Buradasın

Çocuklarda Davranış Bozuklukları ve Yeme Bozuklukları Bilgilendirme Programı

youtube.com/watch?v=C9wbco0becU

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

"Halimiz ve Hanemiz" adlı sağlık programında sunucu ve konuk psikolog Muhammed Emin Aytan Hoca, çocuklarda görülen davranış ve yeme bozuklukları hakkında bilgi vermektedir.
Program, çocuklarda dışkı kaçırma (alt ıslatma), gece incelemesi (nokturnal enuresis), altı statma ve çeşitli yeme bozuklukları konularını ele almaktadır. Her bir bozukluğun nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri detaylı şekilde açıklanmaktadır. Ayrıca, anne-babaların bu sorunlara nasıl yaklaşması gerektiği, çocuklara empati kazandırma ve baskı yapmama konusunda önemli tavsiyeler sunulmaktadır.
Programda ayrıca çocuk beslenmesi, anne sütünün önemi, kolik rahatsızlığı, geviş getirme (ruminasyon) ve pika gibi yeme bozuklukları da ele alınmaktadır. Uzman, psikoterapi, hipnoterapi ve ödüllendirme sistemleri gibi tedavi yöntemlerini de anlatmakta ve çocuklarda yeme alışkanlıklarının nasıl şekillendirileceğine dair öneriler sunmaktadır.

