Buradasın
Türkiye'de Okuma Alışkanlığı ve İslam'ın Altın Çağında Bilgi Kültürü
youtube.com/watch?v=107EIv9vWJMYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Okur Mus" programında sunucu ile yazar Sait Alpsoy arasında geçen bu röportajda, Türkiye'deki düşük okuma oranları ve İslam'ın altın çağındaki bilgi kültürü ele alınıyor.
- Video, Türkiye'deki okuma alışkanlığının tarihsel gelişimi, kültürel kopuş ve batıya yönelme süreciyle ilişkisi üzerine odaklanıyor. Ardından İslam'ın altın çağındaki bilgi ve okuma kültürü, Kahire Kütüphanesi, Harun Reşid sarayındaki kütüphaneler ve Endülüs halifelerinin kütüphaneleri gibi tarihsel örneklerle anlatılıyor. Son bölümde ise okuma alışkanlığı kazandırma yöntemleri, özellikle "blok okuma" tekniği ve not tutmanın önemi detaylandırılıyor.
- Röportajda ayrıca okuma alışkanlığının bir marifet olarak görülmesi, devlet politikasının, eğitim kurumlarının ve ailenin bu konudaki rolleri, İslam'da okuma emri ve okumadan vazgeçmenin dünyevi ve ahiret hayat üzerindeki olumsuz etkileri gibi konular da ele alınıyor.
- 01:09Programın Konuğu ve Tanıtımı
- Programın konuğu yazar Sait Alpsoy, 1965 yılında İzmir'de doğmuş ve yaklaşık 20 seneden beri İstanbul'da ikamet etmektedir.
- Sait Alpsoy, yayın editörlüğü ve bağımsız araştırmacı yazarlıkla iştigal etmektedir.
- İlgi alanları tefsir, hadis, tarih, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler şeklinde seküler bilimlerdir.
- 02:21Türkiye'de Okuma Oranlarının Azlığı
- Türkiye'de okuma oranlarının az olduğu ve gelişmiş ülkelere göre son sıralarda olduğu belirtilmektedir.
- Osmanlı'nın son dönemlerinde batıya yönelme, okuma alışkanlığının azalmasına sebep olan temel stratejik sebeptir.
- Osmanlı'nın klasik çağlarında kıraathane, okuma yapılan mekan anlamına geliyordu, ancak günümüzde bu isim artık kahvehanelerle karıştırılmaktadır.
- 04:18Kültürel Kopuş ve Okuma Alışkanlığı
- Son 100-150 senedir Türkiye toplumu doğudan batıya, İslam'dan batıya 180 derecelik tepeden inmeci, zorlamalı bir kültürel kopuş ve savrulma yaşamıştır.
- Toplumları kendi kültürlerinden kaba ve hoyrat bir şekilde koparmaya kalkışıldığında, toplumda içgüdüsel tepkiler verir.
- Modernist olmakla modern çağda yaşamak zorunda kalmış bir Müslüman olmak birbirinden farklı şeylerdir.
- 08:11Okuma Alışkanlığının Düzeltilmesi
- Okuma alışkanlığının soğukluğunun temizlenmesi için sebebi ortadan kaldırılması gerekmektedir.
- Yüz senelik kültürel yara ve kopuş savrulma kendi tabi mecrasına geri döndüğünde, toplumda kitabı okumaya ve ilme yöneliş hızla artabilir.
- Eğitim kurumlarının okuma alışkanlığını teşvik etmesi için "marifet iltifata tabidir" atasözünü yeniden hatırlamaya ihtiyaçları vardır.
- 10:02Devletin ve Ailenin Rolü
- Okuma alışkanlığını teşvik etmek için bireysel gayretler yeterli değildir, devlet politikası gereklidir.
- Batı toplumlarında olduğu gibi bilgi sahibi olmanın toplumsal yapının inşası itibarıyla iltifatla karşılanması ve ödüllendirilmesi gerekmektedir.
- Ailenin okuma alışkanlığını teşvik etmede önemli bir rolü vardır çünkü çocuk ilk eğitimini aileden alır.
- 12:15Okuma ve Eğitim Sorununun Çözümü
- Okuma ve eğitim sorununun çözümü için devletin rolünü fark etmesi ve gereklerini yerine getirmesi gerekmektedir.
- Aile içinde okuma ve eğitim konusunda bilinçlendirme, anne-babaların çocuklarına bu konuda uyarılmış olmalarıyla mümkündür.
- Devletin okuma yazmanın değerli hale gelmesi ve ödüllendirilmesi konusunda üzerine düşeni yapması temel şarttır.
- 14:52Toplumsal Bilinç ve Okuma
- Türkiye'de son on yılda aile yapısı ve eğitim düzeyinin artmasıyla birlikte okuma konusunda daha iyi bir performans sergilenmektedir.
- Okuyucu kitlesinde bilinç düzeyinin azaldığı şeklindeki eleştirilere katılmamak gerekir.
- Günümüzde daha spesifik, nitelikli ve çok sayfa sayılı kitapların ciddi bir biçimde öne geçtiği gözlemlenmektedir.
- 18:28Medya ve Okuma
- Görsel medyanın varlığı bilgiye ulaşımımızı ve bilgi çeşitliliğini artırmaktadır.
- İyi okuyucular için görsel medya artı bir unsur olabilir, ancak nitelikli olmayan okuyucular için kitabın gerçek bilgi kaynaklarının aleyhinde bir işlev eda edebilir.
- Görsel medya, insanların kitap okumaya gerek kalmadan kendilerini bilgili hissetmelerine neden olabilir.
