Buradasın
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop ile Hukuki Konular Üzerine Röportaj
youtube.com/watch?v=AKKTwCqNCpkYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin tören salonunda gerçekleştirilen, Meclis Başkanı Mustafa Şentop ile yapılan bir röportajdır. Röportajda ayrıca İstanbul'dan Senem İlgaz da yer almaktadır.
- Röportajda öncelikle Enis Berberoğlu, Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın milletvekilliği düşürülmesi konusunda hukuki açıklamalar yapılmakta, anayasanın 84. ve 138. maddeleri referans gösterilmektedir. Daha sonra kesin hükümlerin mecliste okutulması süreci, 2015-2019 yılları arasındaki olaylar ve 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra yapılan yargılanmaların hukuk sisteminden silinmesi teklifi ele alınmaktadır.
- Röportajın son bölümünde Yassıada Mahkemesi'nin hukuki gerçekliği, Türkiye'deki diğer darbe sonrası yargılamalarla karşılaştırması ve Menderes'in idam sehpasındaki fotoğrafının siyasetçileri tehdit eden bir unsur olduğu vurgulanmaktadır. Ayrıca, Yassıada'nın "Demokrasi ve Özgürlükler Adası"na çevrilmesinin bu psikolojik travmayı giderme çabası olduğu belirtilmektedir.
- Meclis Başkanı Mustafa Şentop'la Röportaj
- Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Meclis Başkanı Mustafa Şentop ile röportaj yapılıyor.
- Meclis'in çok amaçlı salonunda resepsiyonlar, uluslararası toplantılar, sempozyumlar ve yemek programları düzenleniyor.
- Salonun üstünde balkon bulunuyor ve kameramanlar en iyi açıyı alabilmek için mücadele veriyor.
- 01:11Meclis'in Çalışma Süreci ve Güncel Olaylar
- Corona salgını nedeniyle Meclis'in bir ara verilmesi ve sonrasında hızlı bir siyasete giriş yapılması yaşanıyor.
- Enis Berberoğlu, Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın milletvekilliklerinin düşürülmesi ve CHP ile MHP arasındaki yumruklu kavga gibi olaylar Meclis'te dikkat çekiyor.
- HDP'nin Edirne ve Hakkari'den başlattığı demokrasi yürüyüşü, CHP'nin adalet yürüyüşünün yıldönümüne denk geliyor.
- 01:59Meclis Başkanı'nın Açıklamaları
- Türk Silahlı Kuvvetleri'nin "Pençe Kartal Harekatı" başlattığı ve teröre karşı mücadeledeki kararlılığını gösterdiği belirtiliyor.
- Bingöl Karlova'da meydana gelen depremde vefat eden bir vatandaş olduğu ve yaralılara şifa dilendiği ifade ediliyor.
- Meclis, Nisan ayının 15'ine kadar yoğun bir faaliyet göstermiş, hafta sonları dahil gece geç saatlere kadar çalışmış ve 23 Nisan'daki toplantıyı saymazsak 48 gün ara verilmiş.
- 03:40Milletvekilliği Sonlandırılması Hakkında
- Meclis Başkanı, üç milletvekili arkadaşının milletvekilliğinin sona ermesinden üzüntü duyduğunu belirtiyor.
- Milletvekilliği statüsünün anayasa ve iç tüzük tarafından belirlenmiş bir statü olduğu, kamu hukukunun statüler hukuku olduğu vurgulanıyor.
- Anayasa'nın 84. maddesi, milletvekilinin kesin hüküm sebebiyle düşmesinin genel kurulda okunması suretiyle olacağını belirtiyor.
- 05:31Hukuki Açıklamalar
- Anayasanın 138. maddesinin son fıkrası, yargı kararlarının yasama, yürütme organlarıyla idareyi bağladığını belirtiyor.
- Kesin hükmün yasama tarafından uygulanması veya uygulamama imkanı olmadığı, mutlaka uygulanması gerektiği vurgulanıyor.
- Meclis Başkanı, önceki görüşünün farklı olması kesin hükümün varlığını ve uygulanma mecburiyetini ortadan kaldırmadığını, bu tartışma hukuk nazarından bakıldığında saçma olduğunu ifade ediyor.
- 09:21Dokunulmazlık Tartışması
- CHP'lilerin 83. maddeye göre yeniden seçildiği için yeniden bir dokunulmazlık zırhı kazandığını iddia ettiği belirtiliyor.
