Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Türk edebiyatının önemli yazarlarından Tomris Uyar'ın (Tomris Gedik) hayatını ve kariyerini anlatan biyografik bir belgeseldir. 15 Mart 1941'de İstanbul'da doğan Uyar, çevirmenlik ve öykü yazarlığı alanlarında önemli eserler bırakmıştır.
- Video, Uyar'ın çocukluğundan başlayarak eğitim hayatını, çevirmenlik kariyerini ve öykü yazarlığına geçişini kronolojik olarak anlatmaktadır. Ayrıca özel hayatı, Turgut Uyar ile evliliği, Ülkü Tamer ve Cemal Süreya ile olan ilişkileri ve Turgut Uyar'ın ölümünden sonraki yaşamı ele alınmaktadır.
- Videoda Uyar'ın "Yüreğe Bukağı" ve "Yaza Yolculuk" gibi eserleriyle kazandığı ödüller, ekonomik durumu ve 2003 yılında 62 yaşında yemek borusu kanseriyle hayatını kaybetmesi de anlatılmaktadır. Turgut Uyar'ın ölümünden sonra Edip Cansever ve Cemal Süreyya'nın da vefat etmesi, Uyar'ın edebi dünyasındaki yeri ve Edip Cansever'in ona olan derin hayranlığı da videoda yer almaktadır.
- 00:05Tomris Uyar'ın Hayatı ve Eğitimi
- Tomris Gedik (Tomris Uyar), 15 Mart 1941'de İstanbul'da dünyaya geldi; annesi Celile Hanım avukat, babası Ali Fuat Bey avukat ve yazardı.
- Tomris'in büyük dedesi, Atatürk'ün yakın dostlarından ve şapka kanunu çıktığında milletvekilleri arasında ilk defa şapka takan Süleyman Sırrı Bey'di.
- İlkokul eğitimini Taksim'deki Yeni Kolej'de, ortaokulu İngiliz Kız Ortaokulu'nda ve şimdiki adı Robert Koleji olan Arnavutköy Amerikan Kız Koleji'nde tamamladı.
- 00:54Edebiyat Kariyerinin Başlangıcı
- Kolej, Tomris için büyük bir dönüm noktasıydı; o zamanlarda ileride bir öykücü olacağının kararını vermişti.
- Üniversite tercihini İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümü'nden yana kullandı ve mezun olduktan sonra edebiyat dünyasına çevirileriyle adım attı.
- Çevirinin sadece yabancı dil bilmekten ibaret olmadığını biliyordu; en doğru kelimelerle çevirebilmek için yazarın hayatı ve edebi kimliğini de araştırıyordu.
- 01:36Öykü Yazarlığı ve Edebi Başarıları
- Sadece çevirmenlikle sınırlı kalmadı kariyeri; Türk öykücülüğünün yükselişte olduğu dönemlerin en başarılı yazarlarından biri oldu.
- Öykü yazmaya başlamadan önce Türkçe'ye en iyi şekilde, en ince ayrıntısına kadar hakim olmak istiyordu ve öykülerinde oldukça sade bir dil kullanıyordu.
- Tomris Uyar, kendisi için yapılan yaşam sevincine dayalı öyküler yazdığı saptamasını biraz çekinceli olarak kabul eder, ancak bundan sonra yapmak istediklerinden söz ederken yaşama sevinci vermeyi gene istiyor.
- 02:36İlk Eserleri ve Dergilerde Yayımları
- Tomris Uyar'ın "Şeker Bebek" adlı ilk çevirisi 1962'de, "Varlık Christina" adlı ilk öyküsü de 1965'te Türk Dili Dergisinde çıktı.
- Öykü, deneme, eleştiri ve günlük yazıları ile çevirileri Varlık Dost, Papirus, Yeni Dergi, Soyut, Yeni Edebiyat, Yeni Düşün, Gösteri, Gergedan, Argos, Adam, Öykü gibi Türk edebiyatının kilometre taşı dergilerde yayınlandı.
- 1966'dan sonra Papirüs'te yayınladığı eserleriyle adını duyuran ve 1969 yılına kadar Rey Tomris imzasını kullanan Uyar, 1970'ten sonra gelişen yeni Türk öykücülüğünün önde gelen isimleri arasında yer aldı.
- 03:16İlk Kitabı ve Hayal Kırıklıkları
- Edebiyatımızın en verimli kadın yazarlarından biri oldu ve "Suya Yazılı" adını verdiği dosyasını 1967'de tamamlamıştı.
- Verdiği isim dosyanın kaderini belirler miydi acaba? Bu öykü dosyasının tek kopyası Papirüs dergisinde çıkan yangında kül oldu, elinde sadece Kristin kalmıştı.
