Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Sümer uygarlığı ve mitolojisi hakkında kapsamlı bilgiler sunan eğitim içeriğidir. Sümer tanrıları (Anu, Enlil, Enki, İstar, Ereşkigal, Nergal), kahramanlar (Gılgamış, Enkidu) ve önemli kral (Ur-Nammu) hakkında detaylı anlatımlar bulunmaktadır.
- Video, Sümerlerin Mezopotamya'daki gelişiminden başlayarak, toplumsal yapısını, dini inançlarını, tanrıların hiyerarşisini ve önemli mitolojik hikayeleri kronolojik olarak ele almaktadır. Sümer mitolojisindeki Anunnaki tanrıları, Gilgamesh destanı, İstar'ın Ölüler Diyarı yolculuğu ve diğer önemli mitolojik anlatılar detaylı şekilde anlatılmaktadır. Ayrıca, Sümerlerin yazıyı icat etmeleri, sulama sistemlerini geliştirme, matematik ve astronomi alanlarındaki ilerlemeleri de videoda yer almaktadır.
- Videoda ayrıca Zekeriya Sitchin'in Anunnaki teorisi eleştirilerek bilimsel bakış açısı sunulmakta, Sümer mitolojisindeki dini semboller ve tanrıların anlamları açıklanmakta, Ur-Nammu'nun kanunları ve Mezopotamya'daki dini yapılar hakkında bilgiler verilmektedir. Sümerlerin ölüm inançları, tapınaklar ve dini ritüelleri de içerikte yer almaktadır.
- 00:17Sümerlerin Uygarlık Kurma Süreci
- 6000 yıl önce, nereden geldiklerini bilinmeyen bir halk, Mezopotamya'nın bereketli topraklarında şehir devletleri kurarak kültürel, sosyal ve inanç yapılarını değiştirecek bir uygarlık oluşturdu.
- Sümerler, karmaşık toplumsal ve hiyerarşik yapılarını hangi ihtiyaç sonucu oluşturdukları hakkında henüz bilinmeyen bir halk olarak, çevre toplulukları tarafından şaşkınlıkla karşılandı.
- Sümerler, matematik, astronomi gibi birçok önemli buluş ve gelişmiş teknoloji ile tarım, ticaret, inşaat alanlarında ileri seviye uygulamaları ile çivi yazısıyla insanlık tarihinde dönüm noktası oluşturdu.
- 01:33Sümerlerin İnanç Sistemi ve Mimari
- Sümerlerin özgün kutsamaları doğanın ve yaşamın çeşitli yönlerini temsil ederken, ritüellerine getirdikleri esneklik ile bilinen inancın ilk tanımlarını yaptılar.
- Ziggurat denilen ilk basamaklı piramit mimarileri ile oluşturdukları tapınaklar, toplumun inançlarında vazgeçilmez bir yer alarak hem dini hem de idari işlevleri yerine getirdi.
- Tapınaklar ekonomik gücün ve politik otoritenin simgesi olmakla birlikte bilginin ve bilgeliğin odak alanlarıydı.
- 02:02Sümerlerin Etkisi ve Çöküş
- Sümerler tarih boyunca pek çok uygarlık üzerinde derin izler bıraktı ve Babil, Asur, Akadlılar gibi devletler onların bilgi birikimini geliştirdi.
- Sümerler, cinleri, şeytanları ve cehennem kavramını tanıtacaklardı.
- Sümerlerin izlerini ve etkilerini taşımaktan gurur duyduğumuz bu uygarlık, belki de Tiglis Nehri taşkını olan tufanla süreç içinde efsanevi anlatımlara dönüşerek büyük bir yıkıma yol açtı.
- 03:23Sümerlerin Genel Özellikleri
- Sümerler, Mezopotamya'daki ilk uygarlık olarak bilinir ve Milattan önce 4000'lerin başında Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki bölgede ortaya çıkmışlardır.
- Sümerce, bu bölgede konuşulan ilk yazılı dil olma özelliğini taşır ve kökenleri tam olarak bilinmeyen bu dil, bazı uzmanlar tarafından Sami dillerinden biri olarak düşünülmektedir.
- Sümerler, Mezopotamya'nın güneyindeki verimli topraklarda tarım yapmaya başlayarak sulama sistemleri geliştirdiler ve bu sayede bol miktarda tarımsal ürün yetiştirdiler.
- 04:08Sümer Şehir Devletleri
- Milattan önce 3500 ile 3000 yılları arasında Sümer şehir devletleri Mezopotamya'da mutlak güç haline geldi ve tarihte bilinen ilk şehir devletlerini Sümerler kurmuşlardır.
- Başlıca Sümer şehir devletleri arasında Uruk, Uğur, Lagaş, Umma, Adap, Nippur, Kiş ve Siper bulunmaktaydı.
- Bu şehirler genellikle birer tapınak etrafında gelişir ve merkezlerinde tanrılarına yükselen büyük kuleler yer alırdı.
- 04:58Şehir Devletleri Arasındaki İlişkiler
- Şehir devletleri arasında sürekli rekabet ve çatışmalar yaşanırdı, özellikle toprak ve sulama kanalları üzerindeki kontroller için şehirler arasında savaşlar çıkardı.
- Bir şehir devleti diğerine üstünlük sağlayıp kontrol altına almak adına saldırılar yapar, ancak hiçbir şehir diğerlerine kalıcı olarak üstünlük elde edemezdi.
- Güç dengeleri sıklıkla değişirdi ve savaşlar bölgede bir sıradanlığa dönüşmüştü.
- 05:24Sümerlerin Yönetim Sistemi
- Mezopotamya'da şehir devletleri şeklinde örgütlenmişlerdi ve her şehir devletinin başında bir kral bulunurdu, fakat yetkileri sınırsız olmazdı.
- Kral aynı zamanda başrahip ve başkomutandı ve tanrılar adına şehirleri yönettiğine inanılırdı, ancak mutlak monarşi yoktu.
- Din adamları da yönetimde etkiliydi; tapınakların baş rahipleri kraldan sonra en etkin kişilerdi ve hukuk, ekonomi, astronomi, tıp gibi alanlarda çağın ötesinde bilgi birikimine sahipti.
- 06:04Sümerlerin Hukuk ve Ekonomisi
- Soylular ve toprak sahipleri de yönetime katılırdı; oluşturdukları meclis kralın aldığı kararları denetlerdi ve böylece kralların yetkileri sınırlanmış olurdu.
- Bilinen ilk yazılı hukuk kuralları Sümerlerde görülür; Kral Urukagina reformlar yaparak adaletsizlikleri önlemeye çalışır.
- Sümer ekonomisi büyük ölçüde tarıma dayanıyordu; verimli topraklarda buğday, arpa ve hurma yetiştiriciliği yapıyorlardı ve sulama kanalları ve bentler inşa ederek tarımsal üretimi artırmayı başardılar.
- 07:29Sümerlerin Dini ve Sanatı
- Sümer toplumunda onlarca tanrı ve tanrıçaya tapınırlardı; en önemli tanrıları arasında An, Enlil, Enki ve Inanna ya da İshara sayılabilir.
- Tanrıları için ziggurat adı verilen büyük tapınaklar inşa ettiler; basamak piramidi şeklinde inşa edilen bu tapınakların tepesinde tanrılar için yer alan kutsal odalar bulunurdu.
- Sümerler bilim ve teknoloji alanında önemli gelişmelerin ilk öncüleri kabul edilir; yazıyı kullanan ve bize hediye eden uygarlıktı.
- 08:36Sümerlerin Bilimsel ve Teknik Gelişmeleri
- Matematik, astronomi ve tıp alanlarında ileri düzeyde bilgilere sahiptiler; sayısal kesirleri bulup kullandılar ve gezegenlerin hareketlerini gözlemleyerek takvimler düzenlediler.
- Bitkilerin tedavi edici özelliklerini geliştirip, koruyucu ve iyileştirici tıp bilgilerine katkılar sundular.