- 20 Mayıs 2016 tarihinde dokunulmazlıkların kaldırılmasına dair bir anayasa değişikliği yapıldığı ve anayasaya geçici 20. madde eklendiği açıklanıyor.
- Yargıtay'ın kararında, geçici 20. maddenin söz konusu olan dosyalar bakımından kalıcı bir şekilde dokunulmazlığın kaldırılmasına yol açtığı belirtiliyor.
- 10:35Meclis Başkanı'nın Görevi ve Dokunulmazlık
- Ağır cezalık suçüstü hali ve milletvekili seçilmeden önce başlamış olan anayasanın 14 kapsamındaki suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturma dokunulmazlığı dışındadır.
- Yargıtay, geçici 20. maddede üçüncü bir istisna olarak bu dosyaları değerlendirmiş ve bir karar vermiştir.
- Meclis Başkanı olarak farklı hukuki görüşler olsa da, kesin hüküm varsa o hüküm gereğini yerine getirmek Meclis Başkanı'nın görevidir.
- 11:53Kesin Hükümlerin Sunulması
- Anayasaya ve iç düzeye göre Meclis Başkanı'nın sonunda kesin hükümleri Genel Kurulun bilgisine sunma mecburiyeti vardır.
- "Okutulmalıdır" veya "bekletilmelidir" görüşleri anayasa, iç tüzük ve Meclis uygulaması karşısında geçersizdir.
- Meclis uygulamasında bekletme dönem sonunda bırakma yönünde değil, daha önce örnek verilmiştir.
- 13:13Geçmiş Dönemlerdeki Uygulamalar
- İlk olay Kemal Aktaş olayıdır; kesin hüküm 29 Mayıs 2012'de Meclis'e gelmiş, 2 Temmuz'da çıkan kanunla ilgili tartışma nedeniyle bir ay bekletilmiştir.
- 24. dönemde ikinci olay Engin Alan ve Sebahat Tuncel dosyalarıdır; kesin hüküm 25 Mayıs 2015'te Meclis'e gelmiş, Meclis tatilde olduğu için okutulamamıştır.
- 26. dönemde dokunulmazlıkların kalktığı 20 Mayıs 2016 tarihli anayasa değişikliğinden sonra kesinleşen hükümler Mecliste hemen okutulmuş, 8 milletvekili ile ilgili dosyalar okutulmuş ve milletvekillikleri düşürülmüştür.
- 16:53Mevcut Durum ve Yargı Paketi
- Enis Berberoğlu'nun dosyası 26 Kasım 2018'de, HDP'li bir milletvekilinin dosyası 19 Ocak 2019'da Meclis Başkanlığı'na gelmiştir.
- Mayıs ayında Cumhurbaşkanı yargı paketinin genel çerçevesini ortaya koymuştur.
- Ekim sonu itibarıyla 2019'un yargı paketi ile ilgili kanun düzenlemesi çıktı ve bu düzenlemeden iki HDP'li milletvekili arkadaşının yararlandığı görüldü.
- 19:36Meclis Çalışmaları ve Seçim Süreci
- Ocak ayı gibi 30 Ocak'ta iki HDP'li milletvekilinin dosyaları geldi ve o sırada infazla ilgili düzenleme tartışılıyordu.
- Mecliste salgınla ilgili ara vermeye girdi ve 48 günlük aradan sonra mümkün olan ilk hafta çalışmada dosyalar okunmuştur.
- CHP lideri Kılıçdaroğlu, Temmuz ayında Meclis Başkanı seçimleri olacağı için Mustafa Şentop'un külliyeye sempatik görünmek ve yeniden seçilmek için tezkereyi bu dönemde okuttuğunu iddia etmektedir.
- 20:39Enis Berberoğlu Dosyasının Okunması Tartışması
- Konuşmacı, Enis Berberoğlu dosyasının erken okunması gerektiği tezini savunuyor ve bu konuda tutarlılık gerektirdiğini belirtiyor.
- Meclis başkanlarının kendi dönemlerindeki tartışmaları mümkün olduğu kadar o dönem içerisinde bitirip sonraki döneme devretme tutumu var.
- Bireysel başvuru süreci 17 ay sürmüş ve henüz sonuç vermemiş, bu süreç bitmediği sürece dosya okunmayabilir.