00:18Programın Tanıtımı: Program başlangıcında Allah'a hamd ve merhametlilerin sonsuz hamdına vurgu yapılıyor.
Programın konuğu Muhammed Emin Aytan Hoca ile yeni bir konu işlenecek.
Bu haftaki konu "Yeme Bozuklukları ve Dışkı Kaçırma" olacak.
01:36Dışkı Kaçırma (Alt Islatma) Tanımı: Dışkı kaçırma (alt islatma) genellikle bevlet ile ilgili bir çocuk bozukluğudur.
Çocuklarda üç ile beş yaş arası normal kas gelişimi sırasında otonom kazanılması beklenir.
Beş yaşını geçmiş, haftada en az iki defa ve üç ay süreyle bu alışkanlığa devam eden çocuklarda tanı konur.
03:02Dışkı Kaçırmanın Çeşitleri: Sadece geceleri alt islatma olan durum "nokturnal" olarak adlandırılır.
Gündüzleri uyanıkken alt islatma olan durum "diurnal" olarak adlandırılır ve dokuz yaşına kadar görülebilir.
Hem gündüz hem de gece alt islatma olan durum da vardır.
04:14Dışkı Kaçırmanın Nedenleri: Biyolojik etkenler arasında aile tarihindeki benzer durumlar (birinci derece akrabalar) ve böbrek rahatsızlıkları gibi sorunlar vardır.
Psikososyal etkenler arasında aile içindeki ilişkiler, boşanma, tuvalet eğitimi sırasında yaşanan sorunlar ve çocukta aşırı kaygı bulunur.
Çocuğun korktuğu şeyler, taşınma ve stres yaratıcı durumlar da etken olabilir.
06:18Dışkı Kaçırmanın Psikolojik Yönleri: Biyolojik etkenlerden sonra en büyük etken çocuklarda anne-baba ilişkisidir.
Bakım veren ile çocuk arasındaki ilişki ne kadar sağlıklı ve güvene dayalı ise çocuk o kadar rahat hisseder.
Zeka geriliği olan çocuklarda otonom kazanma süreci daha uzun sürebilir veya olmayabilir.
07:48Dışkı Kaçırmanın Psikolojik Sebepleri: Yeni bir kardeşin geldiği durumda çocuk kıskançlık hissiyle altını ıslatma yoluyla ilgi bekleyebilir.
Çocuğun kardeşine veya anneye olan saldırganlık hissi altını ıslatma yoluyla dışa vurulabilir.
Dışarıya vurulamayan sorunlar içimizde baskılandığında saldırganlık veya projeksiyon gibi savunma mekanizmaları oluşabilir.
11:44Çocukların Gece Altına Yapması Sorunu: Çocukların gece altına yapması sorunu, bakım verenin (anne) ve çocuğun arasındaki iletişimdeki zayıflıktan kaynaklanır.
İletişim ve güven güçlüyse, bu sorun kolayca üstesinden gelinebilir.
Çocukların gece altına yapması, normal bir gelişme aşamasıdır ve zamanla geçecektir.
12:31Çözüm Yöntemleri: İlk adım, anne tarafından bu durumun kabul edilmesidir.
İkinci adım, anne ve çocuğun birlikte bir plan yapması ve ne yapılacağına karar vermesidir.
Beş yaşına kadar olan çocuklara sıkmadan normal bir eğitim verilmelidir.
13:10Uygulama Yöntemleri: Anne, çocuğun gece uykusunda (örneğin iki ile üç arasında) uyanıp çocuğu kaldıracak.
Çocuk tamamen uyanmalı, yarı uykulu kaldırılmak çözüm değildir.
Uyandırma için yüksek kaliteli bir zil kullanılabilir, çocuk zille birlikte kalkıp tuvaletine gidecektir.
14:31Avrupa'da Uygulanan Yöntem: Avrupa'da uygulanan bir yöntemde, çocuğa bağlanan bir levha ile ilk damla düştüğünde zil çalar.
Zil çaldığında çocuk kalkar, kendini tutar ve tuvalete gider.
Bu yöntemle zamanla çocuk kendini kontrol edebilir ve sorun çözülür.
15:25Ödül Sistemi: Anne ve çocuk birlikte bir pano hazırlar ve üzerinde bir yuvarlak (papatya) çizerler.
Her güne bir yaprak çizilir, ıslak geçtiyse mavi, kuru geçtiyse istenilen renk ile boyanır.
Hafta sonunda kuru geçen günler ödüllendirilir, bu sayede çocuk kendini zorlayacaktır.
16:42Çocuklarda Altına Kaçırma Sorunu ve Tedavi Yöntemleri: Çocukların kendilerine telkin vermesi, yemek özgüvenini geliştirici ve gaza getirici bir tedavi şeklidir.
Psikoterapi ve hipnoterapi, çocukların altına kaçırma sorununda etkili olabilir; bir doktorun 8 yaşındaki hastasında hipnoterapi çok hızlı sonuç vermiştir.
Terapinin çocukların üzerindeki etkisi önemli olup, farklı bakanlar olmasına rağmen etkisi vardır.
18:18Anne Davranışının Önemi: Annelerin altına kaçıran çocuklara tepkileri çok önemlidir; "Ne yaptın? Yatak ıslandı" gibi eleştirel ifadeler yerine, çocuğun altını ıslatmama isteğinin değil, kendilerini tatmin etme isteğinin karşılanıp karşılanmadığına bakılmalıdır.
Anne duyguları da bozulabilir, ancak baskı devam ettiği sürece çocuk korkulacak bir şey var zannedip davranacaktır.
Altına kaçıran çocuğa hitap ederken, anne önce kendini frenlemeli, çocuğun güvenebileceği bir ortam oluşturmalıdır.