- Bölgede tarımı olabilir kılmak için sulama kanalları ve bentler yaptılar; Dicle ve Fırat nehirleri üzerinde kontrollü su yönlendirme sistemleri geliştirerek kurak toprakları tarıma elverişli hale getirdiler.
- 09:14Sümerlerin Edebi ve Sanatsal Mirası
- En önemli edebi eserlerinden biri Gılgamış destanıdır; bu destan, Gılgamış adlı Sümer kralının maceralarını anlatır ve edebiyat tarihinde ilk destan örneği olarak kabul edilir.
- Sümerlilerin heykel ve rölyef çalışmaları mükemmel düzeydeydi; özellikle tapınaklarda ve saraylarda bulunan rölyefler dönemin yaşamından sahneleri betimlerken bize zamanın ötesinde bir kapı aralar.
- Belki de en dikkat çekici ürünü silindir mühürlerdir; üzerinde çeşitli motif ya da figürler bul
- 11:20Gökyüzü ve Tanrı Kavramı
- Gökyüzü tarihimizde her zaman ilgi ve hayranlık uyandıran bir yer olmuştur, insanlar binlerce yıl boyunca gökyüzünü incelemiş ve içsel bir çeşitlilik yaratmışlardır.
- Yıldızlar ve gezegenler insanlığın en eski inanç sistemlerinin doğuşuna ilham vermiş, tüm inançlarda tanrıların göklerde olduğuna inanılır.
- Göklerin ulaşılmaz ve anlaşılmaz olması nedeniyle insanlar gökleri tanrıların yaşadığı bir mekan olarak hayal etmişlerdir.
- 12:15Tanrıların Gökyüzündeki Yeri
- Tanrı varsa sadece göklerde olmalıydı, bu yüzden yıldızlarda ve gezegenlerde onu aradık.
- Ra gök tanrılarından biriydi, gökyüzünün hükümdarı olarak kabul edilir ve her gün güneşi gökyüzüne yükselterek ışık verir ya da batırıp geceyi başlatırdı.
- En eski tanrı Anu, göklerin ve göksel olayların kontrolünü elinde tutuyordu, göğsünde yıldızlarla dolu bir gökyüzü tahtında oturur ve gerekirse yardım ederdi.
- 12:47Anunnakiler ve Tanrısal Varlıklar
- Zamanla insanlar gökyüzündeki yıldızlarda, gezegenlerde ve diğer gök cisimlerinde tanrısal varlıkların izlerini aradılar, en parlak yıldızları ve en büyük gezegenleri tanrısal varlıklar olarak kabul ettiler.
- Anunnakiler tanrıların çocuklarıydı ve zamanla içlerinden bazıları öne çıkarak önemli ve ikinci derecedeki tanrıları oluşturacaktı.
- Tanrıların elçisi ya da sesi gibi inanç yüklemeleri, rahiplerin kendine özgü bir inanç pantolonunda belirginleşerek ayrılmasını sağlayacaktı.
- 14:08Rahiplerin Rolü
- Rahipler bilgiliydi, çünkü tanrılar bilgiliydi; tıp, astronomi gibi önemli alanlarda toplumları yönlendirip eğittiler.
- Mısır'da rahiplerin bilgisi doruk noktasına çıkacak, dünyanın en gizemli ve olağanüstü yapılarına rahip-mimar olarak imza atacaklardı.
- Anunnakiler, Sümer pantolonunun önemli alt tanrı gruplarından biriydi, gökyüzü ve yeraltı dünyalarının yöneticileriydiler.
- 14:39Anunnakilerin Görevleri
- Anunnakiler yaratılış, medeniyet ve dünyayı yönetmek gibi önemli görevler üstlenmişlerdi.
- Tarım, yazı, kanunlar, tıp, matematik ve astronomi gibi uygarlığın temellerinin Anunnaki rahipleri tarafından insanlara öğretildiğine inanılırdı.
- Sümerler onlara büyük saygı gösteriyorlardı, tapınaklar inşa ediyor, adlarına ilahiler söylüyor ve onları resmeden çok sayıda heykel ve kabartma yapıyorlardı.
- 15:05Anunnaki Terimi ve Tanrı Hiyerarşisi
- Sümerece "an" gök veya gökyüzü, "nana" ise tanrılar anlamına gelir, Anunnaki "göklerin tanrıları" veya "gök tanrıları" olarak çevrilebilir.
- Anunnaki ifadesi ilk olarak MÖ 18. yüzyılda yaşamış Sümer rahip ve şair Enidvana'nın yazıtlarında geçer.
- Tanrıların kendine has bir hiyerarşik yapısı ve aile ağacı vardı; en üstte Ana tanrıça Ani ile Baba tanrı Anı yer alıyordu.
- 15:56Önemli Tanrılar
- Anu'nun oğlu Enlil, torunları Ninurta ve Nana ile An'nun kızı Inanna gibi önemli tanrılar vardı.
- Andy rüzgarların ve havanın tanrısı, Ninurta savaş tanrısı, Nana ay tanrısı, Inanna ise bereket tanrıçası olarak tapınılıyordu.
- Diğer önemli Anunnaki tanrıları arasında güneş tanrısı Utu ve Şamaş, bilgelik tanrısı Enki, toprak tanrıçası Ninursak sayılabilir.
- 16:31Tanrıların Aile İlişkileri ve İnsan Yaratımı
- Alt tanrıların kendi aralarında karmaşık aile bağları ve ilişkiler ağı bulunurdu, birbirleriyle evlenip çocuk sahibi oluyor, kavga edip barışıyorlardı.
- Tanrılar insanlığı yaratmakla görevlendirilir, hep birlikte kil tepesindeki tapınağın etrafında toplanır ve insanlığı yaratmak için görüşmeler yaparlar.
- Enki ve kız kardeşinin Ursa'nın yönetiminde balçıktan ilk insanı oluştururlar, can vermek için Nity'nin kaburgasından yaratılan Tiamat'ın kanı kullanılır.
- 17:14Anunnakilerin Görevleri
- Anunnakiler yaratılış, medeniyet, tarım, sanat, teknoloji ve politika gibi alanların yöneticileriydi.
- Yaratılan insanlara uygarlığın temellerini, tarımı, yazıyı, sanatı ve bilimi öğretirler, insanlığa rehberlik eder ve onların gelişmesini sağlarlar.
- Enlil hava tanrısı olarak dünyadaki havanın ve iklimin kontrolünden sorumluydu, kardeşi Enki bilgelik ve büyü tanrısı olarak yazıyı öğreten ve medeniyeti getiren kişiydi.
- 18:22Anunnakilerin Önemi
- Anunnakiler, Sümerler, Asurlular ve Babilliler gibi eski Mezopotamya uygarlıklarının dini dünya görüşü, mitolojisi ve kültürüne dair değerli bilgiler sağlar.
- Ayrintili mitolojileri ve çeşitli özellikleri, eski yakın doğu halkının tanrıları nasıl anladığı ve onlarla nasıl ilişki kurduğunu ortaya koyuyor.
- Tanrılar pantolonunun uzun ömürlülüğü aynı zamanda atalarımızın dini, sosyal ve politik sistemlerini yapılandırırken oynadıkları önemli rollere de dikkat çekiyor.
- 19:04Sümer Tanrı Rahipleri
- Sümerlerde tanrı rahipleri genellikle tapınaklarda görev yapan ve dini ritüelleri yöneten seçkin kimselerdi.
- En ya da Ense, şehirdeki en yüksek rütbeli rahip veya rahibedir; Ense tanrıların temsilcisi olarak görülür ve onlar adına toplumun dini ve dünyevi ihtiyaçlarını yönetir.
- Ense'nin otoritesi, Sümer kent devletlerinde genellikle kralın otoritesi ile yakından ilişkilendirilirdi, bazen kralınkine eşit veya üzerinde olabilirdi.
- 20:25Gala Rahipleri
- Gala rahipleri, Sümer toplumunda önemli bir etkiye sahip olan dini figürlerdi, "gala" kelimesi Sümercede şarkıcı veya müzisyen anlamına gelir.
