Buradasın
Türkiye'de Yargı Bağımsızlığı ve Uluslararası İlişkiler Üzerine Bir Tartışma
youtube.com/watch?v=IZIoS6XPixAYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, iki konuşmacının Türkiye'deki yargı bağımsızlığı ve uluslararası ilişkiler konusunda yaptığı bir tartışma formatındadır. Konuşmacılardan biri gazeteci ve Alman vatandaşı olan Deniz Yücel'in tutuklanması ve tahliyesi hakkında bilgi vermektedir.
- Video, Türkiye'deki yargı bağımsızlığının durumu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yargı süreçlerine müdahale ettiği iddiaları ve uluslararası ilişkilerin bu duruma etkisi üzerine odaklanmaktadır. Konuşmacılar, Osman Kavala davası, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanması, diplomatik ilişkiler ve ekonomik kriz gibi konuları ele almaktadır. Ayrıca, "milli ve yerli olma" kavramının iktidarın elinde tekeli olduğu ve bu durumun ülkenin çıkarlarına zarar verdiği görüşü de tartışılmaktadır.
- 00:15Deniz Yücel Olayı ve Yargı Bağımsızlığı
- Deniz Yücel, gazeteci ve Alman vatandaşı olarak tutuklanmasında hukuksuzluk olduğu düşünülüyor ve mahkemede serbest bırakıldı.
- Mahkeme başlamadan önce Almanya'dan uçak geldi, Deniz Yücel tahliye edildi ve büyükelçilik tarafından havaalanına götürüldü.
- Cumhurbaşkanı, Türkiye'deki Türk yargısının gerektiği zamanlarda kendisi için pazarlık unsuru olabileceği bütün dünyaya gösterdi.
- 01:08Yargıda Müdahale İddiaları
- Konuşmacı, Cumhurbaşkanı'yla anılan bazı avukatların mahkeme kararlarını değiştirmek için müdahale ettiğine ilişkin yazılar yazdığını belirtiyor.
- Avukatlar, yabancı şirketler adına müdahale edildiğini ve hükümetin hakimlerle görüşmesini istediğini iddia ediyorlar.
- Konuşmacı, adı Cumhurbaşkanı'ndan anılan avukatların bazı savcılara talimat verdiğine ilişkin somut deliller olduğunu ve Türk yargısının hiç kimseden talimat almaması gerektiğini vurguluyor.
- 02:13Osman Kavala Davası ve Uluslararası Hukuk
- Konuşmacı, Adalet ve Kalkınma Partisi içinde Osman Kavala'nın tahliyesi tartışılıyor olduğunu belirtiyor.
- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa Birliği kuruluşu değil, Avrupa Konseyi'nin bir kuruluşu olup Türkiye'nin kurucularından biridir.
- Türkiye, Avrupa Konseyi'nin kurucularından olmasına rağmen, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uygulamıyor ve bu durum Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni zor durumda bırakıyor.
- 04:44Yargı Bağımsızlığının Önemi
- Konuşmacı, Strazburg'da Doğu Perinçek davasını izlediğini ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin avukatlara müdahale ettiğini, Türkiye lehine karar çıktığını anlatıyor.
- Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı lehine çıktığını ve tüm Avrupa devletlerinin bu kararı tanıması gerektiğini belirtmiş, ancak şimdi bu mahkemeyi tanımıyor.
- Osman Kavala'nın tutukluluğu hem ulusal çıkarlara aykırı, hem fiilen Türkiye'yi zor durumda bırakıyor, hem ülkeyi krize sürüklüyor ve Türkiye'nin işini daha da zorlaştırıyor.
- 06:36Milli ve Yerli Olma Tekeli
- Konuşmacı, milli ve yerli olma tekelinin iktidarın elinde olduğunu, kendi iktidarlarının politikalarını eleştirince insanların yerli, milli olmuyorlar diye eleştirildiğini belirtiyor.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı büyükelçilerin açıklamasından mutlu olan gazeteciler, sivil toplum temsilcileri ve emekli diplomatlar olduğunu söylüyor.
- Konuşmacı, krizlerin böyle çözülmediğini, insanların ekmeğiyle oynandığını ve Türkiye'nin dış yatırıma ihtiyacı olduğunu vurguluyor.
- 08:36HSK'nın Rolü ve Yargı Bağımsızlığı
- HSK, tüm resmi ve özel kurum ve kuruluşların yargı bağımsızlığına saygı göstererek yargılama süreçlerine müdahale niteliği taşıyacak eylem ve söylemlerden kaçınması gerektiğini belirtiyor.
- Konuşmacı, HSK'nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarını uygulama konusunda kendisinde bir sorumluluk görüp görmediğini sorguluyor.
- Türkiye'de herhangi bir hakimin Recep Tayyip Erdoğan'ın hoşuna gitmeyecek bir karar alamayacağı, yargı bağımsızlığının geldiği durumun yalan olduğu belirtiliyor.