Buradasın

Türkiye'de Cemaatler ve Toplum Psikolojisi Üzerine Bir Röportaj

youtube.com/watch?v=AhjxbNezJkE

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

"Derin Kutu" programında Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ile yapılan bu röportaj, Türkiye'deki cemaatlerin toplumsal etkileri ve toplum psikolojisi üzerine kapsamlı bir analizi sunmaktadır.
Röportajda öncelikle 28 Şubat süreci ve Akit Gazetesi'nin rolü tartışılmakta, ardından cemaatlerin toplumda oluşturduğu yapılar, Osmanlı dönemindeki vakıf sistemi ve cemaatlerin siyasete karışmaması gerektiği vurgulanmaktadır. Videonun ilerleyen bölümlerinde Fethullah Gülen hareketinin gelişimi, siyasi etkisi, Avrupa, Orta Asya, Afrika ve Ortadoğu'daki faaliyetleri ele alınmakta ve Türkiye'deki adalet sorunları, gençlik nesli ve liderlik konuları incelenmektedir.
Röportajda ayrıca dini ibadetin doğası, cemaatlerin dünyevi hedeflere yönelmesi, Bediüzzaman Said Nursi'nin metodolojisi ve günümüzdeki siyasi ittifakların taktiksel yapısı gibi konular da tartışılmaktadır. Program, izleyicilere önemli bilgiler aktaran konuğun katkısından dolayı teşekkür edilerek sona ermektedir.

00:06Konuk Tanıtımı ve Akit Gazetesi: Programın sunucusu, Üsküdar Üniversitesi Rektörü Profesör Dr. Nevzat Tarhan'ı konuk olarak tanıtıyor.
Konuk, Türkiye'de zoru başararak gelen ve mazlum kimliğiyle zulme uğramış önemli bir isim olarak tanıtılıyor.
28 Şubat sürecinde mazlumların adına dik durması, toplumda değer olarak yetişmesi vurgulanıyor.
01:37Akit Gazetesi'nin Önemi: 28 Şubat döneminde mazlumların itilip kakıldığı süreçte Akit Gazetesi'nin dik durması ve toplumda manevi etkisi vurgulanıyor.
312 generalin topluca Akit Gazetesine dava açmaları ve bazı emniyetçilerin arkasından destek olması kamuoyunda bildiği bir süreçti.
Akit'in o süreçte Türkiye'de kamuoyu yararına önemli tespitleri ve zulme karşı direnişi önemli bir simgeydi.
03:06Toplum Psikolojisi ve Cemaat Etkileri: Toplum psikolojisi ve cemaat etkileri konusu ele alınıyor.
Birleşmiş Milletler Habitat II'de STK'lar (Sivil Toplum Örgütleri) için karar alınmış, şahıs değil dernek adına başvurulduğunda kabul ediliyor.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra toplumun bireyselleşmesinin atomiz olması ve lobilerin toplumu istediği yönde kullanabilmesi gözlemlenmiş.
04:23Cemaatlerin Önemi ve Türkiye'deki Durum: Toplumun kendi kendine örgütlenebilmesi için cemaatler, tarikatlar, kültler veya kaslar gibi yapıların oluşması gerektiği belirtiliyor.
Habitat II'den sonra STK'lar artık hükümetin katılımcısı değil, ortağı olarak kabul edildi.
Türkiye'de son on yılda dernekleşme konusunda adımlar atıldı, derneklerin kuruluşunda hükümet komiseri gelmemeye başlandı.
06:17Osmanlı'da Cemaatler: Osmanlı'da vakıflar derneklerin en güzel örneği olarak görülüyor.
Osmanlı'nın yükselme döneminde devlet bütçesinin bir kısmı vakıf bütçeleri oluşturmuş ve sağlık, eğitim gibi tüm hizmetleri onlar sağlamış.