- Gala rahipleri, tapınaklarda çeşitli ilahiler, dualar okur ve tanrılara adanmış şarkılar söylerlerdi.
- Sümerlere göre müzik ve şarkılar tanrıların hoşnutluğunu kazanmada önemli bir rol oynardı, bu nedenle Gala rahipleri tanrıların lütfunu ve desteğini kazanmak için ilahileri ve şarkıları icra etmekle görevlendirilmişlerdi.[
- 21:41Sümer Dini ve Rahiplik Sistemi
- Sümerlerin dini yaşamında merkezi bir figür olan Inanna'nın tapınağının liderliği önemli bir rol oynardı.
- "Ablu Abgalu" terimi Sümer kültüründe bilge rahip veya bilgi anlamına gelir ve tapınaklarda ruhani öğretileri korur, eğitimler verir ve dini metinleri yorumlardı.
- Sümer tanrı rahipleri zamanla diğer kültürlerde de kabul görerek, çağımızda bile anlamakta güçlük çektiğimiz uygarlıkların oluşmasında etkin rol almışlardır.
- 22:57Zekeriya Sitchin'in İddiaları
- Zekeriya Sitchin, Sümer tabletlerini kendince yorumlayarak Anunnakileri uzaylı ırklar olarak tanımlamıştır.
- Sitchin'e göre Anunnakiler Nibiru adlı bir gezegenden gelir ve bu gezegen 3600 yılda bir dünyaya yaklaşır.
- Uzaylılar altın ihtiyacını karşılamak için ilk olarak insanları köleleştirerek, sonra da kendi genlerini insan genleri ile karıştırıp melez bir ırk yaratmışlardır.
- 23:33Bilimsel Cevaplar
- Evrim teorisi, insanın diğer canlılarla aynı kökenden geldiğini ve dünyada evrimleştiğini savunur, bu süreç milyonlarca yıl boyunca doğal seçilim ve genetik değişimlerle gerçekleşmiştir.
- İnsan DNA'sının diğer canlılarla paylaştığı benzerlikler evrimsel bağlantıyı destekler, şempanzelerle bulunan genomik benzerlikler ortak bir ataya sahip olduğumuzu gösterir.
- Paleontolojik bulgular, insanın primat atalardan evrimleştiğini ve zaman içinde değişen çeşitli türlerin varlığını doğrular.
- Dünya dışı yaşam arayışları şu ana kadar uzaydan gelen herhangi bir deney kanıtı bulamamıştır.
- Bilimsel araştırmalar, mevcut kanıtlara dayanarak hipotezler oluşturur ve ilkelcilik ilkesine göre doğal süreçlerin açıklamalarını arar.
- 26:02Eric von Daniken ve Zekeriya Sitchin'in Etkisi
- 1968'de "Tanrıların Arabaları" ile başlayan kitap serisinde İsviçreli sözde arkeolog Eric von Daniken, dünya dışı antik astronotların tarih öncesi dünyayı ziyaret ettiğini iddia etmiştir.
- Zekeriya Sitchin, 1976 tarihli "Twelfth Planet" kitabında Anunnakilerin yaklaşık 500 bin yıl önce dünyaya gelen keşfedilmemiş Nibiru gezegeninden gelişmiş insansı dünya dışı bir tür olduğunu iddia etmiştir.
- Sitchin'e göre Anunnakiler, köle madenci türü insanlar yaratmak için in vitro fertilizasyon yoluyla kendi türleri ile Homo erectus'u melezleştirmişlerdir.
- Sitchin, Anunnakilerin 2012 yılında dünyaya döneceği iddiasında bulunmuştur.
- 27:33Zekeriya Sitchin'in İddialarının Eleştirileri
- Zekeriya Sitchin'in yazıları ana akım tarihçiler tarafından evrensel olarak reddedilmiş ve kitapları sözde arkeoloji olarak etiketlenmiştir.
- Tarihçiler, Sitchin'in Sümer metinlerini bağlam dışı alıntılarla kısaltarak ve kelimeleri genel kabul görmüş tanımlarından farklı anlamlar vererek kasten yanlış sunar gibi göründüğünü öne sürmüşlerdir.
- Mezopotamya'da 6000 yıl önce var olan Sümerlilerin 450 bin yıl önce gelen uzaylıların anlatılarını ele geçirdiği ve onların hikayelerini tabletlere aktardığı iddiası eleştirilmiştir.
- Sitchin'in çevirdiği metinlerin çoğunun yanlış olduğu, bazı metinlerin hiç var olmadığı ortaya çıkmıştır.
- 29:49Sitchin'in Anunnakiler Teorisinin Eleştirileri
- Sitchin'in Sümerce dilini yorumlaması ve çeviri yapması sıkça eleştirilir, dilbilimsel anlayışı ve çeviri yöntemleri uzmanlar arasında kabul görmez.
- Sitchin, Anunnakiler terimini "göklerden inenler" şeklinde yorumlayarak Nibiru'dan gelen uzaylılar olarak tanımlamıştır.
- Anunnakiler terimi Sümer mitolojisinde tanrıcıklar veya Tanrıça Inanna'nın yardımcıları olarak betimlenir, Sümerlerden sonra ise süreç içinde cinler olarak evrilir.
- 30:35Sümer Mitolojisinde Simgeler
- Sümer mitolojisinde kartal başlı figürler genellikle alt tanrıları veya tanrıça İnananna gibi önemli tanrısal figürleri temsil ederdi ve kartal kudret, güç ve zafer simgesiydi.
- Milenyum mührü, hilal ve kanatlı disk bulunan bir ağacın önünde ibadet eden ve balık kılığına girmiş adaçayı gösterir, bu betimlemeler doğa olaylarına atıfta bulunur.
- Sümerliler ve Asur, Akad gibi topluluklar bilinen simgelere alternatif üretmeyi sevmezlerdi, bu nedenle simgeler çok az değişikliğe uğrayarak aynı anlamlara atıf yapardı.
- 31:46Sümer Tanrıları ve Simgeleri
- Adda mührünün detaylarında, çok boynuzlu, sivri uçlu şapkalarıyla tanrılar tasvir edilir; omuzlarından su ırmakları ve balıklar akan figür, yeraltı suları ve bilgelik tanrısı Enki (Ea) olarak bilinir.
- Sahnenin merkezinde omuzlarından ışınlar yükselen güneş tanrısı Şamaş (Utu) yer alırken, solunda kanatlı tanrıça İstar ve omuzlarından yükselen silahlarla savaşçı özellikleri simgelenir.
- Kanatlı cinler doğanın döngüsüne yardımcı olduğuna inanılır, her baharda ortaya çıkıp tabiatın yeniden doğuşuna etki ettikleri düşünülen bu figürlerin görevleri arasında bitkilerin döllenmesi ve tozlaşması vardır.
- 33:37Sargon ve Musa Hikayelerinin Benzerlikleri
- Sargon ve Musa hikayelerinde bebeklerin nehirlere bırakılması ve sonrasında büyüyüp önemli liderler oldukları anlatılır, bu benzerlikler tesadüfi görünebilir ancak derine inildiğinde net olarak ortaya çıkar.
- Sargon, milattan önce ikinci bin yılının başlarında yaşamış, annesi tarafından Fırat Nehri'ne bırakılmış ve Akki tarafından evlat edinilerek Akad Krallığı'nın kurucusu olmuştur.
- Musa ise annesi tarafından Nil Nehri'ne bırakılmış, Firavun'un sarayında büyümüş ve peygamber olmuştur; Sargon'un hikayesi Musa'nınkinden yaklaşık bin yıl önce ortaya çıkmış ve sözlü gelenekte yayılmıştır.
- 38:03Sümer ve İbrani Kültürleri Arasındaki Etkileşim
- Sümer ve İbrani kültürleri arasında tarih boyunca önemli etkileşimler olmuştur; Sümerlerin kökleri Mezopotamya'da milattan önce dört binlere uzanırken, İbrani kökenli bir halk Filistin bölgesine milattan önce ikinci binyılda yerleşmiştir.
- Sümerler, yazı, edebiyat, din, hukuk ve bilim alanlarında İbrani kültürünü derinden etkilemiştir; Sümerlerde görülen yüce tanrı anlayışı Tevrat'ın tek tanrı kaynaklarından biridir.
- Sümerlerin Nuh tufanı ve Musa'nın bebekken nehre bırakılması hikayeleri İbrani kültüründe Tevrat'a son şeklini verilerek aktarılmıştır.
- 39:26Tanrı Kavramı ve Dinler Arasındaki Benzerlikler
- Pagan dinlerde ve Sümerlerde bir baş tanrı vardır; Sümerlerde bu tanrı Anu'dur ve tüm diğer pagan ve semavi inançlara liderlik yapar.
- Yahudilikte Adonay, El-Elohim, Yahve, Şaddai, Tziva, Ot ve Eye gibi tanrılar aslında aynı çağrışımı yapar; Hristiyanlıkta görülen kutsal üçleme en tipik pagan örnektir.
- Semavi dinlerde başmelekler insanı yaratma konusundaki fikirlerine sorulurken, pagan dinlerdeki daha alt seviyedeki tanrılar semavi dinlerdeki sünnetullah meleklerine karşılık gelir, kötülük için ise paganlardaki karanlık ruhlar yerini şeytana bırakır.
- 41:36Sümer Mitolojisinde Anu Tanrısı
- Sümer, Kuzey Mezopotamya'nın dili olan Akadça'da "uygar kralların ülkesi" anlamına gelir ve tanrılar insanlara hediyeler verdiğinde Sümerlilerin ilk şehri olan Eridu kurulmuştur.
- Anu, Sümer dilinde "yüksek olan" veya "gökler" anlamına gelen ismiyle yüce tanrı olarak kabul edilir ve Sümer'i fethettikten sonra Akadlılar tarafından Ana adı verilmiştir.
- Anu, Mezopotamya pantheon'unun önemli bir tanrısı olup, Sümerlerde en eski tanrılarından biri olarak kabul edilir.
- 42:55Anu'nun Ailesi ve Özellikleri
- Anu, Sümerlerin gökyüzü tanrısı, baş tanrısı ve en ulu varlıkların hükümdarı olarak, ilk tanrılar grubu ve ilkel varlıkların torunları olan Anşar ve Kişar'ın oğludur.
- Eşi Antu ile birlikte tanrıların ve insanların atası olarak kabul edilir ve çocukları arasında Aşk ve Savaş tanrıçası Istar, Güneş tanrısı Şamaş ve Ay tanrısı Sin bulunur.
- Anu, elli büyük tanrının babası, yıldızların ve ruhların hükümdarı olarak bilinir ve göklere, yerle birlikte denizlere hükmeden üçlü olan Enlil ve Enki ile birlikte tanrılar dünyasının kralıdır.
- 44:00Anu'nun Görevleri ve Yetkileri
- Göklerin efendisi olmasının yanı sıra yaratıcı güçlerine sahip olduğu inanılır ve dünyadaki düzenin ve adaletin koruyucusu olarak görülür.
- İnsanların yazgılarını belirleme gücüne sahip olduğuna inanılır ve önemli çocuklarından biri olan Bereket ve Savaş tanrıçası Istar, Mezopotamya panteonundaki en güçlü tanrıçalardan biridir.
- Anu'nun tanrıça Ki ile evliliğinden doğan tanrı Enlil, babasının yetkilerini zamanla devralarak Sümer panteonunun liderliğini üstlenir.
- 45:37Anu'nun Sarayı ve Tapınağı
- Sümer ve Akad inançlarına göre tanrıların en yücesi ve ulu olan Anu, gökyüzünün en üst katında, ulaşılmaz bir yerde yaşar ve bütün evreni oradan idare eder.
- Eski Sümer ve Akad metinleri onun gökyüzündeki sarayını ve tapınağını tasvir eder; saray, göklerdeki en yüksek dağın tepesinde, yeryüzünden çok uzakta yer alır.
- Saray parlak altın ve değerli taşlarla bezenmiş, sonsuz sayıda odası bulunur ve her biri farklı renklerle süslenmiş olur; tapınak ise sarayının hemen yanında, Anu'yu övmek ve ona ibadet etmek için yapılmış görkemli bir yerdir.
- 46:38Anu'nun İnsanlar Üzerindeki Etkisi
- Gökyüzü, krallık ve insanlığın yargılanması konusunda yetki sahibiydi, ancak insanlara doğrudan müdahale etme konusunda sınırlıydı.
- Dicle ve Fırat halklarının en güçlü tanrısı, evrenin güçlü efendisiydi ve kraliyet ve hükümdarlık Anu'nun alanları arasındaydı.
- Sümer kralları kendilerini sıklıkla Anu'nun oğlu veya Ana tarafından seçilmiş olarak tanımlarlardı ve Anu aynı zamanda insanlığı yargılayan tanrı olarak görülüyordu.
- 47:36Anu'nun Mitolojik Rolü
- Anu, Sümer mitolojisinde sık sık ortaya çıkar, özellikle Enki ve Ninsar ile Enlil, Enlil ve Ninhursag ile Enki ve Ninsun gibi mitlerde önemli roller üstlenir.
- Enuma Elish destanında, evrenin başlangıcında Anu, yeraltı tatlı suları tanrısı Absü ile yeraltı tuzlu suları tanrıçası Tiamat'ın oğlu olarak ortaya çıkar.
- Gılgamış destanı'nda da Anu tanrıların babası ve en ulu varlık olarak yer alır; Gılgamış'ın ölümsüzlüğü arama çabaları anlatılırken, ölümsüzlüğün sırrını bizzat Anu ve Enlil tanrılarının verdiğini söyler.
- 49:58Anu'nun Tapınakları ve Kültü
- Sümer ve Babil pantolonlarının en yüce tanrılarından biri olarak görüldüğü için Mezopotamya'da birçok şehirde tapınaklar inşa edilir ve ona adaklar sunulur.
- Anu'nun başlıca kült merkezleri Çimer şehir devletlerinden Uruk ve Der şehirleriydi; Uruk'taki tapınağı tanrı'nın kutsal ikametleri olarak kabul ediliyordu.
- Anu'ya sunulan başlıca adaklar arasında buğday, arpa, koyun, keçi gibi tarımsal ürünler ve hayvanlar, ayrıca şarap ve yağ gibi içecekler yer alıyordu.
- 51:01Anu'nun Zamanla Değişen Konumu
- Anu, Mezopotamya inancında önemli bir tanrı olmasına rağmen, zaman içinde insanların günlük yaşamlarında etkisini yitirdi, ancak özellikle krallar ve soylular arasında saygınlığını korudu.
- Milattan önce ikinci bin yılda Asurluların yükselişiyle birlikte Asur'un ulusal tanrısı Aşşur, Sümer pantolonundaki diğer tanrıların yerini almaya başladı.
- Anu artık bir ulusal tanrı olmaktan çok Asur pantheon'undaki tanrıların atası olarak görülüyordu, ancak Asur kralları kendilerini Anu'nun soyundan geldiğini iddia ederek meşruiyetlerini artırmaya çalıştılar.
- 52:23Sümer Mitolojisi ve Ereşkigal
- Sümer mitolojisi, Sümerlerin yıkılışlarına kadarki dönemi kapsayan din, sanat ve folklorik kültürlerini içerir ve birçok tanrı ve tanrıçaya sahiptir.
- Sümerler, Mezopotamya pantolonunu ve tanrılarını ilk yaratan toplumdur ve etkileri sonraki dönemlerde birçok kültür ve pantolonun oluşmasında ana kaynak görevini yerine getirmiştir.
- Sümer inanışında her eylem için bir tanrı yer alır ve yüzlerce tanrı bulunur, tanrıların piramit şeklinde hiyerarşik bir yapı içerisinde yer aldıkları düşünülür.
- 53:18Ereşkigal'in Konumu ve Özellikleri
- Ereşkigal, Sümer mitolojisinde üç büyük tanrıçadan biri olarak kabul edilir, diğerleri ise İnnana (ya da İstar) ve Namlu (veya Nammad)'dır.
- Ereşkigal, Yunan mitolojisindeki Medusa anlatısının kaynağı sayılabilir ve ölüm bakışı gücüne sahiptir.
- Ereşkigal, Sümer mitolojisinde ölüler diyarının tanrıçası, hastalık ve savaş tanrısı Nergal'in eşidir, bazı anlatılarda ise Gugallana'nın ilk aşkı veya eşi olarak geçer.
- 55:09Ereşkigal'in Kökeni
- Ereşkigal, gökyüzü tanrısı Anu'nun kızı, ay tanrısı Nanna Sil'in kız kardeşi, aşk ve savaş tanrıçası İnnana'nın da ablasıdır.
- Bir anlatıya göre, genç bir tanrıça iken gökyüzünden düşen bir ejderha tarafından kaçırılıp yeraltına götürülmüş, ejderha ona tecavüz edip hamile bırakmış ve doğan çocuğa Ninazu adını vermiştir.
- Başka bir efsaneye göre, Anu'nun kızları arasında paylaştırılacak olan dünyanın üç bölümünden birini seçme hakkına sahip olan Ereşkigal, diğer kız kardeşleri gibi gökyüzünü veya yeryüzünü değil, yeraltını seçmiştir.
- 56:08Ereşkigal'in Görevleri ve Özellikleri
- Ereşkigal, ölüler diyarının kurallarını belirler ve uygular, ölen her ruh onun huzuruna çıkarak yargılanır ve en uygun cezayı alır.
- Yargılamayı Anunnaki denilen yedi bilge yargıçtan oluşan konsey yapar, Ereşkigal'in yargısından kaçış yoktur.
- Yanında Namtar adında bir habercisi vardır, Namtar aynı zamanda hastalık ve felaketin de tanrısıdır ve Ereşkigal'in emirlerini yerine getirmekle görevlidir.
- 56:45Ereşkigal'in Ordusu ve Ölüler Diyari
- Ereşkigal'in yanında Galla adında bir ordusu vardır, Galla yeraltından çıkan yarı insan yarı hayvan şeklindeki yaratıklardır ve Ereşkigal'in istediği ruhları yakalamak için yeryüzüne gelirler.
- Sümerler, ölülerin yaşadığı karanlık ve korkunç bir yer olarak tasavvur ettikleri yeraltı dünyasına Kur derlerdi.
- Yeraltı dünyasının yedi kapısı, yedi koruyucusu ve yedi yasası vardı, yasalara göre yeraltına inen hiç kimse geri dönemez, hiçbir şey isteyemez, giyemez, yiyemez ve içemezdi.
- 57:55Ölüler İçin Törenler ve Ereşkigal'e Dua
- Ölüler için yapılan cenaze törenleri ve ritüeller önemliydi, bu ritüellerde dualar edilir, ölünün bedeni temizlenir, yağlanır, giydirilir ve süslenirdi.
- Mezarına Ereşkigale hediye amaçlı yiyecek, içecek, silah, mücevher gibi eşyalar konurdu.
- Ereşkigal'e sıklıkla ölüm, hastalık ve felaket zamanlarında dua edilirdi, ölen sevdiklerinin ruhlarına merhamet etmesi, hastalara şifa vermesi veya felaketleri önlemesi istenirdi.
- 58:56Ereşkigal'in Tapınağı ve Nergal ile Evliliği
- Ereşkigal'in en önemli tapınağı Kuta şehrindeydi, tapınakta onun adına kurbanlar kesilir, törenler yapılır ve ilahiler okunurdu.
- Mezopotamya mitolojisindeki Ereşkigal'in Nergal ile evlenmesi en ilginç ve dramatik aşk hikayelerinden biridir.
- Bu olay, yeraltı dünyasının tanrıçası Ereşkigal ile savaş ve hastalık tanrısı Nergal arasındaki tutkulu ve tehlikeli ilişkini konu alır, ilişki hem yeraltı dünyasının hem de yeryüzünün dengesini değiştirmiştir.
- 59:56Nergal ile Evlilik Hikayesi
- Babil mitolojisine göre, tanrıların babası Anu, veziri Kahka'yı yeraltı dünyasına gönderir ve Ereşkigal'den ziyafet davetindeki payını almasını ister.
- Kahka yeraltı dünyasına iner ve mesajı iletir, Ereşkigal veziri Namtar'a gökyüzüne tanrılar sofrasına gitmesini emreder.
- Namtar gökyüzüne gelir, tanrılar ona büyük bir saygı gösterirler ancak Nergal Namtar'a selam vermez ve onu küçümser, bu davranış Namtar'ı kızdırır ve Ereşkigal, Nergal'in kendisine hakaret ettiğini düşünerek onun ölümle yargılanmasını ister.
- 1:01:37Nergal'in Yeraltı Dünyasına İnişi
- Ereshkigal, yeryüzündeki tanrılara elçi göndererek Nergal'in kendisine teslim edilmesini ister, aksi takdirde ölüleri ve orduları yeryüzüne yollayacağını tehdit eder.
- Tanrılar tehditten korkarak Nergal'i yeraltı dünyasına yollayarak Ereshkigal'e teslim ederler.
- Nergal'in babası ona yeraltı dünyasında dikkatli davranmasını, Ereshkigal'e saygılı olup onun sunduğu yiyecekleri reddetmesini öğütler.
- 1:02:25Nergal ve Ereshkigal'in Aşkı
- Nergal babasının öğütlerini dinler ancak Ereshkigal'in güzelliğine dayanamayıp onunla sevişir.
- Ereshkigal, Nergal'in yeryüzüne dönmek istemesine karşı çıkarak ona yüzük verir ve evlenmek istediğini söyler.
- Nergal söz vermez ve Ereshkigal onu bir odaya hapseder, ancak Nergal bekçiyi kandırarak yeryüzüne çıkar.
- 1:03:58Nergal'in İkinci Yeraltı Ziyareti
- Tanrılar tehditten korkarak Nergal'i tekrar teslim etmeye karar verirler ve babası ona ondört hizmetli verir.
- Nergal ve hizmetlileri yeraltı dünyasına iner, bekçiyi öldürerek Ereshkigal'in yanına gider.
- Nergal başlangıçta öldürmek için gittiği Ereshkigal'in cazibesine yenik düşer, onunla sevişerek yeraltı dünyasının tanrısı ve Ereshkigal'in kocası olur.
- 1:04:36Nergal ve Ereshkigal'in Aşkının Etkileri
- Nergal ile Ereshkigal arasındaki aşk yeraltı dünyası ile yeryüzünün dengesini değiştirir.
- Nergal yeraltı dünyasında olduğu sürece yeryüzünde savaş ve hastalık olmaz, ancak yeryüzüne çıktığında yeraltı dünyası karışır.
- Bu nedenle Nergal hem yeraltı dünyasında hem de yeryüzünde altışar ay kalır.
- 1:05:15Babil Anlatılarında Nergal ve Ereshkigal
- Nergal yeraltı dünyasına geldiğinde Ereshkigal'in güzelliğine hayran kalır, Ereshkigal ise Nergal'in cesaretine ve gücüne ilgi duyar.
- Nergal yedi gün yedi gece Ereshkigal'in yanında kalır, ancak gökyüzüne dönmek ister ve oniki gün sonra geri döneceğine söz verir.
- Nergal sözünü tutmaz, Ereshkigal öfkelenir ve Anu'dan Nergal'i geri göndermesini ister.
- 1:06:36Nergal ve Ereshkigal Hakkında Bilgiler
- Bellena, Sümer mitolojisindeki en güçlü tanrılardan biridir ancak hakkında çok az bilgi vardır.
- Nergal savaş, salgın ve hastalık tanrısıdır, eşi sıklıkla Ereshkigal olarak belirtilir.
- Bazı kaynaklarda Gugallana'nın Nergal'in bir lakabı olduğu ve Nergal'in boğa şeklinde tasvir edildiği görülür.
- 1:08:19Gilgameş Destanı ve İnnana'nın Yeraltına İnisi
- Gilgameş, Uruk kentinin kralıdır ve milattan önce 2800-2500 yılları arasında ülkesini yönetmiş, sevildiği için tanrısallaştırılmıştır.
- Gilgameş'in en yakın arkadaşı Enkidu'dur, ikisi birlikte boğa tanrısı Gugalena ile savaşır ve onu öldürürler.
- İnnana Gilgameş'e birliktelik teklif etmiş ancak Gilgameş bunu reddetmiştir, İnnana öfkelenerek babası Anu'dan intikam için yardım ister.
- 1:10:08İnnana ve Gugallana'nın Hikayesi
- Ereshkigal'in ilk sevdiği kişi gökyüzü tanrısı Anu'nun oğlu ve bereket tanrısı Enlil'in kardeşi olan boğa tanrısı Gugallana'dır.
- İnnana hırslı bir tanrıçadır, Anu'yu kandırarak kader levhalarını alır ve bu levhalarla büyük bir güç kazanır.
- İnnana Gugallana ile birlikte olmak ister ancak Gugallana Ereshkigal'e sadık olduğundan teklifini reddeder.
- 1:11:06İnnana'nın İntikamı ve Ereshkigal'in Yalnızlığı
- İnnana Gugallana'yı reddedilişine öfkelenerek kader levhalarını kullanarak ona lanetler yollar ve Gugallana lanetin etkisiyle hastalanır ve ölür.
- Bu ölüm yeraltı dünyasında büyük bir yas yaratır, Ereshkigal sevdiği insanın ölümüne üzülür ve ağlar.
- İnnana cenaze törenini fırsat olarak görerek yeraltına inerek Ereshkigal'in krallığını ve tahtını ele geçirmek ister.
- 1:12:20Inanna'nın Yeraltına Yolculuğu
- Sümer mitolojisinde Inanna (ya da İstar), aşk, güzellik, cinsellik, savaş ve adalet tanrıçasıdır.
- Ölüler diyarının kraliçesi olan kız kardeşi Ereşkigal'in ilk aşkının ölümü üzerine ona başsağlığı dilemek için yeraltına iner.
- Yeraltına girmek için yedi kapıdan geçmek, her kapıda bir parça giysi veya mücevher bırakmak ve Ereşkigal'in huzurunda saygı göstermek gerekmektedir.
- 1:13:14Yeraltındaki Olaylar
- Inanna'nın diyeti sadece taziye değil, Ereşkigal'in tahtını ele geçirmek istemektedir.
- Yeraltına inerken, giysilerini ve mücevherlerini büyüler ve geri döndüğünde güçlerinden bir kayıp olmadan geri alabileceğini düşünür.
- Ereşkigal, Inanna'ya karşı duyduğu öfkeyle onu yargılanır ve bedenindeki ruhu asar.
- 1:15:21Inanna'nın Kurtuluşu
- Sadık hizmetkarı Nis Hub, üç gün üç geceden sonra haber alamayınca yardım için harekete geçer, ancak tanrılar Ereşkigal'in gücünden korkarak yardım etmez.
- Yaratılış tanrısı Enki, Inanna'yı kurtarmak için iki küçük yaratık var eder ve onları ölüler diyarına gönderir.
- Küçük yaratıklar, Ereşkigal'in acısını anlatmasını dinleyerek onun ilgisini kazanır ve Inanna'nın bedenini isterler.
- 1:16:47Inanna'nın Dönüşü
- Inanna yeniden hayata döner ve ölüler diyarından çıkmak ister, ancak yerine bir başkasını bırakmadan çıkamaz.
- Yedi kapıdan tekrar geçerken onu korkunç yaratıklar olan Galyalar takip eder.
- Inanna önce kendisine yardım etmeyen tanrılardan intikam almak ister, ancak sonunda kocası Dumuzi'yi feda eder.
- 1:18:47Dumuzi'nin Anlaşması
- Dumuzi, kız kardeşi Geçti Nanna'nın teklifiyle yılın yarısını ölüler diyarında, yarısını da yeryüzünde geçirecektir.
- Geçti Nanna da aynı şekilde yılın yarısını kardeşi yerine ölüler diyarında kalacaktır.
- Dumuzi'nin iniş ve çıkışı bir mevsimsel döngü olarak bayram ve şenlikler halinde günümüzde de kutlanmaya devam etmektedir.
- 1:19:31Sümerlerin Gökyüzü Anlayışı
- Sümerler gökyüzünde altı gezegeni ve ayı gözlemleyerek isimlendirmişlerdir.
- Yıldızların gücünden bahsedilen bir metinde, yıldızların renk ve parlaklığından gelecek olayları tahmin etme anlatıları bulunmaktadır.
- Sümerler, gördüklerini düşündükleriyle birleştirerek gökyüzünde oniki takımyıldızı belirlemişlerdir ve bu, bilinen en eski batı astrolojik oluşumların temelini oluşturmuştur.
- 1:20:44Sümer Mirası
- Antik Sümer uygarlığı, insanlık tarihindeki en eski ve etkileyici medeniyetlerden biridir.
- Sümerlerin tanrıları, destanları ve kralları, insanlığın sosyal evrimine ve uygarlık tarihine ışık tutan önemli bir pencere açar.
- İstar, Gılgamış destanı, Enki, Enlil ve Sümer krallarının mitleri hala incelenen ve üzerine araştırmalar yapılan anlatılardır.
- 1:22:43Sümer Kralları ve Hukuk
- Sümer kralları arasında en büyüklerinden biri Ur-Nammu'dur.
- Milattan önce yirmi bir yüzyılda Sümer şehir devleti Ur'un hükümdarı olan Ur-Nammu, bilinen en eski hukuk metinlerini oluşturup uygulamaya almıştır.
- Ur-Nammu reformları, kanun ve düzenin hakim olacağı çağların başlangıcı olmuştur ve modern hukuksal hakların bir öncüsü sayılır.
- 1:23:23İçerik Özeti
- İçerik, Sümer kralı Urnamu ve kanunları, tanrıça Istar, antik metropol Ur, dünyanın en eski katedrali Marduk zigguratı, Sümerlerin dokuz kötü ruhu, kanatlı cinler ve Gılgamış destanı hakkında bilgi verecektir.
- İçerik, tarihe ve mitolojiye ilgi duyan herkes için heyecan verici bir yolculuk olacak.
- 1:24:13Gılgamış Destanı'nın Önemi
- Binlerce yıl önce, insanlık tarihindeki ilk epik hikaye olan Gılgamış Destanı, ölümsüzlük arayışı, dostluk ve liderliği anlatan, zamanın ötesine geçen bir hikaye olarak yazıldı.
- Bu destan, mezopotamya'nın kalbinde Sümerlerin yaşadığı topraklardaki kil tabletlere kazındı ve tufana dair ilk kayıtlar, tanrılar, ölümsüzler, cesur kahramanlar ve acımasız canavarlar içerir.
- Gılgamış, gücü ve cesareti ile bilinen ancak aynı zamanda acımasızlığı ve adaletsizliği ile ünlü bir kraldır.
- 1:25:07Gılgamış ve Enkidu'nun Hikayesi
- Tanrılar, Gılgamış'ın zorba yönetiminden bıkan halkın yalvarışlarını dikkate alarak, onu dizginlemek için Enkidu'yu yaratır.
- İlk karşılaşma bir kavga ile başlasa da, sonrasında gelişen dostluk destanın sonucunda vereceği ders için ilk adımdır.
- Destan, ölümün kaçınılmaz olduğunu ancak hayatımızı nasıl yaşadığımızın da önemli olduğunu hatırlatır.
- 1:25:46Gılgamış Destanı'nın Özellikleri
- İkinci bin yılının başlarında Akkad dilinde yazılmış olan Gılgamış Destanı, dünya edebiyat tarihinin en eski ve en büyük literatür eserlerinden biridir.
- Anlatı toplamda yaklaşık üçbin satır ve onbir kil tabletten oluşur.
- Dörtbin yıllık bu olağanüstü destan, Uruk kralı Gılgamış'ın ve arkadaşı Enkidu'nun kaybettikten sonra ölümsüzlük arayışının öyküsünü anlatır.
- 1:26:43Topraktan Yaratılış
- Sümerliler için toprak ve çamurun ne kadar önemli olduğunu kil tabletler, mühürlerin basıldığı kil hamurlar, heykeller ve kabartmalar gösterir.
- Kil, güneşte kuruyunca aldığı dayanıklılık özelliği ile "eğer bir şey yaratılacaksa bu toprak olmalıdır" fikrini vermiştir.
- Sümerliler, heykellere can veremedikleri için öykülerine, insana can veren başka bir tanrıyı eklemişlerdir.
- 1:29:16Gılgamış ve Enkidu'nun Karşılaşması
- Gılgamış, Uruk şehrinin genç ve zalim bir kralı olarak tasvirlenir, güçünün ve enerjisinin tadını çıkaran, cinsel fantezileriyle sorumsuzca hayat süren biridir.
- Tanrıça Aruru, Gılgamış'ı durduracak birini yaratmaya karar verir ve ırmak kıyısındaki killerden Enkidu'yu yaratır.
- Enkidu, vücutları kıllarla kaplı, konuşamayan ve hayvanlarla birlikte yaşayan vahşi bir varlıktır.
- 1:30:40Enkidu'nun Uygarlaşması ve Gılgamış ile Karşılaşması
- Enkidu, bir tapınak fahişesi olan Şamhat ile cinsel ilişkiye girer ve iki hafta geçirdikten sonra uygar hale gelerek uslanır.
- Şamhat ve köylülerden Gılgamış'ın zalimliğini öğrenen Enkidu, onu bulup yok etmek için yola çıkar.
- Uruk'a ulaşan Enkidu burada Gılgamış ile karşılaşır, kavgaları günlerce sürer ve birbirlerinin gücünü ve cesaretini takdir ederek dost olurlar.
- 1:31:31Gilgamesh Destanı'nın Devamı
- Gilgamesh ve Enkidu, sedir ormanına yedi dağdan geçerek varırlar ve Humbaba ile karşılaşırlar.
- Humbaba, yeraltı dünyasına çıkan yolun koruyucusudur ve Gilgamesh onun gücü karşısında panikler, tanrı Şamaş'tan yardım ister.
- Şamaş, sekiz fırtınayı göndererek Humbaba'yı kör eder, Gilgamesh ise onun başını keserek orman girişini herkesin görmesi için bırakır.
- 1:32:09İstar ve Göz Boğası
- İki kahraman köylülerin yanına dönmeye karar verirlerken, tanrıça İstar onlara karşı çıkarak Gilgamesh'a birlikte olma teklifinde bulunur.
- Gilgamesh teklifi reddedince İstar, babası Anu'dan yardım ister ve Anu, Gilgamesh'ı cezalandırmak için gök boğasını yeryüzüne gönderir.
- Gilgamesh ve Enkidu, boğayı öldürürler, ancak İstar onlara lanetler gönderir ve Enkidu lanet sonrası hastalanır.
- 1:33:17Enkidu'nun Ölümü ve Gilgamesh'ın Ölümsüzlük Arayışı
- Enkidu, ölüm döşeğinde Gilgamesh'a tanrıların insanlara ölüm verdiğini, ancak sonsuz yaşamı kendilerine sakladıklarını söyler.
- Enkidu'nun ölümünden sonra Gilgamesh büyük bir keder içinde kalarak kendisinin de ölümlü olduğunu ve ölümü yenmenin mümkün olduğunu düşünür.
- Gilgamesh, ölümsüzlüğü aramak için bilgeliğiyle ünlü Utanapiştim'i ziyaret eder, ancak Utanapiştim'in tarif ettiği bitkiyi bulmasına rağmen bir yılan tarafından elinden alınır.
- 1:34:45Utanapiştim'in Tufan Hikayesi
- Utanapiştim, Gilgamesh'ı Tilmun adasına götürerek tufanı anlatır.
- Tanrılar insanları yok etmek istediklerinde, tanrı Enki, Utanapiştim'e bir gemi yapmasını söyler.
- Utanapiştim, gemiyi yedi bölümden oluşacak şekilde yapar, hayvanları, bitkileri ve ailesini alır, tufan sırasında gemisi Mısır Dağı'nda takılır.
- 1:35:43İstar Tanrıçası
- Sumer mitolojisinde İstar ana tanrıça olup, Akadlar'da hem önemli hem de çok yönlü bir tanrıçadır.
- İstar seks, güzellik, anaçlık, savaş, adalet ve siyasi güçle ilişkilendirilen tanrıçadır.
- İlk başta bereketi ve doğurganlığı sağladığı düşünülen İstar, Semit toplumlarına geçmesiyle savaşlara da yön vermeye başlar.
- 1:36:29İstar'in Simgeleri ve Tapınakları
- İstar Venüs gezegenini temsil eder ve kırmızı gül başlıca simgesidir.
- İstar'in diğer simgeleri arasında güvercin, buğday başağı, ağaç kökü ve kalçaları kalp şekli olarak tasvir edilir.
- Tapınakları sıklıkla kutsal seks ritüellerinin gerçekleştirildiği yerler olarak bilinir ve ritüeller İstar rahibeleri tarafından gerçekleştirilir.
- 1:37:50Kutsal Rahibeler ve Tapınaklar
- Bakire olmaları istenen kadınlar, sunulan seks hizmetleri için gönüllü olarak tanrıçayı onurlandırırken kendileri de saygınlık kazanırlar.
- Adanmış bakireler tapınağa kabul edildikten sonra ent rahibeleri tarafından eğitim alırlar ve günlük ibadetlerde aksatılmaz.
- Tapınaklar büyük ve görkemli yapılar olup, iç mekanlarında odalar, heykeller ve çeşitli simgelerin yer aldığı alanlar bulunur.
- 1:41:31İstar'in Diğer Özellikleri
- İstar ile ilgili birçok mitolojik hikaye Mezopotamya metinlerinde bulunur, en ünlü hikayelerinden biri yeraltı dünyasına inmesidir.
- İstar tarım ve hasat ile de yakından ilişkilendirilir, tapınağındaki ritüeller tarımsal verimlilik adına da yapılır.
- Mezopotamya'da adanmış birçok tapınak bulunur ve bunlar şehir merkezlerinde veya önemli ticaret yolları üzerinde yer alır.
- 1:42:15Sümer Dönemi Tapınakları ve Festival
- Sümer dönemlerinde inşa edilmiş ve uzun süre hizmet veren İstar Ana Tapınağı, günümüzde Irak sınırları içindeki antik Uruk şehrinde (Eski El-Warka) bulunur.
- Tapınak "gökyüzünün evi" anlamına gelen ismiyle İstar'in göksel yönünü temsil eder ve Eski Babil döneminde kentin en önemli adanmış tapınaklarından biridir.
- Akitu festivali, Sümer ve Babil dönemlerinde genellikle Nisan ayının başlarında düzenlenen, baharın başlangıcını ve yeni yılı simgeleyen önemli bir etkinliktir.
- 1:43:51Asurlular ve İmparatorluğu
- Asurlular, MÖ 2225-612 yılları arasında yaşamış, Dicle kıyısında ticaretlerini geliştirip Asur şehrini kurmuş ve askeri güçleri sayesinde geniş bir imparatorluk kurmuşlardır.
- Asur sanatı zamanla dini özelliklerinden arındı; tanrı, kral heykelleri, sosyal yaşamlarını simgeleyen kabartmalar yapılmaya başladı ve tapınaklar saraylara ek olarak kurulmaya başladı.
- Asurlular, giriş kapılarında insan yüzlü, kanatlı boğa ve aslan heykellerini sık kullandıkları gibi, toplumun her kesiminde kötü ruh ve cinlere inanılırdı.
- 1:44:56Cinler ve Ruhlar
- Edin mu adı verilen kötü ruhlar, yeterli takdimat sunulmaması nedeniyle dünyaya geri dönen ölü ruhlarıydı ve bu inanç, bugün ölenin ardından yemek verilmesinin kaynağıdır.
- Asurlularda Utukku denilen varlıklar, ölülerin bedenlerinde tuzak kurarak insanlara musallat olmak için bekleyen, denizde, çöllerde, tepelerde ve mezarlıkta yaşayan kötü ruhlardı.
- Asur mitolojilerinde kanatlı varlıklar ve iyi cinler de kullanılmış, bu figürler genellikle koruma ve kutsallık sembolü olarak kabul edilmiştir.
- 1:46:16Asur Heykelleri ve İkonografisi
- Kanatlı cin, Asur heykel ikonografisinde yinelenen motifler için kullanılan geleneksel bir terimdir ve sakallı erkek ya da kartal başlı insan figürleri şeklinde sümer sanatında oluşturulan, eski Asur sanatında da yeniden ortaya çıkan bir özelliktir.
- Kanatlı cinler genellikle saraylarda veya kraliyet alanlarında yer alırdı ve en önemli betimleri Ashurnasirpal II'nin sarayı ve Sargon'un sarayıdır.
- İyi cin simgeleri doğa-insan ilişkisine gönderme yapar ve zamanla kullanılan motifler Asurlularda üst düzey tasvir ve kabartmalara dönüştü.
- 1:48:03Marduk ve Zigguratlar
- Marduk, Babil şehrinin koruyucusu olarak bilinen, MÖ 1000'li yıllarda gücünün zirvesine ulaşan ve tek tanrılı dinlerin öncüsü sayılan bir tanrıdır.
- Marduk'a yapılan en ünlü tapınak, Babil Kulesi'nin modeli olarak bilinen Etemenanki (Marduk Zigguratı) olup, ziggurat kelimesi "yüksek yere kurulmuş olan" anlamına gelir.
- Marduk, Babil'in yaratılış efsanesi Enuma Elish'te, diğer tanrıların onu en güçlü tanrı olarak seçmeleri karşılığında Tiamat ve canavarları yok etmek için savaşmayı kabul ederek en güçlü yaratıcı tanrı olarak tanınır.
- 1:50:02Tapınaklar ve Dini Ritüeller
- Tapınakların amacı dini inançları ve ritüelleri yaşatmaktı, pantolonların önemli tanrılarına adanırdı ve karşılığında bolluk, bereket ve duaların kabulü beklenirdi.
- Bölgedeki tüm pagan pantolonlarında ritüeller genellikle tanrılara adanmış ve kutsal kabul edilen yapılar içinde gerçekleştirilirdi.
- Zigguratlarda ve açık hava kutsal alanlarında kurban kanının aktığı kanallar ve özel kurbanlarda hayvanlar için hazırlanmış kutsanmış sunaklar mevcuttu.
- 1:50:58Ur-Nammu ve Toplumsal Yasalar
- Ur-Nammu, MÖ 2112-2094 yılları arasında hüküm sürmüş ve Akad ve Gutian egemenliğinin sona ermesinden sonra Güney Mezopotamya'da Sümer Ur hanedanını kurmuştur.
- Ur-Nammu, ünlü Hammurabi kanunlarının yazılmasından yüzyıllar önce, ilk bilinen toplumsal yasaları düzenlemiştir.
- 1:51:24Ur-Nammu'nun Kanunları
- Ur-Nammu'nun kanunları MÖ 2000-2050 yılları arası orta kronolojiye dayanır ve kısa kronoloji tarihi sınıflandırılmasında C'ye yerleştirilir.
- Ur-Nammu, halkının babası olarak kendini tanıtarak, tebaasını kendilerini tek bir aile olarak düşünmeleri ve kanunları ev kuralları gibi değerlendirmeleri için çaba göstermiştir.
- Ur-Nammu, ölümcül suçlar dışındaki tüm cezaları para cezasına dönüştürerek, Hammurabi'nin şiddetle usamlama görüşüne karşı halkçı ve yenilikçi bir demokrat kral olarak tarihe geçmiştir.
- 1:52:45Ur-Nammu'nun Kanunlarının İçeriği
- Ur-Nammu'nun kanunları önsöz, 22 madde ve sonsöz olmak üzere üç bölüme ayrılmıştır ve toplumsal yapının anlaşılmasında önemli veriler kazandırmıştır.
- Kanunlar toplumun üyeleriyle köleleri iki temel sınıfa ayırmış, bu da bu kadar eski bir dönemde yasal olarak özgür ve köle ayrımı yapılmış olmasının önemli bir detayıdır.
- Kanunlar, suçların şekilleri, köle-efendi ilişkisi ve bedensel ceza yerine para cezası getirilmesi gibi konuları içerirken, aynı adalet ve ceza ile herkesin karşılaşmasını amaçlamıştır.
- 1:54:37İnançlarda İyi ve Kötü Varlıklar
- Tüm inançlarda iyi ve kötü varlıklar bulunur; destan ve masallarda cinler, hayaletler ve kötü ruhlar, Semavi dinlerde ise şeytan kötü bir varlıktır.
- Mitolojide mutlak iyi ya da mutlak kötü olan varlıklar azdır; bazen tanrı kötü olabilir, kötü sandığımız cinler de mağdura yardım etmek için savaşabilir.
- Mitolojideki cin ve ruh kavramları, tek tanrı dinlerine geçerken mutlak kötü şeklinde geçmiştir çünkü pagan tanrılarının iyi ve kötü özellikleri tek tanrı dinlerinde şartsız doğru kabul edilen bir iyi tanrı şekline bürünmüştür.
- 1:56:10Mezopotamya'da Cinler
- Mezopotamya inanç sisteminde tanrılar, insanlar ve cinler arasında karmaşık bir etkileşim vardı ve cinler genellikle insanlara zarar vermek için fırsat kollayan varlıklar olarak tasvir edilirdi.
- Mezopotamya'da en ünlü cinler arasında Lamaştu, Asaku, Lidu, Galu, Kumbaba (Humbaba) ve Pazuzu bulunmaktadır.
- Mezopotamya'da cinlerle mücadele için çeşitli büyüler ve tılsımlar kullanılırdı, bunları kendileri yapamayan insanlar uzman cinciye para karşılığı yaptırırlardı.
- 1:56:58Lamaştu
- Mezopotamya mitolojisinde Lamaştu dişi demon, canavar, kötü niyetli tanrıça veya yarı tanrıçadır ve kadınları doğum yaparken tehdit eder, bebekleri kaçırmaya çalışır.
- Lamaştu genellikle kıllı vücutlu, aslan başlı, eşek kulaklı, uzun tırnaklı, keskin pençeli, kuş ayaklı bir melez olarak tasvir edilir ve bazen boğa boynuzlu, kartal pençeli, yılan kuyruklu ve kadın gövdeli olarak simgelenir.
- Lamaştu'nun düşmanı olarak görülen tanrıçanın kara'ın muskaları ve heykellerinden korktuğu için, bu tılsımları taşıyan veya heykellerini evinde bulunduranlardan uzak dururdu.
- 1:58:52Asak
- Mezopotamya mitolojisinde Asak, hastalık ve salgın yayan kötü ruhlar olarak bilinir, birden fazla kafası ve keskin pençeleri olan, gittiği her yere hastalık ve sefalet saçan bir canavar veya ejderha olarak tasvir edilir.
- Asak, savaş tanrısı Ninurta'nın ezeli düşmanıdır ve destanlarda Ninurta'nın Asak'ı yenip öldürdüğü anlatılır.
- Ninurta, baş tanrılar tarafından görevlendirilerek Asak'ı cezalandırır, onun başını veya başlarını kesip bedenini parçalayıp uzak bölgelere dağıtır.