• Buradasın

    Prof. Dr. Mustafa Öztürk ile İslam, İlahiyat ve Türkiye Üzerine Röportaj

    youtube.com/watch?v=FvJbChOJ7u4

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Türkiye'nin kripto varlık platformu İcrypex tarafından sunulan, sunucu Fatih Altaylı'nın Türkiye'nin önemli ilahiyatçılarından Prof. Dr. Mustafa Öztürk ile yaptığı bir röportajdır.
    • Röportajda Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Kur'an ve vahiy hakkındaki görüşleri, yaşadığı lince ve inzivaya çekilme süreci, ilahiyat alanında yaşadığı zorluklar ve Türkiye'deki İslam tartışmaları ele alınmaktadır. Video, İslam'ın tarihsel gelişimi, Osmanlı'dan günümüze İslam anlayışı, tarikatlar ve Diyanet'in durumu gibi konuları kapsamlı şekilde incelemektedir.
    • Röportajda ayrıca Türkiye'deki dini cemaatlerin etkisi, Diyanet'in siyasi iktidarın sözcülüğüne gönüllü olmaması, Anadolu İslam anlayışının Arap-Vahhabi anlayışından farklılıkları ve İslam'da reform ihtiyacı gibi güncel konular da tartışılmaktadır. Prof. Öztürk, İslam'ın dört dörtlük bir reforma ihtiyacı olduğunu ve Türkiye'nin İslam ülkeleri arasında siyasal olarak güçlü bir konuma sahip olduğunu vurgulamaktadır.
    00:01Prof. Dr. Mustafa Öztürk'ün Röportajı
    • Türkiye'nin kripto varlık platformu icrypex, Fatih Altaylı'nın röportaj özel programını sunuyor.
    • Programın konuğu, Türkiye'nin önemli ilahiyatçılarından Prof. Dr. Mustafa Öztürk, son yıllarda inzivaya çekilerek pek buluşulamayan bir kişi.
    • Prof. Öztürk, 2009'da bir konuşmasında dile getirdiği fikirden ötürü ilahiyat camiasında ağır bir lince uğramış ve yurt dışına gitmiş.
    02:13Prof. Öztürk'ün Vahiy Hakkındaki Görüşleri
    • Prof. Öztürk, Kur'an metninde Allah'ın antropomorfik (insan biçimci) bir tanrı olarak algılandığını belirtiyor.
    • Kur'an'ın evrensel mesaj anlamına rağmen, içinde Muhammed'e özel avantajlar ve kişisel detaylar olduğunu vurguluyor.
    • Peygamber'in bir aydınlanma yaşadığını, ancak bu aydınlanmanın genel bir aydınlanma olduğunu ve topluma ahlaki açıdan çeki düzen verme yolunu aradığını ifade ediyor.
    05:40Vahiy ve Tanrı Algısı
    • Prof. Öztürk'e göre dil fenomenolojik alana aittir, Tanrı'nın dili veya lisanın lehçesi olmaz.
    • Tanrı'ya sıfat atfedmek, bir sınırlama yapmak ve Tanrı'yı bir şeyin içine almak anlamına gelir.
    • Vahiy genel olarak soyut, genel külli düşünce olarak peygamberin zihninde belirmiş, detayları ise insan ilişkilerinde kendisi beşeri insiyakıyla dillendirmiş.
    08:39İlahiyat Camiasındaki Tepkiler
    • Prof. Öztürk, Kur'an Araştırmaları Merkezi'nde gerçekleşen bir cihat sempozyumunda konvansiyonel gelenekçi zihniyetin kalktığını belirtiyor.
    • Cihat konusunda klasik fıkıhtaki dar'ül harp ve darülislam bakış açısının hala geçerli olduğunu savunanlara karşı çıkıyor.
    • Tövbe suresinin 29-30. ayetlerindeki müşrikler ve ehl-i kitap (Hristiyanlar) arasındaki ilişkileri eleştiriyor.
    12:02İlahiyat Alanında Yaşanan Zorluklar
    • Konuşmacı, ilahiyatçılar arasında yaşanan bir olaydan sonra kendisine karşı bir kıyamet kopmuş ve meslektaşları onu itin önüne atmış.