Osmanlı cemaatleri teşvik etmiş ama siyasete karışmasını istememiş, Hacı Bayram Veli'nin II. Murat zamanında bir derdest edilmesi hikayesi anlatılıyor.
07:47Cemaatlerin Siyasi Rolü: Cemaat bir insan cemaat olabilir ama siyasi talebi içinde devlet talebi içinde olursa bu cemaatlikten çıkar, örgüt olur.
Osmanlı'da cemaatler devlet işlerine genellikle karışmamış, sadece Melikşah dönemindeki Hasan Sabbah'ın fedaileri (haşhaşiler) özel bir durumdu.
Osmanlı'da Hacı Bektaş Veli, yeniçerilerin, Ahi Evran ahi teşkilatının manevi mimarları olmuş.
09:52Modern Türkiye'de Cemaatler: 20. yüzyılın başında Türkiye'de kimlik krizi yaşanmış, cemaatler ve tarikatlar ne yapacağını bilmez durumda kalmış.
Cumhuriyet döneminde tarikatlar yasaklandığı için toplumda bir ihtiyaç var, insanlar kendini ifade etmek ve sosyal bağlar kurmak istemiş.
Devlet baskısı altında kalan gruplar yasadışı yollarla bir araya gelmeye başlamış, bu durumun çözümü özgürlükçülük olmalı.
11:35Devletin Kontrol Mekanizması ve Cemaatler: Devletin kontrol mekanizması, kişinin yaptıklarını bilmesini ve yasadışı davranışların fark edileceğini bilmesiyle iç kontrol sistemi oluşturmasını sağlar.
Türkiye'de devletin yokluğu ve iki yüzlü bir sistemin varlığı, yasadışı işlerin yapıldığını ve cemaat akımlarının büyümesine neden olur.
Devletin baskı yapmasının ve paranoyasının artmasının önüne geçmek için açıklık ve şeffaflık gereklidir.
12:32Cemaat ve Milliyetçilik: Cemaat ve cemaatçilik farklı kavramlardır; insanlar etnik kimliklerine övünürken, ırkçı tutumlarla kimlik narsisizmi ortaya çıkarabilir.
Türkiye'de "ilk önce Türk olacaksınız, sonra Müslüman olacaksınız" şeklindeki Türk-Islam sentezi yaklaşımı, etnik çeşitliliğe sahip bir devlet için sorunlu olabilir.
Milliyetçilik iki türlü olabilir: biyolojik unsuri milliyetçilik ve coğrafi milliyetçilik; Türkiye'de toprağa bağlı milliyetçilik olması gerekir.
14:41Genetik Yapının Gerçekleri: Türkiye'deki genetik araştırmalara göre, hiçbir Türk insanı saf bir ırk değildir; Anadolu gen havuzu, dünya gen havuzunun örneği kabul edilir.
Türkiye'deki genetik yapılar incelendiğinde, Türklerin Rumlara, Kürtlerin Ermenilere yakın olduğu tespit edilmiştir.
Türkiye'de iki ortak gen bulunmuştur: misafirperverlik geni ve sarı-lacivertken.
16:20Cemaatlerin Doğrudan Deneyimleri: Diyarbakır gibi kentlerde çok sayıda cemaat bulunurken, Siirt gibi bölgelerde daha az sayıda şeyh vardır.
Toplum genellikle bir şeyhi yüceltir ve zeki insanlar bu durumu istismar ederek şeyhliklerini ilan ederler.
Bazı bölgelerde cahil bir inanç sistemine sahip olunur; örneğin Urfa'da bir şeyhin arabasının tekerinin tozunun kutsal olduğu düşünülmektedir.
18:30Cemaatlerin İstismarı: 1980-1983 yılları arasında Bingöl'de bir cami imamı, dolar ve mark kullanmanın cehenneme gideceğini fetva vermiş, ancak oğlu yurtdışına göndererek mark toplamış ve şu an dolar ve mark ihracatını yapan bir kurumun başında.
Doğu ve Güneydoğu'da cemaatlerin yoğunluğu vardır, ancak 1980'lerden sonra batıya göç eden Kürt vatandaşları batıda mezhepleri bilmeyen toplumlarla karşılaşmıştır.
Batıya göç eden doğulu vatandaşlar, dinden soğutma, cemaatlerin lav edilmesi ve Müslümanlara baskı uygulanan dönemin bir sonucudur.
21:38Cemaatlerin Yapısı ve Serbest Fikir Pazarı: Cemaatlerde genellikle merkezi bir figür, kahramanlık ideolojisi, ritüeller ve semboller vardır.
Cemaatlerde serbest fikir pazarı oluşması gerekir; batıda olduğu gibi fikirler çarpışır, güçlü olan kalır, kabul edilmeyen gider.
Devlet, cemaatlerin dernek yasasına ve kanunlara uyduğu sürece müdahale etmemeli, özgür alan bırakmalıdır.
23:59Dini Tarikat Yapıları ve Türkiye'deki Benzerleri: Dünyada Illuminati ve Masonluk gibi özünde spiritüel değerleri olan, evrenin mimarı olarak tanımladıkları bir güce inanıp kendi içinde hiyerarşileri oluşturan dini yapılar bulunmaktadır.
Türkiye'de de benzer dini gruplar oluşmuş ve İslam adına aynı şeyi yapmışlardır.
Türkiye'de Lions, Rotary ve Masonluk gibi grupların kamuoyunda bilinen olması ve politik boyutuyla algılanması vardır.
26:15Gülen Cemaati ve Gelişimi: Gülen Cemaati (Gülenizm) yaklaşık otuz-kırk yıllık bir yapılanmasıyla profesyonel bir tarzda büyüme göstermiştir.
Baskının olduğu bir dönemde insanlar dini yaşayamadıkları için sığınacak liman arayışında bulunmuşlardır.
Bu kişiler ciddi bir örgütlenme ve toplumun güvenini kazanacak adımlar atarak bir yapı oluşturmuşlardır.
28:38Gülen Cemaatinin Hataları: Fethullah Gülen'in Bediüzzaman çizgisine çıktığında, Risale-i Nur gruplarının bu durumu yanlış olarak değerlendirmemesi ve uyarılmaması bir hata olmuştur.
Dini bir grubun devlet ve siyaset talebi içerisinde olması yanlıştır ve bununla uyarılmadığı için büyük bir grup iyi niyetle başlamış hareketi politize etmiştir.
Gülen Cemaati, siyasete talepkar olup, bürokrat liseleriyle siyasete müdahale etmiştir.
32:46Gülen Cemaatinin Siyasi İlişkileri: 1984 yılında Milli Güvenlik Kurulu'nda Fethullah Gülen'in Amerikan Konsolosluğuyla sık sık görüştüğü raporlanmıştır.
Özal, Gülen'i "anlı secdeye giden bir vatan evladı" olarak tanımlamış ve milletine ve ülkesine zarar vermediğini düşünmüştür.
Dini bir otoritenin siyasi konulara müdahale etmesi kabul edilmemelidir, bu politikayı bilmiyor anlamına gelir.
34:44Dini Otoritenin Siyasi Konularda Hareketi: Dini grup lideri politik konulara girerse, kendisine tek yönlü bilgiler geliyor ve olağanüstü bir güç hissi oluşur.
Bu durum "enaniyet-i diniye" (dini kibir) olarak adlandırılır ve bir körlük oluşturur.
Dini otorite, politikayı bilmiyorsa bu durumu kabul edecektir, bu da politikayı bilmiyor anlamına gelir.
35:41Stratejik ve Taktik Sürücüler: Operasyonel sürücüler satrançta sumo güreşçisi gibidirler; karşı tarafın hamle yapmasını bekleyip ona karşı hamleyle yenerler.
Taktik sürücüler ise üst beş hamleyi görür, şahı çeker ve yenerler, ancak kendilerini stratejik düşünmeyi çok önemseyen bir yapıda olabilirler.
Karşı taraf güçlü bir liderlik olduğu için ortada siyasi gibi davranmak isteyen yeni liderlik ortaya çıktığında, bu durumun bedeli ödenir.
36:46Dini Algı ve Müslümanların Eşlik Vasfı: Dini toplumdaki din algısı ve Müslümanların eşlik vasfı büyük zarar gördü.
Uzun yıllar bir genç neslin zehirlendiği ve şu anki neslin dine bakışı çok farklı hale geldiği belirtiliyor.
Toplum yeni kuşak insanlara dini değerleri anlatmakta zorluk çekiyor ve genç kuşak kaybediliyor.
37:44Cemaatin Etkisi ve Tehlikeleri: Cemaatin kurumların ve devlet kurumlarının içerisine sızması sonucu, haklı kişiler bile mülakatlardan elenmiş durumda.
Cemaat tam tekelleşmeyi, kendi unsurlarının hakim kılmış ve hakimiyet sağlamış bir yerlerde bulunuyor.
2009'daki zirve yapan noktasının perde arkasında cemaatin Türkiye'deki tehlikeli hedefi ancak hükümet tespit edebildi.
39:20Gülenizm ve Kahramanlık İdeolojisi: Gülenizm'in ciddi ve güçlü fedaileri var, bu gruba ait olanların kahramanlık ideolojileri var.
Bu ideolojide liderler Isa Mesih veya Mehdi gibi görülür ve "hata yapmaz" diye düşünülür.
Realite körlüğü yapan bu düşüncelere karşı esnek davranıldığında, bu kişilere alan kazandırılır.
40:53Adalet Duygusuna Zarar Veren Yaklaşımlar: Cemaat zamanında yumuşak davranıldığı için ve dindarlıkla siyaset ilişkisinin ayrımını iyi yapılamadığı için alan kazandı.
Cemaat kendi çocuklarına puan vererek kazandırdı ve şu anda o kuşakların hepsi cemaat karşıtı veya İslam karşıtı.
Siyasette "bana sadık olsun da liyakat önemli değil" tarzındaki yaklaşım toplumdaki adalet duygusuna zarar verdi.
42:56Dini Kullanım ve İlahi Hedef: Adalet Sarayı önünde kuran okuyarak dini vazifelerini yerine getirmek gibi eylemler, dini kendi emellerine ve amaçlarına kullanma örneği.
Dini gösteri halinde yapmak, birincil planda başka stratejik hedefler olduğunu gösterir.
Hz. Peygamber'in rivayetine göre, kıyamete yakın kardeşler gelecek ve onlar için ilahi hedef Allah'ın rızasıdır, ancak dünyevi sonuç alma çabası varsa bu doğru değildir.
46:46Türkiye'de Finansal Kriz ve Dini İmtihanlar: 2000'li yıllarda Türkiye'de bir dindar katılım bankası kriz yaşadı ve Müslümanların finansla ilgili bir imtihanı ortaya çıktı.
Avrupa'dan toplanan paralarla İslam adına vaazlar verilerek para toplanan bir iş adamı şimdi felç olmuş ve Anadolu'da uçak ve helikopter fabrikaları kurma iddiasıyla toplanan paraların durumu sorun haline geldi.
Bu süreç kader yönünden bir imtihan olarak görülüyor ve "dünya için dini, din için değil yapıyorsanız size bu dünyada kaybettireceğim" şeklinde değerlendiriliyor.
48:05Toplumun Dersleri ve Bilgi Çabası: Toplum, dindar bir kişinin bankacılık yapmasını ve tüccar olmasını ayırt etmeli dedi ve bir cemaatin dine uygun yaşayıp yaşamadığını sorgulamalı dedi.
Müslümanlık merak edenler, hakiki İslam'la yaşanan İslam arasındaki farkı sorgulamaya başladı.
Kader, insanların doğruyu aramalarını, asr-ı saadet'teki saf bilgiyi bulmalarını ve şahısların peşinde gitmelerine değil ilkelerin ve fikirlerin peşinde gitmelerini istediğini gösteriyor.
49:08Siyaset ve Ahlak Arasındaki Çatışma: Siyaseten doğruyla ahlaken doğru arasında seçim yaparken, ahlaken doğruluk tercih edilirse siyaset yükselir.
Siyaseten doğru olan bir şeyi yapmak ve menfaat için ilkelerden vazgeçilirse, toplum siyasetin hata yaptığını görür ve bedel öder.
Bu çarpışmalardan hakikatler ve gerçekler ortaya çıkacak, Türkiye'deki iyiye güzele gidiş süreci gecikebilir ama daha saf ve iyi bilgiler ortaya çıkacak.
50:00Fethullah Gülen ve Hasan Sabbah Karşılaştırması: Fethullah Gülen ile Hasan Sabbah arasındaki paralellikler sorgulanıyor, ancak Gülen grubunu Haşhaşilerle aynı olarak nitelendirmek doğru olmuyor.
Haşhaşiler, afyon kullanarak insanlara sahte bir cennet algısı vererek intihar komandocuları haline getiriyor ve hükümetleri yıkıyorlardı.
Gülen grubu, Haşhaşilerin kullandığı metot açısından aynısı değil, ancak dini içerikli bir grubun siyasete müdahale edip liderleri değiştirmesi bakımından örtüşüyor.
53:59Gülen Hareketinin Stratejisi: Gülen'e mensup iş adamları, "siyasete müdahale etmekle hata yaptık" diyerek kendi hatalarını kabul ettiler.
Gülen hareketi, uluslararası güç odaklarıyla pazarlık yaparak 150'den fazla ülkede okul açabilme imkanı elde etti.
Gülen hareketi, tavizler vererek yükseltildi ve bu durum, hareketin motivasyonunun ilahi değil dünyevi olduğunu gösteriyor.
58:24Fethullah Gülen'in Devrim Hesabı: Fethullah Gülen'in Hümeyni tarzı bir devrim veya Ortadoğu'da sömürgeci tarzda bir lider olma hesapları vardı.
Gülen'in Türkiye'yi başka bir yerlere bağlama gibi bir devrim yapma planları olduğu iddia ediliyor.
59:03Cemaatlerin Sosyolojik Zemin: Cemaat ve dini gruplar sosyolojik bir zemine otururlar, laboratuvarda üretilmiş terörlere sosyolojik bir zemin var.
İngilizler Osmanlı döneminde toplumda fitne çıkarabilecek yapıları araştırıp, vahhabi grupları gibi cemaatleri laboratuvara alıp yetiştiriyorlardı.
Türkiye'de dini yapılara baskı vardı, bu baskı içinde insanlar bir arayış içindeydi.
1:00:37Risale-i Nur Hareketi ve Bediüzzaman: Risale-i Nur hareketinin modern bilimlerle din bilimlerini birleştirmek iddiası sayesinde eğitimli insanlara kolay ulaştı.
Bediüzzaman, klasik din eğitiminin yerine modern bir yöntem ortaya koyarak toplumun ihtiyaçlarını okumuştu.
Bediüzzaman "namaz nasıl kılınır" yerine "namaz niçin kılınır" üzerine durmuştu.
1:01:55Gülen Cemaati ve Milli Olmayan Yapı: Gülen cemaati 70'lerde bir damardan bir fide olmuş, sonra bir laboratuvara alınmış ve üretilmiş bir cemaat haline gelmiş.
Bu cemaat milli olmayan bir yapıya sahip, insanın rabbinin onu son olarak dinlediği kişi olduğu iddiasında.
İslam'da en çok üzerinde durulan şirk (Allah'a ortak koşmak) olarak görülmektedir.
1:04:29Cemaatlerin Suistimali: Türkiye'deki cemaatler vatandaşların duygularını ve mazlumluğunu suistimal ederek kendilerine biat kültürünü yaratıyor.
"Allah adına hareket ediyorum" diyen kişiler kendilerini yeryüzü tanrısı görüyor ve bu durum ciddi sorunlara yol açıyor.
Bu durumlarda bir vitrindeki kimlik ve kişilik ile kapalı yapıdaki kimlik ve kişilik arasında farklılıklar görülüyor.
1:05:45Cemaatlerin Büyümesi ve Adalet: Yetenekli ama istekleri bitmeyen insanlar, alan kazandıkça açgözlü ve doyumsuz oluyorlar.
Gülen grubu, diğer dini gruplarla bir araya gelmeyi reddederek kendini özel ve üstün görüyor.
Cemaatlere "hayır, burada sana bu hakkı daha fazla veremem, başkalarının da hakkı var" demek gerekirdi.
1:08:08Adaletin Önemi: Adaletin yüksek değer olarak kabul edilmesi ve adaletle cumhuriyet değerlerinin birleşmesi Türkiye'nin düze çıkması için gereklidir.
Osmanlı'da Ömer bin Abdülaziz'in liderliğinde adalet yüceltilmiş ve bu dönemde önemli başarılar elde edilmiştir.
İnsanlarda adalet duygusuyla ilgili gen araştırmaları yapılıyor, insanda adalet olmaya dair bir biyolojik dürtü olduğu düşünülüyor.
1:10:13Adalet Kavramı ve Siyasi PR: Gülenizm'in yarattığı adaletsizlik nedeniyle adalet genleri bertaraf olmuş ve adil olma özelliği ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Türkiye'deki liderlik, adalet kavramını siyasi PR olarak kullanarak kamuoyundaki algıyı hızla düzeltmeli ve adaletsizliğe uğrayan kimselere haklarını kazandırmak için yapı oluşturmalıdır.
Toplumun şu anda psikolojik en önemli ihtiyacı ayrımcılık ve gelir adaletsizliğinin giderilmesidir, devlet kaynaklarının adaletle kullanılması ve siyasetin zenginleşme aracı olarak kullanılmamasıdır.
1:11:41Gülenizm'in Tehlikesi ve Toplumun Yanıtı: 2012 yılından sonra AK Parti iktidarıyla birlikte yönetim sistemlerinde ciddi değişimler yaşanmış, ancak Gülenizm'in yarattığı yapı ve tehlike boyutu öyle bir noktaya gelmiştir ki, tüm kurumları bertaraf etmişlerdir.
2013-2014 yıllarında binlerce insan, Gülenizm hareketinin yarattığı ötekileştirme nedeniyle tehlikeli bir boyutta ezilmiştir ve hükümet bunu çok geç fark etmiştir.
Hükümetin özeleştiri yapması ve vicdani bir muhasebe sergilemesi gerekmektedir, ancak şu anda toplumda bu muhasebenin karşılığı yoktur.
1:14:28Özür Dilemek ve Tevazu: Özür dilemek ve yanlışını itiraf etmek bir insanın zayıf olduğunu göstermez, aksine insan olduğunu gösterir ve bu durumda insanlar ona saygı duymaya başlarlar.
Kendini iyi ve mükemmel gören insanlar, kendisini eleştiren kişiyi tehdit olarak görür ve düşmanlık algısı geliştirir.
Semavi öğretilerinde tevazuyu yücelten örnekler vardır; Hz. Ömer'in "Mahmurlanma padişahım, senden büyük Allah var" sözü, bir bağımsız denetçi gibi bir uyarıcı tutmanın önemini gösterir.
1:17:07Liderlik ve Ego Büyümesi: Bir insan kendi hislerini yönetemiyorsa ego büyümesi hali ortaya çıkabilir ve bu liderlerin en büyük riskidir.
Bilimsel liderlikte, Osmanlı'da divan kurulmuş, Amerika'da aykırı söz söyleyenlere ödül verilmiş, İngiltere'de serbest kürsü kurulmuş ve bunlar parlak fikirler ortaya çıkarmıştır.
Bu alanlar, toplumun hastalıklarını tespit etme ve hata yapmayı önlemek için önemlidir.
1:18:16Bediüzzaman'ın Metodolojisi: Bediüzzaman'ın öğretisinde samimiyet vardır; hediye almamış, vefat ettiğinde mezarının belli olmamasını istemiştir.
Bediüzzaman şahsına değil, fikirlerine ve kitaplarına yönelilmesini istemiştir, kitaplar okunmasını ve Allah'a yönelinmesini tercih etmiştir.
Bediüzzaman "Asayı Musa" demiş, herkesin asa-yı Musa gibi vurduğu yerden Allah'ı bulabileceğini öğretmiştir, bu da kısayol bir yöntemdir.
1:22:28Cemaat İttifakı ve Siyasi Stratejiler: Yeni Asya Gazetesi ile Cemaat arasında önce korkunç düzeyde hazımsızlık vardı, ancak bugün güçlü bir ittifak kurmuşlar.
İnsanlar kendi aklına fazla güvendiği zaman siyasi tuzaklara düşebiliyor, "tamahkarlarla sahtekarlar çok iyi anlaşırlar" sözü bu durumu açıklıyor.
Bu ittifak stratejik hedefte birlik değil, taktiksel bir ortaklık olabilir; kişiler ve kısa vadeli hedefler peşindeler, ilkeler peşinde değiller.
1:26:26Kıyamete Yakın Savaşlar: Kıyamete yakın "merheme savaşları" denilen bir süreç yaşanacak, bu savaşlar fikir savaşları olacak.
Hz. Peygamber'in "Kıyamete yakın gelirse hüccet kılıcını kullanırdım" sözü, ikna etmenin en güçlü silahı bilgi olduğunu gösteriyor.
Günümüzde silahlı savaşlar değil, bilgi savaşları yaşanıyor; bir yazılım bile dünyayı yerinden oynatabiliyor.
1:28:00Fikir Savaşları ve Toplumsal Değişim: Fikirler savaşacak, doğru ve yanlışlar arasında kıyım olacak, ancak dünyadaki ölümlerden daha büyük bir cinayet insanın manevi hayatını kaybetmesi.
Bu fikir savaşlarının sonucunda bir hakikat ortaya çıkacak, zamanın doğrularına ve ruhuna baktığımızda silahlı bir savaştan çok fikir savaşlarıyla değerlendirmek gerekiyor.
Cemaatlerin siyasi olmayan topluma dönüşmesi gibi bir süreç yaşanacak, Osmanlı'nın cemaatleri toplumun dinamiği ve ahlak öğretisi yapması gibi bir süreç yaşanabilir.
1:31:23Gençlik ve Popüler Kültür: Popüler kültür günümüz gençliğini yönetiyor, özellikle 17 Aralık sonrası gençlik incelenmesi gereken bir grup.
AK Parti iktidarında yetişen 8-10 yaşlarındaki çocuklar bugün 23-25 yaşlarındalar.
1:32:1890'lı Yıllar Sonrası Gençlik ve Değerler: 90'lı yıllar sonrası kuşak, sanal bir kuşak olarak ortaya çıkmış ve 1993'te internet yaygınlaşmaya başlamıştır.
Soğuk savaş sonrası ve internetin ulaşılabilirliğiyle yeni yetişen kuşak, eski kuşaklardan farklı olarak toplumsal hedefleri yoktur.
90'lı yıllar öncesi kuşaklar için toplum için bir şeyler yapmak ve idealler vardı, ancak günümüz kuşakları sadece ego ideallerinde, ev sahibi olmak, arabam olmak, zevk peşinde koşmak gibi değerlerde bulunuyor.
1:33:31Konforculuk ve Hazcılık: Bu kuşak, kapital sistem ve popüler kültür tarafından şekillendirilmiş konforculuk ve hazcılık değerlerine sahiptir.
Gençler eskisi kadar çalışıp yorulmak istemiyor, emek vermeden kolay elde etmek istiyorlar.
Bu akıma karşı toplumun gençlerin anladığı dili bulmak ve farklı ulaşılabilirlik yöntemleri kullanmak gerekiyordu.
1:35:09Gençlerin Rol Model Arayışı: Gençler rol model arıyorlar ve popüler kültür bilinçli olarak yetiştirilmiş semboller üretiyor.
Medya gücü ve uluslararası sermaye bu sembollere kıyafet, gözlük, ayakkabı gibi özellikler vererek gençlerin peşinden koşmasına neden oluyor.
Bu durum sadece Türkiye'de değil, Japonya gibi geleneksel kültürlerde bile ciddi bir akım oluşturmuş durumda.
1:37:01İslam Coğrafyası ve Dini Anlatım: İslam coğrafyası için bu durum dert edilmesi gereken bir konudur çünkü bir ideolojisi vardır.
Tevhid inancı ancak gerçek tanrıyı ifade eder ve Kur'an-ı Kerim esmaül hüsna ile Allah'ın sıfatlarını anlatmıştır.
Gençlere dini anlatırken klasik ilmihalle ve siyerle anlatmaya çalışırken, bu gençlik bu dili anlamıyor ve ilgi azalıyor.
1:39:01Cemaatler ve Liyakat: Fethullah Gülen cemaatinin kamuoyunda ve kamu yönetimindeki alınmalarından sonra, diğer cemaatler kendilerine yer edinmek için mücadeleci yapılar sergilemektedir.
Bir parti cemaatinin partisiyse bunu açıkça deklare etmelidir, kitle partisiyse liyakata bakmalıdır.
Devlet de devlet şirket gibi yönetilmeli, liyakat sadakatten öncelikli olmalıdır.
1:40:33Hz. Ebubekir'in Kucaklayıcı Liderliği: Hz. Ali'nin liderliğinde celalli bir liderlik tarzı vardır, her yapılan işle seveni ve düşmanı artar.
Hz. Ebubekir'in liderliğinde ise kucaklayıcı bir tarz vardır ve bu ilk baştaki sıkıntıların kolay aşılmış olmasına neden olmuştur.
Hz. Peygamber vefatında vekil tayin etmemesinin gerekçesi, insanlığın artık kendi kendini yönetecek seviyeye geldiğidir.
1:43:14Demokrasi ve Bölgesel Liderlik: İslam'ın insanlığa getirdiği rızaya dayalı yönetim sistemi, batıdaki adıyla demokrasidir.
İslam dünyası olarak bu sistemden sahip çıkmamız gerekir ve problemlerin çözümünde diyaloglar yaparak mezhepler arasındaki kavgaları gidermeliyiz.
Türkiye bölgesel liderliğiyle bu sistemiyi dünyaya taşıyacak kapasiteye sahiptir.
1:44:06Program Kapanışı: Sunucu, konukun sunduğu bilgiler için teşekkür ediyor ve izleyicilere mutlu bir program deneyimi yaşamasını umuyor.
Konuk, programda aktardığı aydınlatıcı bilgiler için teşekkür ediliyor.
Sunucu ve konuk, birbirlerine hayırlı geceler dileyecek ve program "gece bülteni"yle devam edecek.

Türkiye'de Cemaatler ve Toplum Psikolojisi Üzerine Bir Röportaj

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir