınlarda azaldığı gözlemlenmiş.
- Silisyumun en önemli varoluş nedeni bağ dokusunu desteklemesi, kolajen liflerinin doğru sıralanmasını sağlayıp kolajen üretimini stimüle etmesidir.
- Hayvan deneylerinde silisyum eksikliğinin embriyolarda kemik gelişim bozuklukları, bağ dokusunda eksiklikler ve organların gelişiminde gerilemeler yarattığı görülmüş.
- 09:48Bağ Dokusunun Önemi
- Vücudumuzda kendimiz ürettiğimiz proteinlerin üçte birini oluşturuyor ve vücudumuzun her yerinde bulunuyor.
- Bağ dokusu, aorta, kemikler, cilt ve kalp dokusunda en yüksek oranlarda bulunur çünkü bu dokular hem esnek hem sağlam olmalı.
- Bağ dokusu, hareketi sağlayan her dokuda bulunur ve kemik iskeletinin oluşumunda önemli bir rol oynar.
- 11:02Bağ Dokusunun Gelişimi ve Silisyum
- Vücudumuz maksimum bağ dokusunu 20-25 yaşına kadar üretir, sonrasında üretim azalır.
- Silisyum, bağ dokusunun gelişiminde önemli bir rol oynar ve vücudumuzda depolanamadığı için bağ dokusu ile ilişkilendirilir.
- Hücreler arası iletişimi sağlama konusunda silisyum önemli bir katkısı vardır.
- 12:47Bağ Dokusunun Vücuttaki Rolü
- Bağ dokusu, vücutta esneklik sağlarken aynı zamanda tüm dokular arasındaki iletişimi de sağlar.
- Elektrik akımı vücudumuzdan geçerken bağ dokusunu kullanır.
- Silisyum kullanıldığında vücutta enerji artışı görülür çünkü bağ dokusu elektriksel enerjiyi depolayabilir.
- 14:52Silisyumun Dozları ve Kullanımı
- Günlük doğadan alınabilen silisyum dozları 40-50 miligramdır, ancak tahıl ve liften beslenenlerde bu oran 160-180 miligram olabilir.
- Tarım bakanlığı tarafından belirlenen silisyumun üst limiti 1,60 gram olarak belirtilmiştir.
- Silisyum, böbrek yetmezliği olmayan kişilerde fazlası böbreklerden atılır ve alüminyum ile etkileşir.
- 16:33Silisyumun Faydaları ve Kullanım Önerileri
- Silisyum, alüminyum gibi ağız metal toksitlerini vücuttan atmayı destekler ve özellikle flor için etkili.
- 40 yaşından küçük, sağlıklı (yeşil ağırlıklı) beslenen veya bitkisel bazlı beslenen kişilerin silisyum ihtiyacı yoktur.
- 45 yaşını geçmiş, düzgün beslenmeyen ve endüstriyel beslenen kişilerin silisyum ihtiyacı vardır çünkü 40 yaşından sonra negatif silisyum dengesi başlar.
- 21:01Borunun Hormonlara Etkisi
- Borunun yapısında bağışıklık sistemi üzerine olumlu çalışmaları vardır.
- Borunun resmi olarak almaması gereken bir hasta grubu yoktur, ancak etik olarak östrojen düzeylerini ve testosteron oranını yükselttiği için meme kanseri olan hastaların bor kullanmaması önerilmektedir.
- Bor, östrojen ve testosteron düzeylerini yükselttiği için, meme kanseri teşhisi olan hastaların bor kullanmaması tavsiye edilmektedir.
- 22:29Gıda Takviyeleri ve Silikon
- Gıda takviyeleri ilaç değildir, replasmandır ve eksik olanı tamamlamaktadır.
- Silikon içeren maden suyu markaları vardır, ancak vücudumuz sadece içtiğimiz silikonun yüzde birini emebilir.
- Silikat oranı yüksek olan yerlerde Alzheimer riski daha düşük olabilir, muhtemelen alüminyumun beyindeki etkisini azalttığı için.
- 25:20Silikat ve Beslenme
- Lifli beslenme sürekli değil arada bir yapıldığında silisyum alımını azaltabilir.
- Mikrobiyota açısından karşılaştırılan altı beslenme biçimi arasında Akdeniz beslenme tipi öne çıkmıştır.
- Süreklilik ve sürdürülebilirlik beslenmede önemlidir, bitkisel bazlı beslenmenin önemini vurgulamak gerekir.
- 28:19Silisyumun Bağ Dokusuna Etkisi
- Silisyum bağ dokusunun toparlanmasına yardımcı olur ve sadece cilt değil, damar duvarlarının esnekliğini sağlar.
- Bağ dokusu kuvvetli değilse, damarlar kalsifiye olup kireçlenmeye başlar.
- Bağ dokusunun sağlanması için C vitamini, demir, B vitaminleri ve stres faktörlerinin kontrolü önemlidir.
- 31:06Hormonlar ve Bor
- Bor, hormon yapısında kapı koruyucu mineral element olduğu için bor alındığında hormon yapımı artar.
- Bor kullanan kadınlarda menopoz semptomları düzelir ve mens ağrıları geçilir.
- Bor, serbest östrojenin artmasıyla vücutta etkinliği artırmakta, ancak ekstra östrojen üretmektedir.
- 32:51Fibrokistik Memesi ve Gıda Takviyeleri
- Fibrokistik memesi olan kişilerde gıda takviyesi kullanımı sakıncası yoktur, ancak mikroplastik ve karaciğer sistemlerinin düzeltilmesi gerekir.
- Gıda takviyeleri tehlikeli değildir ve bir kez kullanımda tehlike yaratmaz, normal koşulları desteklemek ve eksik olanı tamamlamak için kullanılır.
- Gıda takviyeleri hastalık geçirmek için değil, vücuttaki eksiklikleri tamamlamak için kullanılır.
- 34:02Silisyum ve Bor Kullanım Hakkında Bilgiler
- Silisyumun üst limiti yok gibi düşünülebilir, Türkiye'de 4-8 miligram arası kullanılması önerilirken, Dünya Sağlık Örgütü erişkinlerde 20 miligrama kadar bor kullanımının uygun olduğunu belirtmiştir.
- Endüstriyel tarımda kullanılan verimsiz gübre, bitkilerin silisyum ve bor depolamasını engellemektedir.
- Türkiye bor açısından zengin bir ülkedir ancak endüstriyel tarım nedeniyle bor eksikliği yaşanmaktadır.
- 35:39Silabor Ürünü ve Özellikleri
- Silabor ürününde silisyum 5 miligram, bor 4 miligram bulunmakta ve bu miktarlar vücut tarafından %70'e kadar emilim göstermektedir.
- Silisyumun emilim oranı yüksek olmasının nedeni, metil eklenmesi ve mineral olarak emilim sağlanmasıdır.
- Ürünün kapsülünde 4 miligram bor bulunmakta, iki kapsül alınarak daha hızlı etki sağlanabilir.
- 37:57İlaç Etkileşimi ve Kullanım Zamanı
- Silisyum ve borun ayrı ayrı ilaçla etkileşimi bilinmemektedir, ancak parasetamol zehirlenmesinde borun toksikasyon miktarını azalttığı görülmüştür.
- Silisyum ve borun ilaç emilimini ve atılımını değiştirebileceği düşünülmektedir.
- Ürün aç karnın veya tok karnın alınabilir, ancak aç karnın alınması diğer minerallerle yarışmadan emilim sağlar.
- 40:15Kullanım Süresi ve Etkileri
- Kullanım süresi kişiye ve ihtiyaca göre değişmektedir, akademik çalışmalarda cilt etkilerinin belirgin olması için 3-5 ay kullanılması önerilmiştir.
- Kullanım sonrası 3-5 gün sonra tırnakların sertleşmesi, 15 gün sonra ciltin yumuşacık olması gibi etkiler görülmektedir.
- İlk hafta depoları doldurmak için iki günde iki kapsül alınabilir, uzun süre kullanılabilir.
- 41:54Enerji ve Beyin Etkileri
- Silisyum ve borun enerji depolanmasını arttırması nedeniyle kullanıcılar enerji seviyesinde artış hissetmektedir.
- Bu mineraller beyin çalışmasını artırmakta, muhtemelen kalsiyum ve magnezyum meta iletkenliğini değiştirerek etkili olmaktadır.
- Silisyum insülin direncini baş etmede yardımcı olmakta ve enerji metabolizmasına katkı sağlamaktadır.
- 44:37Iyot ve Lugol Kullanımı Hakkında Bilgiler
- Iyot ve Lugol birlikte kullanılabilir, aynı anda değilse sabah birini akşam birini almak da mümkündür.
- Her besin takviyesi için birbirini etkilememesi için aralarına 5-10 dakika koyulması faydalı olabilir.
- Tüm besinlerde biyolojik enformasyon olduğu için, aynı çatalda hepsini birden yerine sindire sindire yemek daha iyi bir yöntemdir.
- 46:42Magnezyum ve Kalsiyum Kullanımı
- 53 yaşındaki biri osteoporoz için magnezyum ve kalsiyum kullanabilir, 11 yaşın üzerindeki herkes bu takviyeleri kullanabilir.
- Magnezyum ve kalsiyum etkinliği ihtiyaca göre değişir, örneğin beyin sisi yaşıyorsanız bor kullanarak bu sorunu azaltabilirsiniz.
- Silisyum eksikliğinden dolayı ciltte erken yaşlanma, çizgiler ve dudak üstlerindeki çizgilerde fayda sağlayabilir.
- 48:42Ürün Kullanım Alanları ve Satış Bilgileri
- Bağ ve tendon yırtıklarında magnezyum ve bor kullanımı faydalıdır.
- Ürün internet üzerinden satılmaktadır ve henüz eczanelerle işbirliği yapılmamaktadır.
- Silisyum ve bor karışımı cilt, bağ dokusu, kolajen sentezi, kemiklerin yapısı, floranın korunması ve detoksun desteklenmesi konularında kullanılabilir.
- 50:05Kullanım Süreleri ve Otoimmün Hastalıklarda Kullanım
- Cilt etkilerini görmek için 3-5 ay gibi uzun süre kullanmak gerekirken, enerji artırımı ve detoks etkilerini kısa sürelerde görebilirsiniz.
- Otoimmün hastalıklarda kullanımı doğru olarak düşünülüyor, gıda takviyesi olduğu için sakınca olan hasta grubu yoktur.
- Meme kanseri hastalarında da kullanımı sakınca değildir, resmi olarak böyle bir uyarı veya çalışma yoktur.
- 52:02Meme Kanseri ve Takip Önerileri
- Meme kanseri riskini değerlendirmek için mamografi takibi önemlidir, 40 yaşından sonra mutlaka yaptırılmalıdır.
- Meme kanseri teşhis koymak için değil, dokuda değişiklik olunca fark edebilmek için kendi meme muayeneleri yapılmalıdır.
- Meme kanallarındaki incecik kireçlenmeleri ultrason ve MR'la değil, sadece mamografi ile görebiliriz.
- 55:40Radyasyon Dozunu Azaltma Yöntemleri
- Mamografi sonrası radyasyon dozunu azaltmak için en asitli sistem, alfa lipoik asit, D vitamini gibi takviyeler kullanılabilir.
- Homeopatik X-ray diye bir remedi de radyasyon dozunu azaltmak için kullanılmaktadır.
- Meme kanseri takibi için takiplerin aksatılmaması önemlidir, bazen kitlelerin gelişimi çok hızlı olabilmektedir.