- 23:18Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
- Anayasa Mahkemesi'nden lehinde bir karar çıkarsa, bu kararın kesin hükme dönüşmesi veya kesin hükmü kaldıracak bir niteliğe ulaşması gerekir.
- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin verdiği karar, Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru üzerine verdiği karar mahiyeti etkisi itibariyle aynıdır.
- İç tüzük ve anayasa hükümlerini tamamen fiiliyatta etkisiz hale getirecek bir hareketin meclis başkanından beklenmesi doğru değildir.
- 26:3727 Mayıs 1960 Darbesi Yasası Teklifi
- Konuşmacı, 27 Mayıs 1960 darbesi yargılanmalarının hukuk sisteminden silinmesi gerektiğini ve bunun tarihi olarak siyasilerin üzerinde psikolojik bir baskı unsuru olarak dondurulduğunu belirtiyor.
- Yasa teklifinin AK Parti ve MHP milletvekillerinin imzası var, CHP milletvekillerinin ise bu konuda bir açıklama veya önerisi yok.
- Konuşmacı, bu konuda yaklaşık 10 günlük bir çalışma yapmış ve hukukçularla yapılan tartışmalarda somut bir teklif ortaya çıkmış.
- 29:1727 Mayıs 1960 Darbesi Sonrası Düzenlemeler
- 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra 12 Haziran 1960 tarihli bir kanunla Milli Birlik Komitesi bir numaralı kanun çıkarmış.
- Bu kanunda anayasanın bazı maddeleri 1924'te yürürlükten kaldırılmış ve yeni bir mahkeme kurulmuş.
- Anayasada bakanların ve milletvekillerinin yargılanacağı merci Divan-ı Ali Yüce Divan olarak belirlenmiş, ancak bu merci kaldırılmış.
- 30:20Yassıada Mahkemesi ve Hukuki Gerçeklik
- Yeni bir mahkeme kurulması ve daha önce işlenmiş suçların yargılanması için yeni bir mahkeme kurulması hukukun evrensel ilkelerine aykırıdır.
- Hakim ilkesi gereği, bir kişi suç işlemişse o sırada hangi mahkemede yargılanması gerekiyorsa orada yargılanır, yeni bir mahkeme kurulmaz.
- Yassıada'da 589 kişiyi yargılamak için özel bir mahkeme kurulmuş ve bu mahkemenin 3. kanuna göre yargılama usulü yeniden belirlenmiştir.
- 31:09Yassıada'nın Siyasi Etkileri
- Darbe atmosferi nedeniyle bu kararlara itiraz etmek kolay değildi ve sonraki süreçlerde millet ve siyasetin vicdanında bir travma olarak kalmıştır.
- 1962-1966'da, 1969'da siyasi hakların iadesi, 1974 affında, 1987'de mezarların taşınması ile ilgili ve 1990'da hukuken itibarlarının iradesi ifadesinde içeren kanun düzenlemeleri yapılmıştır.
- Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, Maliye Bakanı Hasan Polatkan ve diğer bakanlar anayasayı ihlal etmişlerdir ve bu nedenle mahkum olmuşlardır.
- 32:15Yassıada'nın Psikolojik Etkisi
- Yassıada'nın "Demokrasi ve Özgürlükler Adası"na çevrilmesi ve orada yapılanlar önemli bir adımdır.
- Menderes'in idam sehpasındaki kefenli fotoğrafı, siyasetçileri tehdit eden bir unsur olarak siyasetçilerin gözü önünde durmaktadır.
- Cumhurbaşkanı'nın "Kefenimizi giyip de yola çıktık" sözü, siyasetçilerin tehditlere karşı meydan okuma anlamına gelmektedir.
- 33:45Yassıada Mahkemesi'nin Hukuki Varlığının Ortadan Kaldırılması
- Yassıada'da kurulan yapının ve onun verdiği kararların yargılamanın Türkiye'de bir emsali yoktur.
- Darbe dönemlerinde adaletsiz yargılamalar olmuş olsa da, bunlar yeni mahkemeler kurularak değil, önceden var olan mahkemelerin yargılamalarıdır.
- Yassıada'da kurulan özel mahkeme ve kendilerinin yargılama usulüne dair özel hüküm getirilmiş mahkeme örneği Türkiye'de başka bir örneği yoktur.