19:42Çocuk ve Anne Arasında İşbirliği: Altına kaçıran çocuklarda, anne ve çocuğun beraber temizlik sorununu halletmesi önemlidir; "Hadi gel çarşafını beraber yıkayalım" gibi ifadeler kullanılmalıdır.
Çocuğa "sen yıkayacaksın" gibi aşağılayıcı konuşmalar yerine, anne ve çocuğun birlikte çalışması empati geliştirir.
Beş yaş öncesinde annelerin çocuklara katı davranmaması gerekir, aksi takdirde çocuk korkabilir ve daha fazla sorun yaşayabilir.
22:56Okul Ortamının Etkisi: Çocuklar oynadığı oyunlardan keyif alarak veya hayal dünyalarında kalarak dışkılarını kaçıracaklardır.
Okul ortamı, özellikle ilkokul evresinde, altına kaçırma sorununda rol oynar; çocuk alıştığı temiz ev ortamından farklı, pis bir okul ortamına alışamayabilir.
Okulda altına kaçıran çocuklarda, anne ve öğretmenlerin çocuğun temizlenmesini okulda yapması gerektiğini anlatması gerekir; aksi takdirde çocuk koşullama yapabilir.
25:26Oyun Terapisi ve Okul Ortamı: Oyun terapisi, altına kaçırma sorununu çözmek için etkili bir yöntem olabilir.
Öğretmenlerin çocuklara "ihtiyaci olan var mı?" diye sorması önemlidir.
Evlerde ve okullarda lavabo türlerinin farklı olması, çocukların alışkanlıklarını bozabilir.
26:58Okullardaki Temizlik Uygulamaları: Bazı okullarda alaturka, bazılarında alafranga temizlik uygulamaları devam ediyor.
Çocuklar farklı temizlik yöntemlerine alışamadıklarında yadırgama yaşıyorlar, örneğin dokuz yaşına gelmiş çocuk altını yıkayamıyor veya poposunu silemiyor.
Alafranga temizlik yöntemi daha rahat olduğu için çocuk kendi kendine temizlenebiliyor, diğer yöntemde ise öğrenmemiş olduğu için şansı yok.
27:56Taharet Eğitiminde Püf Noktaları: Taharet eğitimi, bebekliğin çocukluk ve yetişkinliğe geçiş sürecinde gerekli olan bir davranıştır.
Üç-dört yaşındaki çocukların altına yapması doğaldır, bu durumda şiddet uygulaması yapmamak gerekir.
Beş yaşta otonom kazanılır, beş yaşından önce alıştırma yapılmalı ve baskı uygulanmamalıdır.
28:52Taharet Sorunlarının Sebepleri: Taharet sorunlarında sözlü şiddet ve el şiddetinden bahsedilmektedir.
Bazı ailelerde taharet sorunlarına yılan balığı yeme gibi hurafelerle çözüm aranmaktadır.
Taharet sorunları sadece biyolojik değil, psikolojik etkenlerden de kaynaklanabilir ve anne-babada aranmalıdır.
30:47Program Bilgileri: Programın mail adresi "halimiz ve hanemiz lalegül tv.com.tr" olarak belirtilmiştir.
İlk bölümde dışkı kaçırmayı konuştukları belirtilmiştir.
İkinci bölümde yeme bozuklukları konusu ele alınacaktır.
31:19Yeme Bozuklukları ve Açlık Hissi: Programın sonunda dışkı kaçırma konusunda kıymetli hocadan tavsiyeler alınacak.
Açlık hissi temel bir içgüdüdür ve unutulması mümkün değildir.
Çocukların yemeyi unutması nadirdir, ancak çok yoğun ders, kurs ve sosyal faaliyetler çocuklarda yeme alışkanlıklarını etkileyebilir.
32:33Anne Sütü ve Emzirme: Bebeklik döneminde ilk altı ay ve sonraki iki yıl çok önemlidir.
Anne sütü büyüme hormonu salgılar ve özellikle beyinde en hızlı büyüme zamanıdır.
Emzirme sık sık yapılmalıdır, çünkü ne kadar emzirilirse o kadar süt salgılanır.
33:39Emzirme Süreci ve Alternatifler: İnek sütü, keçi sütü gibi yan besinler verildiğinde anne sütü salgılanmaya başlar.
Çocuğun iki sene emzirilmesi şart değildir ancak çok faydalıdır ve bağışıklık sistemi gelişmesine yardımcı olur.
Laktasyon dönemi bitmeden sütün kesilmesi çok nadirdir.
35:00Çocuk Beslenmesi ve Gelişimi: Altı aylık bir dönem geldiğinde püre ve takviye yiyecekler verilebilir.
Bir yaşından sonra çocuklar baş parmağıyla işaret parmağını kullanarak nesneleri alıp yiyebilirler.
Çocukları sofraya oturtturup yemek yemesini öğretmek önemlidir.
35:31Zorla Yedirme ve Etkileri: Çocukları zorla yedirmek ileride yememeye etki edebilir.
Çocuklar zorla yedirilen yiyecekleri ileride tercih etmemeye başlayabilirler.
Çevresel etkenler yeme alışkanlıklarını şekillendirir; yoksunluk varsa ileride bolluk, doygunluk varsa farklı şey istenebilir.
38:15Çocuk Beslenme Düzeni: İki yaş çocuğunda beyin yapısının ve merkezi sinir sisteminin hızlı geliştiği en önemli evredir.
İki yaşından sonra çocuk isteğiyle beslenme düzeni kurabilir.
Günde beş öğün, sonra dört öğün, sonra üç öğün ile beslenme düzeni sağlanabilir.
39:15Disiplin ve Yeme Bozuklukları: Çocuk disiplini için "yemek yemeyecekse ertesi sabaha kadar yemek verilmeyeceğini" söylemek önemlidir.