- Hayal kırıklıklarına boyun eğmeyecek kadar güçlü bir kadındı; "Yaptığı işi çok ciddiye alan insanlar için üzülürüm. Bir şeyi ciddi yapan bir insanın bir de kişisel bir ağırlık taşıması gerekmez" diyordu.
- 03:54İlk Kitabı ve Ödüller
- "Suya Yazılın" ardından yayımladığı ilk kitabına "İpek ve Bakır" adını verdi.
- Yazdığı öykülerden on öykü derlemesinden oluşan "Yürekte Bukağı" ile 1979'da, "Yaza Yolculuk"la da 1986'da Sait Faik Hikaye Armağanı'nı kazandı.
- Günlüklerini de "Gündökümü" adıyla yayımladı.
- 04:19İlk Evliliği ve Çocukluğu
- Tanınırlığı arttıkça ünlü olmanın bazı sorunlarından kaçamaz hale geldi; özel hayatı merak edilir olmuştu.
- İlk evliliğini 1963'te Kolej yıllarında tanıştığı Ülkü Tamer ile yaptı; Tomris Uyar'ın "Şekerden Bebek" isimli ilk çevirisi Tamer soyadıyla yayımlanmıştı.
- Ülkü Tamer, 1950'li yıllarda ortaya çıkan İkinci Yeni şiir akımının önde gelen temsilcilerinden biriydi ve yetmişin üstünde kitap çevirmişti.
- 04:49Evlat Acısı ve Evlilik Sonu
- Tomris ve Ülkü Tamer çiftinin dünyalar tatlısı bir kızı oldu; o güzel kıza Ekin adını verdiler.
- İlk kez anne olmuştu, üstelik anneliğe yeni alışıyordu; evlat acısıyla yandı yüreği; küçük kızları süt boğulması sebebiyle hayatını kaybetti.
- Kısa süre sonra da evlilikleri sona erdi.
- 05:08Cemal Süreya ile Aşkı
- Genç Tomris, edebiyat dünyasının sahip olunamayan kadınıydı; yalnızca eserlerinde değil, özel yaşamında da bağımsız bir kadın ve uçsuz bucaksız bir ruhtu.
- Yıllarca konuşulan bir diğer aşkı ise Cemal Süreya ile olandı; Ankara'daki Sanatseverler Derneği lokalinde tesadüf eseri tanıştılar.
- Üç yıl boyunca Türk edebiyatının en çok ses getiren aşkını yaşadılar; Türk edebiyatının en verimli üç senesi diyebiliriz.
- 06:34Aşkın Sonu ve İkinci Evliliği
- Üç yılın sonunda ilişkilerinde büyük sorunlar yaşamaya başladılar; tükenen bu tutkulu aşk dostluğa evrildi.
- Tomris Uyar pek az konuşurdu ilişkisi hakkında; Cemal Süreya'dan bahsederken bir şair eleştirmeni edasındaydı.
- Tomris Uyar, ikinci evliliğini şair Turgut Uyar ile 1968'de yaptı ve bu evlilikten Hayri Turgut Uyar isimli bir oğulları oldu.
- 07:24Turgut Uyar ile Tanışma ve Evlilik
- İki edebiyatçının bambaşka bir yolda ilerleyecek, mühendis olacak tek oğulları Turgut Uyar'la tanışmasını Tomris Uyar şöyle anlatmıştı.
- 1966 yılında ben zaten Cemal Süreya'dan ayrılmak üzereydim; o da eşinden ayrılmıştı, İstanbul'a gelmişti; çocuklarıyla burada tanıştık.
- Asıl tanışmamız herhalde o; o zaman daha bir yakın oturup konuşma fırsatını bulduk ve mektuplaşmaya başladık.
- 08:23Turgut Uyar ile İlişkisi
- Tomris Uyar, Milliyetten İlgın Sönmez'in sorularını yanıtladığı 2002 tarihli söyleşide Turgut Uyar'la ilgili şunları söylemişti: çok yakışıklı, çok zeki, çok duyarlı bir insandı.
- Belki bana göre aşırı ciddiydi; tipik edebiyatçı özelliği taşıyan, kendi içine kapalı, dışarısıyla fazla alışverişi olmayan, şiirle mutlu biriydi.
- Ben öyle değilim; denizi de severim, dolaşmayı da; daha canlı, daha hareketli olmayı isterim belki bu bakımdan pek uyuşmuyoruz.
- 08:55Zıt Karakterler ve Uzun İlişki
- Evet, çok zıt karakterlerdi; biri dışa dönük, yaşamaktan zevk alan bir kadın, diğeri içe dönük, yazmaktan zevk alan bir adam.
- Aşka dair düşünceleri de oldukça zıttı; Tomris Uyar: Turgut her an elinden kaçıracakmış gibi gereksiz bir kaygıyla yıpranacak, ben de hiçbir rekabetin söz konusu olmadığı bir alanda boyuna birinci seçilmekten yorulacaktım diyordu.
- Tüm bu zıtlıklara karşın en uzun ilişkisi Turgut Uyarlı oldu; 1985 yılında Turgut Uyar'ı kaybettiğimiz güne kadar birbirlerinin ellerini bırakmadılar.
- 09:32Eserleri ve Ödülleri
- Eserleriyle okuyuculara seslenen, derdi hep bir şeyler anlatmak olan Tomris Uyar, "İpek ve Bakır Ödeşmeler", "Diz Boyu Papatyalar", "Yürekte Bukağı", "Gece Gezen Kızlar", "Büyük Saat", "Günlerin Tortusu", "Yaza Yolculuk", "Baba Yasaları", "Ana Sözleri Yazılı Günler", "Sekiz Günah", "Otuzların Kadını", "İki Yaka, İki Uç", "Aramızdaki Şey", "Gündökümü" gibi eserler bıraktı bizlere.
- Pek çok ödüle layık görüldü; bu ödüllerden bazıları "Yürekte Bukağı" ve "Yaza Yolculuk"la Sait Faik Hikaye Armağanı, "Güzel Yazı Defteri" ile Sedat Simavi Edebiyat Ödülü olarak sayılabilir.
- Son röportajlarından birinde kendi seçtikleri dışında hiçbir şiirinin yayınlanmasını istemediğini, el yazmalarını saklamadığını söylemişti.
- 11:03Tomris Uyar'ın Dostları
- Tomris Uyar, Turgut Uyar'ın ölümünden sonra kendini toparlamaya çalışırken dostları onu hiç yalnız bırakmadı.
- Edip Cansever, Tomris'in hayatına en çok dokunan hem dostu hem de sadık bir aşıktı ve her 15 Mart'ta (Tomris'in doğum günü) ona yeni bir şiirle seslenirdi.
- Tomris Uyar, Turgut Uyar ve Edip Cansever arasındaki ilişkiyi anlatırken, Turgut'un yaşamı boyunca en önemli dostunun Edip Cansever olduğunu belirtti.
- 13:02Tomris Uyar'ın Ekonomik Durumu
- Tomris Uyar, sadece edebiyattan kazandığı parayla yaşayamadığını, büyükbabasının Tarabya'daki eviyle yaşadığını ve oradan payıma düşen parayı bankaya koyduğunu söyledi.
- Sosyal güvencesi olmadığını, Turgut Uyar'ın emekli sandığından bir sağlık karnesi olduğunu ve eş durumundan kendisinin de var olduğunu belirtti.
- 13:43Tomris Uyar'ın Kişisel Hayatı
- Tomris Uyar, 1999 yılında Gül Ersoy'un yaptığı söyleşide, eşlerinden birinin kendisini çok kıskandığını ve bu nedenle ilişkilerinin fazla yürümediğini anlattı.
- Taksim'de duvarında kocaman bir delik olan, delikten sokak görülen bir evde yaşadıklarını ve eşinin dışarıda olmamasını istediğini belirtti.
- 14:32Ölmeme Günü
- 26 Mart günü Rumelihisarı'ndaki Avcı Lokantasında, Edip Cansever, Cemal Süreya, Can Yücel, Turgut Uyar ve Tomris Uyar'ın da bulunduğu bir dostlar grubu arasında ölüme dair bir konuşma geçti.
- Turgut Uyar, meyhaneciden bir şişe rakı isteyip üzerine "bu şişeyi gelecek sene bugüne kadar saklıyoruz, 26 Mart'ta burada yine buluşup birlikte içeceğiz" yazıp bütün şairlere imzalattı.
- Her yıl Mart ayının 26'sında toplanıp "ölmeme günü" kutluyorlar, yemek yeniyor, içkiler içiyor, şarkı söylüyor, muhabbet ediyor ve şiirler okuyorlardı.
- 15:38Tomris Uyar'ın Vefatı
- Tomris Uyar, 1 Haziran 2003'te özefagus (yemek borusu) kanseri tanısıyla onkoloji servisine yattı.
- 62 yaşında yakalandığı yemek borusu kanseri onu sonunda nefessiz bıraktı ve 4 Temmuz 2003'te arkasında müthiş güzellikler bırakarak hayata veda etti.
- Kabri Zincirlikuyu Mezarlığı'nda bulunmaktadır.