- 23:05İslam Dünyasında Okuma
- İslam dünyasında okuma son derece hayati bir unsurdu ve tarihsel bilgiler akıl almaz noktalarda idi.
- İnsan topluluklarını dünya şartlarında başarılı kılan değerler imani değerler değil, dünyaya mahsus seküler değerlerdir.
- Bilgiye sahip olma ve onu kullanabilme yeteneği, insanları okumaya ve kitaba ciddiyet vermeye götürür.
- 25:02Bilgi ve Güç İlişkisi
- Hz. Muhammed'in "Dünyayı isteyen ilme sarılsın, ahireti isteyen ilme sarılsın, her ikisini isteyen ilme sarılsın" hadisi, bilgi ve güç arasındaki ilişkiyi vurgulamaktadır.
- Batılı düşünür Francis Bacon'ın "Bilgi güçtür" sözü, bu hadise paralel bir söylemdir ve bu prensipler bin sene önce de geçerliydi.
- 25:45İslam'ın Altın Çağında Bilgi
- 10. yüzyıl 900'lü yıllarda Kahire kütüphanesinde matbaanın icat edilmediği dönemde bir milyon ikiyüz bin cilt kitap bulunmaktaydı.
- Aynı dönemde Avrupa'da "Alim Şarl" olarak tarihe geçen Fransız kralının sarayında sadece dokuzyüz küsur kitap vardı.
- Harun Reşid sarayında yaşayan bir mütebahhir (her konuda geniş bilgi birikimi olan kişi) kitapları altıyüz deve yükü tutuyordu.
- 28:53Endülüs'teki Bilgi Kaynakları
- Endülüs halifelerinden İkinci Hakem'in kütüphanesinde beşyüzbin cildin üzerinde kitap bulunmaktaydı.
- Bu kütüphanedeki elli bin kitabın yanlarında, halifenin kendi el yazısıyla şerhler, okuma notları ve aşiyeler vardı.
- Halife aynı zamanda devletin yöneticisiydi ve yirmidört saat içinde en az yedi-sekiz saatini okumakla geçirmek zorundaydı.
- 30:11Bilgi ve Güç İlişkisinin Günümüzdeki Anlamı
- Müslümanlar bilgi karşısındaki pozisyonlarının güçlü olduğu zamanlar, maddi, siyasi, ekonomik ve askeri kriterler itibarıyla da dünyayı titretmişlerdir.
- Kitap hayatınızdan niteliğiyle, niceliğiyle, toplum olarak ne kadar yaygın ise siz de dünyada o kadar güçlüsünüz.
- Günümüzde dünyanın hegemon gözü ABD'dir ve bunun temel sebebi bilgiye en fazla hakim olmak ve bilgiyi kontrol etmektir.
- 32:38Okuma Metodolojisi
- Okumanın kesinlikle bir metodolojisi olmak mecburiyetindedir ve devlet bu konuda topluma hizmet etmesi gereken stratejik bir sorumluluğa sahiptir.
- Ciddi bir okuma faaliyeti üç alana ayrılır: giriş okuması, ileri düzey okuması ve uzmanlık okuması.
- Bugünün müslümanın temel bilgi alanlarının bütününde giriş düzeyinde bir bilgi sahibi olması gerekir, ancak herkesin tüm alanlarda uzman olması gerekmez.
- 36:19Okuma Alışkanlığı
- Okuma zevkini ve alışkanlığının kazandırılması çok önemlidir.
- Okuma alışkanlığı için insanların her gün belli bir vakitlerini okuma işine ayırmaları temin edilmelidir.
- Okuma zevki meydana getirebilecek kitaplarla başlanmalıdır.
- 37:05Okuma Alışkanlığı ve Metodolojisi
- Konuşmacı, 70'li yıllarda ilkokul çağlarında çizgi roman okuduğunu ve bu tür okuma 7-8 yaşlarında okuma zevkini ve alışkanlığına yönelik olmalı olduğunu belirtiyor.
- Okuma üç düzeye ayrılmalı ve metodolojide "blog okuma" adı verilen bir sistem kullanılmalı.
- Blok okuma, aynı konuyla ilgili kitapları arka arkaya okumaktır; örneğin Osmanlı tarihi kuruluş dönemi ile ilgili 10 kitap blok halinde okunduğunda, bu bilgiler ömür boyu hafızada kalır.
- 40:42Not Alma Önemi
- Not almayan insan ciddi bir okuyucu değildir; çünkü insan hafızası, uzun vadede bilgilerin kendiliğinden nakş olup çağrışım yoluyla geri gelmesini beklemek için dizayn edilmemiştir.
- Not tutmanın kendi içinde ciddi bir sistematiğe olması gerekir ve bu sistematiğe göre notlar biriktirilmelidir.
- Not tutma, okumadan elde edilecek istifade geometrik oranda çarpan etkisiyle artıracak veya hiç bir şey kalmayacak.
- 42:48Okumazsak Ne Olur
- Okumazsak, yakın geçmişte tarihte verilen cevap gibi bugünkü hale geliriz; az buçuk okumadan da vazgeçersek, Anadolu tabiriyle tamamen piyade hale gelebiliriz.
- "Dünyayı isteyen ilme sarılsın, ahireti isteyen ilme sarılsın, her ikisini isteyen ilme sarılsın" hadisine göre, okumazsak dünyamızdan da oluruz, ahiretimizden de oluruz.
- Müslümanlar için okuma, ilk emri "ikra" olan bir dinin mensupları olarak çok daha önemli bir sorumluluktur; çünkü bu dinin temeli okumakla başlamıştır.