Çocuk açlıktan yemek varken ölmez, ancak ağlayabilir.
Yeme bozukluğu tek başına bir bozukluk olabilir (anoreksia, obezite) veya depresyon, şizofreni, uyku bozuklukları gibi hastalıkların semptomu olarak görülebilir.
41:13Kolik ve Yeme Bozuklukları: Kolik, 42 ile 4 hafta arasındaki çocuklarda başlayıp 3-4 yaşına kadar devam eden bir rahatsızlıktır.
Kolikte çocuk bacağında kızarmalar olabilir, karnı şişer ve ayaklarını geri çekebilir; bu durum yemek yedikten sonra ortaya çıkar.
Kolik nedeniyle ilgili bir bulgu bulunmamıştır, ancak anne-babaya özgüven kaybı ve kaygı yaşatmaktadır.
42:33Ruminasyon Hastalığı: Ruminasyon (geviş getirme), çocukların yedikleri yemeği tekrar ağızlarına götürmeleri şeklinde görülen bir hastalıktır.
Küçük çocuklarda ruminasyon ölümcül olabilir çünkü gıdaları tam sindiremedikleri için zayıflık ve enerji kaybına neden olur.
Hastalığın sebebi bakım veren ile ilgili olan ilişkilerdeki sorunlardan kaynaklanabilir; bağırma, zorla yedirmek veya ayrılık korkusu gibi durumlar.
44:36Pika ve Yeme Bozuklukları: Pika, yenmeyen cisimleri (kağıt, toprak, cam gibi) ağzına alıp çiğneyen bir yeme bozukluğudur.
Pika, hamile kadınlarda vitamin eksikliğinden, çocukların da beslenme eksikliklerinden kaynaklanabilir ve kan tahlili ile belirlenebilir.
Bu tür yeme bozukluklarında yetkili birinden yardım almak gerekir çünkü kendi çözme ihtimali yoktur.
46:43Çok Yiyen Çocuklar: Çocukların sürekli yemek yemesi, kalıtsal etki, etraftaki rahat ortam, disiplinsizlik ve yüksek kalori içeren gıdalar tüketmesinden kaynaklanabilir.
Çocukların iştahını kontrol eden beyin bölgesi hipotalamustur ve bu bölgedeki sorunlar yeme bozukluklarına neden olabilir.
Psikoterapi veya oyun terapisi sonuç vermezse, çok yiyen çocuklar psikiyatrik bir vaka olarak değerlendirilmelidir.
48:30Buzdolabı ve Yeme Bozuklukları: Buzdolabının dolu olması veya boş olması, çocukların yeme bozukluğuna sevk edebilir.
Çocukların aç kalmaması ve damak zevklerine uygun yiyeceklerin sunulması önemlidir.
Sık sık yemek yemek kilo almayı doğrudan tetiklemez, ancak sürekli doyumsuzluk hissi oluşturabilir ve vücut bunu banka gibi algılayarak kilo almayı başlatabilir.
51:03Yeme Bozukluğu ve Çözüm Önerileri: Yeme bozukluğu olan çocuklarda, sevmediği yiyeceklerin muadillerini tüketmeleri sağlanabilir.
Çocukların yemek yememesi, merkezi sinir sistemi, nefes borusu veya yemek borusu sorunları gibi nedenlerden kaynaklanabilir.
Yeme bozukluklarında tedavi edilebilir sorunlar vardır ve anne-babaların korkmaması gerekir.
52:26Beslenme ve Yeme Yaklaşımı: Beslenme ilk iki senede çok önemlidir ve sonrasında sistemli, planlı beslenme yapılmalıdır.
Çocuklara sevdiği şeylerden yedirmek, zararlı olmayacak şekilde beslenmelerini sağlamalıdır.
Yeme bozukluklarında beslenme sevgiyle ve beraberlik içinde yapılmalıdır.
53:30Psikososyal Cücelik: Psikososyal cücelik, yiyip içip büyüyemeyen, cüce kalan bir hastalıktır.
Bu hastalığın sebebi araştırmalarda sevgisizlik olarak belirlenmiştir.
Çocuklarda sevgiye doyurulmaması, büyüme ve gelişim sorunlarına yol açabilir.
55:15Sevgi ve Yeme Bozukluğu İlişkisi: Dışa atım bozukluklarında (bevletme ve dış kaçırmada) da sevgiyle beslenme önemlidir.
Anne-babaların çocuklara fazla yemek vermesi obezite sorunlarına yol açabilir.
Anne-babaların çocuklara fazla yemek vermesi, çocuklarda hazımsızlık ve zayıflama gibi sorunlara neden olabilir.
57:51Dışkı Kaçırma ve Son Tavsiyeler: Dışkı kaçırma sorunu dört yaşın üzerindeki çocuklarda ortaya çıktığında bir terslik olarak değerlendirilmelidir.
Dışkı kaçırma sorununda aile içi şiddet, ölüm kaybı veya taşınma gibi olumsuz olaylar aranmalıdır.
Anne-babalar çocuğa hayvan muamelesi yapmamalı, vurmamalı ve bağırılmamalıdır.
59:21Hafta Sonraki Program: Hafta sonraki programda "Teknolojik Bağımlılığın Hanemize Etkisi" konusu ele alınacaktır.
Teknolojik bağımlılık, aile içi sorunlara, boşanmalara ve çocukların aile bireylerini unutmalarına neden olabilir.
Program sonunda izleyicilerden teknoloji bağımlılığı konusunda soruları "halimizvehanemiz@lalegultv.com.tr" adresine gönderebilme çağrısı yapılmıştır.

Çocuklarda Davranış Bozuklukları ve Yeme Bozuklukları Bilgilendirme Programı

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir