Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir öğretmenin tahtaya notlar alarak Türkçe dilbilgisi konularını anlattığı kapsamlı bir eğitim içeriğidir. Öğretmen, "Sözcükte Anlam" konusunu detaylı bir şekilde ele almaktadır.
- Video, söz öbekleri ve anlam olayları başlığı altında benzetme, kişileştirme, ad aktarması, deyim aktarması, dolaylama, güzel adlandırma, kinaye, taarruz, ikileme, deyimler ve atasözler gibi Türkçe dilbilgisindeki önemli kavramları örneklerle açıklamaktadır. Her konu ayrıntılı olarak incelenmekte ve ÖSYM sorularında karşılaşabilecek örnekler verilmektedir.
- Videoda ayrıca ad aktarmasının türleri (parça-bütün ilişkisi, yazar-eser ilişkisi, iç-dış ilişkisi, yer-yönetim ilişkisi ve yer-halk ilişkisi) ve deyim aktarmasının alt başlıkları (insandan doğaya aktarım, doğadan insana aktarım ve duyular arası aktarım) detaylı olarak ele alınmaktadır. Video, bir sonraki derste soru çözümü yapılacağı bilgisiyle sonlanmaktadır.
- 00:03Sözcükte Anlamın İkinci Kısmı
- Bu videoda sözcükte anlamın ikinci kısmı ele alınacak, toplamda iki video çekilmiştir.
- Sözcükte anlamda "söz öbekleri ve sözcükte anlam olayları" başlığı altında benzetme, kişileştirme, ad aktarması, deyim aktarmaları, dolaylamalar ve güzel adlandırmalar konuları incelenecektir.
- 00:53Yazım Kuralları
- "Röportaj" kelimesinde ilk harf "ö", ikinci harf "g" olmalıdır.
- Miraç Kandili ve Nevruz Bayramı gibi kandiller, bayramlar ve toplumda bilinen özel günler büyük harfle yazılır.
- Yapım ekleri ve onların ardından gelen ekler bitişik yazılır, örneğin "Türkçe'nin" ifadesinde "ç" ve "nin" eki kesmeyle ayrılmaz.
- 03:55Benzetme
- Benzetme (teşbih), iki varlık veya durum arasında benzerlik ilişkisi kurarak birinin güçlü yönünü diğerine benzetme işlemidir.
- "Tilki gibi kurnaz adamdı", "zehir gibi acı bibermiş", "aslan gibi kükrüyordu" ve "Türkçe ağzımda annemin sütüdür" örneklerinde benzetme kullanılmıştır.
- 05:46Kişileştirme
- Kişileştirme, insan dışındaki varlıkları insanmış gibi davranacak şekilde ifade etme işlemidir.
- "Güneş uyuduğu zaman şiir yazıyorum", "güzelliğinden utanan güller kıpkırmızı oldu" ve "yağmur başlayınca toprak sevindi" örneklerinde kişileştirme kullanılmıştır.
- 07:22Ad Aktarması
- Ad aktarması, benzetme amacı gütmeden bir sözcüğü başka bir sözcük yerine kullanma işlemidir.
- Ad aktarmasında parça-bütün ilişkisi, yazar-eser ilişkisi, iç-dış ilişkisi, yer-halk ilişkisi ve yer-yönetim ilişkisi gibi ilişkiler vardır.
- 08:16Ad Aktarması
- Ad aktarmasında, bir şeyin parçası söylenirken bütünü kast edilmesi vardır (örneğin "iki göz" kelimesinde parçası söylenirken bütün bir insan kastedilmiştir).
- Yazar-eser ilişkisi de ad aktarmasının bir örneğidir (örneğin "Orhan Veli'yi okuyacağım" ifadesinde yazarın eserleri kastedilmiştir).
- İç-dış ilişkisi, dışını söylerken içini kastedilmesidir (örneğin "sobayı yakarım" ifadesinde sobanın içindeki odun kömürü kastedilmiştir).
- 10:17Diğer Ad Aktarması Örnekleri
- Yer-yönetim ilişkisi, yer ismi söylenirken yönetimi kastedilmesidir (örneğin "Ankara o antlaşmayı onaylamadı" ifadesinde).
- Yer-halk ilişkisi, yer ismi söylenirken halkı kastedilmesidir (örneğin "İstanbul bu olaya tepkili" ifadesinde).
- "Marmara'da bir yelken uçar gibi neşeli" ve "bir hilal uğruna ya rab ne güneşler batıyor" örneklerinde de parça-bütün ilişkisi vardır.
- 13:13Deyim Aktarması
- Deyim aktarmasında mutlaka bir deyim aranması gerekmez, daha doğru ifade "insandan doğaya aktarım" veya "doğadan insana aktarım" veya "duyular arası aktarım" olmalıdır.
- Deyim aktarması üç alt başlığa ayrılır: insandan doğaya aktarım, doğadan insana aktarım ve duyular arası aktarım.
- Insandan doğaya aktarım, insana ait bir özelliği doğadaki herhangi bir varlığa vermek ve kişleştirmektir (örneğin "bulutlar ağlıyor" ve "kuşlar şarkı söyledi").
- 14:55Doğadan İnsan Hakları
- Doğadan insan hakları, doğaya ait bir özelliği insana verme işlemidir.
- "Kök saldı" ifadesi, ağaca ait bir özelliği insana aktarmaktadır.
- "Cıvıktır" ifadesi, normalde doğaya ait bir özelliği (ayran veya çorba gibi) insana aktarmaktadır.
- "Çocuk kükredi" ifadesi, aslana ait bir özelliği çocuğa aktarmaktadır.
- 16:48Duyular Arası Aktarım
- Duyular arası aktarım, bir duyuyla algıladığımız bir kavramı başka bir duyuyla algılıyor gibi göstermektir.
- "Sıcak bir merhaba" ifadesinde, dokunarak algıladığımız sıcaklığı duyuyor gibi göstermektedir.
- "Tatlı bakışları vardı" ifadesinde, tadarak algıladığımız tatlılığı görüyor gibi göstermektedir.
- "Acı bir siren sesi" ifadesinde, tadarak algıladığımız acıyı duyuyor gibi göstermektedir.
- "Keskin bir koku" ifadesinde, dokunarak algıladığımız keskinliği kokuyor gibi göstermektedir.
- "Sert görünüşlü bir adam" ifadesinde, dokunarak algıladığımız serti görüyor gibi göstermektedir.
- 19:44Söz Sanatları Özeti
- Benzetme, iki varlık veya durum arasında güçsüz olanı güçlü olana benzetme işlemidir.
- Kişileştirme, insan dışındaki bir varlık insana ait bir özelliğe sahip gösterilmesidir.
- Ad aktarması, bir kelimeyi benzetme amacı gütmeden başka bir kelime yerine kullanmakta, en çok kullanılan ilişkiler parça-bütün ve iç-dış ilişkileridir.
- Deyim aktarması, insandan doğaya, doğadan insana ve duyular arası aktarım olmak üzere üç kollara ayrılır.
- 22:47Dolaylama ve Güzel Adlandırma
- Dolaylama ve güzel adlandırma, normalde tek kelimeyle anlattığımız bir kavramı birden fazla kelimeyle anlatmaya başladığımızda ortaya çıkar.
- "Balık için derya kuzu" ifadesi bir dolaylama örneğidir.
- 23:48Dolaylama ve Güzel Adlandırma
- Dolaylama, tek kelimeyle anlatılan bir şeyi birden fazla kelimeyle anlatma yöntemidir (örneğin: kömür için "kara elmas", turizm için "bacasız sanayi", kaleci için "file bekçisi", sinema için "beyazperde").
- Malatya için kabul gören dolaylama örneği "kayısı kent"tir, "Doğu'nun Paris'i" ifadesi ise farklı şehirler için de kullanıldığı için herkes tarafından kabul görmemektedir.
- Güzel adlandırma, kötü bir şeyi daha iyi göstermek veya kötülük derecesini hafifletmek için kullanılan bir yöntemdir (örneğin: ölüm yerine "vefat etmek", "rahmetli olmak", tabut için "imamın kayığı", "tahta at", "dört kollu", "ayaksız at").
- 27:13Tuvalet İsimleri ve Dolaylama Örnekleri
- Tuvalet için kullanılan dolaylama örnekleri: yüz numara, ayak yolu, muhtarın evi.
- "Muhtarın evi" ifadesi, eskiden köylerde telefonların muhtarın evinde olması ve muhtarın evinde tuvaletin yapılması nedeniyle yaygınlaşmıştır.
- "Yüz numara" ifadesi, eskiden otellerde odaların numaralandırılması sırasında tuvaletin 100 numara olarak işaretlenmesinden gelmektedir.
- 29:54Müzisyenler İçin Dolaylama Örnekleri
- Neşet Ertaş için "Bozkırın tezenesi" (tezene sazın mızrabıdır, bozkırın sesi anlamında kullanılır).
- Sezen Aksu için "Minik serçe" denir.
- Zeki Müren için "Sanat güneşi" denir.
- 30:59Kinaye ve Taarruz
- Kinaye, bir cümle hem gerçek hem mecaz anlama gelebiliyorsa orada vardır (örneğin: "Ayağını yorganına göre uzat", "Ağaç yaşkendir", "Yaş iken eğilir güneş balçıkla sıvanmaz", "Damlaya damlaya göl olur").
- Taarruz, iğneleme, dokundurma veya laf sokma anlamına gelir (örneğin: "Arabayı çok hızlı kullandın" diyerek aslında yavaş kullanıldığını belirtmek).
- Taarruz, alay etme sanatıdır (örneğin: "Bu ne kudret ki elif ba'yi okur ezberden" diyerek alay etmek).
- 33:58İkileme Kavramı
- İkileme, cümlenin anlamını etkili kılmak için kullanılan sözcük tekrarlarıdır.
- İkilemelerin oluşum şekilleri: zıt anlamlı sözcüklerle (aşağı yukarı), aynı kelime tekrarıyla (yavaş yavaş), yakın anlamlı sözcüklerle (hısım akraba), ikisi de anlamsız kelimelerle (mırın kırın) ve bir anlamlı bir anlamsız kelimeyle (eski püskü) yapılabilir.
- İkilemeler ayrıca yansıma sözcüklerle de yapılabilir (şırıl şırıl, tıkır tıkır).
- 40:55Deyimler ve Atasözleri
- Deyimler, genellikle gerçek anlamından ayrı bir anlamı olan, ilgi uyandıran, söyleneni daha fazla kelimeden meydana gelen kalıplaşmış söz gruplarıdır.
- Deyimler ve atasözlerindeki sözcükler kalıplaşmıştır, herhangi bir sözcük çıkarılamaz veya yer değiştirilemez.
- Deyimler genellikle mecaz anlamda kullanılır ve temel amacı, duygu ve düşünceleri daha etkili kılmak ve karşılık gelen insana daha iyi anlatabilmektir.
- 43:06Deyimler ve Özellikleri
- Deyimler, kalıplaşmış ifadelerdir ve bize derdimize daha rahat anlatmamızı sağlarlar (örneğin "kafa patlatmak" demek bir işe çok emek vermek anlamına gelir).
- Deyimler genellikle mecaz anlam kazanmış, cümle halinde olmayan ve öğüt vermeyen ifadelerdir (örneğin "bir taşla iki kuş vurmak", "dolap çevirmek", "yastığa baş koymak").
- Deyimler cümle halinde değildir, atasözleri ise cümle halindedir ve öğüt verir.
- 45:53Atasözleri ve Özellikleri
- Atasözleri, önceden söylenen, dilden dile aktarılarak günümüze ulaşan atalarımızın tecrübelerini yansıtan, milletin ortak malı haline gelen cümlelerdir.
- Atasözleri genellikle cümle şeklindedir ve öğüt verir, özlü sözlerin yazarı bellidirken, atasözlerinin yazarı belli değildir.
- Atasözlerinin mecaz veya gerçek anlamda olabileceği gibi hem gerçek hem mecaz olabileceği da vardır.
- 49:15Deyimler ve Atasözlerinin Karşılaştırılması
- Deyimler, gerçek anlamından uzaklaşan, mecaz anlam kazanmış, cümle olmayan ve kalıplaşmış ifadelerdir.
- Atasözleri genelde cümle halindedir ve her zaman öğüt verir, atalarımızın tecrübelerini anlatır.
- Atasözlerinin başına "unutma" kelimesini getirdiğinizde, her biri kabul eder çünkü öğüt verirken böyle bir tembihte bulunabilirsiniz.