    • Marmara İlahiyat'ta meslektaşları, Fetö'cülerle ilişkisini yok deme çabalarını göstermiş ve konuşmacıya karşı linç kampanyası başlatmışlar.
    • Konuşmacı, dürüst adamın düşmanı çok olur diyerek bu durumu kabullenmiş.
    14:19Marmara İlahiyat'taki Durum
    • Marmara İlahiyat, Tanzimat'tan beri gelen batılılaşma ve modernleşme akımının uzantısı olarak görülüyor.
    • Marmara İlahiyat, Cumhuriyet'in ürettiği din politikasının temsil makamı olarak değerlendiriliyor.
    • Konuşmacı, Marmara mezunu ve çıkışlı olmasına rağmen kafa yapımının genellikle Ankara'ya uyduğunu belirtiyor.
    16:19Linç Kampanyası ve Almanya'daki Deneyim
    • Konuşmacının programlarına çıkan bir arkadaş, linç kampanyasının organizasyonunu çekmiş ve sosyal medyada dört gün trend topic olmuş.
    • Konuşmacı, 2009'da dur diyen mahfillerin o zaman ayrılsan iyi olur demeye başladığını belirtiyor.
    • Konuşmacı, Almanya'da Münster'de pandemi döneminde yalnızlıkla başa çıkmaya çalışmış ve sonra Frankfurt Goethe Üniversitesi'ne gitmiş.
    19:04Türkiye'deki İslam Tartışmaları
    • Diyanet İşleri Başkanlığı'nın dünyevi bir hal alması ve lüks arzusu insanları rahatsız ediyor.
    • Cemaatlerin kendi aralarındaki kavgaları toplumu sadece laikler ve dindarlar arasında değil, dindarlar arasında da ciddi bir tartışmaya sebep oluyor.
    • Konuşmacı, Türkiye'deki ekonomik durumun ilahiyat alanında da yansıdığını ve her alanda kısırlık ve çoraklık olduğunu belirtiyor.
    21:06Diyanet'in Siyasi Durumu
    • Diyanet, siyasi iktidarın sözcülüğüne gönüllü olarak girmemiş, bunun sebebi orada güçlü bir profilin olmaması.
    • İki iktidarın da Diyanet İşleri Başkanı olarak güçlü bir profil tutmayı sevmemesi ve zaaflarının geçmişten sıkıntıları olması elini zayıflatıyor.
    • Konuşmacı, Diyanet'in üst düzey kadrolarında son derece etkili bir konumda olan bir cemaat olduğunu ve özellikle Yeşil Cami çevresinde çocukluklarını, Kur'an kursu tahsillerini ve Arapça tedrisatlarını yapan kişilerin akademiye yürüdüğünü belirtiyor.
    22:58Cemaatlerin Etkisi ve İlahiyat Fakültelerindeki Korku İklimi
    • Cemaatler Diyanet'te etkili olup, ilahiyat fakültelerinde yaşanan linç girişimleri korkunç bir korku iklimi yarattı.
    • Bu cemaatler sayısal oranları az olsa da ses çok yüksek çıkıyor, siyasetle dirsek teması ve lobiler oluşturmasıyla etkili hale geliyorlar.
    • Cemaatlerin başındaki şahsiyetlerin vefatında ülkenin en büyük devlet adamlarının hazır bulunması, bu cemaatlerden korkulmasını sağlıyor.
    24:41Ehl-i Sünnet Kavramının Değişimi ve Cemaatlerin Organizasyonu
    • Cemaatler "Ehl-i Sünnet" diye bir heyula geziyor ancak kime göre Ehl-i Sünnet belli değil.
    • Eskiden mezhepler tarihi kitaplarında Mutezile, Ehl-i Sünnet ve Şiiler tartışmışken, bugün Ehl-i Sünnet içinde birbirine giren yapılar bulunuyor.
    • Bu cemaatler Fetö'den ders alarak ticaret, holdingleşme, para kazanma ve devlet üzerinde sızma yöntemlerini öğrenmişler.
    25:47İlahiyat Akademilerindeki Yorgunluk ve Korku İklimi
    • Cemaatlerin Ehl-i Sünnet heyulası üzerinden ilahiyat üzerinde müthiş bir baskısı var ve bu baskıdan dolayı ilahiyatçılar konuşmuyor.
    • Ülkede müthiş bir moral eksikliği ve korku iklimi oluşmuş, ilahiyatlar imam hatip yüksekokulları gibi bir vaziyette.
    • Bazı ilahiyatçılar kelam ana bilim dalına hoca alırken Mutezile anlatmayacak şartını koyuyorlar.
    27:14Mutezile ve Kader Fikri
    • Mutezile, geçmişte Ehl-i Sünnet'in karşısında yer alan kader fikrine karşı insanın Allah karşısında bir onurunun olduğu ve özgür iradesinin olduğu zihniyetini savunuyor.
    • Bu düşünce topraklarda makbul değil çünkü dindar profil olarak sorgulayan ve tartışan bir kitle yaratır.
    • Cemaatler Mutezile'nin ekmeğini sürekli yerler, tıkanıklık olduğunda Mutezile'nin yorum mekanizmasından yararlanırlar.
    28:35Diyanet'in Liyakatsiz Sistemi ve Harcamaları
    • Diyanet'te liyakatte dayalı olmayan sistem var, üst makamlardan pay çıkarılıyor.
    • Geçen sene 522 milyon lira sadece VIP haç gezilerine ve Avrupa'daki bilgi görgü seyahatlerine aktarılmış.
    • Diyanet'in en tepede olan başkanının sekizinci makam aracını almak gibi bir işe girişmesi mümkün olabilir.
    30:05Diyanet'in Para Harcamaları ve Ateizmin Artışı
    • Diyanet büyük paralar harcarken İslam'ı yayma görevi yapıyor, Türkiye'de yaydılar bitti, dünyayı da yaymaya çalışıyorlar.
    • Diyanet'in raporlarına göre ülkede ateist ve deizmin arttığı, gençler arasında dinden kopuşun hızlandığı görülüyor.
    • Ahlaksız Müslümanlık kavramı, ağzından çıkanla yapıp ettiğinin birbiriyle zıt bir dindar profili ortaya çıkarmış ve bu durum insanlarda istikrar yaratmış.
    31:40Yeni Jenerasyonun Dini Tutumu
    • Muhafazakar ailelerin içinde yetişen yeni jenerasyon, babaların ve annelerin dini ritüellerini turistik seyahat gibi görüyorlar.
    • Bu çocuklar, dini propaganda bombardımanına tutulmasına rağmen, ülkenin şiddet katsayısının beş yıl öncesine göre üç kat arttığını görüyorlar.
    • Adalet, özgürlük, demokrasi, insan hakları ve hukuk güvenliği konusunda endekslerde 140 ülke varsa hepsi 100 lira aşağıda olmasına baktığında, çocuklar "eğer dindarlık böyle bir şey ise lanet olsun" diyorlar.
    33:01Z Kuşağı ve Deizmin Artışı
    • Z kuşağı, önceki neslin koyduğu kalıpları kayıtsız şartsız kabullenmiyor, aksine kendi özgüveniyle ve özgür bakış açısıyla ailesinin ve çevresinin kritiğini yapıyor.
    • Deizmin artmasının sebebi, dini siyasi hale getirme ve sürekli din, Allah, kitap, iman üzerinden eleştiri yapma eğilimidir.
    • Deizm, ateizm ve dinden yana bir reflü oluşmuş, insanlar germe duygusu hissediyor ve bunu kompanse edecek bir yol arıyorlar.
    36:22Din ve Ahlak Arasındaki İlişki
    • Siyasal İslam'ın kendini büründürdüğü kisve ile ilgili sorun yaşayanlar "din mi, ahlak mı" ikileminde bulunuyor.
    • Dindarlık gerçek anlamda hakkı verilirse ahlak üretmek zorundadır, ancak Türkiye'de "amentü" okumak iman sahibi olmak zannediliyor.
    • İman canlı ve dinamik bir şeydir, güven duygusu üzerine temellenir ve sevgi bağıyla Tanrı'ya bağlanır.
    38:35İtikat ve İman Arasındaki Fark
    • İtikat donuk, dogmatik bir şeydir ve hazır inanç kalıbının önüne sunulmuş metnini telaffuz etmektir.
    • İman sahibi olursanız, Kur'an-ı Kerim'de belirtildiği gibi kalpleriniz titrer ve vicdanınız sızlar.
    • Dindarlık gerçek manada iman üzerine temellendirilirse ahlaklı profil çıkar, ancak iman olmak şartıyla itikadı olanlar ahlak çıkmıyor.
    41:16Anadolu İslam Anlayışı
    • Anadolu İslam anlayışı, Arap-Vahhabi anlayışından uzak, daha yumuşak, daha hoşgörülü ve Orta Asya geleneğine bağlı bir İslam anlayışıdır.
    • Anadolu İslam'ın özgün formunda Maturidilik çok baskın bir unsur değil, daha çok heterodoks İslam unsurları (Bektaşilik, Yesevilik) baskın olmuştur.
    • Anadolu İslam'ı, şeriatla mesafeli olmasına rağmen insani refleksleri, doğayla, tabiatla ve eşyayla daha doğal ve sahici bir ilişkisi olan bir anlayıştır.
    43:45Maturidilik ve Arap Formalizmi
    • Maturidilik entelektüel, bilgi yoğunluğu baskın, mektepli ve medreseli bir ekoldür.
    • Diğer İslam anlayışları şifahi olarak, sözcük ve sözel olarak, tasavvuf pratiği üzerinden gelen bir anlayıştır.
    • Günümüzde okumuş yazmış dindarlar bile Maturidilikten haberi yok, Maturidilik daha yeni yeni son dönemlerde ön plana çıkmaya başlamıştır.
    45:47Osmanlı Medreselerinde Mezhep ve İtikat Eğitimi
    • Nizamiye ekolü Selçuklu döneminin bakiyesini müfredat ve zihniyet olarak devraldı, ancak Şafiilik üzerine kurulmuştu.
    • Osmanlı medreselerinde asırlar boyu ağırlıklı olarak Şafii hukuku okutuldu, Hanefi hukuku ise daha esnek olduğu için okutulmadı.
    • İtikat eğitimi açısından Osmanlı medreselerinde Eşarilik okutuldu, Maturidilik ise daha yeni keşfedildi.
    47:31Eşarilik ve Tasavvufun Etkisi
    • Eşarilik, insanın özgür görünür ama sonucunda kadere mahkumdur anlayışını savunan bir mezheptir ve siyasal iktidarın işine gelen bir paradigmadır.
    • Tasavvuf, özellikle Mevlevilik ve Bektaşilik, Osmanlı'nın temelidir ve Balkanlar'ın fütuhatının temelini oluşturmuştur.
    • 19. yüzyılda Halid-i Bağdadi'nin etkisiyle Nakşibendilik Araplaştırıldı ve Osmanlı bürokrasisine yerleşti.
    50:04Halid-i Bağdadi Gelenekinin Özellikleri
    • Halid-i Bağdadi gelenekinin karakteristik özellikleri şeriata sımsıkı bağlı kalmak, Şiilik ve türevlerini düşman olarak kodlamak, devletin siyasetine karışmamak ve sürekli devletle iş tutmaktır.
    • Türkiye'de Menzil, İsmailağa, İskender Paşa, Erenköy gibi tarikat kolları Halid-i Bağdadi gelenekine bağlıdır.
    • Bu gelenekte kadın tasavvufun geri planda olduğu, kılık kıyafetin Arap İslam'ın karakteristik özelliklerini yansıttığı görülür.
    52:14Diyanet'in Görevi ve Laiklik
    • Diyanet'in görevi Cumhuriyet'in kuruluşunun amacı olan, siyasete müdahale eden tarikat kollarıyla mücadele etmektir.
    • Mustafa Kemal Atatürk ve yakın çevresi, milletin dinsiz olarak varlığını sürdürmesinin mümkün olmadığını, ancak dini devletin kontrolü dışında bırakmanın tehlikeli olacağını düşünmüştür.
    • Laiklik, dini devletin gözetim ve denetiminde kontrol altında tutmak ve merdiven altı yapıları engellemek amacıyla oluşturulmuştur.
    55:33Cemaatlerin Devletle İlişkisi ve Çözüm Önerileri
    • Cemaatlerin devletle iş tutmaları Cumhuriyetle birlikte peydah olmuş bir şey değildir, ancak devlet belli bir mesafede tutarak regülatör kurumlar ihdas etmemiştir.
    • Konuşmacı, tekke-zaviye yasağını tekrar getirip "serbestsiniz" diyerek kuralları belirleyerek denetlemeyi önermektedir.
    • Bu önerinin kabul edilmeyeceği, çünkü cemaatlerin bu tür bir düzenlemeyi istemediği ve siyasal iktidarın bunu işine getirmediği belirtilmektedir.
    58:50İslam'da Reform İhtiyacı
    • İslamcı tayfa İslam'da reform deyince hıristiyanlıktan hareketle illetleniyor ve İslam'ın reforma ihtiyacı olmadığını iddia ediyor.
    • İslam'da kilise gibi bir kurum olmasa da, şeyhülislamlık çerçevesinde aforoz ve infazlar yapılmış, Molla Lütfi gibi kişiler bu şekilde harcanmıştır.
    • İslam'ın dört dörtlük bir reforma ihtiyacı var ve bu değişim tarih kendi icatını dayatmasını kanırta kanırta gerçekleştirecektir.
    1:00:47Modernizm ve İslam
    • Modern hayatın 20-25 sene önce Bilgi ve Hikmet dergisinde Abdurrahman Aslan ve Ali Bulaşık gibi kişilerin modernizm karşıtlığı tartışmalarından geldiğimiz yerde, günümüzde İslamcılar modernizmin nimetlerinden faydalanmaktadır.
    • İslamcılar modernizmle bir sorunu yoktur, tam aksine modernizmin nimetlerinden faydalanarak ilkel İslam'ı telkin etmektedir.
    • İslam bir yandan kendi kendini reforme ediyor, küçük adımlarla gidiyor ve bu süreç daha da hızlanacaktır.
    1:02:08İslam Ülkelerinde Reform Öncülüğü
    • Türkiye siyasal olarak İslam ülkeleri arasında güçlü bir konuma sahiptir ve bu durum Tayyip Erdoğan'a özgü değildir.
    • Türkiye ile beraber bu konumda olan üç ülke vardır: Şia dışında Mısır ve Suudi Arabistan.
    • Suudi Arabistan'ın parasal gücü ve Kureyş'in mirasçısı olduğu için moral destek alırken, Mısır İslam'ın en entelektüel kesimini temsil etmektedir.
    1:04:10Türkiye'nin Reform Potansiyeli
    • Mısır bir ara Türkiye'den daha iyiydi, ancak Türkiye'de potansiyelin hala var olduğu düşünülmektedir.
    • Türkiye'deki siyasi iktidarın pragmatik olarak İslam'ın yorumunu benimsemiş gibi görünmesi, genel merkez parti olma hüviyetini korumak için çekirdek kitle konsolidasyonu sağlamak içindir.
    • Türkiye'de cemaatlerin görünürlüğüne paralel olarak temsil ettikleri dini söylemin karşılık bulmadığına inanılmakta ve toplumun giderek daha açık, demokratik ve özgürlükçü bir İslam yorumuna hazır bir zemin oluşmaya başladığı düşünülmektedir.
    1:06:18Türkiye'de Sekülerlik ve Gelecek
    • Türkiye'de aşırı İslamcı ve aşırı Arabik tavrı bir süre sonra yerini ayakları yere basan sağlam bir İslam reformu anlayışına evrilecektir.
    • Bu değişim bir sekülerlik geçişiyle olacak ve Türkiye'de bir seküler dönem yaşanacaktır.
    • Konuşmacı, İslam'ı aydınlatmaya çalışan bir yüz olarak görülmekte ve bu mesajların insanlara faydası olacağı düşünülmektedir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor